|
YARATILIŞ KİTABI
Dünyanın Yaratılışı
BÖLÜM 1
Yar.1: 1 Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
Yar.1: 2 Yer boştu, yeryüzü şekilleri yoktu; engin karanlıklarla kaplıydı.
Tanrı'nın Ruhu suların üzerinde dalgalanıyordu.
Yar.1: 3 Tanrı, "Işık olsun" diye buyurdu ve ışık oldu.
Yar.1: 4 Tanrı ışığın iyi olduğunu gördü ve onu karanlıktan ayırdı.
Yar.1: 5 Işığa "Gündüz", karanlığa "Gece" adını verdi. Akşam oldu, sabah
oldu ve ilk gün oluştu.
Yar.1: 6 Tanrı, "Suların ortasında bir kubbe olsun, suları birbirinden
ayırsın" diye buyurdu.
Yar.1: 7 Ve öyle oldu. Tanrı gök kubbeyi yarattı. Kubbenin altındaki suları
üstündeki sulardan ayırdı.
Yar.1: 8 Kubbeye "Gök" adını verdi. Akşam oldu, sabah oldu ve ikinci gün
oluştu.
Yar.1: 9 Tanrı, "Göğün altındaki sular bir yere toplansın, kuru toprak
görünsün" diye buyurdu ve öyle oldu.
Yar.1: 10 Kuru alana "Kara", toplanan sulara "Deniz" adını verdi. Tanrı
bunun iyi olduğunu gördü.
Yar.1: 11 Tanrı, "Yeryüzü bitkiler, tohum veren otlar, türüne göre tohumu
meyvesinde bulunan meyve ağaçları üretsin" diye buyurdu ve öyle oldu.
Yar.1: 12 Yeryüzü bitkiler, türüne göre tohum veren otlar, tohumu meyvesinde
bulunan meyve ağaçları yetiştirdi. Tanrı bunun iyi olduğunu gördü.
Yar.1: 13 Akşam oldu, sabah oldu ve üçüncü gün oluştu.
Yar.1: 14-15 Tanrı şöyle buyurdu: "Gök kubbede gündüzü geceden ayıracak,
yeryüzünü aydınlatacak ışıklar olsun. Belirtileri, mevsimleri, günleri,
yılları göstersin." Ve öyle oldu.
Yar.1: 16 Tanrı büyüğü gündüze, küçüğü geceye egemen olacak iki büyük ışığı
ve yıldızları yarattı.
Yar.1: 17-18 Yeryüzünü aydınlatmak, gündüze ve geceye egemen olmak, ışığı
karanlıktan ayırmak için onları gökkubbeye yerleştirdi. Tanrı bunun iyi
olduğunu gördü.
Yar.1: 19 Akşam oldu, sabah oldu ve dördüncü gün oluştu.
Yar.1: 20 Tanrı, "Sular canlı yaratıklarla dolup taşsın, yeryüzünün
üzerinde, gökte kuşlar uçuşsun" diye buyurdu.
Yar.1: 21 Tanrı büyük deniz canavarlarını, sularda kaynaşan canlıları ve
uçan çeşitli varlıkları yarattı. Bunun iyi olduğunu gördü.
Yar.1: 22 Tanrı, "Verimli olun, çoğalın, denizleri doldurun, yeryüzünde
kuşlar çoğalsın" diyerek onları kutsadı.
Yar.1: 23 Akşam oldu, sabah oldu ve beşinci gün oluştu.
Yar.1: 24 Tanrı, "Yeryüzü çeşit çeşit canlı yaratık, evcil ve yabanıl
hayvan, sürüngen*fa* türetsin" diye buyurdu. Ve öyle oldu. D. Not-1:24
"Sürüngen": İbranice sözcük fare, böcek gibi öteki kara hayvanlarını da
kapsıyor.
Yar.1: 25 Tanrı çeşit çeşit yabanıl hayvan, evcil hayvan, sürüngen yarattı.
Bunun iyi olduğunu gördü.
Yar.1: 26 Tanrı, "İnsanı kendi suretimizde, kendimize benzer yaratalım"
dedi, "Denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, evcil hayvanlara, sürüngenlere,
yeryüzünün tümüne egemen olsun."
Yar.1: 27 Tanrı insanı kendi suretinde yarattı. Böylece insan Tanrı
suretinde yaratılmış oldu. İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı.
