|  | 
    1.SAMUEL 
 Samuel'in Doğumu
 
 BÖLÜM 1
 
 1.Sa.1: 1 Efrayim dağlık bölgesindeki Ramatayim Kasabası'nda yaşayan, 
    Efrayim oymağının Suf boyundan Yeroham oğlu Elihu oğlu Tohu oğlu Suf oğlu 
    Elkana adında bir adam vardı.
 
 1.Sa.1: 2 Elkana'nın Hanna ve Peninna adında iki karısı vardı. Peninna'nın 
    çocukları olduğu halde, Hanna'nın çocuğu olmuyordu.
 
 1.Sa.1: 3 Elkana Her Şeye Egemen RAB'be tapınıp kurban sunmak üzere her yıl 
    kendi kentinden Şilo'ya giderdi. Eli'nin RAB'bin kâhinleri* olan Hofni ve 
    Pinehas adındaki iki oğlu da oradaydı.
 
 1.Sa.1: 4 Elkana kurban sunduğu gün karısı Peninna'ya ve oğullarıyla 
    kızlarına etten birer pay verirken,
 
 1.Sa.1: 5 Hanna'ya iki pay verirdi. Çünkü RAB Hanna'nın rahmini kapamasına 
    karşın, Elkana onu severdi.
 
 1.Sa.1: 6 Ama RAB Hanna'nın rahmini kapadığından, kuması Peninna Hanna'yı 
    öfkelendirmek için ona sürekli sataşırdı.
 
 1.Sa.1: 7 Bu yıllarca böyle sürdü. Hanna RAB'bin Tapınağı'na her gittiğinde 
    kuması ona sataşırdı. Böylece Hanna ağlar, yemek yemezdi.
 
 1.Sa.1: 8 Kocası Elkana, "Hanna, neden ağlıyorsun, neden yemek yemiyorsun?" 
    derdi, "Neden bu kadar üzgünsün? Ben senin için on oğuldan daha iyi değil 
    miyim?"
 
 1.Sa.1: 9 Bir gün onlar Şilo'da yiyip içtikten sonra, Hanna kalktı. Kâhin 
    Eli RAB'bin Tapınağı'nın kapı sövesi yanındaki sandalyede oturuyordu.
 
 1.Sa.1: 10 Hanna, gönlü buruk, acı acı ağlayarak RAB'be yakardı
 
 1.Sa.1: 11 ve şu adağı adadı: "Ey Her Şeye Egemen RAB, kulunun üzüntüsüne 
    gerçekten bakıp beni anımsar, kulunu unutmayıp bana bir erkek çocuk 
    verirsen, yaşamı boyunca onu sana adayacağım. Onun başına hiç ustura 
    değmeyecek*fa*."D Not 1:11 Eski Antlaşma'da saçın kesilmemesi, Tanrı'ya 
    adanmış kişinin belirtisiydi (bkz. Say.6:5).
 
 1.Sa.1: 12 Hanna RAB'be yakarışını sürdürürken, Eli onun 
    dudaklarınıgözetliyordu.
 
 1.Sa.1: 13 Hanna içinden yakarıyor, yalnız dudakları kımıldıyor, 
    sesiduyulmuyordu. Bu yüzden Eli, Hanna'yı sarhoş sanarak,
 
 1.Sa.1: 14 "Sarhoşluğunu ne zamana dek sürdüreceksin? Artık şarabıbırak" 
    dedi.
 
 1.Sa.1: 15 Hanna, "Ah, öyle değil efendim!" diye yanıtladı, "Benyüreği 
    acılarla dolu bir kadınım. Ne şarap içtim, ne de başka biriçki. Sadece 
    yüreğimi RAB'be döküyordum.
 
 1.Sa.1: 16 Kulunu kötü bir kadın sanma. Yakarışımı şimdiye deksürdürmemin 
    nedeni çok kaygılı, üzüntülü olmamdır."
 
 1.Sa.1: 17 Eli, "Öyleyse esenlikle git" dedi, "İsrail'in Tanrısı dileğini 
    yerine getirsin."
 
 1.Sa.1: 18 Hanna, "Senin gözünde lütuf bulayım" deyip yoluna gitti.Sonra 
    yemek yedi. Artık üzgün değildi.
 
 1.Sa.1: 19 Ertesi sabah erkenden kalkıp RAB'be tapındılar. Ondan sonra 
    Rama'daki evlerine döndüler. Elkana karısı Hanna'yla birleşti ve RAB 
    Hanna'yı anımsadı.
 
 1.Sa.1: 20 Zamanı gelince Hanna gebe kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu."Onu 
    RAB'den diledim" diyerek adını Samuel*fb* koydu.D Not 1:20 "Samuel": "Tanrı 
    duyar" anlamına gelir. Hanna Samuel'i Tanrı'ya Adıyor
 
 1.Sa.1: 21 Elkana RAB'be yıllık kurbanını ve adağını sunmak üzere evhalkıyla 
    birlikte Şilo'ya gitti.
 
 1.Sa.1: 22 Ama Hanna gitmedi. Kocasına, "Çocuk sütten kesildiktensonra onu 
    RAB'bin hizmetinde bulunmak üzere götüreceğim. Yaşamıboyunca orada kalacak" 
    dedi.
 
 1.Sa.1: 23 Kocası Elkana, "Nasıl istersen öyle yap" diye karşılık verdi, 
    "Çocuk sütten kesilinceye dek burada kal. RAB sözünü yerine getirsin." 
    Böylece Hanna oğlu sütten kesilinceye dek evde kalıp onu emzirdi.
 
 1.Sa.1: 24 Küçük çocuk sütten kesildikten sonra Hanna üç yaşında bir boğa*fc*, 
    bir efa*fç* un ve bir tulum şarap alarak onu kendisiyle birlikte RAB'bin 
    Şilo'daki tapınağına götürdü.D Not 1:24 Septuaginta, Kumran, Süryanice "Üç 
    yaşında bir boğa", Masoretik metin "Üç boğa". 1:24 "Bir efa": Yaklaşık 13.2 
    kg.
 
 1.Sa.1: 25 Boğayı kestikten sonra çocuğu Eli'ye getirdiler.
 
 1.Sa.1: 26 Hanna, "Ey efendim, yaşamın hakkı için derim ki, burada yanında 
    durup RAB'be yakaran kadınım ben" dedi,
 
 1.Sa.1: 27 "Bu çocuk için yakarmıştım; RAB dileğimi yerine getirdi.
 
 1.Sa.1: 28 Ben de onu RAB'be adıyorum. Yaşamı boyunca RAB'be 
    adanmışkalacaktır." Sonra çocuk orada RAB'be tapındı.
 
 Hanna'nın Duası
 
 BÖLÜM 2
 
 1.Sa.2: 1 Hanna şöyle dua etti:"Yüreğim RAB'de bulduğum sevinçle 
    coşuyor;Gücümü*fd* yükselten RAB'dir.Düşmanlarımın karşısında 
    övünüyor,Kurtarışınla seviniyorum!D Not 2:1 "Gücümü": İbranice "Boynuzumu".
 
 1.Sa.2: 2 Kutsallıkta RAB'bin benzeri yok,Evet, senin gibisi yok, ya 
    RAB!Tanrımız gibi dayanak yok.
 
 1.Sa.2: 3 Artık büyük konuşmayın,Ağzınızdan küstahça sözler çıkmasın.Çünkü 
    RAB her şeyi bilen Tanrı'dır;O'dur davranışları tartan.
 
 1.Sa.2: 4 Güçlülerin yayları kırılır;Güçsüzlerse güçle donatılır.
 
 1.Sa.2: 5 Toklar yiyecek uğruna gündelikçi olur,Açlar doyurulur.Kısır kadın 
    yedi çocuk doğururken,Çok çocuklu kadın kimsesiz kalır.
 
 1.Sa.2: 6 RAB öldürür de diriltir de,Ölüler diyarına indirir ve çıkarır.
 
 1.Sa.2: 7 O kimini yoksul, kimini varsıl kılar;Kimini alçaltır, kimini 
    yükseltir.
 
 1.Sa.2: 8 Düşkünü yerden kaldırır,Yoksulu çöplükten çıkarır;Soylularla 
    oturtsunVe kendilerine onur tahtını miras olarak bağışlasın diye.Çünkü 
    yeryüzünün temelleri RAB'bindir,O dünyayı onların üzerine kurmuştur.
 
 1.Sa.2: 9 RAB sadık kullarının adımlarını korur,Ama kötüler karanlıkta 
    susturulur.Çünkü güçle zafere ulaşamaz insan.
 
 1.Sa.2: 10 RAB'be karşı gelenler paramparça olacak,RAB onlara karşı gökleri 
    gürletecek,Bütün dünyayı yargılayacak,Kralını güçle donatacak,Meshettiği* 
    kralın gücünü yükseltecek."
 
 1.Sa.2: 11 Sonra Elkana Rama'ya, evine döndü. Küçük Samuel ise KâhinEli'nin 
    gözetiminde RAB'bin hizmetinde kaldı.Eli'nin Oğullarının Yaptığı Kötülükler
 
 1.Sa.2: 12-13 Eli'nin oğulları değersiz kişilerdi. RAB'bi vekâhinlerin 
    halkla ilgili kurallarını önemsemiyorlardı. Birisunduğu kurbanın etini 
    haşlarken, kâhinin hizmetkârı elinde üçdişli büyük bir çatalla gelir,
 
 1.Sa.2: 14 çatalı kap, tencere, tava ya da kazana daldırırdı. 
    Çatallaçıkarılan her şey kâhin için ayırılırdı. Şilo'ya gelenİsrailliler'in 
    hepsine böyle davranırlardı.
 
 1.Sa.2: 15 Üstelik kurbanın yağları yakılmadan önce, kâhininhizmetkârı gelip 
    kurban sunan adama, "Kâhine kızartmalık et ver.Senden haşlanmış et değil, 
    çiğ et alacak" derdi.
 
 1.Sa.2: 16 Kurban sunan, "Önce hayvanın yağları yakılmalı, sonradilediğin 
    kadar al" diyecek olsa, hizmetkâr, "Hayır, şimdivereceksin, yoksa zorla 
    alırım" diye karşılık verirdi.
 
 1.Sa.2: 17 Gençlerin RAB'be karşı işledikleri günah çok büyüktü; çünküRAB'be 
    sunulan sunuları küçümsüyorlardı.
 
 1.Sa.2: 18 Bu arada genç Samuel, keten efod* giymiş, RAB'bin önündehizmet 
    ediyordu.
 
 1.Sa.2: 19 Yıllık kurbanı sunmak için annesi her yıl kocasıylabirlikte oraya 
    gider, diktiği cüppeyi oğluna getirirdi.
 
 1.Sa.2: 20 Kâhin Eli de, Elkana ile karısına iyi dilekte bulunarak,"Dilediği 
    ve RAB'be adadığı çocuğun yerine RAB sana bu kadındanbaşka çocuklar versin" 
    derdi. Bundan sonra evlerine dönerlerdi.
 
 1.Sa.2: 21 RAB'bin lütfuna eren Hanna gebe kalıp üç erkek, iki kızdaha 
    doğurdu. Küçük Samuel ise RAB'bin hizmetinde büyüdü.
 
 1.Sa.2: 22 Eli artık çok yaşlanmıştı. Oğullarının İsrailliler'e 
    bütünyaptıklarını, Buluşma Çadırı'nın girişinde görevli kadınlarladüşüp 
    kalktıklarını duymuştu.
 
 1.Sa.2: 23 Onlara, "Neden böyle şeyler yapıyorsunuz?" dedi,"Yaptığınız 
    kötülükleri herkesten işitiyorum.
 
 1.Sa.2: 24 Olmaz bu, oğullarım! RAB'bin halkı arasında yayıldığınıduyduğum 
    haber iyi değil.
 
 1.Sa.2: 25 İnsan insana karşı günah işlerse, Tanrı onun için aracılıkyapar. 
    Ama RAB'be karşı günah işleyeni kim savunacak?" Ne var ki,onlar babalarının 
    sözünü dinlemediler. Çünkü RAB onları öldürmek istiyordu.
 
 1.Sa.2: 26 Bu arada giderek büyüyen genç Samuel RAB'bin de halkın 
    dabeğenisini kazanmaktaydı.
 
 Eli'nin Oğullarına Karşı Peygamberlik Sözü
 
 1.Sa.2: 27 O sıralarda bir Tanrı adamı Eli'ye gelip şöyle dedi: "RABdiyor 
    ki, 'Atan ve soyu Mısır'da firavunun halkına kölelikederken kendimi onlara 
    açıkça göstermedim mi?
 
 1.Sa.2: 28 Sunağıma çıkması, buhur yakıp önümde efod* giymesi içinbütün 
    İsrail oymakları arasından yalnız atanı kendime kâhin seçtim. Üstelik 
    İsrailliler'in yakılan bütün sunularını da atanın soyuna verdim.
 
 1.Sa.2: 29 Öyleyse neden konutum için buyurduğum kurbanı ve 
    sunuyuküçümsüyorsunuz? Halkım İsrail'in sunduğu bütün sunuların en iyi 
    kısımlarıyla kendinizi semirterek neden oğullarını benden daha çok 
    sayıyorsun?
 
 1.Sa.2: 30 "Bu nedenle İsrail'in Tanrısı RAB şöyle diyor: 'Gerçekten,ailen 
    ve atanın soyu sonsuza dek bana hizmet edecekler demiştim. Ama şimdi RAB 
    şöyle buyuruyor: 'Bu benden uzak olsun! Beni onurlandıranı ben de 
    onurlandırırım. Ama beni saymayan küçük düşürülecek.
 
 1.Sa.2: 31 Soyundan hiç kimsenin yaşlanacak kadar yaşamaması içinsenin ve 
    atanın soyunun gücünü kıracağım günler yaklaşıyor.
 
 1.Sa.2: 32 İsrail'e yapılacak bütün iyiliğe karşın, sen konutumdasıkıntı 
    göreceksin. Artık soyundan hiç kimse yaşlanacak kadar yaşamayacak.
 
 1.Sa.2: 33 Sunağımdan bütün soyunu yok edeceğim, yalnız bir kişiyi 
    esirgeyeceğim. Gözleri ağlamaktan kör olacak, yüreği yanacak*fe*. Ama 
    soyundan gelenlerin hepsi kılıçla*ff* ölecekler.D Not 2:33 Septuaginta, 
    Kumran "Sunağımdan bütün soyunu yokedeceğim, yalnız bir kişiyi 
    esirgeyeceğim. Gözleri ağlamaktan körolacak, yüreği yanacak", Masoretik 
    metin "Gözlerini körleştirmekve sana sıkıntı vermek için sunağımdan bütün 
    soyunu yoketmeyeceğim, yalnız birini esirgeyeceğim". 2:33 Septuaginta, 
    Kumran "Kılıçla", Masoretik metin "Adamlarolarak".
 
 1.Sa.2: 34 İki oğlun Hofni ile Pinehas'ın başına gelecek olay seniniçin bir 
    belirti olacak: İkisi de aynı gün ölecek.
 
 1.Sa.2: 35 İsteklerimi ve amaçlarımı yerine getirecek güvenilir birkâhin 
    çıkaracağım kendime. Onun soyunu sürdüreceğim; o dameshettiğim* kişinin 
    önünde sürekli hizmet edecek.
 
 1.Sa.2: 36 Ailenden sağ kalan herkes bir parça gümüş ve bir somunekmek için 
    gelip ona boyun eğecek ve, Ne olur, karın tokluğunabeni herhangi bir 
    kâhinlik görevine ata! diye yalvaracak."
 
 Tanrı'nın Samuel'e Seslenişi
 
 BÖLÜM 3
 
 1.Sa.3: 1 Genç Samuel Eli'nin yönetimi altında RAB'be hizmet ediyordu.O 
    günlerde RAB'bin sözü seyrek geliyordu; görümler de azalmıştı.
 
 1.Sa.3: 2 Bir gece Eli yatağında uyuyordu. Gözleri öyle zayıflamıştıki, 
    güçlükle görebiliyordu.
 
 1.Sa.3: 3 Samuel ise RAB'bin Tapınağı'nda, Tanrı'nın Sandığı'nınbulunduğu 
    yerde uyuyordu. Tanrı'nın kandili daha sönmemişti.
 
 1.Sa.3: 4 RAB Samuel'e seslendi. Samuel, "Buradayım" diye karşılıkverdi.
 
 1.Sa.3: 5 Ardından Eli'ye koşup, "Beni çağırdın, işte buradayım" dedi.Ama 
    Eli, "Ben çağırmadım, dön yat" diye karşılık verdi. Samuel de dönüp yattı.
 
 1.Sa.3: 6 RAB yine, "Samuel!" diye seslendi. Samuel kalkıp Eli'ye gitti ve, 
    "İşte, buradayım, beni çağırdın" dedi. Eli, "Çağırmadım, oğlum" diye 
    karşılık verdi, "Dön yat."
 
 1.Sa.3: 7 Samuel RAB'bi daha tanımıyordu; RAB'bin sözü henüz 
    onaaçıklanmamıştı.
 
 1.Sa.3: 8 RAB yine üçüncü kez Samuel'e seslendi. Samuel kalkıp Eli'ye gitti. 
    "İşte buradayım, beni çağırdın" dedi. O zaman Eli genç Samuel'e RAB'bin 
    seslendiğini anladı.
 
 1.Sa.3: 9 Bunun üzerine Samuel'e, "Git yat" dedi, "Sana yine seslenirse, 
    'Konuş, ya RAB, kulun dinliyor dersin." Samuel gidip yerine yattı.
 
 1.Sa.3: 10 RAB gelip orada durdu ve önceki gibi, "Samuel, Samuel!" diye 
    seslendi.Samuel, "Konuş, kulun dinliyor" diye yanıtladı.
 
 1.Sa.3: 11 RAB Samuel'e şöyle dedi: "Ben İsrail'de her duyanı şaşkına 
    çevirecek bir şey yapmak üzereyim.
 
 1.Sa.3: 12 O gün Eli'nin ailesine karşı söylediğim her şeyi baştan sona dek 
    yerine getireceğim.
 
 1.Sa.3: 13 Çünkü farkında olduğu günahtan ötürü ailesini sonsuza dek 
    yargılayacağımı Eli'ye bildirdim. Oğulları Tanrı'ya saygısızlık ettiler*fg*. 
    Eli de onlara engel olmadı.D Not 3:13 Septuaginta ve bazı eski İbrani din 
    bilginlerine göre "Tanrı'ya saygısızlık ettiler", Masoretik metin "Başlarına 
    lanet getirdiler".
 
 1.Sa.3: 14 Bu nedenle, 'Eli'nin ailesinin günahı hiçbir zaman kurban ya da 
    sunuyla bile bağışlanmayacaktır diyerek Eli'nin ailesi hakkında ant içtim."
 
 1.Sa.3: 15 Samuel sabaha kadar yattı, sonra RAB'bin Tapınağı'nınkapılarını 
    açtı. Gördüğü görümü Eli'ye söylemekten çekiniyordu.
 
 1.Sa.3: 16 Ama Eli ona, "Oğlum Samuel!" diye seslendi.Samuel, "İşte 
    buradayım" diye yanıtladı.
 
 1.Sa.3: 17 Eli, "RAB sana neler söyledi?" diye sordu, "Lütfen bendengizleme. 
    Sana söylediklerinden birini bile benden gizlersen,Tanrı sana aynısını, 
    hatta daha kötüsünü yapsın!"
 
 1.Sa.3: 18 Bunun üzerine Samuel hiçbir şey gizlemeden ona her şeyianlattı. 
    Eli de, "O RAB'dir, gözünde iyi olanı yapsın" dedi.
 
 1.Sa.3: 19 Samuel büyürken RAB onunla birlikteydi. RAB ona verdiğisözlerin 
    hiçbirinin boşa çıkmasına izin vermedi.
 
 1.Sa.3: 20 Samuel'in RAB'bin bir peygamberi olarak onaylandığınıDan'dan Beer-Şeva'ya 
    kadar bütün İsrail anladı.
 
 1.Sa.3: 21 RAB Şilo'da görünmeyi sürdürdü. Orada sözü aracılığıylakendisini 
    Samuel'e tanıttı.
 
 BÖLÜM 4
 
 1.Sa.4: 1 Samuel'in sözü bütün İsrail'de yayıldı*fh*.D Not 4:1 Masoretik 
    metin "Samuel'in sözü bütün İsrail'de yayıldı", Septuaginta "O günlerde 
    Filistliler İsrailliler'le savaşmak üzere toplandılar".
 
 Antlaşma Sandığı Ele Geçiriliyor
 
 İsrailliler Filistliler'le savaşmak üzere yola çıktılar.İsrailliler Even-Ezer'de, 
    Filistliler de Afek'te ordugah kurdu.
 
 1.Sa.4: 2 Filistliler İsrail'e karşı savaş düzenine girdiler. Savaş her yere 
    yayılınca, Filistliler İsrailliler'i bozguna uğrattı. Savaş alanında dört 
    bine yakın İsrailli'yi öldürdüler.
 
 1.Sa.4: 3 Askerler ordugaha dönünce, İsrail'in ileri gelenleri, "Neden bugün 
    RAB bizi Filistliler'in önünde bozguna uğrattı?" diye sordular, "RAB'bin 
    Antlaşma Sandığı'nı* Şilo'dan buraya getirelim ki, aramıza geldiğinde bizi 
    düşmanlarımızın elinden kurtarsın."
 
 1.Sa.4: 4 Halk Şilo'ya adamlar gönderdi. Keruvlar* arasında taht kurmuş, Her 
    Şeye Egemen RAB'bin Antlaşma Sandığı'nı oradan getirdiler. Eli'nin iki oğlu, 
    Hofni ile Pinehas da Tanrı'nın Antlaşma Sandığı'nın yanındaydılar.
 
 1.Sa.4: 5 RAB'bin Antlaşma Sandığı ordugaha varınca, bütün İsraillileröyle 
    yüksek sesle bağırdılar ki, yer yerinden oynadı.
 
 1.Sa.4: 6 Filistliler bağrışmaları duyunca, "İbraniler'inordugahındaki bu 
    yüksek bağrışmaların anlamı ne?" diye sordular.RAB'bin Sandığı'nın ordugaha 
    getirildiğini öğrenince,
 
 1.Sa.4: 7 korkarak, "Tanrılar ordugaha gelmiş" dediler, "Vay başımıza!Daha 
    önce buna benzer bir olay olmamıştı.
 
 1.Sa.4: 8 Vay başımıza! Bu güçlü tanrıların elinden bizi kimkurtarabilir? 
    Çölde Mısırlılar'ı her tür belaya çarptıran tanrılar bunlar.
 
 1.Sa.4: 9 Güçlü olun, ey Filistliler! Yiğitçe davranın! Yoksa,İbraniler size 
    nasıl boyun eğdiyse, siz de onlara öyle boyuneğeceksiniz. Bu yüzden yiğitçe 
    davranın ve savaşın!"
 
 1.Sa.4: 10 Böylece Filistliler savaşıp İsrailliler'i bozgunauğrattılar. 
    İsrailliler'in hepsi evlerine kaçtı. Yenilgi öylebüyüktü ki, İsrailliler 
    otuz bin yaya asker yitirdi,
 
 1.Sa.4: 11 Tanrı'nın Sandığı alındı, Eli'nin iki oğlu, Hofni ile Pinehas 
    öldü.
 
 Eli'nin Ölümü
 
 1.Sa.4: 12 Benyaminli bir adam savaş alanından koşarak aynı günŞilo'ya 
    ulaştı. Giysileri yırtılmış, başı toz toprak içindeydi.
 
 1.Sa.4: 13 Adam Şilo'ya vardığında, Tanrı'nın Sandığı için yüreği titreyen 
    Eli, yol kenarında bir sandalyeye oturmuş, kaygıyla bekliyordu. Adam kente 
    girip olup bitenleri anlatınca, kenttekilerin tümü haykırdı.
 
 1.Sa.4: 14 Eli haykırışları duyunca, "Bu gürültünün anlamı ne?" diyesordu. 
    Adam olanları Eli'ye bildirmek için hemen onun yanına geldi.
 