Yar.1: 28 Onları kutsayarak, "Verimli olun, çoğalın" dedi, "Yeryüzünü
doldurun ve denetiminize alın; denizdeki balıklara, gökteki kuşlara,
yeryüzünde yaşayan bütün canlılara egemen olun.
Yar.1: 29 İşte yeryüzünde tohum veren her otu, tohumu meyvesinde bulunan her
meyve ağacını size veriyorum. Bunlar size yiyecek olacak.
Yar.1: 30 Yabanıl hayvanlara, gökteki kuşlara, sürüngenlere -soluk alıp
veren bütün hayvanlara- yiyecek olarak yeşil otları veriyorum." Ve öyle
oldu.
Yar.1: 31 Tanrı yarattıklarına baktı ve her şeyin çok iyi olduğunu gördü.
Akşam oldu, sabah oldu ve altıncı gün oluştu.
BÖLÜM 2
Yar.2: 1 Gök ve yer bütün öğeleriyle tamamlandı.
Yar.2: 2 Yedinci güne gelindiğinde Tanrı yapmakta olduğu işi bitirdi.
Yaptığı işten o gün dinlendi.
Yar.2: 3 Yedinci günü kutsadı. Onu kutsal bir gün olarak belirledi. Çünkü
Tanrı o gün yaptığı, Yarattığı bütün işi bitirip dinlendi.
Adem ile Havva
Yar.2: 4 Göğün ve yerin Yar.atılış öyküsü: RAB Tanrı göğü ve yeri
Yarattığında,
Yar.2: 5 yeryüzünde yabanıl bir fidan, bir ot bile bitmemişti. Çünkü RAB
Tanrı henüz yeryüzüne yağmur göndermemişti. Toprağı işleyecek insan da
yoktu.
Yar.2: 6 Yerden yükselen buhar*fb* bütün toprakları suluyordu. D Not 2:6
"Yerden yükselen buhar" ya da "Yerden çıkan su kaynakları".
Yar.2: 7 RAB Tanrı Adem'i topraktan Yarattı ve burnuna yaşam soluğunu
üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu.
Yar.2: 8 RAB Tanrı doğuda, Aden'de bir bahçe dikti. Yarattığı Adem'i oraya
koydu.
Yar.2: 9 Bahçede iyi meyve veren türlü türlü güzel ağaç yetiştirdi. Bahçenin
ortasında yaşam ağacıyla iyiyle kötüyü bilme ağacı vardı.
Yar.2: 10 Aden'den bir ırmak doğuyor, bahçeyi sulayıp orada dört kola
ayrılıyordu.
Yar.2: 11 İlk ırmağın adı Pişon'dur. Altın kaynakları olan Havila sınırları
boyunca akar.
Yar.2: 12 Orada iyi altın, reçine ve oniks bulunur.
Yar.2: 13 İkinci ırmağın adı Gihon'dur, Kûş* sınırları boyunca akar.
Yar.2: 14 Üçüncü ırmağın adı Dicle'dir, Asur'un doğusundan akar. Dördüncü
ırmak ise Fırat'tır.
Yar.2: 15 RAB Tanrı Aden bahçesine bakması, onu işlemesi için Adem'i oraya
koydu.
Yar.2: 16 Ona, "Bahçede istediğin ağacın meyvesini yiyebilirsin" diye
buyurdu,
Yar.2: 17 "Ama iyiyle kötüyü bilme ağacından yeme. Çünkü ondan yediğin gün
kesinlikle ölürsün."
Yar.2: 18 Sonra, "Adem'in yalnız kalması iyi değil" dedi, "Ona uygun bir
Yardımcı Yaratacağım."
Yar.2: 19 RAB Tanrı yerdeki hayvanların, gökteki kuşların tümünü topraktan
Yar.atmıştı. Onlara ne ad vereceğini görmek için hepsini Adem'e getirdi.
Adem her birine ne ad verdiyse, o canlı o adla anıldı.
Yar.2: 20 Adem bütün evcil ve yabanıl hayvanlara, gökte uçan kuşlara ad
koydu. Ama kendisi için uygun bir Yardımcı bulunmadı.
Yar.2: 21 RAB Tanrı Adem'e derin bir uyku verdi. Adem uyurken, RAB Tanrı
onun kaburga kemiklerinden birini alıp yerini etle kapadı.
Yar.2: 22 Adem'den aldığı kaburga kemiğinden bir kadın Yar.atarak onu Adem'e
getirdi.