 1.Sa.4: 15 O sırada Eli doksan sekiz yaşındaydı. Gözleri 
    zayıflamış,göremiyordu.
 
 1.Sa.4: 16 Adam Eli'ye, "Ben savaş alanından geliyorum" dedi, "Savaşalanından 
    bugün kaçtım." Eli, "Ne oldu, oğlum?" diye sordu.
 
 1.Sa.4: 17 Haber getiren adam şöyle yanıtladı: "İsrailliler Filistliler'in 
    önünden kaçtı. Askerler büyük bir yenilgiye uğradı. İki oğlun, Hofni'yle 
    Pinehas öldü. Tanrı'nın Sandığı da ele geçirildi."
 
 1.Sa.4: 18 Adam Tanrı'nın Sandığı'ndan söz edince, Eli sandalyedengeriye, 
    kapının yanına düştü. Yaşlı ve şişman olduğundan boynukırılıp öldü. İsrail 
    halkını kırk yıl süreyle yönetmişti.
 
 1.Sa.4: 19 Eli'nin gelini -Pinehas'ın karısı- gebeydi, doğurmaküzereydi. 
    Tanrı'nın Sandığı'nın ele geçirildiğini, kayınbabasıylakocasının öldüğünü 
    duyunca birden sancıları tuttu, yere çömelip doğurdu.
 
 1.Sa.4: 20 Ölmek üzereyken ona yardım eden kadınlar, "Korkma, biroğlun oldu" 
    dediler. Ama o aldırmadı, karşılık da vermedi.
 
 1.Sa.4: 21 Tanrı'nın Sandığı ele geçirilmiş, kayınbabasıyla kocası ölmüştü. 
    Bu yüzden, "Yücelik İsrail'den ayrıldı!" diyerek çocuğa İkavot*fı* adını 
    verdi.D Not 4:21 "İkavot": "Yücelik yok" anlamına gelir.
 
 1.Sa.4: 22 "Yücelik İsrail'den ayrıldı!" dedi, "Çünkü Tanrı'nın Sandığı ele 
    geçirildi."
 
 Antlaşma Sandığı Aşdot'a ve Ekron'a Taşınıyor
 
 BÖLÜM 5
 
 1.Sa.5: 1 Filistliler, Tanrı'nın Sandığı'nı ele geçirdikten sonra, onuEven-Ezer'den 
    Aşdot'a götürdüler.
 
 1.Sa.5: 2 Tanrı'nın Sandığı'nı Dagon Tapınağı'na taşıyıp Dagonheykelinin 
    yanına yerleştirdiler.
 
 1.Sa.5: 3 Ertesi gün erkenden kalkan Aşdotlular, Dagon'u RAB'binSandığı'nın 
    önünde yüzüstü yere düşmüş buldular. Dagon'u alıp yerine koydular.
 
 1.Sa.5: 4 Ama ertesi sabah erkenden kalktıklarında, Dagon'u yine RAB'bin 
    Sandığı'nın önünde yüzüstü yere düşmüş buldular. Bu kez Dagon'un başıyla iki 
    eli kırılmış, eşiğin üzerinde duruyordu; yalnızca gövdesi kalmıştı.
 
 1.Sa.5: 5 Dagon kâhinleri de, Aşdot'taki Dagon Tapınağı'na bütüngelenler de 
    bu yüzden bugün de tapınağın eşiğine basmıyorlar.
 
 1.Sa.5: 6 RAB Aşdotlular'ı ve çevrelerindeki halkı ağır biçimdecezalandırdı; 
    onları urlarla cezalandırıp sıkıntıya soktu*fi*.D Not 5:6 Masoretik metin 
    "Soktu", Septuaginta "Soktu. ... Ülkelerinde fareler göründü. Kentin her 
    yanına ölüm saçmaya başladı."
 
 1.Sa.5: 7 Aşdotlular olup bitenleri görünce, "İsrail Tanrısı'nınSandığı 
    yanımızda kalmamalı; çünkü O bizi de, ilahımız Dagon'uda ağır bir biçimde 
    cezalandırıyor" dediler.
 
 1.Sa.5: 8 Bunun üzerine ulaklar gönderip bütün Filist beyleriniçağırttılar 
    ve, "İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı ne yapalım?" diyesordular. Filist 
    beyleri, "İsrail Tanrısı'nın Sandığı Gat'a götürülsün"dediler. Böylece 
    İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı Gat'a götürdüler.
 
 1.Sa.5: 9 Ama sandık oraya götürüldükten sonra, RAB o kenti decezalandırdı. 
    Kenti çok büyük bir korku sardı. RAB kent halkını,büyük küçük herkesi 
    urlarla cezalandırdı.
 
 1.Sa.5: 10 Bu yüzden Tanrı'nın Sandığı'nı Ekron'a gönderdiler.Tanrı'nın 
    Sandığı kente girer girmez Ekronlular, "Bizi ve halkımızı yok etmek için 
    İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı bize getirdiler!" diye bağırdılar.
 
 1.Sa.5: 11 Bütün Filist beylerini toplayarak, "İsrail Tanrısı'nınSandığı'nı 
    buradan uzaklaştırın" dediler, "Sandık yerine gerigönderilsin; öyle ki, bizi 
    de halkımızı da yok etmesin." Çünkükentin her yanını ölüm korkusu sarmıştı. 
    Tanrı'nın onlara verdiği ceza çok ağırdı.
 
 1.Sa.5: 12 Sağ kalanlarda urlar çıktı. Kent halkının haykırışı göklere 
    yükseldi.
 
 Antlaşma Sandığı'nın İsrail'e Geri Verilişi
 
 BÖLÜM 6
 
 1.Sa.6: 1 RAB'bin Sandığı Filist ülkesinde yedi ay kaldıktan sonra,
 
 1.Sa.6: 2 Filistliler kâhinlerle falcıları çağırtıp, "RAB'bin Sandığı'nı ne 
    yapalım? Onu nasıl yerine göndereceğimizi bize bildirin" dediler.
 
 1.Sa.6: 3 Kâhinlerle falcılar, "İsrail Tanrısı'nın Sandığı'nı 
    gerigönderecekseniz, boş göndermeyin" diye yanıtladılar, "O'na birsuç 
    sunusu* sunmalısınız. O zaman iyileşecek ve O'nun sizi nedensürekli 
    cezalandırdığını anlayacaksınız."
 
 1.Sa.6: 4 Filistliler, "Ona suç sunusu olarak ne göndermeliyiz?" diye 
    sordular. Kâhinlerle falcılar, "Suç sununuz Filist beylerinin sayısına göre 
    beş altın ur ve beş altın fare olsun" diye yanıtladılar, "Çünkü aynı bela 
    hepinizin de, beylerinizin de üzerindedir.
 
 1.Sa.6: 5 Onun için, urların ve ülkeyi yıkan farelerin benzerleriniyapın. 
    Böylelikle İsrail'in Tanrısı'nı onurlandırın. Belki sizin,ilahlarınızın ve 
    ülkenizin üzerindeki cezayı hafifletir.
 
 1.Sa.6: 6 Neden Mısırlılar'ın ve firavunun yaptığı gibi inatediyorsunuz? 
    Tanrı Mısırlılar'ı alaya aldıktan sonra, İsrailhalkının Mısır'dan çıkması 
    için onları serbest bırakmadılar mı?
 
 1.Sa.6: 7 "Şimdi yeni bir arabayla boyunduruk vurulmamış, süt veren iki inek 
    hazırlayın. İnekleri arabaya koşun; buzağılarını artlarından ayırıp ahıra 
    götürün.
 
 1.Sa.6: 8 RAB'bin Sandığı'nı alıp arabaya koyun; suç sunusu olarakO'na 
    göndereceğiniz altın eşyaları da bir kutuya koyup yanınayerleştirin. Sonra 
    bırakın arabayı yoluna gitsin.
 
 1.Sa.6: 9 Ama ardından gözetleyin. Eğer kendi ülkesine, Beytşemeş'egiden 
    yoldan ilerlerse, demek ki, üzerimize bu büyük yıkımıgetiren O'dur. Yoksa bu 
    yıkımın O'ndan gelmediğini, bize birrastlantı olduğunu anlayacağız."
 
 1.Sa.6: 10 Adamlar denileni yaptılar. Süt veren iki inek getiriparabaya 
    koştular, buzağılarını da ahıra kapadılar.
 
 1.Sa.6: 11 İçinde farelerle urların altın benzerlerinin bulunduğukutuyu 
    RAB'bin Sandığı'yla birlikte arabaya koydular.
 
 1.Sa.6: 12 İnekler dosdoğru Beytşemeş yolundan gittiler. Sağa solasapmadan, 
    böğüre böğüre ana yoldan ilerlediler. Filist beylerionları Beytşemeş 
    sınırına dek izledi.
 
 1.Sa.6: 13 O sırada Beytşemeşliler vadide buğday biçiyorlardı.Gözlerini 
    kaldırıp sandığı görünce sevindiler.
 
 1.Sa.6: 14 Beytşemeşli Yeşu'nun tarlasına giren araba oradaki büyükbir taşın 
    yanında durdu. Beytşemeşliler arabanın odununuyardılar, inekleri de RAB'be 
    yakmalık sunu* olarak sundular.
 
 1.Sa.6: 15 Levililer RAB'bin Sandığı'nı ve içinde altın eşyaların bulunduğu 
    yanındaki kutuyu indirip büyük taşın üzerine koymuşlardı. O gün 
    Beytşemeşliler RAB'be yakmalık sunular sunup kurbanlar kestiler.
 
 1.Sa.6: 16 Filistliler'in beş beyi olup bitenleri gördükten sonra aynıgün 
    Ekron'a döndüler.
 
 1.Sa.6: 17 Filistliler Aşdot, Gazze, Aşkelon, Gat ve Ekron kentleriiçin 
    RAB'be suç sunusu olarak ur biçiminde birer altın gönderdiler.
 
 1.Sa.6: 18 Altın farelerse, surlu kentlerle çevre köyler dahil beşFilistli 
    beye ait kentlerin sayısı kadardı. Beytşemeşli Yeşu'nuntarlasında RAB'bin 
    Antlaşma Sandığı'nın* üzerine konduğu büyüktaş tanık olarak bugün de 
    duruyor.
 
 1.Sa.6: 19 RAB'bin Antlaşma Sandığı'nın içine baktıkları için, 
    RABBeytşemeşliler'den bazılarını cezalandırıp yetmiş kişiyi*fj* yoketti. 
    Halk RAB'bin başlarına getirdiği bu büyük yıkımdan dolayı yas tuttu.D Not 
    6:19 Bazı İbranice elyazmaları "Yetmiş kişi", çoğu İbranice elyazmaları 
    "Yetmiş kişi, elli bin kişi".
 
 1.Sa.6: 20 Beytşemeşliler, "Bu kutsal Tanrı'nın, RAB'bin önünde kimdurabilir? 
    Bizden sonra kime gidecek?" diyorlardı.
 
 1.Sa.6: 21 Sonunda Kiryat-Yearim'de oturanlara ulaklar göndererek,"Filistliler 
    RAB'bin Sandığı'nı geri getirdiler; gelin, onu alıp götürün" dediler.
 
 BÖLÜM 7
 
 1.Sa.7: 1 Bunun üzerine Kiryat-Yearim halkı varıp RAB'bin Sandığı'nı aldı. 
    Onu Avinadav'ın tepedeki evine götürdüler. RAB'bin Antlaşma Sandığı'na 
    bakması için Avinadav oğlu Elazar'ı görevlendirdiler.
 
 Samuel İsrail'e Önderlik Ediyor
 
 1.Sa.7: 2 Sandık uzun bir süre, yirmi yıl boyunca Kiryat-Yearim'dekaldı. Bu 
    arada bütün İsrail halkı RAB'bin özlemini çekti.
 
 1.Sa.7: 3 Samuel İsrail halkına şöyle dedi: "Eğer bütün yüreğinizleRAB'be 
    dönmeye istekliyseniz, yabancı ilahları ve Aştoret'in*putlarını aranızdan 
    kaldırın. Kendinizi RAB'be adayıp yalnız O'nakulluk edin. RAB de sizi 
    Filistliler'in elinden kurtaracaktır."
 
 1.Sa.7: 4 Bunun üzerine İsrailliler Baal'ın* ve Aştoret'in putlarınıatıp 
    yalnızca RAB'be kulluk etmeye başladılar.
 
 1.Sa.7: 5 O zaman Samuel, "Bütün İsrail halkını Mispa'da toplayın, bende 
    sizin için RAB'be yakaracağım" dedi.
 
 1.Sa.7: 6 Mispa'da toplanan İsrailliler kuyudan su çekip RAB'bin 
    önünedöktüler. O gün oruç* tuttular ve, "RAB'be karşı günah işledik"dediler. 
    Samuel Mispa'da İsrail halkına önderlik etti.
 
 1.Sa.7: 7 Filistliler İsrail halkının Mispa'da toplandığını duydular.Filist 
    beyleri İsrailliler'e karşı savaşmaya çıktılar.İsrailliler bunu duyunca 
    Filistliler'den korktular.
 
 1.Sa.7: 8 Samuel'e, "Bizi Filistliler'in elinden kurtarması içinTanrımız 
    RAB'be yakarmayı bırakma" dediler.
 
 1.Sa.7: 9 Bunun üzerine Samuel bir süt kuzusu alıp RAB'be tümüyle yakmalık 
    sunu* olarak sundu ve İsrailliler adına RAB'be yakardı. RAB de ona karşılık 
    verdi.
 
 1.Sa.7: 10 Samuel yakmalık sunuyu sunarken, Filistliler, İsrailliler'e 
    saldırmak üzere yaklaşmışlardı. Ama RAB o an korkunç bir sesle gürleyerek 
    Filistliler'i öyle şaşkına çevirdi ki, İsrailliler'in önünde bozguna 
    uğradılar.
 
 1.Sa.7: 11 Mispa'dan çıkan İsrailliler Filistliler'i Beytkar'ın altınakadar 
    kovalayıp öldürdüler.
 
 1.Sa.7: 12 Samuel bir taş alıp Mispa ile Şen arasına dikti. "RABburaya kadar 
    bize yardım etmiştir" diyerek taşa Even-Ezer*fk* adını verdi.D Not 7:12 "Even-Ezer": 
    "Yardım taşı" anlamına gelir.
 
 1.Sa.7: 13 Yenilgiye uğrayan Filistliler bir daha İsrail topraklarına 
    saldırmadılar. Samuel yaşadığı sürece RAB Filistliler'in saldırmasını 
    engelledi.
 
 1.Sa.7: 14 Ekron'dan Gat'a kadar Filistliler'in ele geçirdiği kentler 
    İsrail'e geri verildi. Bunun yanısıra İsrail'in sınır toprakları da 
    Filistliler'in elinden kurtarıldı. İsrailliler'le Amorlular arasında ise 
    barış vardı.
 
 1.Sa.7: 15 Samuel yaşadığı sürece İsrail'e önderlik yaptı.
 
 1.Sa.7: 16 Her yıl gidip Beytel'i, Gilgal'ı, Mispa'yı dolaşır, bu kentlerden 
    İsrail'i yönetirdi.
 
 1.Sa.7: 17 Sonra Rama'daki evine döner, İsrail'i oradan yönetirdi.Orada 
    RAB'be bir sunak yaptı.
 
 İsrail Halkı Bir Kral İstiyor
 
 BÖLÜM 8
 
 1.Sa.8: 1 Samuel yaşlanınca oğullarını İsrail'e önder atadı.
 
 1.Sa.8: 2 Beer-Şeva'da görev yapan ilk oğlunun adı Yoel, ikincioğlunun 
    adıysa Aviya'ydı.
 
 1.Sa.8: 3 Ama oğulları onun yolunda yürümediler. Tersine, haksızkazanca 
    yönelip rüşvet alır, yargıda yan tutarlardı.
 
 1.Sa.8: 4 Bu yüzden İsrail'in bütün ileri gelenleri toplanıp Rama'ya,Samuel'in 
    yanına vardılar.
 
 1.Sa.8: 5 Ona, "Bak, sen yaşlandın" dediler, "Oğulların da senin yolunda 
    yürümüyor. Şimdi, öteki uluslarda olduğu gibi, bizi yönetecek bir kral ata."
 
 1.Sa.8: 6 Ne var ki, "Bizi yönetecek bir kral ata" demeleri Samuel'inhoşuna 
    gitmedi. Samuel RAB'be yakardı.
 
 1.Sa.8: 7 RAB, Samuel'e şu karşılığı verdi: "Halkın sana bütün 
    söylediklerini dinle. Çünkü reddettikleri sen değilsin; kralları olarak beni 
    reddettiler.
 
 1.Sa.8: 8 Onları Mısır'dan çıkardığım günden bu yana bütün yaptıklarının 
    aynısını sana da yapıyorlar. Beni bırakıp başka ilahlara kulluk ettiler.
 
 1.Sa.8: 9 Şimdi onları dinle. Ancak onları açıkça uyar ve kendilerinekrallık 
    yapacak kişinin onları nasıl yöneteceğini söyle."
 
 1.Sa.8: 10 Samuel kendisinden kral isteyen halka RAB'bin bütünsöylediklerini 
    bildirdi:
 
 1.Sa.8: 11 "Size krallık yapacak kişinin yönetimi şöyle olacak:Oğullarınızı 
    alıp savaş arabalarında ve atlı birliklerindegörevlendirecek. Onun savaş 
    arabalarının önünde koşacaklar.
 
 1.Sa.8: 12 Bazılarını biner, bazılarını ellişer kişilik birliklerekomutan 
    atayacak. Kimisini toprağını sürüp ekinini biçmek,kimisini de silahların ve 
    savaş arabalarının donatımını yapmakiçin görevlendirecek.
 
 1.Sa.8: 13 Kızlarınızı ıtriyatçı, aşçı, fırıncı olmak üzere alacak.
 
 1.Sa.8: 14 Seçkin tarlalarınızı, bağlarınızı, zeytinliklerinizi 
    alıphizmetkârlarına verecek.
 
 1.Sa.8: 15 Tahıllarınızın, üzümlerinizin ondalığını alıp saraygörevlileriyle 
    öbür hizmetkârlarına dağıtacak.
 
 1.Sa.8: 16 Kadın erkek kölelerinizi, seçkin boğalarınızı*fl*,eşeklerinizi 
    alıp kendi işinde çalıştıracak.D Not 8:16 Septuaginta "Boğalarınızı", 
    Masoretik metin "Gençlerinizi".
 
 1.Sa.8: 17 Sürülerinizin de ondalığını alacak. Sizler ise onun köleleri 
    olacaksınız.
 
 1.Sa.8: 18 Bunlar gerçekleştiğinde, seçtiğiniz kral yüzünden 
    feryatedeceksiniz. Ama RAB o gün size karşılık vermeyecek."
 
 1.Sa.8: 19 Ne var ki, halk Samuel'in sözünü dinlemek istemedi. "Hayır,bizi 
    yönetecek bir kral olsun" dediler,
 
 1.Sa.8: 20 "Böylece biz de bütün uluslar gibi olacağız. Kralımız 
    biziyönetecek, önümüzden gidip savaşlarımızı sürdürecek."
 
 1.Sa.8: 21 Halkın bütün söylediklerini dinleyen Samuel, bunları 
    RAB'beaktardı.
 
 1.Sa.8: 22 RAB Samuel'e, "Onların sözünü dinle ve başlarına bir kral ata" 
    diye buyurdu. Bunun üzerine Samuel İsrailliler'e, "Herkes kendi kentine 
    dönsün" dedi.
 
 Saul'un Kral Atanması
 
 BÖLÜM 9
 
 1.Sa.9: 1 Benyamin oymağından Afiyah oğlu Bekorat oğlu Seror oğluAviel oğlu 
    Kiş adında bir adam vardı. Benyaminli Kiş sözü geçen biriydi.
 
 1.Sa.9: 2 Saul adında genç, yakışıklı bir oğlu vardı. İsrail halkıarasında 
    ondan daha yakışıklısı yoktu. Boyu herkesten bir baş daha uzundu.
 
 1.Sa.9: 3 Bir gün Saul'un babası Kiş'in eşekleri kayboldu. Kiş, oğluSaul'a, 
    "Hizmetkârlardan birini yanına al da git, eşekleri ara" dedi.
 
 1.Sa.9: 4 Saul Efrayim dağlık bölgesinden geçip Şalişa topraklarını dolaştı. 
    Ama eşekleri bulamadılar. Şaalim bölgesine geçtiler. Eşekler orada da yoktu. 
    Sonra Benyamin bölgesinden geçtilerse de, hayvanları bulamadılar.
 
 1.Sa.9: 5 Suf bölgesine varınca, Saul yanındaki hizmetkârına, "Haydidönelim! 
    Yoksa babam eşekleri düşünmekten vazgeçip bizim içinkaygılanmaya başlar" 
    dedi.
 
 1.Sa.9: 6 Hizmetkâr, "Bak, bu kentte saygın bir Tanrı adamı vardır"diye 
    karşılık verdi, "Bütün söyledikleri bir bir yerine geliyor.Şimdi ona 
    gidelim. Belki gideceğimiz yolu o bize gösterir."
 
 1.Sa.9: 7 Saul, "Gidersek, adama ne götüreceğiz?" dedi,"Torbalarımızdaki 
    ekmek tükendi. Tanrı adamına götürecek birarmağanımız yok. Neyimiz kaldı 
    ki?"
 
 1.Sa.9: 8 Hizmetkâr, "Bak, bende çeyrek şekel*fm* gümüş var" diyekarşılık 
    verdi, "Gideceğimiz yolu bize göstermesi için bunu Tanrıadamına vereceğim."D 
    Not 9:8 "Çeyrek şekel": Yaklaşık 3 gr.
 
 1.Sa.9: 9 -Eskiden İsrail'de biri Tanrı'ya bir şey sormak 
    istediğinde,"Haydi, biliciye* gidelim" derdi. Çünkü bugün peygamber 
    denileneo zaman bilici denirdi.-
 
 1.Sa.9: 10 Saul hizmetkârına, "İyi, haydi gidelim" dedi. Böylece 
    Tanrıadamının yaşadığı kente gittiler.
 
 1.Sa.9: 11 Yokuştan kente doğru çıkarlarken, kuyudan su çekmeye 
    gidenkızlarla karşılaştılar. Onlara, "Bilici burada mı?" diye sordular.
 
 1.Sa.9: 12 Kızlar, "Evet, ilerde" diye karşılık verdiler, "Şimdi 
    çabukdavranın. Kentimize bugün geldi. Çünkü halk bugün tapınma yerindebir 
    kurban sunacak.
 
 1.Sa.9: 13 Kente girer girmez, yemek için tapınma yerine çıkmadan önce onu 
    bulacaksınız. Kurbanı o kutsayacağı için, kendisi gelmeden halk yemek yemez. 
    Çağrılı olanlar o geldikten sonra yemeye başlar. Şimdi gidin, onu hemen 
    ulursunuz."
 
 1.Sa.9: 14 Saul'la hizmetkârı kente gittiler. Kente girdiklerinde,tapınma 
    yerine çıkmaya hazırlanan Samuel onlara doğru ilerliyordu.
 
 1.Sa.9: 15 Saul gelmeden bir gün önce RAB Samuel'e şunu açıklamıştı:
 
 1.Sa.9: 16 "Yarın bu saatlerde sana Benyamin bölgesinden birinigöndereceğim. 
    Onu halkım İsrail'in önderi olarak meshedeceksin*.Halkımı Filistliler'in 
    elinden o kurtaracak. Halkımın durumunabaktım; çünkü haykırışları bana 
    ulaştı."
 
 1.Sa.9: 17 Samuel Saul'u görünce, RAB, "İşte sana sözünü ettiğimadam!" dedi, 
    "Halkıma o önderlik edecek."
 
 1.Sa.9: 18 Saul kent kapısında duran Samuel'e yaklaştı. "Bilicinin evinerede, 
    lütfen söyler misin?" dedi.
 
 1.Sa.9: 19 Samuel, "Bilici benim" diye yanıtladı, "Önümden tapınmayerine 
    çıkın. Bugün benimle birlikte yemek yiyeceksiniz. Yarınsabah düşündüğün her 
    şeyi sana bildirip seni geri gönderirim.
 
 1.Sa.9: 20 Üç gün önce kaybolan eşeklerin için kaygılanma. Onlarbulundu. 
    İsrail'in özlemi kime yönelik? Sana ve babanın ailesine değil mi?"
 
 1.Sa.9: 21 Saul şu karşılığı verdi: "Ben İsrail oymaklarının en küçüğüolan 
    Benyamin oymağından değil miyim? Ait olduğum boy da Benyaminoymağına bağlı 
    bütün boyların en küçüğü değil mi? Bana nedenböyle şeyler söylüyorsun?"
 
 1.Sa.9: 22 Samuel Saul ile hizmetkârını alıp yemek odasına götürdü;yaklaşık 
    otuz çağrılı arasında ilk sırayı onlara verdi.
 
 1.Sa.9: 23 Sonra aşçıya, "Sana verdiğim ve bir kenara ayırmanısöylediğim 
    payı getir" dedi.
 
 1.Sa.9: 24 Aşçı budu getirip Saul'un önüne koydu. Samuel, "İşte seniniçin 
    ayrılan parça, buyur ye!" dedi, "Çünkü bunu belirtilen gün çağırdığım halkla 
    birlikte yemen için sakladım." O gün Saul Samuel'le yemek yedi.
 
 1.Sa.9: 25 Tapınma yerinden kente indikten sonra Samuel evinin 
    damındaSaul'la konuştu*fn*.D Not 9:25 Masoretik metin "Samuel evinin damında 
    Saul'la konuştu", Septuaginta "Saul için damda bir döşek serildi, o da orada 
    yattı."
 
 1.Sa.9: 26 Sabah erkenden, şafak sökerken kalktılar. Samuel, damdan Saul'u 
    çağırıp, "Hazırlan, seni göndereceğim" dedi. Saul kalktı. Samuel'le birlikte 
    dışarı çıktılar.
 
 1.Sa.9: 27 Kentin sınırına yaklaşırken Samuel Saul'a, "Hizmetkâraönümüzden 
    gitmesini söyle" dedi. Hizmetkâr öne geçince, Samuel,"Ama sen dur" diye 
    ekledi, "Sana Tanrı'nın sözünü bildireceğim."
 
 BÖLÜM 10
 
 1.Sa.10: 1 Sonra Samuel yağ kabını alıp yağı Saul'un başına döktü. Onuöpüp 
    şöyle dedi: "RAB seni kendi halkına önder olarak meshetti.
 
 1.Sa.10: 2 Bugün benden ayrıldıktan sonra Benyamin sınırında,Selsah'taki 
    Rahel'in mezarı yanında iki kişiyle karşılaşacaksın.Sana, 'Aramaya çıktığın 
    eşekler bulundu diyecekler, 'Babaneşekleri düşünmekten vazgeçti, oğlum için 
    ne yapsam diye siziniçin kaygılanmaya başladı.
 
 1.Sa.10: 3 Oradan daha ilerleyip Tavor'daki meşe ağacına varacaksın.Orada 
    biri üç oğlak, biri üç somun ekmek, öbürü de bir tulumşarapla Tanrı'nın 
    huzuruna, Beytel'e çıkan üç adamla karşılaşacaksın.
 
 1.Sa.10: 4 Seni selamlayıp iki somun ekmek verecekler. Sen de kabuledeceksin.
 
 1.Sa.10: 5 Sonra Filist ordugahının bulunduğu Givat-Elohim'evaracaksın. 
    Kente girince, önlerinde çenk, tef, kaval ve lirçalanlarla birlikte 
    peygamberlik ederek tapınma yerinden inen birpeygamber topluluğuyla 
    karşılaşacaksın.
 
 1.Sa.10: 6 RAB'bin Ruhu senin üzerine güçlü bir biçimde inecek. 
    Onlarlabirlikte peygamberlikte bulunacak ve başka bir kişiliğe bürüneceksin.
 
 1.Sa.10: 7 Bu belirtiler gerçekleştiğinde, duruma göre gerekeni yap.Çünkü 
    Tanrı seninledir.
 
 1.Sa.10: 8 Şimdi benden önce Gilgal'a git. Yakmalık sunuları* sunmakve 
    esenlik kurbanlarını kesmek için ben de yanına geleceğim. Ancak, ben yanına 
    gelip ne yapacağını bildirene dek yedi gün beklemen gerekecek."
 
 1.Sa.10: 9 Saul, Samuel'in yanından ayrılmak üzere ona sırtını dönerdönmez, 
    Tanrı ona başka bir kişilik verdi. O gün bütün bu belirtiler gerçekleşti.
 
 1.Sa.10: 10 Giva'ya varınca, Saul'u bir peygamber topluluğu karşıladı. 
    Tanrı'nın Ruhu güçlü bir biçimde üzerine indi ve Saul onlarla birlikte 
    peygamberlikte bulunmaya başladı.
 
 1.Sa.10: 11 Onu önceden tanıyanların hepsi, peygamberlerle 
    birliktepeygamberlikte bulunduğunu görünce, birbirlerine, "Ne oldu Kişoğluna? 
    Saul da mı peygamber oldu?" diye sordular.
 
 1.Sa.10: 12 Orada oturanlardan biri, "Ya onların babası kim?" dedi.İşte, "Saul 
    da mı peygamber oldu?" sözü buradan gelir.
 
 1.Sa.10: 13 Saul peygamberlikte bulunduktan sonra tapınma yerine çıktı.
 
 1.Sa.10: 14 Amcası, Saul ile hizmetkârına, "Nerede kaldınız?" diye sordu. 
    Saul, "Eşekleri arıyorduk" diye karşılık verdi, "Onları bulamayınca, 
    Samuel'e gittik."
 
 1.Sa.10: 15 Amcası, "Samuel sana neler söyledi, lütfen bana da anlat" dedi.
 
 1.Sa.10: 16 Saul, "Eşeklerin bulunduğunu bize açıkça bildirdi" diyeyanıtladı. 
    Ama Samuel'in krallıkla ilgili sözlerini amcasına açıklamadı.
 
 1.Sa.10: 17-18 Sonra Samuel, İsrail halkını Mispa'da RAB için bir 
    arayagetirip şöyle dedi: "İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki, 'Benİsrailliler'i 
    Mısır'dan çıkardım. Mısırlılar'ın ve size baskıyapan bütün krallıkların 
    elinden sizi kurtardım.
 
 1.Sa.10: 19 Ama siz bugün bütün zorluk ve sıkıntılarınızdan sizikurtaran 
    Tanrınız'a sırt çevirdiniz ve, 'Hayır, bize bir kralata dediniz. Şimdi 
    RAB'bin önünde oymak oymak, boy boy dizilin."
 
 1.Sa.10: 20 Samuel bütün İsrail oymaklarını bir bir öne çıkardı.Bunlardan 
    Benyamin oymağı kurayla seçildi.
 
 1.Sa.10: 21 Sonra Benyamin oymağını boy boy öne çağırdı. Matri'nin 
    boyuseçildi. En sonunda da Matri boyundan Kiş oğlu Saul seçildi. 
    Onuaradılarsa da bulamadılar.
 
 1.Sa.10: 22 Yine RAB'be, "O daha buraya gelmedi mi?" diye sordular.RAB de, 
    "O burada, eşyaların arasında saklanıyor" dedi.
 
 1.Sa.10: 23 Bunun üzerine koşup Saul'u oradan getirdiler. Saul halkınarasına 
    geldi. Boyu hepsinden bir baş uzundu.
 
 1.Sa.10: 24 Samuel halka, "RAB'bin seçtiği adamı görüyor musunuz?"dedi, 
    "Bütün halkın arasında bir benzeri yok."Bunun üzerine halk, "Yaşasın kral!" 
    diye bağırdı.
 
 1.Sa.10: 25 Samuel krallığın ilkelerini halka açıkladı. Bunları kitaphaline 
    getirip RAB'bin önüne koydu. Sonra herkesi evine gönderdi.
 
 1.Sa.10: 26 Saul da Giva'ya, kendi evine döndü. Tanrı'nınisteklendirdiği 
    yiğitler ona eşlik ettiler.
 
 1.Sa.10: 27 Ama bazı kötü kişiler, "O bizi nasıl kurtarabilir?" 
    diyerekSaul'u küçümsediler ve ona armağan vermediler. Saul ise buna 
    aldırmadı.
 
 Saul Ammonlular'ı Bozguna Uğratıyor
 
 BÖLÜM 11
 
 1.Sa.11: 1 Ammon Kralı Nahaş Yaveş-Gilat üzerine yürüyüp kenti kuşattı.Bütün 
    Yaveşliler, Nahaş'a, "Bizimle bir antlaşma yap, sana kulluk ederiz" dediler.
 
 1.Sa.11: 2 Ama Ammonlu Nahaş, "Ancak bir koşulla sizinle antlaşmayaparım" 
    diye karşılık verdi, "Bütün İsrail halkını küçükdüşürmek için her birinizin 
    sağ gözünü oyup çıkaracağım."
 
 1.Sa.11: 3 Yaveş Kenti'nin ileri gelenleri ona, "İsrail'in herbölgesine 
    ulaklar göndermemiz için bize yedi günlük bir süretanı" dediler, "Eğer bizi 
    kurtaracak kimse çıkmazsa o zaman sanateslim oluruz."
 
 1.Sa.11: 4 Ulaklar Saul'un yaşadığı Giva Kenti'ne gelip olanları 
    halkabildirince, herkes hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
 
 1.Sa.11: 5 Tam o sırada Saul, öküzlerinin ardında, tarladan dönüyordu."Halka 
    ne oldu? Neden böyle ağlıyorlar?" diye sordu.Yaveşliler'in söylediklerini 
    ona anlattılar.
 
 1.Sa.11: 6 Saul bu sözleri duyunca, Tanrı'nın Ruhu güçlü bir biçimdeonun 
    üzerine indi. Saul çok öfkelendi.
 
 1.Sa.11: 7 Bir çift öküz alıp parçaladı. Ulaklar aracılığıyla İsrail'inher 
    bölgesine bu parçaları gönderip şöyle dedi: "Saul ileSamuel'in ardınca 
    gelmeyen herkesin öküzlerine de aynı şeyyapılacaktır." Halk RAB korkusuyla 
    sarsıldı ve tek beden halinde yola çıktı.
 
 1.Sa.11: 8 Saul onları Bezek'te topladı. İsrail halkı üç yüz bin,Yahudalılar 
    ise otuz bin kişiydi.
 
 1.Sa.11: 9 Oraya gelen Yaveşli ulaklara şöyle dediler: "Yaveş-Gilathalkına, 
    'Yarın öğleye doğru kurtarılacaksınız deyin."Ulaklar gidip bu haberi 
    iletince Yaveşliler sevindi.
 
 1.Sa.11: 10 Ammonlular'a, "Yarın size teslim olacağız" dediler, "Bizene 
    dilerseniz yapın."
 
 1.Sa.11: 11 Ertesi gün Saul adamlarını üç bölüğe ayırdı. Adamlar 
    sabahnöbetinde Ammonlular'ın ordugahına girdi. Kırım günün en sıcakzamanına 
    dek sürdü. Sağ kalanlar dağıldı; iki kişi bile bir arada kalmadı.
 
 1.Sa.11: 12 Bundan sonra halk Samuel'e, "'Saul mu bize krallıkyapacak? 
    diyenler kimdi? Getirin onları, öldürelim" dedi.
 
 1.Sa.11: 13 Ama Saul, "Bugün hiç kimse öldürülmeyecek" diye yanıtladı,"Çünkü 
    RAB bugün İsrail halkına kurtuluş verdi."
 
 1.Sa.11: 14 Samuel halka, "Haydi, Gilgal'a gidip orada krallığı 
    yenidenonaylayalım" dedi.
 
 1.Sa.11: 15 Böylece bütün halk Gilgal'a gidip RAB'bin önünde Saul'unkral 
    olduğunu onayladı. Orada, RAB'bin önünde esenlik kurbanlarıkestiler; Saul da 
    bütün İsrailliler de büyük bir sevinç yaşadılar.
 
 Samuel'in Söylevi
 
 BÖLÜM 12
 
 1.Sa.12: 1 Bundan sonra Samuel İsrail halkına şöyle dedi: "Banasöylediğiniz 
    her şeye kulak verdim: Size bir kral atadım.
 
 1.Sa.12: 2 Şimdi size önderlik yapan bir kralınız var. Bense yaşlandım, 
    saçım ağardı. Oğullarım da sizlerle birlikte. Gençliğimden bu güne dek size 
    önderlik yaptım.
 
 1.Sa.12: 3 İşte karşınızda duruyorum. Hanginizin öküzünü aldım? Kimineşeğine 
    el koydum? Kimi dolandırdım? Kime baskı yaptım? Gözyummak için kimden rüşvet 
    aldım? RAB'bin ve O'nun meshettiğinin*önünde bana karşı tanıklık edin de 
    size karşılığını vereyim."
 
 1.Sa.12: 4 Halk, "Bizi dolandırmadın" diye karşılık verdi, "Bize baskıda 
    yapmadın. Kimsenin elinden hiçbir şey almadın."
 
 1.Sa.12: 5 Samuel, "Bana karşı bir şey bulamadığınıza bugün hem RAB,hem de 
    O'nun meshettiği kral tanıktır" dedi. "Evet, tanıktır" dediler.
 
 1.Sa.12: 6 Samuel konuşmasını şöyle sürdürdü: "Musa ile Harun'ugörevlendiren, 
    atalarınızı Mısır'dan çıkaran RAB'dir.
 
 1.Sa.12: 7 Şimdi burada durun, RAB'bin önünde, O'nun sizi veatalarınızı 
    tekrar tekrar nasıl kurtardığına dair kanıtlar göstereyim size.
 
 1.Sa.12: 8 "Yakup Mısır'a gittikten sonra, atalarınız RAB'be yakardı. O da 
    atalarınızı Mısır'dan çıkarıp burada yerleşmelerini sağlayan Musa ile 
    Harun'u gönderdi.
 
 1.Sa.12: 9 Ama atalarınız Tanrıları RAB'bi unuttular. Bu yüzden RABonları 
    Hasor ordusunun komutanı Sisera'nın, Filistliler'in ve Moav Kralı'nın eline 
    teslim etti. Bunlar atalarınıza karşı savaştılar.
 
 1.Sa.12: 10 Atalarınız RAB'be, 'Günah işledik; RAB'bi bırakıp Baal'ın*ve 
    Aştoret'in* putlarına kulluk ettik. Ama şimdi bizi düşmanlarımızın elinden 
    kurtar, sana kulluk edeceğiz diye seslendiler.
 
 1.Sa.12: 11 RAB de Yerubbaal'ı*fo*, Bedan'ı*fö*, Yiftah'ı ve benSamuel'i*fp* 
    gönderdi. Güvenlik içinde yaşamanız için sizi sarandüşmanlarınızın elinden 
    kurtardı.D Not 12:11 "Yerubbaal", yani "Gidyon". 12:11 Masoretik metin "Bedan", 
    Septuaginta, Süryanice "Barak". 12:11 Masoretik metin "Ben Samuel'i", 
    Septuaginta "Şimşon'u".
 
 1.Sa.12: 12 "Ama siz Ammon Kralı Nahaş'ın üzerinize yürüdüğünü 
    görünce,Tanrınız RAB kralınız olduğu halde bana, 'Hayır, bize bir 
    kralönderlik yapacak dediniz.
 
 1.Sa.12: 13 İşte seçtiğiniz, dilediğiniz kral! Evet, RAB size bir kral 
    verdi.
 
 1.Sa.12: 14 Eğer RAB'den korkar, O'na kulluk ederseniz, O'nun sözünüdinleyip 
    buyruklarına karşı gelmezseniz, hem siz hem de önderinizolacak kral Tanrınız 
    RAB'bin ardınca giderseniz, ne âlâ!
 
 1.Sa.12: 15 Ama RAB'bin sözünü dinlemez, buyruklarına karşı gelirseniz,RAB 
    kralınızı*fr* cezalandırdığı gibi sizi de cezalandıracaktır.D Not 12:15 
    Septuaginta "Kralınızı", Masoretik metin "Atalarınızı".
 
 1.Sa.12: 16 "Şimdi olduğunuz yerde durun ve RAB'bin gözlerinizin 
    önündeyapacağı şu olağanüstü olayı görün.
 
 1.Sa.12: 17 Bugün buğday biçme zamanı değil mi? Göğü gürletsin, 
    yağmuryağdırsın diye RAB'be yalvaracağım. Böylece bir kral istemekle 
    yaptığınız kötülüğün RAB'bin gözünde ne denli büyük olduğunu iyice 
    anlayacaksınız."
 
 1.Sa.12: 18 Samuel RAB'be yalvardı ve RAB o gün göğü gürletti, 
    yağmuryağdırdı. Halk RAB'den de Samuel'den de çok korktu.
 
 1.Sa.12: 19 Bunun üzerine Samuel'e, "Yok olmayalım diye, biz kullarıniçin 
    Tanrın RAB'be yakar" dediler, "Çünkü bütün günahlarımızakendimize bir kral 
    istemek kötülüğünü de ekledik."
 
 1.Sa.12: 20 Samuel halka, "Korkmayın" dedi, "Siz bu büyük kötülüğüyaptınız, 
    ama yine de RAB'bin ardınca gitmekten vazgeçmeyin;tersine, bütün yüreğinizle 
    RAB'be kulluk edin.
 
 1.Sa.12: 21 Kimseyi kurtaramayan yararsız putların ardınca gitmeyin;çünkü 
    onlar değersizdir.
 
 1.Sa.12: 22 RAB görkemli adının hatırına halkını bırakmayacak. Çünküsizi 
    kendi halkı kılmaktan hoşnut kaldı.
 
 1.Sa.12: 23 Bana gelince, sizin için RAB'be yalvarmaktan vazgeçip O'nakarşı 
    günah işlemek benden uzak olsun! Ancak size iyi ve doğruyolu öğreteceğim.
 
 1.Sa.12: 24 Yalnız RAB'den korkun, O'na bağlılıkla ve bütün 
    yüreğinizlekulluk edin. O'nun sizler için ne görkemli işler yaptığını bir 
    düşünün!
 
 1.Sa.12: 25 Ama kötülük yapmayı sürdürürseniz, hem siz yok olacaksınız,hem 
    de kralınız."
 
 Samuel Saul'u Paylıyor
 
 BÖLÜM 13
 
 1.Sa.13: 1 Saul*fs* İsrail'de iki yıl krallık yaptıktan sonraD Not 13:1 "Saul": 
    Masoretik metinde "... yaşında kral olan Saul" cümlesindeki rakamın düştüğü 
    sanılıyor.
 
 1.Sa.13: 2 halktan üç bin kişi seçti. Bunlardan iki binini Mikmas ve 
    Beytel'in dağlık bölgesinde yanına aldı. Binini de Benyamin oymağına ait 
    Giva Kenti'nde Yonatan'ın yanına bıraktı. Halktan geri kalanları evlerine 
    gönderdi.
 
 1.Sa.13: 3 Yonatan Giva'daki Filist birliğini yendi. Filistliler bunu 
    duydular. Saul, bütün ülkede boru çaldırarak, "İbraniler bu haberi duysun" 
    dedi.
 
 1.Sa.13: 4 Böylece İsrailliler'in hepsi Saul'un Filist birliğiniyendiğini ve 
    Filistliler'in İsrailliler'den iğrendiğini duydu.Bunun üzerine halk 
    Gilgal'da Saul'un çevresinde toplandı.
 
 1.Sa.13: 5 Filistliler İsrailliler'le savaşmak üzere toplandılar. Otuzbin*fş* 
    savaş arabası, altı bin atlı asker ve kıyılardaki kumkadar kalabalık bir 
    orduya sahiptiler. Gidip Beytaven'indoğusundaki Mikmas'ta ordugah kurdular.D 
    Not 13:5 Masoretik metin "Otuz bin", Süryanice "Üç bin".
 
 1.Sa.13: 6 Durumlarının tehlikeli olduğunu ve askerlerininsıkıştırıldığını 
    gören İsrailliler, mağaralarda, çalılıklarda,kayalıklarda, çukurlarda, 
    sarnıçlarda gizlendiler.
 
 1.Sa.13: 7 Bazı İbraniler de Şeria Irmağı'ndan Gad ve Gilat bölgesinegeçti. 
    Ama Saul daha Gilgal'daydı. Bütün askerler onu titreyerek izliyordu.
 
 1.Sa.13: 8 Saul, Samuel tarafından belirlenen süreye uyarak, yedi günbekledi. 
    Ama Samuel Gilgal'a gelmeyince, halk Saul'un yanından dağılmaya başladı.
 
 1.Sa.13: 9 Saul, "Yakmalık sunuları* ve esenlik sunularını* banagetirin" 
    dedi. Sonra yakmalık sunuyu sundu.
 
 1.Sa.13: 10 Saul yakmalık sununun sunulmasını bitirir bitirmez Samuelgeldi. 
    Saul selamlamak için onu karşılamaya çıktı.
 
 1.Sa.13: 11 Samuel, "Ne yaptın?" diye sordu. Saul, "Halk yanımdan 
    dağılıyordu" diye karşılık verdi, "Sen de belirlenen gün gelmedin. Üstelik 
    Filistliler Mikmas'tatoplandılar. Bunları görünce,
 
 1.Sa.13: 12 'Şimdi Filistliler Gilgal'da üzerime yürüyecek; oysa benRAB'bin 
    yardımını dilememiştim diye düşündüm. Bu nedenle,yakmalık sunuyu sunma 
    gerekliliğini duydum."
 
 1.Sa.13: 13 Samuel, "Akılsızca davrandın" dedi, "Tanrın RAB'bin sanaverdiği 
    buyruğa uymadın; yoksa, RAB İsrail üzerinde seninkrallığının sonsuza dek 
    sürmesini sağlayacaktı.
 
 1.Sa.13: 14 Ama artık krallığın sürmeyecek. RAB kendi gönlüne uygunbirini 
    arayıp onu kendi halkına önder olarak atamaya kararlı.Çünkü sen RAB'bin 
    buyruğunu tutmadın."
 
 1.Sa.13: 15 Bundan sonra Samuel Gilgal'dan ayrılarak Benyaminoğulları'nın 
    Giva Kenti'ne gitti*ft*. Saul yanında kalan halkı saydı; yaklaşık altı yüz 
    kişiydi.D Not 13:15 Masoretik metin "Benyaminoğulları'nın Giva Kenti'ne 
    gitti", Septuaginta "Yoluna gitti. Halkın kalan kısmı ise orduya katılmak 
    üzere Saul'u izledi. Gilgal'dan ayrılıp Benyaminoğulları'nın Giva Kenti'ne 
    gittiler."
 
 1.Sa.13: 16 Saul, oğlu Yonatan ve yanlarındaki halkBenyaminoğulları'nın 
    bölgesindeki Giva'da kalıyorlardı.Filistliler ise Mikmas'ta ordugah 
    kurmuşlardı.
 
 1.Sa.13: 17 Akıncılar üç koldan Filistliler'in ordugahından 
    çıktılar.Kollardan biri Şual bölgesindeki Ofra'ya,
 
 1.Sa.13: 18 biri Beythoron'a, öbürü ise çöle, Sevoyim Vadisi'ne bakansınıra 
    doğru ilerledi.
 
 1.Sa.13: 19 Bütün İsrail ülkesinde bir tek demirci yoktu. Filistliler,"İbraniler 
    kılıç, mızrak yapmasın" demişlerdi.
 
 1.Sa.13: 20 Bu nedenle bütün İsrailliler saban demirlerini, kazma,balta ve 
    oraklarını*fu* biletmek için Filistliler'e gitmek zorundaydılar.D Not 13:20 
    Septuaginta "Oraklarını", Masoretik metin "Saban demirlerini".
 
 1.Sa.13: 21 Saban demiriyle kazmanın bileme fiyatı, şekelin üçte ikisi*fü* 
    kadardı. Beller, baltalar, üvendireler için istenilen fiyat ise şekelin üçte 
    biriydi*fv*.D Not 13:21 "Şekelin üçte ikisi": Yaklaşık 8 gr. 13:21 "Şekelin 
    üçte biri": Yaklaşık 4 gr.
 