Yar.2: 23 Adem, "İşte, bu benim kemiklerimden alınmış kemik, Etimden alınmış
ettir" dedi, "Ona 'Kadın*fc* denilecek, Çünkü o adamdan*fc* alındı." D Not
2:23 İbranice kadın (İşşa) sözcüğü adam (İş) sözcüğünden türemiştir.
Yar.2: 24 Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak,
ikisi tek beden olacak.
Yar.2: 25 Adem de karısı da çıplaktılar, henüz utanç nedir bilmiyorlardı.
BÖLÜM 3
Yar.3: 1 RAB Tanrı'nın yarattığı yabanıl hayvanların en kurnazı yılandı.
Yılan kadına, "Tanrı gerçekten, 'Bahçedeki ağaçların hiçbirinin meyvesini
yemeyin' dedi mi?" diye sordu.
Yar.3: 2 Kadın, "Bahçedeki ağaçların meyvelerinden yiyebiliriz" diye
yanıtladı,
Yar.3: 3 "Ama Tanrı, 'Bahçenin ortasındaki ağacın meyvesini yemeyin, ona
dokunmayın; yoksa ölürsünüz' dedi."
Yar.3: 4 Yılan, "Kesinlikle ölmezsiniz" dedi,
Yar.3: 5 "Çünkü Tanrı biliyor ki, o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz
açılacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız."
Yar.3: 6 Kadın ağacın güzel, meyvesinin yemek için uygun ve bilgelik
kazanmak için çekici olduğunu gördü. Meyveyi koparıp yedi. Yanındaki
kocasına verdi, o da yedi.
Yar.3: 7 İkisinin de gözleri açıldı. Çıplak olduklarını anladılar. Bu yüzden
incir yaprakları dikip kendilerine önlük yaptılar.
Yar.3: 8 Derken, günün serinliğinde bahçede yürüyen RAB Tanrı'nın sesini
duydular. O'ndan kaçıp ağaçların arasına gizlendiler.
Yar.3: 9 RAB Tanrı Adem'e, "Neredesin?" diye seslendi.
Yar.3: 10 Adem, "Bahçede sesini duyunca korktum. Çünkü çıplaktım, bu yüzden
gizlendim" dedi.
Yar.3: 11 RAB Tanrı, "Çıplak olduğunu sana kim söyledi?" diye sordu, "Sana
meyvesini yeme dediğim ağaçtan mı yedin?"
Yar.3: 12 Adem, "Yanıma koyduğun kadın ağacın meyvesini bana verdi, ben de
yedim" diye yanıtladı.
Yar.3: 13 RAB Tanrı kadına, "Nedir bu yaptığın?" diye sordu. Kadın, "Yılan
beni aldattı, o yüzden yedim" diye karşılık verdi.
Yar.3: 14 Bunun üzerine RAB Tanrı yılana, "Bu yaptığından ötürü Bütün evcil
ve yabanıl hayvanların En lanetlisi sen olacaksın" dedi, "Karnının üzerinde
sürünecek, Yaşamın boyunca toprak yiyeceksin.
Yar.3: 15 Seninle kadını, onun soyuyla senin soyunu Birbirinize düşman
edeceğim. Onun soyu senin başını ezecek, Sen onun topuğuna saldıracaksın."
Yar.3: 16 RAB Tanrı kadına, "Çocuk doğururken sana Çok acı çektireceğim"
dedi, "Ağrı çekerek doğum yapacaksın. Kocana istek duyacaksın, Seni o
yönetecek."
Yar.3: 17 RAB Tanrı Adem'e, "Karının sözünü dinlediğin ve sana, Meyvesini
yeme dediğim ağaçtan yediğin için Toprak senin yüzünden lanetlendi" dedi,
"Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın.
Yar.3: 18 Toprak sana diken ve çalı verecek, Yaban otu yiyeceksin.
Yar.3: 19 Toprağa dönünceye dek Ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın.
Çünkü topraksın, topraktan yaratıldın Ve yine toprağa döneceksin."
Yar.3: 20 Adem karısına Havva adını verdi. Çünkü o bütün insanların
annesiydi.
Yar.3: 21 RAB Tanrı Adem'le karısı için deriden giysiler yaptı, onları
giydirdi.
Yar.3: 22 Sonra, "Adem iyiyle kötüyü bilmekle bizlerden biri gibi oldu"
dedi, "Artık yaşam ağacına uzanıp meyve almasına, yiyip ölümsüz olmasına
izin verilmemeli."
Yar.3: 23 Böylece RAB Tanrı, yaratılmış olduğu toprağı işlemek üzere Adem'i
Aden bahçesinden çıkardı.
Yar.3: 24 Onu kovdu. Yaşam ağacının yolunu denetlemek için de Aden
bahçesinin doğusuna Keruvlar ve her yana dönen alevli bir kılıç yerleştirdi.
Kayin ile Habil
BÖLÜM 4
Yar.4: 1 Adem karısı Havva ile yattı. Havva hamile kaldı ve Kayin'i doğurdu.
"RAB'bin yardımıyla bir oğul dünyaya getirdim" dedi.
Yar.4: 2 Daha sonra Kayin'in kardeşi Habil'i doğurdu. Habil çoban oldu,
Kayin ise çiftçi.
Yar.4: 3 Günler geçti. Bir gün Kayin toprağın ürünlerinden RAB'be sunu
getirdi.
Yar.4: 4 Habil de sürüsünde ilk doğan hayvanlardan bazılarını, özellikle de
yağlarını getirdi. RAB Habil'i ve sunusunu kabul etti.
Yar.4: 5 Kayin'le sunusunu ise reddetti. Kayin çok öfkelendi, suratını astı.
Yar.4: 6 RAB Kayin'e, "Niçin öfkelendin?" diye sordu, "Niçin surat astın?
Yar.4: 7 Doğru olanı yapsan, seni kabul etmez miyim? Ancak doğru olanı
yapmazsan, günah kapıda pusuya yatmış, seni bekliyor. Ona egemen olmalısın."
Yar.4: 8 Kayin kardeşi Habil'e, "Haydi, tarlaya gidelim*fe*" dedi. Tarlada
birlikteyken kardeşine saldırıp onu öldürdü. D Not 4:8 "Haydi tarlaya
gidelim" sözleri Septuaginta, Samiriye Tevratı, Süryanice ve Vulgata'dan
alındı.
Yar.4: 9 RAB Kayin'e, "Kardeşin Habil nerede?" diye sordu. Kayin,
"Bilmiyorum, kardeşimin bekçisi miyim ben?" diye karşılık verdi.
Yar.4: 10 RAB, "Ne yaptın?" dedi, "Kardeşinin kanı topraktan bana
sesleniyor.
Yar.4: 11 Artık döktüğün kardeş kanını içmek için ağzını açan toprağın
laneti altındasın.
Yar.4: 12 İşlediğin toprak bundan böyle sana ürün vermeyecek. Yeryüzünde
aylak aylak dolaşacaksın."
Yar.4: 13 Kayin, "Cezam kaldıramayacağım kadar ağır" diye karşılık verdi,
Yar.4: 14 "Bugün beni bu topraklardan kovdun. Artık huzurundan uzak kalacak,
yeryüzünde aylak aylak dolaşacağım. Kim bulsa öldürecek beni."
Yar.4: 15 Bunun üzerine RAB, "Seni kim öldürürse, ondan yedi kez öç
alınacak" dedi. Kimse bulup öldürmesin diye Kayin'in üzerine bir nişan
koydu.
Yar.4: 16 Kayin RAB'bin huzurundan ayrıldı. Aden bahçesinin doğusunda, Nod*ff*
topraklarına yerleşti. D Not 4:16 "Nod": "Aylak" anlamına gelir.
Kayin'in Soyu
Yar.4: 17 Kayin karısıyla yattı. Karısı hamile kaldı ve Hanok'u doğurdu.
Kayin o sırada bir kent kurmaktaydı. Kente oğlu Hanok'un adını verdi.
Yar.4: 18 Hanok'tan İrat oldu. İrat'tan Mehuyael, Mehuyael'den Metuşael,
Metuşael'den Lemek oldu.
Yar.4: 19 Lemek iki kadınla evlendi. Birinin adı Âda, öbürünün ise Silla'ydı.
Yar.4: 20 Âda Yaval'ı doğurdu. Yaval sürü sahibi göçebelerin atasıydı.
Yar.4: 21 Kardeşinin adı Yuval'dı. Yuval lir ve ney çalanların atasıydı.
Yar.4: 22 Silla Tuval-Kayin'i doğurdu. Tuval-Kayin tunç* ve demirden çeşitli
kesici aletler yapardı. Tuval-Kayin'in kızkardeşi Naama'ydı.
Yar.4: 23 Lemek karılarına şöyle dedi: "Ey Âda ve Silla, beni dinleyin, Ey
Lemek'in karıları, sözlerime kulak verin. Beni yaraladığı için Bir adam
öldürdüm, Beni hırpaladığı için Bir genci öldürdüm.