 1.Sa.13: 22 İşte bu yüzden, savaş sırasında Saul ile Yonatan 
    dışında,yanlarındaki hiç kimsenin elinde kılıç, mızrak yoktu.
 
 Filistliler'e Karşı Savaş
 
 1.Sa.13: 23 O sırada Filistliler'in bir kolu Mikmas Geçidi'ne çıkmıştı.
 
 BÖLÜM 14
 
 1.Sa.14: 1 Bir gün Saul oğlu Yonatan, silahını taşıyan genç hizmetkârına, 
    "Gel, karşı taraftaki Filist ordugahına geçelim" dedi. Ama bunu babasına 
    haber vermedi.
 
 1.Sa.14: 2 Saul, Giva Kenti yakınındaki Migron'da bir nar ağacınınaltında 
    oturmaktaydı. Yanında altı yüz kadar asker vardı.
 
 1.Sa.14: 3 Efod* giymiş olan Ahiya da aralarındaydı. Ahiya Şilo'daRAB'bin 
    kâhini olan Eli oğlu Pinehas oğlu İkavot'un erkek kardeşiAhituv'un oğluydu. 
    Halk Yonatan'ın gittiğini farketmemişti.
 
 1.Sa.14: 4 Yonatan'ın Filist ordugahına ulaşmak için geçmeyitasarladığı 
    geçidin her iki yanında iki sivri kaya vardı; birineBoses, öbürüne Sene 
    denirdi.
 
 1.Sa.14: 5 Kayalardan biri kuzeyde Mikmas'a, öbürü güneyde Giva'yabakardı.
 
 1.Sa.14: 6 Yonatan silahını taşıyan genç hizmetkârına, "Gel, 
    şusünnetsizlerin* ordugahına gidelim" dedi, "Belki RAB bizim içinbir şeyler 
    yapar. Çünkü gerek çoklukta, gerekse azlıkta RAB'binzafere ulaştırmasına 
    engel yoktur."
 
 1.Sa.14: 7 Silahını taşıyan genç, "Ne düşünüyorsan öyle yap" diyeyanıtladı, 
    "Haydi yürü! Düşündüğün her şeyde seninleyim."
 
 1.Sa.14: 8 Yonatan, "Bu adamlara gidelim, bizi görsünler" dedi,
 
 1.Sa.14: 9 "Eğer bize, 'Yanınıza gelene dek bekleyin derlerse,olduğumuz 
    yerde kalırız, gitmeyiz.
 
 1.Sa.14: 10 Ama, 'Yanımıza gelin derlerse, gideriz. Çünkü bu, 
    RAB'binFilistliler'i elimize teslim ettiğine ilişkin bir belirti olacak 
    bizim için."
 
 1.Sa.14: 11 Böylece ikisi de Filistliler'in askerlerine göründüler.Filistliler, 
    "Bakın! İbraniler gizlendikleri çukurlardan çıkmaya başlıyor!" dediler.
 
 1.Sa.14: 12 Sonra Yonatan'la silahını taşıyan gence, "Buraya, yanımızagelin, 
    size bir şey söyleyeceğiz" diye seslendiler. Bunun üzerine Yonatan silahını 
    taşıyana, "Ardımdan gel" dedi, "RAB onları İsrailliler'in eline teslim 
    etti."
 
 1.Sa.14: 13 Yonatan elleriyle ayaklarını kullanarak yukarıya 
    tırmandı;silahını taşıyan genç de onu izledi. Yonatan Filistliler'i 
    yenilgiye uğrattı. Silahını taşıyan genç de onu izliyor ve Filistliler'i 
    öldürüyordu.
 
 1.Sa.14: 14 Yonatan'la silahını taşıyan genç bu ilk saldırıda ikidönümlük*fy* 
    bir alanda yirmi kadar asker öldürdüler.D Not 14:14 "İki dönüm": İbranice 
    "Yarım semet".
 
 1.Sa.14: 15 Ordugahta ve kırsal alanda bütün Filist halkı arasındadehşet 
    hüküm sürüyordu. Askerlerle akıncılar bile titriyordu.Derken yer sarsıldı; 
    sanki Tanrı'dan gelen bir titremeydi bu.
 
 1.Sa.14: 16 Benyamin topraklarındaki Giva Kenti'nde Saul'un nöbetçileribüyük 
    bir kalabalığın oraya buraya dağıldığını gördüler.
 
 1.Sa.14: 17 Bunun üzerine Saul yanındaki adamlara, "Yoklama yapın 
    daaramızdan kimin ayrıldığını görün" dedi. Yoklama yapılıncaYonatan'la 
    silahını taşıyan gencin orada olmadığını anladılar.
 
 1.Sa.14: 18 Saul Ahiya'ya, "Tanrı'nın Sandığı'nı*fz* getir" dedi. Osırada 
    Tanrı'nın Sandığı*fz* İsrail halkındaydı.D Not 14:18 Masoretik metin 
    "Tanrı'nın Sandığı", Septuaginta "Efod".
 
 1.Sa.14: 19 Saul kâhinle konuşurken, Filistliler'in ordugahındakikargaşa da 
    giderek artmaktaydı. Bunun üzerine Saul kâhine, "Elini çek" dedi.
 
 1.Sa.14: 20 Saul'la yanındaki askerlerin tümü toplanıp savaş alanınagittiler. 
    Orada büyük bir kargaşa vardı. Herkes birbirine kılıç çekiyordu.
 
 1.Sa.14: 21 Daha önce Filistliler'in yanında yer alıp onlarınordugahına 
    katılan İbraniler bile saf değiştirerek Saul'laYonatan'ın yanındaki İsrail 
    birliklerine katıldılar.
 
 1.Sa.14: 22 Efrayim dağlık bölgesinde gizlenen İsrailliler de Filistliler'in 
    kaçtığını duyunca onları savaş alanında kovalamaya başladılar.
 
 1.Sa.14: 23 Böylece RAB İsrail'i o gün zafere ulaştırdı. SavaşBeytaven'in 
    ötesine dek yayıldı.
 
 1.Sa.14: 24 O gün İsrailliler bitkindi. Çünkü Saul, "Ben düşmanlarımdanöç 
    alıncaya kadar, akşama dek kim yemek yerse lanetli olsun!"diye halka ant 
    içirmişti. Bu yüzden de kimse bir şey yememişti.
 
 1.Sa.14: 25-26 Derken, her yanı bal dolu bir ormana vardılar. Askerlerormana 
    girince, toprakta akan balları gördüler. Ne var ki,içtikleri anttan 
    korktukları için hiçbiri bala dokunmadı.
 
 1.Sa.14: 27 Yonatan babasının halka ant içirdiğini duymamıştı. 
    Elindekideğneği uzatıp ucunu bal gümecine batırdı. Biraz bal tadar tatmaz 
    gözleri parladı.
 
 1.Sa.14: 28 Bunun üzerine oradakilerden biri Yonatan'a, "Babanaskerlere, 
    'Bugün kim yemek yerse lanetli olsun diye ant içirdi"dedi, "Askerlerin 
    bitkin düşmesi de bundan."
 
 1.Sa.14: 29 Yonatan, "Babam halka sıkıntı verdi" diye yanıtladı,"Bakın, bu 
    baldan biraz tadınca gözlerim nasıl da parladı!
 
 1.Sa.14: 30 Bugün halk düşmanlarından yağmaladığı yiyeceklerden 
    özgürceyeseydi, çok daha iyi olurdu! O zaman Filistliler'in yenilgisi de 
    daha ağır olmaz mıydı?"
 
 1.Sa.14: 31 O gün İsrailliler, Filistliler'i Mikmas'tan Ayalon'a 
    kadaryenilgiye uğrattılar. Ama İsrail askerleri o kadar bitkindi ki,
 
 1.Sa.14: 32 yağmaladıkları mallara saldırdılar; davarları, 
    sığırları,buzağıları yakaladıkları gibi hemen oracıkta kesip kanını 
    akıtmadan yediler.
 
 1.Sa.14: 33 Durumu Saul'a bildirerek, "Bak, askerlerin kanlı eti yemekle 
    RAB'be karşı günah işliyor!" dediler. Bunun üzerine Saul, "Hainlik ettiniz!" 
    dedi, "Hemen büyük bir taş yuvarlayın bana."
 
 1.Sa.14: 34 Sonra ekledi: "Halkın arasına varıp herkesin öküzünü,koyununu 
    bana getirmesini söyleyin. Onları burada kesip yesinler.Eti kanıyla birlikte 
    yiyerek RAB'be karşı günah işlemeyin." Ogece herkes öküzünü getirip orada 
    kesti.
 
 1.Sa.14: 35 O sırada Saul RAB'be bir sunak yaptı. RAB'be yaptığı ilksunaktı 
    bu.
 
 1.Sa.14: 36 Saul adamlarına, "Haydi, bu gece Filistliler'e saldıralım" dedi, 
    "Tan ağarıncaya dek mallarını yağmalayalım, onlardan bir tekini bile sağ 
    bırakmayalım." Adamlar, "Sence uygun olan neyse onu yap" diye karşılık 
    verdiler. Ama kâhin, "Burada Tanrı'ya danışalım" dedi.
 
 1.Sa.14: 37 Bunun üzerine Saul Tanrı'ya, "Filistliler'e saldırmayagideyim 
    mi? Onları İsrailliler'in eline teslim edecek misin?"diye sordu. Ama Tanrı o 
    gün yanıt vermedi.
 
 1.Sa.14: 38 Bunun için Saul, "Ey halkın önderleri! Buraya yaklaşın dabugün 
    işlenen bu günahın nasıl işlendiğini ortaya çıkaralım" dedi,
 
 1.Sa.14: 39 "İsrail'i kurtaran yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, bu günaha 
    yol açan oğlum Yonatan bile olsa kesinlikle öldürülecektir." Ama kimse bir 
    şey söylemedi.
 
 1.Sa.14: 40 Bunun üzerine Saul halka, "Siz bir yanda durun, oğlum Yonatan'la 
    ben öbür yanda duracağız" dedi. Halk, "Sence uygun olan neyse onu yap" diye 
    karşılık verdi.
 
 1.Sa.14: 41 Saul İsrail'in Tanrısı RAB'be, "Bana doğru yanıtı ver"dedi*fa*. 
    Kura Yonatan'la Saul'a düştü, halk aklandı.D Not 14:41 Masoretik metin "Saul 
    İsrail'in Tanrısı RAB'be, 'Bana doğru yanıtı ver dedi.", Septuaginta "Saul, 
    'Ey İsrail'in Tanrısı RAB, bugün neden kuluna yanıt vermedin? Suç bende ya 
    da oğlum Yonatan'daysa, ey İsrail Tanrısı RAB, Urim'i* ver. Yok eğer suç 
    halkın İsrail'deyse Tummim'i ver dedi." Yonatan, "Ben yalnızca elimdeki 
    değneğin ucuyla biraz bal alıp tattım. Şimdi ölmem mi gerek?" diye karşılık 
    verdi.
 
 1.Sa.14: 42 Saul bu kez, "Benimle oğlum Yonatan arasında kura çekin"dedi. 
    Kura Yonatan'a düştü.
 
 1.Sa.14: 43 Bunun üzerine Saul Yonatan'a, "Söyle bana, ne yaptın?" diyesordu.
 
 1.Sa.14: 44 Saul, "Yonatan, eğer seni öldürtmezsem, Tanrı banaaynısını, 
    hatta daha kötüsünü yapsın!" dedi.
 
 1.Sa.14: 45 Ama halk Saul'a, "İsrail'i bu büyük zafere ulaştıranYonatan'ı mı 
    öldürteceksin?" dedi, "Asla! Yaşayan RAB'bin adıyladeriz ki, saçının bir 
    teline bile zarar gelmeyecektir. Çünkübugün o ne yaptıysa Tanrı'nın 
    yardımıyla yapmıştır." Böylece halkYonatan'ı öldürülmekten kurtardı.
 
 1.Sa.14: 46 Bundan sonra Saul Filistliler'i kovalamaktan vazgeçti.Filistliler 
    de yerlerine döndüler.
 
 1.Sa.14: 47 Saul İsrail'e kral atandıktan sonra, her yandakidüşmanlarına -Moav, 
    Ammon, Edom halkları, Sova kralları veFilistliler'e- karşı savaştı. Gittiği 
    her yerde zafer kazandı*fb*.D Not 14:47 Septuaginta "Zafer kazandı", 
    Masoretik metin "Zarar verdi".
 
 1.Sa.14: 48 Yiğitçe savaşarak Amalekliler'i yenilgiye uğrattı,İsrailliler'i 
    düşmanın yağmasından kurtardı.
 
 1.Sa.14: 49 Saul'un oğulları Yonatan, Yişvi ve Malkişua idi. İkikızından 
    büyüğünün adı Merav, küçüğünün adı Mikal'dı.
 
 1.Sa.14: 50 Karısı, Ahimaas'ın kızı Ahinoam'dı. Ordusunun başkomutanıamcası 
    Ner oğlu Avner'di.
 
 1.Sa.14: 51 Saul'un babası Kiş'le Avner'in babası Ner, Aviel'in oğullarıydı.
 
 1.Sa.14: 52 Saul yaşamı boyunca Filistliler'le kıyasıya savaştı. Neredeyiğit, 
    güçlü birini görse kendi ordusuna kattı.
 
 Saul'un Kral Olarak Reddedilmesi
 
 BÖLÜM 15
 
 1.Sa.15: 1 Samuel Saul'a şöyle dedi: "RAB seni kendi halkı İsrail'inKralı 
    olarak meshetmek* için beni gönderdi. Şimdi RAB'bin sözlerine kulak ver.
 
 1.Sa.15: 2 Her Şeye Egemen RAB diyor ki, 'İsrailliler'e yaptıklarıkötülükten 
    ötürü Amalekliler'i cezalandıracağım. Çünkü Mısır'dançıkan İsrailliler'e 
    karşı koydular.
 
 1.Sa.15: 3 Şimdi git, Amalekliler'e saldır. Onlara ait her şeyi tümüyleyok 
    et*fc*, hiçbir şeyi esirgeme. Kadın erkek, çoluk çocuk, öküz,koyun, deve, 
    eşek hepsini öldür."D Not 15:3 İbranice "Tümüyle yok etmek" fiili insanları, 
    malları bir daha alınmamak üzere RAB'be adamak anlamını içerir. İbranice'de 
    aynı ifade 8. ve 21. ayetlerde de geçer.
 
 1.Sa.15: 4 Bunun üzerine Saul askerlerini toplayıp Telaim Kenti'ndesaydı. 
    İki yüz bin yaya askerin yanısıra Yahudalılar'dan da on bin kişi vardı.
 
 1.Sa.15: 5 Saul Amalek Kenti'ne varıp vadide pusu kurdu.
 
 1.Sa.15: 6 Sonra Kenliler'e şu uyarıyı gönderdi: "Haydi gidin,Amalekliler'i 
    bırakın; öyle ki, sizi de onlarla birlikte yoketmeyeyim. Çünkü siz Mısır'dan 
    çıkan İsrail halkına iyilikettiniz." Bunun üzerine Kenliler Amalekliler'den 
    ayrıldılar.
 
 1.Sa.15: 7 Saul Havila'dan Mısır'ın doğusundaki Şur'a dek 
    Amalekliler'iyenilgiye uğrattı.
 
 1.Sa.15: 8 Amalek Kralı Agak'ı sağ olarak yakaladı. Halkının tümünü 
    dekılıçtan geçirdi.
 
 1.Sa.15: 9 Ne var ki, Saul ile adamları Agak'ı ve en iyi 
    koyunları,sığırları, besili danaları, kuzuları -iyi olan ne varsa 
    hepsini-esirgediler. Bunları tümüyle yok etmek istemediler. Ancakdeğersiz ve 
    zayıf ne varsa hepsini yok ettiler.
 
 1.Sa.15: 10 RAB Samuel'e şöyle seslendi:
 
 1.Sa.15: 11 "Saul'u kral yaptığıma pişmanım. Beni izlemekten 
    vazgeçti.Buyruklarımı yerine getirmedi." Samuel öfkelendi ve bütün 
    geceyiRAB'be yakarmakla geçirdi.
 
 1.Sa.15: 12 Ertesi sabah Samuel Saul'la görüşmek için erkenden 
    kalktı.Saul'un Karmel Kenti'ne gittiğini, orada kendisine bir anıtdiktikten 
    sonra aşağı inip Gilgal'a döndüğünü öğrendi.
 
 1.Sa.15: 13 Saul kendisine gelen Samuel'e, "RAB seni kutsasın! BenRAB'bin 
    buyruğunu yerine getirdim" dedi.
 
 1.Sa.15: 14 Samuel, "Öyleyse nedir kulağıma gelen bu koyun melemesi?Nedir bu 
    duyduğum sığır böğürmesi?" diye sordu.
 
 1.Sa.15: 15 Saul şöyle yanıtladı: "Halk bunları Amalekliler'dengetirdi. 
    Tanrın RAB'be kurban sunmak üzere davarların, sığırlarınen iyilerini 
    esirgediler. Ama geri kalanları tümüyle yok ettik."
 
 1.Sa.15: 16 Samuel, "Dur da bu gece RAB'bin bana neler söylediğini 
    sanabildireyim" dedi. Saul, "Söyle" diye karşılık verdi.
 
 1.Sa.15: 17 Samuel konuşmasını şöyle sürdürdü: "Kendini önemsizsaydığın 
    halde, sen İsrail oymaklarının önderi olmadın mı? RABseni İsrail'e kral 
    meshetti.
 
 1.Sa.15: 18 RAB seni bir göreve gönderip, 'Git, o günahlı 
    Amalekliler'itümüyle yok et; hepsini ortadan kaldırıncaya dek onlarla savaş 
    dedi.
 
 1.Sa.15: 19 Öyleyse neden RAB'bin sözüne kulak asmadın? Nedenyağmalanan 
    mallara saldırarak RAB'bin gözünde kötü olanı yaptın?"
 
 1.Sa.15: 20 Saul, "Ama ben RAB'bin sözüne kulak verdim!" diyeyanıtladı, 
    "RAB'bin beni gönderdiği yere gittim. Amalekliler'itümüyle yok ettim, Amalek 
    Kralı Agak'ı da buraya getirdim.
 
 1.Sa.15: 21 Ne var ki askerler, Gilgal'da Tanrın RAB'be kurban sunmak üzere 
    yağmalanmış bazı malları, yok edilmeye adanmış en iyi davarlarla sığırları 
    aldılar."
 
 1.Sa.15: 22 Samuel şöyle karşılık verdi:"RAB kendi sözünün dinlenmesinden 
    hoşlandığı kadarYakmalık sunulardan*, kurbanlardan hoşlanır mı?İşte söz 
    dinlemek kurbandan, Sözü önemsemek de koçların yağlarından daha iyidir.
 
 1.Sa.15: 23 Çünkü başkaldırma, falcılık kadar günahtır Ve dikbaşlılık, 
    putperestlik*fç* kadar kötüdür.Sen RAB'bin buyruğunu reddettiğin için,RAB de 
    senin kral olmanı reddetti."D Not 15:23 "Putperestlik": İbranice "Özel aile 
    putlarına danışmak".
 
 1.Sa.15: 24 Bunun üzerine Saul, "Günah işledim! Evet, RAB'bin buyruğunuda, 
    senin sözlerini de çiğnedim" dedi, "Halktan korktuğum için onların sözünü 
    dinledim.
 
 1.Sa.15: 25 Ama şimdi yalvarırım, günahımı bağışla ve benimle birliktedön 
    ki, RAB'be tapınayım."
 
 1.Sa.15: 26 Samuel, "Seninle dönmem" dedi, "Çünkü sen RAB'bin 
    buyruğunureddettin, RAB de İsrail Kralı olmanı reddetti!"
 
 1.Sa.15: 27 Samuel dönüp gitmeye davranınca, Saul onun cüppesinineteğini 
    tuttu. Cüppe yırtıldı.
 
 1.Sa.15: 28 Samuel, "Bugün RAB İsrail Krallığı'nı elinden aldı vesenden daha 
    iyi birine verdi" dedi,
 
 1.Sa.15: 29 "İsrail'in yüce Tanrısı yalan söylemez, düşüncesini 
    dedeğiştirmez. Çünkü O insan değil ki, düşüncesini değiştirsin."
 
 1.Sa.15: 30 Saul, "Günah işledim!" dedi, "Ama ne olur halkımın ileri 
    gelenleri ve İsrailliler karşısında beni onurlandır. Tanrın RAB'be tapınmam 
    için benimle dön."
 
 1.Sa.15: 31 Böylece Samuel Saul'la birlikte geri döndü ve Saul RAB'be 
    tapındı.
 
 1.Sa.15: 32 Samuel, "Amalek Kralı Agak'ı bana getirin" diye buyurdu. Agak 
    güvenle geldi. Çünkü, "Ölüm tehlikesi kesinlikle geçti" diye düşünüyordu.
 
 1.Sa.15: 33 Ama Samuel,"Kılıcın kadınları nasıl çocuksuz bıraktıysaSenin 
    annen de kadınlar arasındaÇocuksuz bırakılacak"diyerek Agak'ı Gilgal'da 
    RAB'bin önünde kılıçla parçaladı.
 
 1.Sa.15: 34 Samuel Rama'ya, Saul da Giva'daki*fd* evine gitti.D Not 15:34 
    Septuaginta "Giva'daki", Masoretik metin "Saul Givası'ndaki".
 
 1.Sa.15: 35 Samuel ölümüne dek Saul'u bir daha görmediyse de, onun 
    içinüzüldü. RAB de Saul'u İsrail Kralı yaptığına pişmandı.
 
 Davut Kral Olarak Meshediliyor
 
 BÖLÜM 16
 
 1.Sa.16: 1 RAB Samuel'e, "Ben Saul'un İsrail Kralı olmasını reddettimdiye 
    sen daha ne zamana dek onun için üzüleceksin?" dedi, "Yağboynuzunu yağla 
    doldurup yola çık. Seni Beytlehemli İşay'ın evinegönderiyorum. Çünkü onun 
    oğullarından birini kral seçtim."
 
 1.Sa.16: 2 Samuel, "Nasıl gidebilirim? Saul bunu duyarsa beni öldürür!" 
    dedi. RAB şöyle yanıtladı: "Yanına bir düve al ve, 'RAB'be kurban sunmak 
    için geldim de.
 
 1.Sa.16: 3 İşay'ı kurban törenine çağır. O zaman ne yapman gerektiğini ben 
    sana bildireceğim. Sana belirteceğim kişiyi benim adıma kral olarak 
    meshedeceksin*."
 
 1.Sa.16: 4 Samuel RAB'bin sözüne uyarak Beytlehem Kenti'ne gitti. Kentin 
    ileri gelenleri onu titreyerek karşıladılar ve, "Barış için mi geldin?" diye 
    sordular.
 
 1.Sa.16: 5 Samuel, "Evet, barış için" diye yanıtladı, "RAB'be kurban sunmaya 
    geldim. Kendinizi kutsayıp benimle birlikte kurban törenine gelin." Sonra 
    İşay ile oğullarını kutsayıp kurban törenine çağırdı.
 
 1.Sa.16: 6 İşay ile oğulları gelince Samuel Eliav'ı gördü ve, "Gerçekten 
    RAB'bin önünde duran bu adam O'nun meshettiği kişidir" diye düşündü.
 
 1.Sa.16: 7 Ama RAB Samuel'e, "Onun yakışıklı ve uzun boylu olduğunabakma" 
    dedi, "Ben onu reddettim. Çünkü RAB insanın gördüğü gibigörmez; insan dış 
    görünüşe, RAB ise yüreğe bakar."
 
 1.Sa.16: 8 İşay, oğlu Avinadav'ı çağırıp Samuel'in önünden geçirdi.Ama 
    Samuel, "RAB bunu da seçmedi" dedi.
 
 1.Sa.16: 9 Bunun üzerine İşay Şamma'yı da geçirdi. Samuel yine, "RABbunu da 
    seçmedi" dedi.
 