Yar.4: 24 Kayin'in yedi kez öcü alınacaksa, Lemek'in yetmiş yedi kez öcü
alınmalı."
Yar.4: 25 Adem karısıyla yine yattı. Havva bir erkek çocuk doğurdu. "Tanrı
Kayin'in öldürdüğü Habil'in yerine bana başka bir oğul bağışladı" diyerek
çocuğa Şit*fg* adını verdi. D Not 4:25 "Şit": "Bağışlamak" anlamına gelir. O
zaman insanlar RAB'be yakarmaya başladı.
Yar.4: 26 Şit'in de bir oğlu oldu, adını Enoş koydu.
Adem'den Nuh'a (1Ta.1:1-4)
BÖLÜM 5
Yar.5: 1 Adem soyunun öyküsü: Tanrı insanı yarattığında onu kendine benzer
kıldı.
Yar.5: 2 Onları erkek ve dişi olarak yarattı ve kutsadı. Yaratıldıkları gün
onlara "İnsan" adını verdi.
Yar.5: 3 Adem 130 yaşındayken kendi suretinde, kendisine benzer bir oğlu
oldu. Ona Şit adını verdi.
Yar.5: 4 Şit'in doğumundan sonra Adem 800 yıl daha yaşadı. Başka oğulları,
kızları oldu.
Yar.5: 5 Adem toplam 930 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 6 Şit 105 yaşındayken oğlu Enoş doğdu.
Yar.5: 7 Enoş'un doğumundan sonra Şit 807 yıl daha yaşadı. Başka oğulları,
kızları oldu.
Yar.5: 8 Şit toplam 912 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 9 Enoş 90 yaşındayken oğlu Kenan doğdu.
Yar.5: 10 Kenan'ın doğumundan sonra Enoş 815 yıl daha yaşadı. Başka
oğulları, kızları oldu.
Yar.5: 11 Enoş toplam 905 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 12 Kenan 70 yaşındayken oğlu Mahalalel doğdu.
Yar.5: 13 Mahalalel'in doğumundan sonra Kenan 840 yıl daha yaşadı. Başka
oğulları, kızları oldu.
Yar.5: 14 Kenan toplam 910 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 15 Mahalalel 65 yaşındayken oğlu Yeret doğdu.
Yar.5: 16 Yeret'in doğumundan sonra Mahalalel 830 yıl daha yaşadı. Başka
oğulları, kızları oldu.
Yar.5: 17 Mahalalel toplam 895 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 18 Yeret 162 yaşındayken oğlu Hanok doğdu.
Yar.5: 19 Hanok'un doğumundan sonra Yeret 800 yıl daha yaşadı. Başka
oğulları, kızları oldu.
Yar.5: 20 Yeret toplam 962 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 21 Hanok 65 yaşındayken oğlu Metuşelah doğdu.
Yar.5: 22 Metuşelah'ın doğumundan sonra Hanok 300 yıl Tanrı yolunda yürüdü.
Başka oğulları, kızları oldu.
Yar.5: 23 Hanok toplam 365 yıl yaşadı.
Yar.5: 24 Tanrı yolunda yürüdü, sonra ortadan kayboldu; çünkü Tanrı onu
yanına almıştı.
Yar.5: 25 Metuşelah 187 yaşındayken oğlu Lemek doğdu.
Yar.5: 26 Lemek'in doğumundan sonra Metuşelah 782 yıl daha yaşadı. Başka
oğulları, kızları oldu.
Yar.5: 27 Metuşelah toplam 969 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 28 Lemek 182 yaşındayken bir oğlu oldu.
Yar.5: 29 "RAB'bin lanetlediği bu toprak yüzünden çektiğimiz eziyeti,
harcadığımız emeği bu çocuk hafifletip bizi rahatlatacak" diyerek çocuğa
Nuh*fh* adını verdi. D Not 5:29 "Nuh": "Rahatlık" anlamına gelir.
Yar.5: 30 Nuh'un doğumundan sonra Lemek 595 yıl daha yaşadı. Başka oğulları,
kızları oldu.
Yar.5: 31 Lemek toplam 777 yıl yaşadıktan sonra öldü.
Yar.5: 32 Nuh 500 yıl yaşadıktan sonra Sam, Ham, Yafet adlı oğulları doğdu.
Tufan
BÖLÜM 6
Yar.6: 1 Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu.