 1.Sa.16: 10 Böylece İşay yedi oğlunu da Samuel'in önünden geçirdi. 
    AmaSamuel, "RAB bunlardan hiçbirini seçmedi" dedi.
 
 1.Sa.16: 11 Sonra İşay'a, "Oğullarının hepsi bunlar mı?" diye sordu. İşay, 
    "Bir de en küçüğü var" dedi, "Sürüyü güdüyor." Samuel, "Birini gönder de onu 
    getirsin" dedi, "O buraya gelmeden yemeğe oturmayacağız."
 
 1.Sa.16: 12 İşay birini gönderip oğlunu getirtti. Çocuk kızıl saçlı, 
    yakışıklı, gözleri pırıl pırıl bir delikanlıydı. RAB Samuel'e, "Kalk, onu 
    meshet. Seçtiğim kişi odur" dedi.
 
 1.Sa.16: 13 Samuel yağ boynuzunu alıp kardeşlerinin önünde çocuğumeshetti. O 
    günden başlayarak RAB'bin Ruhu Davut'un üzerine güçlübir biçimde indi. 
    Bundan sonra Samuel kalkıp Rama'ya döndü.
 
 Davut Saul'a Lir Çalıyor
 
 1.Sa.16: 14 Bu sıralarda RAB'bin Ruhu Saul'dan ayrılmıştı. RAB'bingönderdiği 
    kötü bir ruh ona sıkıntı çektiriyordu.
 
 1.Sa.16: 15 Hizmetkârları Saul'a, "Bak, Tanrı'nın gönderdiği kötü birruh 
    sana sıkıntı çektiriyor" dediler,
 
 1.Sa.16: 16 "Efendimiz, biz hizmetkârlarına buyruk ver, iyi lir çalan birini 
    bulalım. Öyle ki, Tanrı'nın gönderdiği kötü ruh üzerine gelince, o lir 
    çalar, sen de rahatlarsın."
 
 1.Sa.16: 17 Saul hizmetkârlarına, "İyi lir çalan birini bulup bana getirin" 
    diye buyurdu.
 
 1.Sa.16: 18 Hizmetkârlardan biri, "Beytlehemli İşay'ın oğullarındanbirini 
    gördüm" dedi, "İyi lir çalar. Üstelik yürekli, güçlü birsavaşçıdır; akıllıca 
    konuşur, yakışıklıdır. RAB de onunladır."
 
 1.Sa.16: 19 Bunun üzerine Saul İşay'a ulaklar göndererek, "Sürüyü güdenoğlun 
    Davut'u bana gönder" dedi.
 
 1.Sa.16: 20 İşay ekmek yüklü bir eşek, bir tulum şarap, bir de oğlakalıp 
    oğlu Davut'la birlikte Saul'a gönderdi.
 
 1.Sa.16: 21 Davut Saul'un yanına varıp onun hizmetine girdi. SaulDavut'u çok 
    sevdi ve ona silahlarını taşıma görevini verdi.
 
 1.Sa.16: 22 Saul İşay'a şu haberi gönderdi: "İzin ver de Davuthizmetimde 
    kalsın; ondan hoşnudum."
 
 1.Sa.16: 23 O günden sonra, Tanrı'nın gönderdiği kötü ruh ne zamanSaul'un 
    üzerine gelse, Davut liri alıp çalar, Saul rahatlayıpkendine gelirdi. Kötü 
    ruh da ondan uzaklaşırdı.
 
 Davut'un Golyat'ı Öldürmesi
 
 BÖLÜM 17
 
 1.Sa.17: 1 Savaşmak üzere ordularını bir araya getiren Filistliler, 
    Yahuda'nın Soko Kenti'nde toplandılar. Soko ile Azeka Kenti arasındaki 
    Efes-Dammim'de ordugah kurdular.
 
 1.Sa.17: 2 Saul ile İsrailliler de toplandılar. Ela Vadisi'nde ordugahkurup 
    Filistliler'e karşı savaş düzeni aldılar.
 
 1.Sa.17: 3 Filistliler tepenin bir yanında, İsrailliler de karşı 
    tepedeyerlerini aldı. Aralarında vadi vardı.
 
 1.Sa.17: 4 Filist ordugahından Gatlı Golyat adında usta bir dövüşçüortaya 
    çıktı. Boyu altı arşın bir karıştı*fe*.D Not 17:4 "Altı arşın bir karış": 
    Yaklaşık 2.9 m.
 
 1.Sa.17: 5 Başına tunç* miğfer takmış, pullu bir zırh kuşanmıştı. Tunçzırhın 
    ağırlığı beş bin şekeldi*ff*.D Not 17:5 "Beş bin şekel": Yaklaşık 57.5 kg.
 
 1.Sa.17: 6 Baldırları zırhlarla korunmuştu. Omuzları arasında tunç birpala 
    asılıydı.
 
 1.Sa.17: 7 Mızrağının sapı dokumacı tezgahının sırığı gibiydi. Mızrağındemir 
    başının ağırlığı altı yüz şekeldi*fg*. Golyat'ın önüsıra kalkanını taşıyan 
    bir adam yürüyordu.D Not 17:7 "Altı yüz şekel": Yaklaşık 6.9 kg.
 
 1.Sa.17: 8 Golyat durup İsrail ordusuna, "Neden savaş düzeni aldınız?" diye 
    haykırdı, "Ben Filistli'yim, sizse Saul'un kölelerisiniz. Aranızdan karşıma 
    çıkacak birini seçin.
 
 1.Sa.17: 9 Dövüşte beni yenip öldürebilirse, biz sizin köleniz oluruz. Ama 
    ben üstün gelip onu yok edebilirsem, siz bizim kölemiz olur, bize kulluk 
    edersiniz."
 
 1.Sa.17: 10 Filistli Golyat konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bugün 
    İsrailordusuna meydan okuyorum! Benimle dövüşecek birini çıkarın karşıma!"
 
 1.Sa.17: 11 Filistli'nin bu sözlerini duyunca, Saul da İsrailliler de çok 
    korkup dehşet içinde kaldılar.
 
 1.Sa.17: 12 Davut Yahuda'nın Beytlehem Kenti'nden Efratlı İşay adında bir 
    adamın oğluydu. İşay'ın sekiz oğlu vardı. Saul'un krallığı döneminde İşay'ın 
    yaşı oldukça ilerlemişti.
 
 1.Sa.17: 13 İşay'ın üç büyük oğlu Saul'la birlikte savaşa katılmıştı.Savaşa 
    giden en büyük oğlunun adı Eliav, ikincisinin adıAvinadav, üçüncüsünün 
    adıysa Şamma'ydı.
 
 1.Sa.17: 14 Davut en küçükleriydi. Üç büyük oğul Saul'un yanındaydı.
 
 1.Sa.17: 15 Davut ise babasının sürüsüne bakmak için Saul'un yanındanayrılıp 
    Beytlehem'e gider gelirdi.
 
 1.Sa.17: 16 Filistli Golyat kırk gün boyunca sabah akşam ortaya çıkıpmeydan 
    okudu.
 
 1.Sa.17: 17 Bir gün İşay, oğlu Davut'a şöyle dedi: "Kardeşlerin içinşu 
    kavrulmuş bir efa buğdayla*fh* on somun ekmeği al, çabucakordugaha, 
    kardeşlerinin yanına git.D Not 17:17 "Bir efa buğday": Yaklaşık 17.6 kg.
 
 1.Sa.17: 18 Şu on parça peyniri de birlik komutanına götür.Kardeşlerinin ne 
    durumda olduğunu öğren ve iyi olduklarınailişkin bir belirti getir.
 
 1.Sa.17: 19 Kardeşlerin Saul ve öbür İsrailliler'le birlikte ElaVadisi'nde 
    Filistliler'e karşı savaşıyorlar."
 
 1.Sa.17: 20 Ertesi sabah Davut erkenden kalktı. Sürüyü bir çobana bıraktı. 
    İşay'ın buyurduğu gibi erzağı alıp yola koyuldu. Ordugaha vardığı sırada 
    askerler savaş naraları atarak savaş düzenine giriyorlardı.
 
 1.Sa.17: 21 İsrailliler'le Filistliler karşı karşıya savaş düzeni 
    almışlardı.
 
 1.Sa.17: 22 Davut getirdiklerini levazım görevlisine bırakıp cepheyekoştu; 
    kardeşlerinin yanına varıp onları selamladı.
 
 1.Sa.17: 23 Davut onlarla konuşurken, Gatlı Filistli, Golyat adındakidövüşçü 
    Filist cephesinden ileri çıkarak daha önce yaptığı gibimeydan okudu. Davut 
    bunu duydu.
 
 1.Sa.17: 24 İsrailliler Golyat'ı görünce büyük korkuyla önünden kaçıştılar.
 
 1.Sa.17: 25 Birbirlerine, "İsrail'e meydan okumak için ortaya çıkan şu adamı 
    görüyorsunuz ya!" diyorlardı, "Kral onu öldürene büyük bir armağanın 
    yanısıra kızını da verecek. Babasının ailesini de İsrail'e vergi ödemekten 
    muaf tutacak."
 
 1.Sa.17: 26 Davut yanındakilere, "Bu Filistli'yi öldürüp İsrail'den bu 
    utancı kaldıracak kişiye ne verilecek?" diye sordu, "Bu sünnetsiz* Filistli 
    kim oluyor da yaşayan Tanrı'nın ordusuna meydan okuyor?"
 
 1.Sa.17: 27 Adamlar daha önce verilmiş olan söze göre Golyat'ıöldürecek 
    kişiye neler verileceğini anlattılar.
 
 1.Sa.17: 28 Ağabeyi Eliav Davut'un adamlarla konuştuğunu duyuncaöfkelendi. 
    "Ne işin var burada?" dedi, "Çöldeki üç beş koyunukime bıraktın? Ne kadar 
    kendini beğenmiş ve ne kadar kötü yürekliolduğunu biliyorum. Sadece savaşı 
    görmeye geldin."
 
 1.Sa.17: 29 Davut, "Ne yaptım ki?" dedi, "Bir soru sordum, o kadar."
 
 1.Sa.17: 30 Sonra başka birine dönüp aynı soruyu sordu. Adamlaröncekine 
    benzer bir yanıt verdiler.
 
 1.Sa.17: 31 Davut'un söylediklerini duyanlar Saul'a ilettiler. Saul 
    onuçağırttı.
 
 1.Sa.17: 32 Davut Saul'a, "Bu Filistli yüzünden kimse yılmasın! Benkulun 
    gidip onunla dövüşeceğim!" dedi.
 
 1.Sa.17: 33 Saul, "Sen bu Filistli'yle dövüşemezsin" dedi, "Çünkü 
    dahagençsin, o ise gençliğinden beri savaşçıdır."
 
 1.Sa.17: 34 Ama Davut, "Kulun babasının sürüsünü güder" diye karşılıkverdi, 
    "Bir aslan ya da ayı gelip sürüden bir kuzu kaçırınca,
 
 1.Sa.17: 35 peşinden gidip ona saldırır, kuzuyu ağzından kurtarırım. Eğer 
    aslan ya da ayı üzerime gelirse, boğazından tuttuğum gibi vurur öldürürüm.
 
 1.Sa.17: 36 Kulun, aslan da ayı da öldürmüştür. Bu sünnetsiz Filistli de 
    onlar gibi olacak. Çünkü yaşayan Tanrı'nın ordusuna meydan okudu.
 
 1.Sa.17: 37 Beni aslanın, ayının pençesinden kurtaran RAB, bu Filistli'nin 
    elinden de kurtaracaktır." Saul, "Öyleyse git, RAB seninle birlikte olsun" 
    dedi.
 
 1.Sa.17: 38 Sonra kendi giysilerini Davut'a verdi; başına tunç miğfer taktı, 
    ona bir zırh giydirdi.
 
 1.Sa.17: 39 Davut giysilerinin üzerine kılıcını kuşanıp yürümeye çalıştı. 
    Çünkü bu giysilere alışık değildi. Saul'a, "Bunlarla yürüyemiyorum" dedi, 
    "Çünkü alışık değilim." Sonra giysileri üzerinden çıkardı.
 
 1.Sa.17: 40 Değneğini alıp dereden beş çakıl taşı seçti. Bunları çoban 
    dağarcığının cebine koyduktan sonra sapanını alıp Filistli Golyat'a doğru 
    ilerledi.
 
 1.Sa.17: 41 Filistli de, önünde kalkan taşıyıcısı, Davut'a doğru 
    ilerliyordu.
 
 1.Sa.17: 42 Davut'u tepeden tırnağa süzdü. Kızıl saçlı, yakışıklı birgenç 
    olduğu için onu küçümsedi.
 
 1.Sa.17: 43 "Ben köpek miyim ki, üzerime değnekle geliyorsun?" diyerekkendi 
    ilahlarının adıyla Davut'u lanetledi.
 
 1.Sa.17: 44 "Bana gelsene! Bedenini gökteki kuşlara ve kırdakihayvanlara yem 
    edeceğim!" dedi.
 
 1.Sa.17: 45 Davut, "Sen kılıçla, mızrakla, palayla üzerime geliyorsun"diye 
    karşılık verdi, "Bense meydan okuduğun İsrail ordusununTanrısı, Her Şeye 
    Egemen RAB'bin adıyla senin üzerine geliyorum.
 
 1.Sa.17: 46 Bugün RAB seni elime teslim edecek. Seni vurup başınıgövdenden 
    ayıracağım. Bugün Filistli askerlerin leşlerini göktekikuşlarla yerdeki 
    hayvanlara yem edeceğim. Böylece bütün dünyaİsrail'de Tanrı'nın var olduğunu 
    anlayacak.
 
 1.Sa.17: 47 Bütün bu topluluk RAB'bin kılıçla, mızrakla 
    kurtarmadığınıanlayacak. Çünkü savaş zaten RAB'bindir! O sizi elimize teslim 
    edecek."
 
 1.Sa.17: 48 Golyat saldırmak amacıyla Davut'a doğru ilerledi. Davut daonunla 
    dövüşmek üzere hemen Filist cephesine doğru koştu.
 
 1.Sa.17: 49 Elini dağarcığına sokup bir taş çıkardı, sapanla fırlattı.Taş 
    Filistli'nin alnına çarpıp saplandı. Filistli yüzükoyun yere düştü.
 
 1.Sa.17: 50 Böylece Davut Filistli Golyat'ı sapan ve taşla yendi.Elinde 
    kılıç olmaksızın onu yere serdi.
 
 1.Sa.17: 51 Sonra koşup üzerine çıktı. Golyat'ın kılıcını tutupkınından 
    çektiği gibi onu öldürdü ve başını kesti.Kahraman Golyat'ın öldüğünü gören 
    Filistliler kaçtılar.
 
 1.Sa.17: 52 İsrailliler'le Yahudalılar kalkıp Gat'ın*fı* girişine veEkron 
    kapılarına kadar nara atarak onları kovaladılar. Filistliler'in ölüleri 
    Gat'a, Ekron'a kadar Şaarayim yolunda yerlere serildi.D Not 17:52 
    Septuaginta "Gat", Masoretik metin "Vadi".
 
 1.Sa.17: 53 Filistliler'i kovaladıktan sonra geri dönen İsraillilerFilist 
    ordugahını yağmaladılar.
 
 1.Sa.17: 54 Davut Filistli Golyat'ın başını alıp Yeruşalim'e 
    götürdü,silahlarını da kendi çadırına koydu.
 
 1.Sa.17: 55 Saul, Davut'un Golyat'la dövüşmeye çıktığını görünce, ordu 
    komutanı Avner'e, "Ey Avner, kimin oğlu bu genç?" diye sormuştu. Avner de, 
    "Yaşamın hakkı için, ey kral, bilmiyorum" diye yanıtlamıştı.
 
 1.Sa.17: 56 Kral Saul, "Bu gencin kimin oğlu olduğunu öğren" diye 
    buyurmuştu.
 
 1.Sa.17: 57 Davut Golyat'ı öldürüp ordugaha döner dönmez, Avner onualıp 
    Saul'a götürdü. Golyat'ın kesik başı Davut'un elindeydi.
 
 1.Sa.17: 58 Saul, "Kimin oğlusun, delikanlı?" diye sordu. Davut, "Kulun 
    Beytlehemli İşay'ın oğluyum" diye karşılık verdi.
 
 Yonatan Davut'la Bir Antlaşma Yapıyor
 
 BÖLÜM 18
 
 1.Sa.18: 1 Saul'la Davut'un konuşması sona erdiğinde, Saul oğluYonatan'ın 
    yüreği Davut'a bağlandı. Yonatan onu canı gibi sevdi.
 
 1.Sa.18: 2 O günden sonra Saul Davut'u yanında tuttu ve babasının 
    evinedönmesine izin vermedi.
 
 1.Sa.18: 3 Yonatan, Davut'a beslediği derin sevgiden ötürü, onunla 
    birdostluk antlaşması yaptı.
 
 1.Sa.18: 4 Üzerinden kaftanını çıkarıp zırhı, kılıcı, yayı ve 
    kuşağıylabirlikte Davut'a verdi.
 
 1.Sa.18: 5 Davut Saul'un kendisini gönderdiği her yere gitti ve başarılı 
    oldu. Bu yüzden Saul ona ordusunda üstün bir rütbe verdi. Bu olay bütün 
    halkı, Saul'un görevlilerini bile hoşnut etti.
 
 Saul Davut'u Kıskanıyor
 
 1.Sa.18: 6 Davut'un Filistli Golyat'ı öldürmesinden sonra, askerlergeri 
    dönerken, İsrail'in bütün kentlerinden gelen kadınlar, tefve çeşitli 
    çalgılar çalarak, sevinçli ezgiler söyleyip oynayarakKral Saul'u karşılamaya 
    çıktılar.
 
 1.Sa.18: 7 Bir yandan oynuyor, bir yandan da şu ezgiyi söylüyorlardı:"Saul 
    binlercesini öldürdü, Davut'sa on binlercesini."
 
 1.Sa.18: 8 Bu sözlere gücenen Saul çok öfkelendi. "Davut'a onbinlercesini, 
    banaysa ancak binlercesini verdiler. Artık kralolmaktan başka onun ne eksiği 
    kaldı ki?" diye düşündü.
 
 1.Sa.18: 9 Böylece o günden sonra Saul Davut'u kıskanmaya başladı.
 
 1.Sa.18: 10 Ertesi gün Tanrı'nın gönderdiği kötü bir ruh Saul'unüzerine 
    güçlü bir biçimde indi. Saul evinde sayıklamaya başladı.Davut her zamanki 
    gibi yine lir çalıyordu. Saul'un elinde bir mızrak vardı.
 
 1.Sa.18: 11 "Davut'u vurup duvara çakacağım" diye düşünerek mızrağı 
    onafırlattı. Ama Davut iki kez ondan kurtuldu.
 
 1.Sa.18: 12 Saul Davut'tan korkuyordu. Çünkü RAB Davut'laydı, 
    oysakendisinden ayrılmıştı.
 
 1.Sa.18: 13 Bu yüzden Saul Davut'u yanından uzaklaştırdı. Onu binkişilik 
    birliğe komutan atadı. Davut askerlere öncülük yapıyordu.
 
 1.Sa.18: 14 RAB onunla birlikte olduğundan, yaptığı her işte başarılıydı.
 
 1.Sa.18: 15 Davut'un büyük başarısını gördükçe Saul'un korkusu daha da 
    artıyordu.
 
 1.Sa.18: 16 Ne var ki, bütün İsrail ve Yahuda halkı Davut'u seviyordu;çünkü 
    Davut onlara öncülük ediyordu.
 
 1.Sa.18: 17 Saul Davut'a, "İşte büyük kızım Merav" dedi, "Onu sana eşolarak 
    vereceğim. Yalnız hatırım için yiğitçe davran ve RAB'binsavaşlarını sürdür." 
    Çünkü, "Davut'un ölümü benim elimden değil,Filistliler'in elinden olsun" 
    diye düşünüyordu.
 
 1.Sa.18: 18 Davut, "Ben kim oluyorum, İsrail'de ailem ve babamın oymağıne 
    ki, krala damat olayım?" diye karşılık verdi.
 
 1.Sa.18: 19 Ne var ki, Saul'un kızı Merav'ın Davut'a verileceği 
    zamangeldiğinde, kız Davut yerine Meholalı Adriel'e eş olarak verildi.
 
 1.Sa.18: 20 Bu arada Saul'un öbür kızı Mikal Davut'a gönül vermişti.Bunu 
    duyan Saul sevindi.
 
 1.Sa.18: 21 "Davut'a Mikal'ı veririm" diye düşündü, "Öyle ki, MikalDavut'u 
    tuzağa düşürür; Filistliler de onu öldürür." Davut'a,"Bugün damadım olmak 
    için yine fırsatın var" dedi.
 
 1.Sa.18: 22 Sonra görevlilerine, Davut'a gizlice şunları 
    söylemelerinibuyurdu: "Bak, kral senden hoşnut, bütün görevlileri de 
    seniseviyor. Kralın damadı olmanın zamanı geldi."
 
 1.Sa.18: 23 Saul'un görevlileri bu sözleri Davut'a ilettiler. Davut,"Yoksul 
    ve önemsiz biriyken kralın damadı olmak sizce küçük birşey mi?" diye 
    karşılık verdi.
 
 1.Sa.18: 24 Görevliler Davut'un dediklerini Saul'a bildirdiler.
 
 1.Sa.18: 25 Saul şöyle buyurdu: "Davut'a deyin ki, 'Kral düşmanlarındanöç 
    almak için başlık parası olarak yüz Filistli'nin sünnetderisinden başka bir 
    şey istemiyor." Davut'un Filistliler'ineline düşüp öleceğini tasarlıyordu.
 
 1.Sa.18: 26 Görevliler Saul'un söylediklerini Davut'a ilettiler. 
    Davut,kralın damadı olacağına sevindi. Tanınan süre dolmadan
 
 1.Sa.18: 27 Davut'la adamları gidip iki yüz Filistli öldürdüler. 
    Kralındamadı olabilmek için Davut, öldürülen Filistliler'in sünnetderilerini 
    tam tamına getirip krala sundu. Saul da buna karşılıkkızı Mikal'ı eş olarak 
    ona verdi.
 
 1.Sa.18: 28 Saul, RAB'bin Davut'la birlikte olduğunu ve kızı Mikal'ınonu 
    sevdiğini apaçık gördü.
 
 1.Sa.18: 29 Bu yüzden Davut'tan daha çok korktu ve yaşamı boyunca 
    onadüşmanlık besledi.
 
 1.Sa.18: 30 Filistli komutanlar saldırdıkça Davut Saul'un 
    öbürkomutanlarından daha başarılı oluyordu. Bu yüzden büyük bir üne kavuştu.
 
 Saul Davut'u Öldürmeyi Tasarlıyor
 
 BÖLÜM 19
 
 1.Sa.19: 1-2 Saul, oğlu Yonatan'a ve bütün görevlilerine Davut'uöldürmeleri 
    için buyruk verdi. Ama Davut'u çok seven Yonatan ona,"Babam Saul seni 
    öldürmek için fırsat kolluyor" diye haber verdi,"Lütfen yarın sabah dikkatli 
    ol; gizlenebileceğin bir yere gidip saklan.
 
 1.Sa.19: 3 Ben de saklandığın tarlaya gidip babamın yanında duracağımve 
    onunla senin hakkında konuşacağım. Bir şey öğrenirsem, sana bildiririm."
 
 1.Sa.19: 4 Yonatan babası Saul'a Davut'u överek şunları söyledi: "Kralkulu 
    Davut'a haksızlık etmesin. Çünkü o sana hiç haksızlık etmedive yaptığı her 
    şeyde sana büyük yararı dokundu.
 
 1.Sa.19: 5 Yaşamını tehlikeye atarak Filistli'yi öldürdü. RAB de 
    bütünİsrail'i büyük bir zafere ulaştırdı. Sen de bunu görüp sevindin. 
    Öyleyse neden Davut'u yok yere öldürerek suçsuz birine haksızlık edesin?"
 
 1.Sa.19: 6 Saul Yonatan'ın söylediklerinden etkilenerek ant içti:"Yaşayan 
    RAB'bin adıyla derim ki, Davut öldürülmeyecektir."
 
 1.Sa.19: 7 Bunun üzerine Yonatan Davut'u çağırıp ona her şeyi anlattı.Sonra 
    Davut'u Saul'un yanına getirdi. Davut da önceden olduğugibi kralın hizmetine 
    girdi.
 
 1.Sa.19: 8 Savaş yine patlak verdi. Davut gidip Filistliler'e karşısavaştı. 
    Onları öyle büyük bir bozguna uğrattı ki, önünden kaçtılar.
 
 1.Sa.19: 9 Bir gün Saul, mızrağı elinde evinde oturuyor, Davut da 
    lirçalıyordu. Derken RAB'bin gönderdiği kötü bir ruh Saul'u yakaladı.
 
 1.Sa.19: 10 Saul mızrağıyla Davut'u duvara çakmaya çalıştı. Ancak Davutyana 
    kaçınca Saul'un mızrağı duvara saplandı. O gece Davut kaçıp kurtuldu.
 
 1.Sa.19: 11 Saul, Davut'u gözetlemeleri, ertesi sabah da öldürmeleriiçin 
    evine ulaklar gönderdi. Ama karısı Mikal Davut'a, "Bu gecekaçıp 
    kurtulamazsan, yarın öldürüleceksin" dedi.
 
 1.Sa.19: 12 Sonra Davut'u pencereden aşağıya indirdi. Böylece Davutkaçıp 
    kurtuldu.
 
 1.Sa.19: 13 Mikal aile putunu alıp yatağa koydu, üstüne yorganı örttü,baş 
    tarafına da keçi kılından bir yastık yerleştirdi.
 
 1.Sa.19: 14 Saul'un gönderdiği ulaklar Davut'u yakalamaya geldiğinde,Mikal, 
    "Davut hasta" dedi.
 
 1.Sa.19: 15 Saul Davut'u görmeleri için ulakları yeniden göndererek,"Onu 
    yatağıyla buraya getirin de öldüreyim" diye buyurdu.
 
 1.Sa.19: 16 Ulaklar eve girince, yatakta başında keçi kılından yastıkolan 
    putu gördüler.
 
 1.Sa.19: 17 Saul Mikal'a "Neden beni böyle kandırıp düşmanımın kaçmasını 
    sağladın?" diye sordu. Mikal, "Davut bana, 'Bırak beni gideyim, yoksa seni 
    öldürürüm dedi" diye yanıtladı.
 
 1.Sa.19: 18 Kaçıp kurtulan Davut, Rama'da yaşayan Samuel'in yanına gitti. 
    Saul'un kendisine bütün yaptıklarını ona anlattı. Sonra Samuel'le birlikte 
    Nayot Mahallesi'ne gidip orada kaldı.
 
 1.Sa.19: 19 Davut'un Rama'nın Nayot Mahallesi'nde olduğu haberi Saul'a 
    ulaştırıldı.
 
 1.Sa.19: 20 Bunun üzerine Saul Davut'u yakalamaları için ulaklarını oraya 
    gönderdi. Ulaklar Samuel'in önderliğinde bir peygamber topluluğunun oynayıp 
    coştuğunu*fi* gördüler. İşte o zaman Tanrı'nın Ruhu Saul'un ulaklarının 
    üzerine indi. Onlar da oynayıp coşmaya*fi* başladılar.D Not 19:20-24 
    İbranice'den "Oynayıp coşmak" diye çevrilen ifade "Peygamberlik etmek" 
    sözcüğünden türemiştir. 1.Sa.19: 21 Saul olup bitenleri duyunca, başka 
    ulaklar gönderdi. Onlar da oynayıp coştular*fi*. Saul'un üçüncü kez 
    gönderdiği ulaklar da öncekiler gibi yaptı.
 
 1.Sa.19: 22 Sonunda Saul kendisi Rama'ya doğru yola çıktı. Seku'daki büyük 
    sarnıca varınca, "Samuel'le Davut neredeler?" diye sordu. Biri, "Rama'nın 
    Nayot Mahallesi'nde" dedi.
 
 1.Sa.19: 23 Saul Rama'daki Nayot'a doğru ilerlerken, Tanrı'nın Ruhuonun 
    üzerine de indi. Nayot'a varıncaya dek yol boyunca oynayıp coştu*fi*.
 
 1.Sa.19: 24 Giysilerini de çıkarıp Samuel'in önünde oynayıp coştu*fi*. Bütün 
    gün ve gece çıplak yattı. Halkın, "Saul da mı peygamber oldu?" demesi 
    bundandır.
 
 Yonatan'la Davut'un Dostluğu
 
 BÖLÜM 20
 
 1.Sa.20: 1 Davut Rama'nın Nayot Mahallesi'nden kaçtıktan sonraYonatan'a 
    gitti. Ona, "Ne yaptım? Suçum ne?" diye sordu, "Babanakarşı ne günah işledim 
    ki, beni öldürmek istiyor?"
 
 1.Sa.20: 2 Yonatan, "Bu senden uzak olsun, ölmeyeceksin!" diyeyanıtladı, 
    "Babam bana bildirmeden ister büyük, ister küçük olsunhiçbir iş yapmaz. 
    Neden bunu benden gizlesin? Olmaz öyle şey!"
 
 1.Sa.20: 3 Ancak Davut ant içerek, "Senin beni sevdiğini baban çok 
    iyibiliyor" diye yanıtladı, "'Yonatan ne yapacağımı bilmemeli, yoksaüzülür 
    diye düşünmüştür. RAB'bin ve senin yaşamın hakkı içinderim ki, ölüm ile 
    aramda yalnız bir adım var."
 
 1.Sa.20: 4 Yonatan Davut'a, "Ne dilersen dile, senin için yaparım" 
    diyekarşılık verdi.
 
 1.Sa.20: 5 Davut Yonatan'a, "Bak, yarın Yeni Ay Töreni" dedi, 
    "Krallabirlikte yemeğe oturmam gerekir. Ama izin ver, ertesi gününakşamına 
    dek tarlada gizleneyim.
 
 1.Sa.20: 6 Eğer baban yokluğumu sezerse ona, 'Davut aceleyle kendikenti 
    Beytlehem'e gitmek için benden ısrarla izin istedi; oradabütün ailenin 
    yıllık kurban töreni var dersin.
 
 1.Sa.20: 7 Baban, 'İyi derse, kulun güvenlikte demektir. Amaöfkelenirse, bil 
    ki, bana kötülük yapmaya karar vermiştir.
 
 1.Sa.20: 8 Sana gelince, bana yardım et; çünkü RAB'bin önünde 
    benimleantlaşma yaptın. Suçluysam, beni sen öldür! Neden beni babana teslim 
    edesin?"
 
 1.Sa.20: 9 Yonatan, "Olmaz öyle şey!" diye yanıtladı, "Babamın sanakötülük 
    yapmaya karar verdiğini bilsem, sana söylemez miydim?"
 
 1.Sa.20: 10 Davut, "Baban sana sert bir karşılık verirse, kim 
    banabildirecek?" diye sordu.
 
 1.Sa.20: 11 Yonatan, "Gel, tarlaya gidelim" dedi. Böylece ikisi tarlaya 
    gittiler.
 
 1.Sa.20: 12 Yonatan Davut'la konuşmasını sürdürdü: "İsrail'in TanrısıRAB 
    tanık olsun! Yarın ya da öbür gün bu saate kadar babamın nedüşündüğünü 
    araştıracağım. Babamın sana karşı tutumu olumluysa,sana haber göndereceğim.
 
 1.Sa.20: 13 Ama babam seni öldürmeyi tasarlıyorsa, bunu sana 
    bildiripgüvenlik içinde gitmeni sağlamazsam, RAB bana aynısını, hatta daha 
    kötüsünü yapsın! RAB önceden babamla olduğu gibi seninle de birlikte olsun!
 
 1.Sa.20: 14 Ama sen yaşamım boyunca RAB'bin iyiliğini bana göster 
    kiölmeyeyim.
 
 1.Sa.20: 15 RAB Davut'un bütün düşmanlarını yeryüzünden yok edeceğizaman 
    bile, sen soyuma iyiliklerini sonsuza dek esirgeme."
 
 1.Sa.20: 16 Böylece Yonatan Davut soyuyla bir antlaşma yaptı ve, 
    "RABDavut'un düşmanlarını cezalandırsın" dedi.
 
 1.Sa.20: 17 Davut'a beslediği sevgiden ötürü Yonatan ona bir daha 
    antiçirtti. Çünkü onu canı kadar seviyordu.
 
 1.Sa.20: 18 Yonatan Davut'a, "Yarın Yeni Ay Töreni" dedi, "Yerin 
    boşkalacağından, yokluğun anlaşılacak.
 
 1.Sa.20: 19 Öbür gün, geçen sefer gizlendiğin yere çabucak git. EzelTaşı'nın 
    yanında bekle.
 
 1.Sa.20: 20 Ben hedefe atar gibi taşın bir yanına üç ok atacağım.
 
 1.Sa.20: 21 Sonra hizmetkârımı gönderip, 'Git okları bul diye 
    buyrukvereceğim. Eğer özellikle ona, 'Bak, oklar senin bu yanında,onları 
    alıp buraya getir dersem, gel. Yaşayan RAB'bin adıyladerim ki, 
    güvenliktesin, tehlike yok.
 
 1.Sa.20: 22 Ama hizmetkâra, 'Bak, oklar ötende dersem, git; çünkü RABseni 
    uzaklaştırmıştır.
 
 1.Sa.20: 23 Birbirimizle yaptığımız antlaşmaya gelince, RAB sonsuza 
    dekseninle benim aramda tanık olsun."
 
 1.Sa.20: 24 Böylece Davut tarlada gizlendi. Yeni Ay Töreni başlayınca,Kral 
    Saul gelip yemeğe oturdu.
 
 1.Sa.20: 25 Her zamanki gibi duvarın yanındaki yerine oturmuştu. Yonatan 
    karşısında*fj*, Avner de yanında yerlerini aldılar. Davut'un yeriyse boş 
    kaldı.D Not 20:25 Septuaginta "Karşısında", Masoretik metin "Ayağa kalktı".
 
 1.Sa.20: 26 Ama Saul o gün bir şey söylemedi. "Davut'un başına bir şey 
    gelmiş olmalı. Dinsel açıdan kirli olsa gerek, evet dinsel açıdan temiz 
    değildir" diye düşündü.
 
 1.Sa.20: 27 Ertesi gün, ayın ikinci günü, Davut'un yeri yine boştu. Bunun 
    üzerine Saul, oğlu Yonatan'a, "İşay'ın oğlu neden dün de, bugün de yemeğe 
    gelmedi?" diye sordu.
 
 1.Sa.20: 28 Yonatan, "Davut Beytlehem'e gitmek için benden ısrarla 
    izinistedi" diye karşılık verdi,
 
 1.Sa.20: 29 "'Lütfen izin ver. Çünkü ailemizin kentte bir kurbanı 
    var,ağabeyim orada bulunmamı buyurdu. Gözünde lütuf bulduysam 
    gidipkardeşlerimi göreyim dedi. İşte bu yüzden kralın sofrasına gelemedi."
 
 1.Sa.20: 30 Saul Yonatan'a öfkelenerek, "Seni sapık ve dikbaşlı 
    kadınınoğlu!" diye bağırdı, "İşay'ın oğlunu desteklediğini bilmiyor muyum? 
    Bu kendin için de, seni doğuran annen için de utanç verici.
 
 1.Sa.20: 31 Çünkü İşay'ın oğlu yeryüzünde yaşadıkça ne sen 
    güvenlikteolabilirsin, ne de krallığın. Şimdi adam gönder, onu bana getir. O 
    ölmeli!"
 
 1.Sa.20: 32 Yonatan babası Saul'a, "Neden ölmeli? Ne yaptı ki?" diyekarşılık 
    verdi.
 
 1.Sa.20: 33 Ama Saul Yonatan'ı öldürmek amacıyla mızrağını ona fırlattı. 
    Böylece Yonatan babasının Davut'u öldürmeye kararlı olduğunu anladı.
 
 1.Sa.20: 34 Büyük bir öfkeyle sofradan kalktı ve ayın ikinci günü hiçyemek 
    yemedi. Babasının Davut'u böyle aşağılamasına üzüldü.
 
 1.Sa.20: 35 Sabahleyin Yonatan Davut'la buluşmak üzere tarlaya gitti.Yanına 
    bir uşak almıştı.
 
 1.Sa.20: 36 Uşağa, "Haydi koş, atacağım okları bul" dedi. Uşakkoşarken, 
    Yonatan onun ötesine bir ok attı.
 
 1.Sa.20: 37 Uşak Yonatan'ın attığı okun düştüğü yere varınca, Yonatan,"Ok 
    ötende!" diye seslendi,
 
 1.Sa.20: 38 "Çabuk ol! Koş, yerinde durma!" Yonatan'ın uşağı oku 
    alıpefendisine getirdi.
 
 1.Sa.20: 39 Olup bitenden habersizdi. Olanları yalnız Yonatan'la 
    Davutbiliyordu.
 
 1.Sa.20: 40 Yonatan, silahlarını yanındaki uşağa vererek, "Al bunlarıkente 
    götür" dedi.
 
 1.Sa.20: 41 Uşak gider gitmez, Davut taşın güney yanından ayağa kalktıve 
    yüzüstü yere kapanarak üç kez eğildi. İki arkadaş birbirleriniöpüp 
    ağladılar; ancak Davut daha çok ağladı.
 
 1.Sa.20: 42 Yonatan, "Esenlikle yoluna git" dedi, "İkimiz RAB'binadıyla ant 
    içmiştik. RAB seninle benim aramda ve soylarımızarasında sonsuza dek tanık 
    olsun." Bundan sonra Davut yolunagitti. Yonatan da kente döndü.
 
 Davut Saul'dan Kaçıyor
 
 BÖLÜM 21
 
 1.Sa.21: 1 Davut Nov Kenti'ne, Kâhin Ahimelek'in yanına gitti. Ahimelek 
    titreyerek Davut'u karşılamaya çıktı. "Neden yalnızsın? Neden yanında kimse 
    yok?" diye sordu.
 
 1.Sa.21: 2 Davut şöyle yanıtladı: "Kral bana bir görev verdi. 'Sanaverdiğim 
    görevden ve buyruklardan kimsenin haberi olmasın dedi.Adamlarıma gelince, 
    belli bir yere gitmelerini söyledim.
 
 1.Sa.21: 3 Şu an elinde ne var? Bana beş somun ekmek ya da başka nevarsa 
    ver."
 
 1.Sa.21: 4 Kâhin, "Taze ekmeğim yok" diye karşılık verdi, "Amaadamların 
    kadından uzak kaldılarsa kutsanmış ekmek*fk* var."
 
 1.Sa.21: 5 Davut, "Yola çıktığımızdan her zaman olduğu gibi, kadındanuzak 
    kaldık" dedi, "Sıradan bir yolculuğa çıktığımızda bile adamlarım kendilerini 
    temiz tutarlar; özellikle bugün ne kadar daha çok temiz olacaklar."
 
 1.Sa.21: 6 Bunun üzerine kâhin ona kutsanmış ekmek*fk* verdi; çünküorada 
    huzura konan ekmekten başka ekmek yoktu. Bu ekmek RAB'binhuzurundan alındığı 
    gün yerine sıcak ekmek konurdu.D Not 21:4,6 "Kutsanmış ekmek": Adak ekmeği 
    ya da Tanrı'nın huzuruna konan ekmek diye de bilinir.
 
 1.Sa.21: 7 O gün Saul'un görevlilerinden Edomlu Doek adındaki baş 
    çobanRAB'bin önünde dinsel görevini yerine getirmek üzere*fl* orada 
    bulunuyordu.D Not 21:7 "Dinsel görevini yerine getirmek üzere": İbranice 
    "Alıkonulmuş".
 
 1.Sa.21: 8 Davut Ahimelek'e, "Yanında mızrak ya da kılıç yok mu?" diye 
    sordu, "Kralın işi acele olduğundan, yanıma ne kılıcımı aldım, ne de başka 
    bir silah."
 
 1.Sa.21: 9 Kâhin, "Ela Vadisi'nde öldürdüğün Filistli Golyat'ın kılıcıvar" 
    diye karşılık verdi, "Efodun* arkasında beze sarılı duruyor.Burada başka 
    silah yok. İstersen onu alabilirsin." Davut, "Onun gibisi yoktur, onu bana 
    ver" dedi.
 
 1.Sa.21: 10 Saul'dan kaçan Davut o gün Gat Kralı Akiş'e gitti.
 
 1.Sa.21: 11 Akiş'in görevlileri, "Bu İsrail Kralı Davut değil mi?" 
    dediler,"Çalıp oynarken,'Saul binlercesini öldürdü,Davut'sa on binlercesini 
    diye hakkında ezgiler okudukları kişi bu değil mi?"
 
 1.Sa.21: 12-13 Bu sözler Davut'u derin derin düşündürdü. Gat KralıAkiş'ten 
    çok korkan Davut, onların önünde tutumunu değiştirerekdeli gibi davrandı. 
    Kentin kapılarını tırmaladı, salyasını sakalına akıttı.
 
 1.Sa.21: 14 Akiş görevlilerine, "Şu adama bakın!" dedi, "Delinin biri!Onu 
    neden bana getirdiniz?
 
 1.Sa.21: 15 Bizde deliler eksik mi ki, önümde delilik yapsın diye buadamı 
    getirdiniz? Bu adamın sarayıma girmesi şart mı?"
 
 BÖLÜM 22
 
 1.Sa.22: 1 Davut Gat'tan ayrılıp Adullam Mağarası'na kaçtı. Bunu 
    duyankardeşleri ve ailesinin öteki bireyleri yanına gittiler.
 
 1.Sa.22: 2 Sıkıntısı, borcu, hoşnutsuzluğu olan herkes Davut'unçevresinde 
    toplandı. Davut sayısı dört yüze varan bu adamlara önderlik yaptı.
 
 1.Sa.22: 3 Davut oradan Moav'daki Mispa Kenti'ne gitti. Moav Kralı'ndan, 
    "Tanrı'nın bana ne yapacağı belli oluncaya dek annemle babamın gelip 
    yanınızda kalmasına izin verir misin?" diye bir istekte bulundu.
 
 1.Sa.22: 4 Böylece Davut annesiyle babasını Moav Kralı'nın yanına bıraktı. 
    Davut sığınakta kaldığı sürece onlar da Moav Kralı'nın yanında kaldılar.
 
 1.Sa.22: 5 Ne var ki, Peygamber Gad Davut'a, "Sığınakta kalma. 
    Yahudaülkesine git" dedi. Bunun üzerine Davut oradan ayrılıp Heret Ormanı'na 
    gitti.
 
 Saul Nov Kenti'nin Kâhinlerini Öldürüyor
 
 1.Sa.22: 6 Bu sırada Saul Davut'la yanındakilerin nerede olduklarınıöğrendi. 
    Saul elinde mızrağıyla Giva'da bir tepedeki*fm* ılgınağacının altında 
    oturuyordu. Askerleri de çevresinde duruyordu.D Not 22:6 Septuaginta 
    "Tepedeki", Masoretik metin "Rama'daki".
 
 1.Sa.22: 7 Saul onlara şöyle dedi: "Ey Benyaminliler, şimdi dinleyin!İşay'ın 
    oğlu her birinize tarlalar, bağlar mı verecek? Herbirinizi binbaşı, yüzbaşı 
    mı yapacak?
 
 1.Sa.22: 8 Hepiniz bana karşı düzen kurdunuz. Çünkü oğlum İşay'ın oğluyla 
    antlaşma yaptığında bana haber veren olmadı. İçinizden bana acıyan tek kişi 
    çıkmadı. Bugün olduğu gibi, bana pusu kurması için oğlumun kulum Davut'u 
    kışkırttığını bana bildiren olmadı."
 
 1.Sa.22: 9 Bunun üzerine Saul'un askerlerinin yanında duran EdomluDoek, 
    "İşay oğlu Davut'un Nov Kenti'ne, Ahituv oğlu KâhinAhimelek'in yanına 
    geldiğini gördüm" dedi,
 
 1.Sa.22: 10 "Ahimelek Davut için RAB'be danıştı. Ona hem yiyeceksağladı, hem 
    de Filistli Golyat'ın kılıcını verdi."
 
 1.Sa.22: 11 Kral Saul, Ahituv oğlu Kâhin Ahimelek'i ve babasınınailesinden 
    Nov'da yaşayan bütün kâhinleri çağırmak için ulaklargönderdi. Hepsi kralın 
    yanına geldi.
 
 1.Sa.22: 12 Saul Ahimelek'e, "Ey Ahituv oğlu, beni dinle!" dedi. Ahimelek, 
    "Buyur, efendim" diye yanıtladı.
 
 1.Sa.22: 13 Saul, "Neden sen ve İşay oğlu bana karşı düzen kurdunuz?"dedi, 
    "Çünkü ona ekmek, kılıç verdin ve onun için Tanrı'yadanıştın. O da bana 
    karşı ayaklandı ve bugün yaptığı gibi pusu kurdu."
 
 1.Sa.22: 14 Ahimelek, "Bütün görevlilerin arasında Davut kadar sanabağlı 
    biri var mı?" diye karşılık verdi, "Davut senin damadın,muhafız birliği 
    komutanın ve ailende saygın biridir.
 
 1.Sa.22: 15 Ben Davut için Tanrı'ya danışmaya o gün mü başladım?Kesinlikle 
    hayır! Kral ben kulunu ve babasının ailesinisuçlamasın. Çünkü kulun bu 
    konuda hiçbir şey bilmiyor."
 
 1.Sa.22: 16 Ama Saul, "Ey Ahimelek, sen de bütün ailen de 
    kesinlikleöleceksiniz" dedi.
 
 1.Sa.22: 17 Sonra yanında duran nöbetçi askerlere, "Gidin ve 
    Davut'udestekleyen RAB'bin kâhinlerini öldürün!" dedi, "Çünkü onunkaçtığını 
    bildikleri halde bana haber vermediler." Ne var ki,kralın görevlileri el 
    kaldırıp RAB'bin kâhinlerini öldürmek istemediler.
 
 1.Sa.22: 18 Bunun üzerine kral, Doek'e, "Sen git, kâhinleri öldür" 
    diyebuyurdu. Edomlu Doek de gidip kâhinleri öldürdü. O gün Doek ketenefod* 
    giymiş seksen beş kişi öldürdü.
 
 1.Sa.22: 19 Kadın erkek, çoluk çocuk demeden kâhinler kenti Nov'unhalkını 
    kılıçtan geçirdi. Sığırları, eşekleri, koyunları da öldürdü.
 
 1.Sa.22: 20 Yalnız Ahituv oğlu Kâhin Ahimelek'in oğullarından Aviyataradında 
    biri kurtulup Davut'a kaçtı.
 
 1.Sa.22: 21 Aviyatar Saul'un RAB'bin kâhinlerini öldürttüğünü 
    Davut'asöyledi.
 
 1.Sa.22: 22 Davut Aviyatar'a, "O gün orada bulunan Edomlu Doek'in olupbiteni 
    Saul'a bildireceğini anlamıştım zaten" dedi, "Babanın bütün aile 
    bireylerinin ölümüne ben neden oldum.
 
 1.Sa.22: 23 Yanımda kal ve korkma! Seni öldürmek isteyen beni deöldürmek 
    istiyor. Yanımda güvenlikte olursun."
 
 Davut Keila Kenti'ni Kurtarıyor
 
 BÖLÜM 23
 
 1.Sa.23: 1 Davut'a, "Filistliler Keila Kenti'ne saldırıp 
    harmanlarıyağmalıyorlar" diye haber verdiler.
 
 1.Sa.23: 2 Davut RAB'be, "Gidip şu Filistliler'e saldırayım mı?" diye 
    danıştı. RAB, "Git, Filistliler'e saldır ve Keila Kenti'ni kurtar" diye 
    yanıtladı.
 
 1.Sa.23: 3 Ama adamları Davut'a, "Bak, biz burada Yahuda'dayken korkuyoruz" 
    dediler, "Keila'ya Filist ordusuna karşı savaşmaya gidersek büsbütün 
    korkarız."
 