Yar.6: 2 İlahi varlıklar*fı* insan kızlarının güzelliğini görünce
beğendikleriyle evlendiler. D Not 6:2,4 "İlahi varlıklar": İbranice "Tanrı
oğulları". Bunların melek ya da Şit soyundan gelen insanlar olduğu
sanılıyor.
Yar.6: 3 RAB, "Ruhum insanda sonsuza dek kalmayacak, çünkü o ölümlüdür"
dedi, "İnsanın ömrü yüz yirmi yıl olacak."
Yar.6: 4 İlahi varlıkların*fı* insan kızlarıyla evlenip çocuk sahibi
oldukları günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller*fi* vardı. Bunlar eski
çağ kahramanları, ünlü kişilerdi. D Not 6:4 "Nefiller": İbranice sözcük
"Düşmüş kişiler" anlamına gelir. Septuaginta bunu "Devler" diye çevirir.
Aynı sözcük Say.13:32-33 ayetlerinde de geçer.
Yar.6: 5 RAB baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep
kötülükte.
Yar.6: 6 İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı.
Yar.6: 7 "Yarattığım insanları, hayvanları, sürüngenleri*, kuşları
yeryüzünden silip atacağım" dedi, "Çünkü onları yarattığıma pişman oldum."
Yar.6: 8 Ama Nuh RAB'bin gözünde lütuf buldu.
Yar.6: 9 Nuh'un öyküsü şöyledir: Nuh doğru bir insandı. Çağdaşları arasında
kusursuz biriydi. Tanrı yolunda yürüdü.
Yar.6: 10 Üç oğlu vardı: Sam, Ham, Yafet.
Yar.6: 11 Tanrı'nın gözünde yeryüzü bozulmuş, zorbalıkla dolmuştu.
Yar.6: 12 Tanrı yeryüzüne baktı ve her şeyin ne denli bozulduğunu gördü.
Çünkü insanlar yoldan çıkmıştı.
Yar.6: 13 Tanrı Nuh'a, "İnsanlığa son vereceğim" dedi, "Çünkü onlar yüzünden
yeryüzü zorbalıkla doldu. Onlarla birlikte yeryüzünü de yok edeceğim.
Yar.6: 14 Kendine gofer*fj* ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle,
içeriye kamaralar yap. D Not 6:14 "Gofer": Ne çeşit ağaç olduğu bilinmiyor.
Selvi ağacı olduğu sanılıyor.
Yar.6: 15 Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu üç yüz*fk*, genişliği elli*fl*,
yüksekliği otuz arşın*fm* olacak. D Not 6:15 "Üç yüz arşın": Yaklaşık 135 m.
6:15 "Elli arşın": Yaklaşık 22.5 m. 6:15 "Otuz arşın": Yaklaşık 13.5 m.
Yar.6: 16 Pencere de yap, boyu yukarıya doğru bir arşını*fn* bulsun. Kapıyı
geminin yan tarafına koy. Alt, orta ve üst güverteler yap. D Not 6:16 "Bir
arşın": Yaklaşık 45 cm.
Yar.6: 17 Yeryüzüne tufan göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün
canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her canlı ölecek.
Yar.6: 18 Ama seninle bir antlaşma yapacağım. Oğulların, karın, gelinlerinle
birlikte gemiye bin.
Yar.6: 19 Sağ kalabilmeleri için her canlı türünden bir erkek, bir dişi
olmak üzere birer çifti gemiye al.
Yar.6: 20 Çeşit çeşit kuşlar, hayvanlar, sürüngenler sağ kalmak için çifter
çifter sana gelecekler.
Yar.6: 21 Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ilerde
yemek üzere depola."
Yar.6: 22 Nuh Tanrı'nın bütün buyruklarını yerine getirdi.
BÖLÜM 7
Yar.7: 1 RAB Nuh'a, "Bütün ailenle birlikte gemiye bin" dedi, "Çünkü bu
kuşak içinde yalnız seni doğru buldum.
Yar.7: 2-3 Yeryüzünde soyları tükenmesin diye, yanına temiz sayılan
hayvanlardan erkek ve dişi olmak üzere yedişer çift, kirli sayılan
hayvanlardan birer çift, kuşlardan yedişer çift al.
Yar.7: 4 Çünkü yedi gün sonra yeryüzüne kırk gün kırk gece yağmur
yağdıracağım. Yarattığım her canlıyı yeryüzünden silip atacağım."
Yar.7: 5 Nuh RAB'bin bütün buyruklarını yerine getirdi.
Yar.7: 6 Yeryüzünde tufan koptuğunda Nuh altı yüz yaşındaydı.
Yar.7: 7 Nuh, oğulları, karısı, gelinleri tufandan kurtulmak için hep
birlikte gemiye bindiler.
Yar.7: 8-9 Tanrı'nın Nuh'a buyurduğu gibi temiz ve kirli sayılan her tür
hayvan, kuş ve sürüngenden* erkek ve dişi olmak üzere birer çift Nuh'a gelip
gemiye bindiler.
Yar.7: 10 Yedi gün sonra tufan koptu.
Yar.7: 11 Nuh altı yüz yaşındayken, o yılın ikinci ayının* on yedinci günü
enginlerin bütün kaynakları fışkırdı, göklerin kapakları açıldı.
Yar.7: 12 Yeryüzüne kırk gün kırk gece yağmur yağdı.
Yar.7: 13 Nuh, oğulları Sam, Ham, Yafet, Nuh'un karısıyla üç gelini tam o
gün gemiye bindiler.
Yar.7: 14 Onlarla birlikte her tür hayvan -evcil hayvanların, sürüngenlerin,
kuşların, uçan yaratıkların her türü- gemiye bindi.
Yar.7: 15 Soluk alan her tür canlı çifter çifter Nuh'un yanına gelip gemiye
bindi.
Yar.7: 16 Gemiye giren hayvanlar Tanrı'nın Nuh'a buyurduğu gibi erkek ve
dişiydi. RAB Nuh'un ardından kapıyı kapadı.
Yar.7: 17 Tufan kırk gün sürdü. Çoğalan sular gemiyi yerden yukarı kaldırdı.
Yar.7: 18 Sular yükseldi, çoğaldıkça çoğaldı; gemi suyun üzerinde yüzmeye
başladı.
Yar.7: 19 Sular öyle yükseldi ki, yeryüzündeki bütün yüksek dağlar su
altında kaldı.
Yar.7: 20 Yükselen sular dağları on beş arşın aştı. D Not 7:20 "On beş
arşın": Yaklaşık 6.8 m.
Yar.7: 21-22 Yeryüzünde yaşayan bütün canlılar yok oldu; kuşlar, evcil ve
yabanıl hayvanlar, sürüngenler, insanlar, soluk alan bütün canlılar öldü.
Yar.7: 23 RAB insanlardan evcil hayvanlara, sürüngenlerden kuşlara dek bütün
canlıları yok etti, yeryüzündeki her şey silinip gitti. Yalnız Nuh'la
gemidekiler kaldı.
Yar.7: 24 Sular yüz elli gün boyunca yeryüzünü kapladı.
Tufanın Sonu
BÖLÜM 8
Yar.8: 1 Sonra Tanrı Nuh'u ve gemideki evcil ve yabanıl hayvanları anımsadı.
Yeryüzünde bir rüzgar estirdi, sular alçalmaya başladı.
Yar.8: 2 Enginlerin kaynakları, göklerin kapakları kapandı. Yağmur dindi.
Yar.8: 3 Sular yeryüzünden çekilmeye başladı. Yüz elli gün geçtikten sonra
sular azaldı.
Yar.8: 4 Gemi yedinci ayın* on yedinci günü Ararat dağlarına oturdu.
Yar.8: 5 Sular onuncu aya kadar sürekli azaldı. Onuncu ayın birinde dağların
doruğu göründü.
Yar.8: 6 Kırk gün sonra Nuh yapmış olduğu geminin penceresini açtı.
Yar.8: 7 Kuzgunu dışarı gönderdi. Kuzgun sular kuruyuncaya kadar dönmedi,
uçup durdu.
Yar.8: 8 Bunun üzerine Nuh suların yeryüzünden çekilip çekilmediğini anlamak
için güvercini gönderdi.
Yar.8: 9 Güvercin konacak bir yer bulamadı, çünkü her yer suyla kaplıydı.
Gemiye, Nuh'un yanına döndü. Nuh uzanıp güvercini tuttu ve gemiye, yanına
aldı.
Yar.8: 10 Yedi gün daha bekledi, sonra güvercini yine dışarı saldı.
Yar.8: 11 Güvercin gagasında yeni kopmuş bir zeytin yaprağıyla akşamleyin
geri döndü. O zaman Nuh suların yeryüzünden çekilmiş olduğunu anladı.
Yar.8: 12 Yedi gün daha bekledikten sonra güvercini yine gönderdi. Bu kez
güvercin geri dönmedi.