 1.Sa.23: 4 Bunun üzerine Davut RAB'be bir kez daha danıştı. RAB ona yine, 
    "Kalk, Keila'ya git! Çünkü Filistliler'i senin eline ben teslim edeceğim" 
    dedi.
 
 1.Sa.23: 5 Böylece Davut'la adamları Keila'ya gidip Filistliler'e karşı 
    savaştılar. Davut onların hayvanlarını ele geçirdi. Filistliler'i ağır bir 
    yenilgiye uğratarak Keila halkını kurtardı.
 
 1.Sa.23: 6 Ahimelek'in oğlu Aviyatar kaçıp Keila'da bulunan Davut'a 
    gittiğinde, efodu* da birlikte götürmüştü.
 
 Saul Davut'u Kovalıyor
 
 1.Sa.23: 7 Saul, Davut'un Keila Kenti'ne gittiğini duyunca, "TanrıDavut'u 
    elime teslim etti" dedi, "Davut sürgülü kapıları olan birkente girmekle 
    kendini hapsetmiş oldu."
 
 1.Sa.23: 8 Böylece Saul, Keila'ya yürüyüp Davut'la adamlarını 
    kuşatmakamacıyla bütün halkı savaşa çağırdı.
 
 1.Sa.23: 9 Davut, Saul'un kendisine bir düzen kurduğunu duyunca, 
    KâhinAviyatar'a, "Efodu* getir" dedi.
 
 1.Sa.23: 10 Sonra şöyle yakardı: "Ey İsrail'in Tanrısı RAB! Ben 
    kulunyüzünden Saul'un gelip Keila'yı yıkmayı tasarladığına dair kesin haber 
    aldım.
 
 1.Sa.23: 11 Keila halkı beni onun eline teslim eder mi? Kulunun duymuşolduğu 
    gibi Saul gelecek mi? Ey İsrail'in Tanrısı RAB, yalvarırım, kuluna 
    bildir!"RAB, "Saul gelecek" yanıtını verdi.
 
 1.Sa.23: 12 Davut RAB'be, "Keila halkı beni ve adamlarımı Saul'un 
    elineteslim edecek mi?" diye sordu. RAB, "Teslim edecek" dedi.
 
 1.Sa.23: 13 Bunun üzerine Davut ile yanındaki altı yüz kadar kişi Keila'dan 
    ayrılıp oradan oraya yer değiştirmeye başladılar. Davut'un Keila'dan 
    kaçtığını öğrenen Saul oraya gitmekten vazgeçti.
 
 1.Sa.23: 14 Davut kırsal bölgedeki sığınaklarda ve Zif Çölü'nün dağlık 
    kesiminde kaldı. Saul her gün Davut'u aradığı halde, Tanrı onu Saul'un eline 
    teslim etmedi.
 
 1.Sa.23: 15 Davut Zif Çölü'nde, Horeş'teyken, Saul'un kendisini öldürmek 
    için yola çıktığını öğrendi.
 
 1.Sa.23: 16 Bu arada Saul oğlu Yonatan kalkıp Horeş'e, Davut'un yanınagitti 
    ve onu Tanrı'nın adıyla yüreklendirdi.
 
 1.Sa.23: 17 "Korkma!" dedi, "Babam Saul sana dokunmayacak. Sen İsrailKralı 
    olacaksın, ben de senin yardımcın olacağım. Babam Saul da bunu biliyor."
 
 1.Sa.23: 18 İkisi de RAB'bin önünde aralarındaki antlaşmayıyenilediler. 
    Sonra Yonatan evine döndü, Davut ise Horeş'te kaldı.
 
 1.Sa.23: 19 Zifliler Giva'ya gidip Saul'a, "Davut aramızda" 
    dediler,"Yeşimon'un güneyinde, Hakila Tepesi'ndeki Horeş sığınaklarında 
    gizleniyor.
 
 1.Sa.23: 20 Ey kral, ne zaman gelmek istersen gel! Davut'u kralın 
    elineteslim etmeyi ise bize bırak."
 
 1.Sa.23: 21 Saul, "RAB sizi kutsasın! Bana acıdınız" dedi,
 
 1.Sa.23: 22 "Gidin ve bir daha araştırın; Davut'un genellikle 
    nerelerdegizlendiğini, orada onu kimin gördüğünü iyice öğrenin. Çünkü 
    onunçok kurnaz olduğunu söylüyorlar.
 
 1.Sa.23: 23 Gizlendiği yerlerin hepsini öğrenip bana kesin bir habergetirin. 
    O zaman ben de sizinle gelirim. Eğer Davut o bölgedeyse,bütün Yahuda boyları 
    içinde onu arayıp bulacağım."
 
 1.Sa.23: 24 Böylece Zifliler kalkıp Saul'dan önce Zif'e gittiler. Osırada 
    Davut'la adamları Yeşimon'un güneyindeki Arava'da, Maon Çölü'ndeydiler.
 
 1.Sa.23: 25 Saul ile adamlarının kendisini aramaya geldikleriniöğrenince 
    Davut aşağıya inip Maon Çölü'ndeki kayalığa sığındı.Saul bunu duyunca 
    Davut'un ardından Maon Çölü'ne gitti.
 
 1.Sa.23: 26 Saul dağın bir yanından, Davut'la adamları ise öbür yanından 
    ilerliyordu. Davut Saul'dan kaçıp kurtulmaya çalışıyordu. Saul'la askerleri 
    Davut'la adamlarını yakalamak üzere yaklaşırken,
 
 1.Sa.23: 27 bir ulak gelip Saul'a şöyle dedi: "Çabuk gel! Filistliler ülkeye 
    saldırıyor."
 
 1.Sa.23: 28 Bunun üzerine Saul Davut'u kovalamayı bırakıp Filistliler'le 
    savaşmaya gitti. Bu yüzden oraya Sela-Hammahlekot*fn* adı verildi.D Not 
    23:28 "Sela-Hammahlekot": "Ayrılış Kayası" anlamına gelir.
 
 1.Sa.23: 29 Davut oradan ayrılıp Eyn-Gedi bölgesindeki sığınaklara gizlendi.
 
 Davut Saul'un Canını Bağışlıyor
 
 BÖLÜM 24
 
 1.Sa.24: 1 Saul Filistliler'i kovalamaktan dönünce, Davut'un 
    Eyn-GediÇölü'nde olduğu haberini aldı.
 
 1.Sa.24: 2 Saul da Davut'la adamlarını Dağ Keçisi Kayalığı 
    dolaylarındaarayıp bulmak için, bütün İsrail'den üç bin seçme asker alıp 
    yola çıktı.
 
 1.Sa.24: 3 Yolda koyun ağıllarına rastladı. Yakında bir de mağara vardı. 
    Saul ihtiyacını gidermek için mağaraya girdi. Davut'la adamları mağaranın en 
    iç bölümünde kalıyorlardı.
 
 1.Sa.24: 4 Adamları, Davut'a, "İşte RAB'bin sana, 'Dilediğini yapabilmen 
    için düşmanını eline teslim edeceğim dediği gün bugündür" dediler. Davut 
    kalkıp Saul'un cüppesinin eteğinden gizlice bir parça kesti.
 
 1.Sa.24: 5 Ama sonradan Saul'un eteğinden bir parça kestiği için kendini 
    suçlu buldu.
 
 1.Sa.24: 6 Adamlarına, "Efendime, RAB'bin meshettiği* kişiye karşı böyle bir 
    şey yapmaktan, el kaldırmaktan RAB beni uzak tutsun" dedi, "Çünkü o RAB'bin 
    meshettiği kişidir."
 
 1.Sa.24: 7 Davut bu sözlerle adamlarını engelledi ve Saul'asaldırmalarına 
    izin vermedi. Saul mağaradan çıkıp yoluna koyuldu.
 
 1.Sa.24: 8 O zaman Davut da mağaradan çıktı. Saul'a, "Efendim kral!"diye 
    seslendi. Saul arkasına bakınca, Davut eğilip yüzüstü yere kapandı.
 
 1.Sa.24: 9 "'Davut sana kötülük yapmak istiyor diyenlerin sözlerini neden 
    önemsiyorsun?" dedi,
 
 1.Sa.24: 10 "Bugün RAB'bin mağarada seni elime nasıl teslim ettiğini gözünle 
    görüyorsun. Bazıları seni öldürmemi istedi. Ama ben seni esirgeyip, 
    'Efendime el kaldırmayacağım, çünkü o RAB'bin meshettiği kişidir dedim.
 
 1.Sa.24: 11 Ey baba, cüppenin eteğinden kesilmiş, elimdeki şu parçayabak; 
    evet, bak! Cüppenden bir parça kestim, ama seni öldürmedim.Bundan ötürü 
    içimde kötülük ve başkaldırma düşüncesi olmadığınıiyice bilesin. Sana 
    kötülük yapmadığım halde sen beni öldürmeye çalışıyorsun.
 
 1.Sa.24: 12 RAB aramızda yargıç olsun ve benim öcümü senden O alsın.Ama ben 
    elimi sana karşı kaldırmayacağım.
 
 1.Sa.24: 13 Eskilerin şu, 'Kötülük kötü kişilerden gelir deyişiuyarınca elim 
    sana karşı kalkmayacaktır.
 
 1.Sa.24: 14 İsrail Kralı kime karşı çıkmış? Sen kimi kovalıyorsun? Ölübir 
    köpek mi? Bir pire mi?
 
 1.Sa.24: 15 RAB yargıç olsun ve hangimizin haklı olduğuna O kararversin. RAB 
    davama baksın ve beni savunup senin elinden kurtarsın."
 
 1.Sa.24: 16 Davut söylediklerini bitirince, Saul, "Davut oğlum, busenin 
    sesin mi?" diye sordu ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
 
 1.Sa.24: 17 Sonra, "Sen benden daha doğru bir adamsın" dedi, "Sanakötülük 
    yaptığım halde sen bana iyilikle karşılık verdin.
 
 1.Sa.24: 18 Bugün bana iyi davrandığını kanıtladın: RAB beni elineteslim 
    ettiği halde beni öldürmedin.
 
 1.Sa.24: 19 Düşmanını yakalayan biri onu güvenlik içinde salıverir mi?Bugün 
    bana yaptığın iyiliğe karşılık RAB de seni iyilikle ödüllendirsin.
 
 1.Sa.24: 20 Şimdi anladım ki, sen gerçekten kral olacaksın ve İsrailKrallığı 
    senin egemenliğin altında sürecek.
 
 1.Sa.24: 21 Benden sonra soyumu ortadan kaldırmayacağına, babamınailesinden 
    adımı silmeyeceğine dair RAB'bin önünde ant iç."
 
 1.Sa.24: 22 Davut Saul'un istediği gibi ant içti. Sonra Saul evinedöndü. 
    Davut'la adamları da sığınağa gittiler.
 
 Davut, Naval ve Avigayil
 
 BÖLÜM 25
 
 1.Sa.25: 1 Bu sırada Samuel öldü. Bütün İsrailliler toplanıp onun için yas 
    tuttular. Onu Rama'daki evine gömdüler. Bundan sonra Davut Maon*fo* Çölü'ne 
    gitti.D Not 25:1 Septuaginta "Maon", Masoretik metin "Paran".
 
 1.Sa.25: 2 Maon'da çok varlıklı bir adam vardı; işi Karmel'deydi. Üç bin 
    koyunu, bin keçisi vardı. O sırada Karmel'de koyunlarını kırkmaktaydı.
 
 1.Sa.25: 3 Adamın adı Naval, karısının adı da Avigayil'di. Kadın sağgörülü 
    ve güzeldi. Ama Kalev soyundan gelen kocası kaba, kötü huylu biriydi.
 
 1.Sa.25: 4 Davut kırdayken, Naval'ın koyunlarını kırktığını duydu.
 
 1.Sa.25: 5 On uşağı şu buyrukla ona gönderdi: "Karmel'de Naval'ınyanına 
    gidin. Benden ona selam söyleyip
 
 1.Sa.25: 6 şöyle deyin: 'Ömrün uzun olsun! Sana, ailene ve sana bağlıolan 
    herkese esenlik olsun!
 
 1.Sa.25: 7 Şimdi koyunların kırkma zamanı olduğunu duydum. Çobanların 
    bizimle birlikteyken, onları incitmedik. Karmel'de kaldıkları sürece hiçbir 
    kayıpları olmadı.
 
 1.Sa.25: 8 Uşaklarına sor, sana söyleyecekler. Bunun için adamlarımayakınlık 
    göster. Çünkü sana şenlik zamanında geldik. Lütfenkullarına ve oğlun Davut'a 
    elinden geleni ver."
 
 1.Sa.25: 9 Davut'un adamları varıp Davut adına bu sözleri Naval'ailettiler 
    ve beklemeye başladılar.
 
 1.Sa.25: 10 Ne var ki, Naval Davut'un adamlarına şu karşılığı verdi:"Bu 
    Davut da kim? İşay'ın oğlu da kim oluyor? Bu günlerde birçokköle 
    efendilerini bırakıp kaçıyor.
 
 1.Sa.25: 11 Ekmeğimi, suyumu, kırkıcılarım için kestiğim hayvanlarınetini 
    alıp nereden geldiklerini bilmediğim kişilere mi vereyim?"
 
 1.Sa.25: 12 Davut'un adamları geldikleri yoldan döndüler ve Naval'ınbütün 
    söylediklerini Davut'a bildirdiler.
 
 1.Sa.25: 13 Davut adamlarına, "Herkes kılıcını kuşansın!" diye buyruk verdi. 
    Davut da, adamları da kılıçlarını kuşandılar. Yaklaşık dört yüz adam 
    Davut'la birlikte gitti; iki yüz kişi de erzağın yanında kaldı.
 
 1.Sa.25: 14 Naval'ın uşaklarından biri, Naval'ın karısı Avigayil'e,"Davut 
    efendimiz Naval'a esenlik dilemek için kırdan ulaklargönderdi" dedi, "Ama 
    Naval onları tersledi.
 
 1.Sa.25: 15 Oysa adamlar bize çok iyi davrandılar. Bizi incitmediler.Kırda 
    onlarla birlikte kaldığımız sürece hiçbir şeyimiz kaybolmadı.
 
 1.Sa.25: 16 Koyunlarımızı güderken, yanlarında kaldığımız sürece gecegündüz 
    bizi korudular.
 
 1.Sa.25: 17 Şimdi ne yapman gerektiğini iyi düşün. Çünkü efendimize vebütün 
    ailesine kötülük yapmayı tasarlıyorlar. Üstelik efendimizo kadar kötü ki, 
    kimse ona bir şey söyleyemiyor."
 
 1.Sa.25: 18 Bunun üzerine Avigayil, hiç zaman yitirmeden, iki yüz ekmek, iki 
    tulum şarap, hazırlanmış beş koyun, beş sea kavrulmuş buğday*fö*, yüz salkım 
    kuru üzüm ve iki yüz parça incir pestili alıp eşeklere yükledi.D Not 25:18 
    "Beş sea buğday": Yaklaşık 30 kg.
 
 1.Sa.25: 19 Sonra uşaklarına, "Önümden gidin, ben arkanızdan geliyorum"dedi. 
    Kocası Naval'a hiçbir şey söylemedi.
 
 1.Sa.25: 20 Avigayil eşeğe binmiş, dağın öbür yolundan inerken,Davut'la 
    adamları da ona doğru ilerliyorlardı. Avigayil onlarla karşılaştı.
 
 1.Sa.25: 21 Davut, "Bu adamın kırdaki malını doğrusu boş yere korudum" 
    demişti, "Onun mallarından hiçbir şey eksilmedi. Öyleyken bana iyilik 
    yapacağına kötülükle karşılık verdi.
 
 1.Sa.25: 22 Eğer sabaha dek adamlarından tek birini bile sağ bırakırsam, 
    Tanrı bana*fp* aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!"D Not 25:22 Septuaginta 
    "Bana", Masoretik metin "Davut'un düşmanlarına".
 
 1.Sa.25: 23 Avigayil Davut'u görünce hemen eşekten indi; Davut'unönünde 
    eğilip yüzüstü yere kapandı.
 
 1.Sa.25: 24 Onun ayaklarına kapanarak şöyle yalvardı: "Efendim, suçuben, 
    yalnız ben üstüme alıyorum. İzin ver, ben kölen seninle konuşsun, onun 
    söyleyeceklerini dinle.
 
 1.Sa.25: 25 Yalvarırım, efendim, o kötü adam Naval'a aldırma. Çünkükişiliği 
    tıpkı adı gibidir. Adı akılsız anlamına gelir; kendisi de akılsızın biridir. 
    Ben kulun, efendim Davut'un gönderdiği ulakları görmedim.
 
 1.Sa.25: 26 "Ama şimdi, ey efendim, RAB senin kan dökmene ve kendi elinle öç 
    almana engel oldu. Yaşayan RAB'bin adı ve senin yaşamın hakkı için 
    yalvarırım, düşmanların ve efendime kötülük tasarlayanların tümü Naval gibi 
    olsun.
 
 1.Sa.25: 27 Ben kölenin efendime getirdiği bu armağan, seni izleyen 
    adamlarına verilsin.
 
 1.Sa.25: 28 Lütfen kölenin suçunu bağışla. RAB kesinlikle efendimin soyunu 
    sürdürecektir; çünkü efendim RAB'bin savaşlarını sürdürüyor. Yaşadığın 
    sürece sende hiçbir haksızlık bulunmasın.
 
 1.Sa.25: 29 Biri kalkıp seni öldürmek amacıyla ardına düşerse, yaşamını 
    Tanrın RAB güven altında tutacaktır; düşmanlarını sapanla taş atar gibi 
    fırlatıp atacaktır.
 
 1.Sa.25: 30 RAB, efendime söz verdiği bütün iyilikleri yerine getirip onu 
    İsrail'e önder atadığında,
 
 1.Sa.25: 31 kendi öcünü almak uğruna boş yere kan dökmediğin için pişmanlık 
    ve üzüntü duymayacaksın. RAB efendimi başarıya ulaştırdığında köleni 
    anımsa."
 
 1.Sa.25: 32 Davut, "Bugün seni karşıma çıkaran İsrail'in Tanrısı 
    RAB'beövgüler olsun!" diye karşılık verdi,
 
 1.Sa.25: 33 "Anlayışını kutlarım! Bugün kan dökmemi ve öcümü elimlealmamı 
    engellediğin için seni kutlarım.
 
 1.Sa.25: 34 Doğrusu sana kötülük etmemi önleyen İsrail'in Tanrısı yaşayan 
    RAB'bin adıyla derim ki, beni karşılamak için hemen gelmemiş olsaydın, gün 
    doğuncaya dek Naval'ın adamlarından hiçbiri sağ kalmayacaktı."
 
 1.Sa.25: 35 Avigayil'in kendisine getirdiklerini kabul eden Davut, 
    "Esenlikle evine dön. Sözlerine kulak verip dileğini kabul ettim" dedi.
 
 1.Sa.25: 36 Avigayil Naval'ın yanına döndü. Naval evinde krallarayaraşır bir 
    şölen düzenlemişti. Çok sarhoş olduğundan neşeliydi.Bu yüzden Avigayil 
    sabaha dek ona bir şey söylemedi.
 
 1.Sa.25: 37 Ama ertesi sabah Naval ayılınca karısı ona olup 
    bitenlerianlattı. İşte o an Naval'ın kalbi sıkıştı ve felç oldu.
 
 1.Sa.25: 38 Yaklaşık on gün sonra da RAB Naval'ı cezalandırıp öldürdü.
 
 1.Sa.25: 39 Davut, Naval'ın öldüğünü duyunca, "Beni küçümseyen Naval'akarşı 
    davama bakan, kulunu kötülük etmekten alıkoyan RAB'be övgüler olsun!" dedi, 
    "RAB Naval'ın kötülüğünü onun başına döndürdü." Sonra Davut Avigayil'e 
    evlenme teklifinde bulunmak için ulaklar gönderdi.
 
 1.Sa.25: 40 Davut'un ulakları Karmel'e, Avigayil'in yanına varıp,"Davut sana 
    evlenme teklifinde bulunmak için bizi gönderdi" dediler.
 
 1.Sa.25: 41 Avigayil yüzüstü yere kapanarak, "Ben kölen sana hizmetetmeye ve 
    efendimin ulaklarının ayaklarını yıkamaya hazırım" diye yanıtladı.
 
 1.Sa.25: 42 Hemen kalkıp eşeğe bindi. Yanına beş hizmetçisini alıpDavut'un 
    ulaklarını izleyerek yola koyuldu. Sonra Davut'un karısı oldu.
 
 1.Sa.25: 43 Davut Yizreelli Ahinoam'ı da eş olarak almıştı. Böyleceikisi de 
    onun karısı oldular.
 
 1.Sa.25: 44 Bu arada Saul, Davut'un karısı olan kızı Mikal'ı GallimliLayiş 
    oğlu Palti'ye vermişti.
 
 Davut Yine Saul'un Canını Bağışlıyor
 
 BÖLÜM 26
 
 1.Sa.26: 1 Zifliler Giva'ya, Saul'un yanına gidip, "Davut Yeşimon'abakan 
    Hakila Tepesi'nde gizleniyor" dediler.
 
 1.Sa.26: 2 Bunun üzerine Saul üç bin seçme İsrailli askerle ZifÇölü'nde 
    Davut'u aramaya çıktı.
 
 1.Sa.26: 3 Yeşimon'a bakan Hakila Tepesi'nde, yol kenarında ordugahkurdu. 
    Kırda bulunan Davut, Saul'un peşine düştüğünü anlayınca,
 
 1.Sa.26: 4 gözcü gönderdi. Böylece Saul'un oraya geldiğini saptadı.
 
 1.Sa.26: 5 Bunun üzerine Davut, Saul'un ordugah kurduğu yere gitti ve 
    Saul'la ordusunun başkomutanı Ner oğlu Avner'in nerede yattıklarını gördü. 
    Saul ordugahın ortasında, askerler de çevresinde yatıyorlardı.
 
 1.Sa.26: 6 O zaman Davut, Hititli* Ahimelek ile Yoav'ın kardeşi, Seruya oğlu 
    Avişay'a, "Kim benimle ordugaha, Saul'un yanına gelecek?" diye sordu.Avişay, 
    "Ben seninle geleceğim" diye karşılık verdi.
 
 1.Sa.26: 7 Davut'la Avişay o gece ordugaha girdiler. Saul, mızrağıbaşucunda 
    yere saplanmış, ordugahın ortasında uyuyordu. Avner'leaskerler de çevresinde 
    uyuyorlardı.
 
 1.Sa.26: 8 Avişay Davut'a, "Bugün Tanrı düşmanını senin eline teslim etti" 
    dedi, "Şimdi bırak da, onu kendi mızrağıyla bir atışta yere çakayım. İkinci 
    kez vurmama gerek kalmayacak."
 
 1.Sa.26: 9 Ne var ki Davut, "Onu öldürme!" dedi, "RAB'bin meshettiği* kişiye 
    kim el uzatırsa, suçlu çıkar.
 
 1.Sa.26: 10 Yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, RAB kendisi onu öldürecektir; 
    ya günü gelince ölecek, ya da savaşta vurulup yok olacak.
 
 1.Sa.26: 11 Ama RAB'bin meshettiği kişiye el uzatmaktan RAB beni uzaktutsun! 
    Haydi, Saul'un başucundaki mızrakla su matarasını al da gidelim."
 
 1.Sa.26: 12 Böylece Davut Saul'un başucundan mızrağını ve su matarasınıaldı. 
    Sonra oradan uzaklaştılar. Onları gören olmadı. Kimse olup bitenin farkına 
    varmadı, uyanan da olmadı. Hepsi uyuyorlardı, çünkü RAB onlara derin bir 
    uyku vermişti.
 
 1.Sa.26: 13 Davut karşı yakaya geçip tepenin üstünde, onlardan uzak biryerde 
    durdu. Aralarında epeyce mesafe vardı.
 
 1.Sa.26: 14 Davut askerlere ve Ner oğlu Avner'e, "Ey Avner, bana yanıt 
    vermeyecek misin?" diye seslendi. Avner, "Sen kimsin ki krala 
    sesleniyorsun?" diye karşılık verdi.
 
 1.Sa.26: 15 Davut, "Sen yiğit biri değil misin?" dedi, "İsrail'de 
    seningibisi var mı? Öyleyse neden efendin kralı korumadın? Çünkü birionu 
    öldürmek için ordugaha girdi.
 
 1.Sa.26: 16 Görevini iyi yapmadın. Yaşayan RAB'bin adıyla derim ki,hepiniz 
    ölümü hak ettiniz; çünkü efendinizi, RAB'bin meshettiği kişiyi korumadınız. 
    Bak bakalım, kralın başucundaki mızrağıyla su matarası nerede?"
 
 1.Sa.26: 17 Davut'un sesini tanıyan Saul, "Davut, oğlum, bu senin sesinmi?" 
    diye sordu. Davut, "Evet, efendim kral, benim sesim" diye karşılık verdi,
 
 1.Sa.26: 18 "Efendim, ben kulunu neden kovalıyorsun? Ne yaptım? Ne 
    suçişledim?
 
 1.Sa.26: 19 Lütfen, efendim kral, kulunun sözlerine kulak ver. Eğerseni bana 
    karşı kışkırtan RAB ise, bir sunu O'nu yatıştırır. Amabunu yapan insanlarsa, 
    RAB'bin önünde lanetli olsunlar! Çünkü,'Git, başka ilahlara kulluk et 
    diyerek, RAB'bin mirasından banadüşen paydan bugün beni uzaklaştırdılar.
 
 1.Sa.26: 20 Ne olur, kanım RAB'den uzak topraklara dökülmesin. İsrailKralı, 
    dağlarda keklik avlayan avcı gibi, bir pireyi avlamaya çıkmış!"
 
 1.Sa.26: 21 Bunun üzerine Saul, "Günah işledim" diye karşılık verdi, "Davut, 
    oğlum, geri dön. Bugün yaşamıma değer verdiğin için sana bir daha kötülük 
    yapmayacağım. Gerçekten akılsızca davrandım, çok büyük yanlışlık yaptım."
 
 1.Sa.26: 22 Davut, "İşte kralın mızrağı!" dedi, "Adamlarından biri gelip 
    alsın.
 
 1.Sa.26: 23 RAB herkesi doğruluğuna ve bağlılığına göre ödüllendirir.Bugün 
    RAB seni elime teslim ettiği halde, ben RAB'bin meshettiğikişiye elimi 
    uzatmak istemedim.
 
 1.Sa.26: 24 Bugün ben senin yaşamına nasıl değer verdiysem, RAB debenim 
    yaşamıma öyle değer versin ve beni her sıkıntıdan kurtarsın."
 
 
 1.Sa.26: 25 Saul, "Davut, oğlum, RAB seni kutsasın!" dedi, "Senkesinlikle 
    büyük işler yapacak, başarılı olacaksın!" Bundan sonraDavut yoluna koyuldu, 
    Saul da evine döndü.
 
 Davut Filistliler Arasında
 
 BÖLÜM 27
 
 1.Sa.27: 1 Davut, "Bir gün Saul'un eliyle yok olacağım" diye düşündü,"Benim 
    için en iyisi hemen Filist topraklarına kaçmak. O zamanSaul İsrail'in her 
    yanında beni aramaktan vazgeçer; ben de onunelinden kurtulmuş olurum."
 
 1.Sa.27: 2 Böylece Davut'la yanındaki altı yüz kişi kalkıp Gat KralıMaok 
    oğlu Akiş'in tarafına geçtiler.
 
 1.Sa.27: 3 Aileleriyle birlikte Gat'ta Akiş'in yanına yerleştiler. İkikarısı 
    Yizreelli Ahinoam'la Karmelli Naval'ın dul karısı Avigayilde Davut'un 
    yanındaydı.
 
 1.Sa.27: 4 Saul Davut'un Gat'a kaçtığını duyunca, artık onu 
    aramaktanvazgeçti.
 
 1.Sa.27: 5 Davut Akiş'e, "Benden hoşnut kaldıysan, çevre kentlerdenbirinde 
    bana bir yer versinler de orada oturayım" dedi, "Çünküben kulunun seninle 
    birlikte kral kentinde yaşamasına gerek yok."
 
 1.Sa.27: 6 Akiş o gün ona Ziklak Kenti'ni verdi. Bundan ötürü Ziklakbugün de 
    Yahuda krallarına aittir.
 
 1.Sa.27: 7 Davut Filist topraklarında bir yıl dört ay yaşadı.
 
 1.Sa.27: 8 Bu süre içinde Davut'la adamları gidip Geşurlular'a, Girizliler'e 
    ve Amalekliler'e baskınlar yaptılar. Bunlar uzun zamandan beri Şur'a, hatta 
    Mısır'a dek uzanan topraklarda yaşıyorlardı.
 
 1.Sa.27: 9 Davut bir bölgeye saldırdığında kadın erkek demez, kimseyi sağ 
    bırakmazdı; yalnız davarları, sığırları, eşekleri, develeri ve giysileri 
    alıp Akiş'e dönerdi.
 
 1.Sa.27: 10 Akiş, "Bugün nerelere baskın düzenlediniz?" diye sorardı. Davut 
    da, "Yahuda'nın güneyine, Yerahmeelliler'in ve Kenliler'in güney bölgesine 
    saldırdık" derdi.
 
 1.Sa.27: 11 Davut, kendisiyle Gat'a kimseyi götürmemek için kadın 
    erkekkimseyi sağ bırakmazdı. Çünkü, "Gat'a gidip, 'Davut şöyle yaptı, böyle 
    yaptı diyerek bize karşı bilgi aktarmasınlar" diye düşünürdü. Davut, Filist 
    topraklarında yaşadığı sürece bu yöntemi uyguladı.
 
 1.Sa.27: 12 Akiş Davut'a güven duymaya başladı. "Davut kendi halkı 
    olanİsrailliler'in nefretine uğradı. Bundan böyle benim hizmetimde kalacak" 
    diye düşünüyordu.
 
 BÖLÜM 28
 
 1.Sa.28: 1 O sırada Filistliler İsrail'le savaşmak için askeribirliklerini 
    topladılar. Akiş Davut'a, "Adamlarınla birliktebenim yanımda savaşacağını 
    bilmelisin" dedi.
 
 1.Sa.28: 2 Davut, "O zaman sen de kulunun neler yapabileceğini göreceksin!" 
    diye karşılık verdi. Akiş, "İyi!" dedi, "Yaşadığın sürece seni kendime 
    koruma görevlisi atayacağım."
 
 Saul Ruhlara Danışıyor
 
 1.Sa.28: 3 Samuel ölmüş, bütün İsrail halkı onun için yas tutmuştu. Onu 
    kendi kenti Rama'da gömmüşlerdi. Saul da cincilerle ruhlara danışanları 
    ülkeden kovmuştu.
 
 1.Sa.28: 4 Filistliler toplanıp Şunem'e gittiler ve orada ordugah kurdular. 
    Saul da bütün İsrailliler'i toplayıp Gilboa Dağı'nda ordugah kurdu.
 
 1.Sa.28: 5 Saul Filist ordusunu görünce korkup büyük dehşete kapıldı.
 
 1.Sa.28: 6 RAB'be danıştıysa da, RAB ona ne düşlerle, ne Urim*, ne 
    depeygamberler aracılığıyla yanıt verdi.
 
 1.Sa.28: 7 Bunun üzerine Saul görevlilerine, "Bana bir cinci kadın bulun da 
    varıp ona danışayım" diye buyruk verdi. Görevliler, "Eyn-Dor'da bir cinci 
    kadın var" dediler.
 
 1.Sa.28: 8 Böylece Saul başka giysilere bürünüp kılığını değiştirdi. 
    Geceleyin yanına iki kişi alıp kadının yaşadığı yere gitti. Kadına, "Lütfen 
    benim için ruhlara danış ve sana söyleyeceğim kişiyi çağır" dedi.
 
 1.Sa.28: 9 Ama kadın ona şu karşılığı verdi: "Saul'un neler 
    yaptığını,cincilerle ruhlara danışanları ülkeden kovduğunu 
    biliyorsun.Öyleyse neden beni öldürmek için tuzak kuruyorsun?"
 
 1.Sa.28: 10 Saul, "Yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, bundan sana birkötülük 
    gelmeyecek" diye ant içti.
 
 1.Sa.28: 11 Bunun üzerine kadın, "Sana kimi çağırayım?" diye sordu. Saul, 
    "Bana Samuel'i çağır" dedi.
 
 1.Sa.28: 12 Kadın, Samuel'i görünce çığlık atarak, "Sen Saul'sun! Nedenbeni 
    kandırdın?" dedi.
 
 1.Sa.28: 13 Kral ona, "Korkma!" dedi, "Ne görüyorsun?" Kadın, "Yerin 
    altından çıkan bir ilah görüyorum" diye karşılık verdi.
 
 1.Sa.28: 14 Saul, "Neye benziyor?" diye sordu. Kadın, "Cüppe giymiş yaşlı 
    bir adam yukarıya çıkıyor" dedi. O zaman Saul onun Samuel olduğunu anladı; 
    eğilip yüzüstü yere kapandı.
 
 1.Sa.28: 15 Samuel Saul'a, "Neden beni çağırtıp rahatsız ettin?" dedi. Saul, 
    "Büyük sıkıntı içindeyim" diye yanıtladı, "Filistliler bana karşı savaşıyor 
    ve Tanrı da beni terk etti. Artık bana ne peygamberler aracılığıyla, ne de 
    düşlerle yanıt veriyor. Buyüzden, ne yapmam gerektiğini bana bildirmen için 
    seni çağırttım."
 
 1.Sa.28: 16 Samuel, "RAB seni terk edip sana düşman olduğuna göre, neden 
    bana danışıyorsun?" dedi,
 
 1.Sa.28: 17 "RAB benim aracılığımla söylediğini yaptı, krallığı sendenalıp 
    soydaşın Davut'a verdi.
 
 1.Sa.28: 18 Çünkü sen RAB'bin buyruğuna uymadın, O'nun alevlenen öfkesini 
    Amalekliler'e uygulamadın. RAB bugün bunları bu yüzden başına getirdi.
 
 1.Sa.28: 19 RAB seni de, İsrail halkını da Filistliler'in eline 
    teslimedecek. Yarın sen ve oğulların bana katılacaksınız. RAB İsrailordusunu 
    da Filistliler'in eline teslim edecek."
 
 1.Sa.28: 20 Saul birden boylu boyunca yere düştü. Samuel'in sözlerindenötürü 
    büyük korkuya kapıldı. Gücü de kalmamıştı; çünkü bütün gün,bütün gece yemek 
    yememişti.
 
 1.Sa.28: 21 Kadın Saul'a yaklaştı. Onun büyük şaşkınlık içinde olduğunu 
    görünce, "Bak, kölen sözünü dinledi" dedi, "Canımı tehlikeye atarak benden 
    istediğini yaptım.
 
 1.Sa.28: 22 Şimdi lütfen kölenin söyleyeceğini dinle. İzin ver de, önüne 
    biraz yemek koyayım. Yoluna devam edecek gücün olması için yemek yemelisin."
 
 1.Sa.28: 23 Ama Saul, "Yemem" diyerek reddetti. Ancak hizmetkârlarıylakadın 
    zorlayınca, onların dediğini yaptı. Yerden kalkıp yatağın üzerine oturdu.
 
 1.Sa.28: 24 Kadının evinde besili bir dana vardı. Kadın onu hemenkesti. Un 
    alıp yoğurdu ve mayasız ekmek pişirdi.
 
 1.Sa.28: 25 Sonra Saul'la görevlilerinin önüne koydu. Onlar da yediler.Sonra 
    o gece kalkıp gittiler.
 
 Akiş Davut'u Ziklak'a Gönderiyor
 
 BÖLÜM 29
 
 1.Sa.29: 1 Filistliler bütün ordularını Afek'te topladılar. İsrailliler ise 
    Yizreel'deki pınarın yanına kurdukları ordugahta kalıyorlardı.
 
 1.Sa.29: 2 Filist beyleri yüzer ve biner kişilik birliklerle ilerliyordu. 
    Davut'la adamlarıysa Akiş'le birlikte geriden geliyorlardı.
 
 1.Sa.29: 3 Filistli komutanlar, "Bu İbraniler'in burada ne işi var?"diye 
    sorunca, Akiş şu karşılığı verdi: "Bu, İsrail Kralı Saul'ungörevlisi 
    Davut'tur. Bir yıldan uzun süredir yanımda kalıyor.Bana geldiğinden beri 
    kendisinde hiçbir kötülük bulamadım."
 
 1.Sa.29: 4 Ama Filistli komutanlar Akiş'e öfkelendiler. "Adamı gerigönder, 
    kendisine verdiğin yere dönsün" dediler, "Bizimlebirlikte savaşa gelmesin; 
    yoksa savaş sırasında bize karşı çıkar.Efendisinin beğenisini nasıl 
    kazanabilir? Adamlarımızın başınıona vermekten daha iyi bir yol bulabilir 
    mi?
 
 1.Sa.29: 5 Çalıp oynarken,'Saul binlercesini öldürdü,Davut'sa on 
    binlercesinidiye hakkında ezgiler okudukları Davut değil mi bu?"
 
 1.Sa.29: 6 Bunun üzerine Akiş, Davut'u çağırıp, "Yaşayan RAB'bin adıyladerim 
    ki, sen dürüst bir kişisin" dedi, "Benimle birlikte savaşakatılmanı 
    isterdim. Yanıma geldiğin günden bu yana ters birdavranışını görmedim. Ama 
    Filist beyleri seni uygun görmedi.
 
 1.Sa.29: 7 Şimdi geri dön ve esenlikle git. Filist beylerinin gözündeters 
    bir davranışta bulunma."
 
 1.Sa.29: 8 Davut, "Ama ben ne yaptım?" diye sordu, "Yanına geldiğimdenbu 
    yana bende ne buldun ki, gidip efendim kralın düşmanlarınakarşı 
    savaşmayayım?"
 
 1.Sa.29: 9 Akiş, "Biliyorum, sen benim gözümde Tanrı'nın bir meleğigibi 
    iyisin" diye yanıtladı, "Ne var ki Filistli komutanlar,'Bizimle savaşa 
    gelmesin diyorlar.
 
 1.Sa.29: 10 Seninle gelmiş olan efendin Saul'un kullarıyla birliktesabah 
    erkenden kalkın ve tan ağarır ağarmaz gidin."
 
 1.Sa.29: 11 Böylece Davut'la adamları Filist ülkesine dönmek üzeresabah 
    erkenden kalktılar. Filistliler ise Yizreel'e gittiler.
 
 Davut Amalekliler'i Bozguna Uğratıyor
 
 BÖLÜM 30
 
 1.Sa.30: 1 Davut'la adamları üçüncü gün Ziklak Kenti'ne vardılar. Bu arada 
    Amalekliler Negev bölgesiyle Ziklak'a baskın yapmış, Ziklak Kenti'ni yakıp 
    yıkmışlardı.
 
 1.Sa.30: 2 Kimseyi öldürmemişlerdi, ama kadınlarla orada yaşayan genç,yaşlı 
    herkesi tutsak etmişlerdi. Sonra onları da yanlarına alıp yollarına 
    gitmişlerdi.
 
 1.Sa.30: 3 Davut'la adamları oraya varınca kentin ateşe 
    verildiğini,karılarının, oğullarının, kızlarının tutsak alındığını 
    anladılar.
 
 1.Sa.30: 4 Güçleri tükeninceye dek hıçkıra hıçkıra ağladılar.
 
 1.Sa.30: 5 Davut'un iki karısı, Yizreelli Ahinoam ile Karmelli Naval'ındulu 
    Avigayil de tutsak edilmişti.
 
 1.Sa.30: 6 Davut büyük sıkıntı içindeydi. Çünkü herkes oğulları, kızları 
    için acı çekiyor ve, "Davut'u taşlayalım" diyordu. Ama Davut, Tanrısı RAB'de 
    güç bularak,
 
 1.Sa.30: 7 Ahimelek oğlu Kâhin Aviyatar'a, "Bana efodu* getir" dedi. 
    Aviyatar efodu getirdi.
 
 1.Sa.30: 8 Davut RAB'be danışarak, "Bu akıncıların ardına düşersem,onlara 
    yetişir miyim?" diye sordu. RAB, "Artlarına düş, kesinlikle onlara yetişip 
    tutsakları kurtaracaksın" diye yanıtladı.
 
 1.Sa.30: 9-10 Bunun üzerine Davut yanındaki altı yüz kişiyle yolaçıktı. 
    Besor Vadisi'ne geldiler. Vadiyi geçemeyecek kadar bitkindüşen iki yüz kişi 
    orada kaldı. Davut dört yüz kişiyle akıncılarıkovalamayı sürdürdü.
 
 1.Sa.30: 11 Kırda bir Mısırlı bulup Davut'a getirdiler. Yiyip içmesiiçin ona 
    yiyecek, içecek verdiler.
 
 1.Sa.30: 12 Bir parça incir pestili ile iki salkım kuru üzüm deverdiler. 
    Adam yiyince canlandı. Üç gün üç gecedir yiyip içmemişti.
 
 1.Sa.30: 13 Davut ona, "Kime bağlısın? Nerelisin?" diye sordu.Genç adam, 
    "Mısırlı'yım, bir Amalekli'nin kölesiyim" diyeyanıtladı, "Üç gün önce 
    hastalanınca, efendim beni bıraktı.
 
 1.Sa.30: 14 Keretliler'in güney sınırlarına, Yahuda topraklarına,Kalev'in 
    güneyine baskınlar düzenlemiş, Ziklak Kenti'ni de ateşe vermiştik."
 
 1.Sa.30: 15 Davut, "Beni bu akıncılara götürebilir misin?" diye 
    sordu.Mısırlı genç, "Beni öldürmeyeceğine ya da efendimin eline 
    teslimetmeyeceğine dair Tanrı'nın önünde ant içersen, seni akıncılarınolduğu 
    yere götürürüm" diye karşılık verdi.
 
 1.Sa.30: 16 Böylece Mısırlı Davut'u götürdü. Akıncılar dört bir 
    yanadağılmışlardı. Filist ve Yahuda topraklarından topladıkları 
    büyükyağmadan yiyip içiyor, eğlenip oynuyorlardı.
 
 1.Sa.30: 17 Davut ertesi gün tan vaktinden akşama dek onları 
    öldürdü.Develere binip kaçan dört yüz genç dışında içlerinden kurtulan 
    olmadı.
 
 1.Sa.30: 18 Davut Amalekliler'in ele geçirdiği her şeyi, bu arada daiki 
    karısını kurtardı.
 
 1.Sa.30: 19 Gençler, yaşlılar, oğullar, kızlar, yağmalanan mallar, kısacası 
    Amalekliler'in aldıklarından hiçbir şey eksik kalmadı. Davut tümünü geri 
    aldı.
 
 1.Sa.30: 20 Bütün koyunlarla sığırları da aldı. Adamları, bunları 
    öbürhayvanların önünden sürerek, "Bunlar Davut'un yağmaladıkları" 
    diyorlardı.
 
 1.Sa.30: 21 Bundan sonra Davut, daha ileriye gidemeyecek kadar bitkindüşüp 
    Besor Vadisi'nde kalan iki yüz kişinin bulunduğu yere vardı. Onlar da 
    Davut'la yanındakileri karşılamaya çıktılar. Davut yaklaşınca onlara esenlik 
    diledi.
 
 1.Sa.30: 22 Ama Davut'la giden adamlardan kötü ve değersiz olanların tümü, 
    "Madem bizimle birlikte gitmediler, geri aldığımız yağmadan onlara hiçbir 
    pay vermeyeceğiz" dediler, "Her biri yalnız karısıyla çocuklarını alıp 
    gitsin."
 
 1.Sa.30: 23 Ama Davut, "Hayır, kardeşlerim!" dedi, "RAB'bin bize verdikleri 
    konusunda böyle davranamayız! O bizi korudu ve bize saldıran akıncıları 
    elimize teslim etti.
 
 1.Sa.30: 24 Sizin bu söylediklerinizi kim kabul eder? Savaşa gidenleeşyanın 
    yanında kalanın payı aynıdır. Her şey eşit paylaşılacak!"
 
 1.Sa.30: 25 O günden sonra Davut bunu İsrail için bugüne dek geçerlibir 
    kural ve ilke haline getirdi.
 
 1.Sa.30: 26 Davut Ziklak'a dönünce, dostları olan Yahuda ilerigelenlerine 
    yağma mallardan göndererek, "İşte RAB'bindüşmanlarından yağmalanan mallardan 
    size bir armağan" dedi.
 
 1.Sa.30: 27 Sonra Beytel, Negev'deki Ramot, Yattir,
 
 1.Sa.30: 28 Aroer, Sifmot, Eştemoa,
 
 1.Sa.30: 29 Rakal, Yerahmeelliler'in, Kenliler'in kentlerinde,
 
 1.Sa.30: 30 Horma, Bor-Aşan, Atak,
 
 1.Sa.30: 31 Hevron'da oturanlara ve adamlarıyla birlikte sık sıkuğradığı 
    yerlerin tümüne yağmalanan mallardan gönderdi.
 
 Saul'la Oğullarının Ölümü(1Ta.10:1-12)
 
 BÖLÜM 31
 
 1.Sa.31: 1 Filistliler İsrailliler'le savaşa tutuştu. İsrailliler 
    Filistliler'in önünden kaçtı. Birçoğu Gilboa Dağı'nda ölüp yere serildi.
 
 1.Sa.31: 2 Filistliler Saul'la oğullarının ardına düştüler. Saul'un oğulları 
    Yonatan'ı, Avinadav'ı ve Malkişua'yı yakalayıp öldürdüler.
 
 1.Sa.31: 3 Saul'un çevresinde savaş kızıştı. Derken Saul Filistli okçular 
    tarafından vuruldu ve ağır yaralandı.
 
 1.Sa.31: 4 Saul, silahını taşıyan adama, "Kılıcını çek de bana sapla" dedi, 
    "Yoksa bu sünnetsizler* gelip bana kılıç saplayacak ve benimle alay 
    edecekler."Ama silah taşıyıcısı büyük bir korkuya kapılarak bunu 
    yapmakistemedi. Bunun üzerine Saul kılıcını çekip kendini üzerine attı.
 
 1.Sa.31: 5 Saul'un öldüğünü görünce, silah taşıyıcısı da kendinikılıcının 
    üzerine attı ve Saul'la birlikte öldü.
 
 1.Sa.31: 6 Böylece Saul, üç oğlu, silah taşıyıcısı ve bütün adamlarıaynı gün 
    öldüler.
 
 1.Sa.31: 7 Vadinin öbür tarafında ve Şeria Irmağı'nın karşı yakasında oturan 
    İsrailliler, İsrail ordusunun kaçtığını, Saul'la oğullarının öldüğünü 
    anlayınca, kentlerini terk edip kaçmaya başladılar. Filistliler gelip bu 
    kentlere yerleştiler.
 
 1.Sa.31: 8 Ertesi gün Filistliler, öldürülenleri soymak için geldiklerinde, 
    Saul'la üç oğlunun Gilboa Dağı'nda öldüğünü gördüler.
 
 1.Sa.31: 9 Saul'un başını kesip silahlarını aldılar. Sonra bu iyi haberin 
    putlarının tapınağında ve halk arasında duyurulması için Filist ülkesinin 
    her yanına ulaklar gönderdiler.
 
 1.Sa.31: 10 Saul'un silahlarını Aştoret'in* tapınağına koyup 
    cesediniBeytşean Kenti'nin suruna çaktılar.
 
 1.Sa.31: 11 Yaveş-Gilat halkı Filistliler'in Saul'a yaptıklarını duydu.
 
 1.Sa.31: 12 Bütün yiğitler geceleyin yola koyularak Beytşean'a gittiler. 
    Saul'la oğullarının cesetlerini Beytşean surundan indirip Yaveş'e 
    götürdüler, orada yaktılar.
 
 1.Sa.31: 13 Sonra kemiklerini toplayıp Yaveş'teki ılgın ağacının altına 
    gömdüler ve yedi gün oruç* tuttular.
 
 |  |