Yar.8: 13 Nuh altı yüz bir yaşındayken, birinci ayın birinde yeryüzündeki
sular kurudu. Nuh geminin üstündeki kapağı kaldırınca toprağın kurumuş
olduğunu gördü.
Yar.8: 14 İkinci ayın yirmi yedinci günü toprak tümüyle kurumuştu.
Yar.8: 15-16 Tanrı Nuh'a, "Karın, oğulların ve gelinlerinle birlikte gemiden
çık" dedi,
Yar.8: 17 "Kendinle birlikte bütün canlıları, kuşları, hayvanları,
sürüngenleri* de çıkar. Üresinler, verimli olsunlar, yeryüzünde
çoğalsınlar."
Yar.8: 18 Nuh karısı, oğulları ve gelinleriyle birlikte gemiden çıktı.
Yar.8: 19 Bütün hayvanlar, sürüngenler, kuşlar, yeryüzünde yaşayan her tür
canlı da gemiyi terk etti.
Yar.8: 20 Nuh RAB'be bir sunak yaptı. Orada bütün temiz sayılan hayvanlarla
kuşlardan yakmalık sunular* sundu.
Yar.8: 21 Güzel kokudan hoşnut olan RAB içinden şöyle dedi: "İnsanlar
yüzünden yeryüzünü bir daha lanetlemeyeceğim. Çünkü insan yüreğindeki
eğilimler çocukluğundan beri kötüdür. Şimdi yaptığım gibi bütün canlıları
bir daha yok etmeyeceğim.
Yar.8: 22 "Dünya durdukça Ekin ekmek, biçmek, Sıcak, soğuk, Yaz, kış, Gece,
gündüz hep var olacaktır." Tanrı Nuh'la Antlaşma Yapıyor
BÖLÜM 9 Yar.9: 1 Tanrı, Nuh'u ve oğullarını kutsayarak, "Verimli olun,
çoğalıp yeryüzünü doldurun" dedi,
Yar.9: 2 "Yerdeki hayvanların, gökteki kuşların tümü sizden korkup ürkecek.
Yeryüzündeki bütün canlılar, denizdeki bütün balıklar sizin yönetiminize
verilmiştir.
Yar.9: 3 Bütün canlılar size yiyecek olacak. Yeşil bitkiler gibi, hepsini
size veriyorum.
Yar.9: 4 "Yalnız kanlı et yemeyeceksiniz, çünkü kan canı içerir.
Yar.9: 5 Sizin de kanınız dökülürse, hakkınızı kesinlikle arayacağım. Her
hayvandan hesabını soracağım. Her insandan, kardeşinin canına kıyan
herkesten hakkınızı arayacağım.
Yar.9: 6 "Kim insan kanı dökerse, Kendi kanı da insan tarafından
dökülecektir. Çünkü Tanrı insanı kendi suretinde yarattı.
Yar.9: 7 Verimli olun, çoğalın. Yeryüzünde üreyin, artın."
Yar.9: 8 Tanrı Nuh'a ve oğullarına şöyle dedi:
Yar.9: 9-10 "Sizinle ve gelecek kuşaklarınızla, sizinle birlikteki bütün
canlılarla -kuşlar, evcil ve yabanıl hayvanlar, gemiden çıkan bütün
hayvanlarla- antlaşmamı sürdürmek istiyorum.
Yar.9: 11 Sizinle antlaşmamı sürdüreceğim: Bir daha tufanla bütün canlılar
yok olmayacak. Yeryüzünü yok eden tufan bir daha olmayacak."
Yar.9: 12 Tanrı şöyle sürdürdü konuşmasını: "Sizinle ve bütün canlılarla
kuşaklar boyu sonsuza dek sürecek antlaşmamın belirtisi şu olacak:
Yar.9: 13 Yayımı bulutlara yerleştireceğim ve bu, yeryüzüyle aramdaki
antlaşmanın belirtisi olacak.
Yar.9: 14 Yeryüzüne ne zaman bulut göndersem, yayım bulutların arasında ne
zaman görünse,
Yar.9: 15 sizinle ve bütün canlı varlıklarla yaptığım antlaşmayı
anımsayacağım: Canlıları yok edecek bir tufan bir daha olmayacak.
Yar.9: 16 Ne zaman bulutlarda yay görünse, ona bakıp yeryüzünde yaşayan
bütün canlılarla yaptığım sonsuza dek geçerli antlaşmayı anımsayacağım."
Yar.9: 17 Tanrı Nuh'a, "Kendimle yeryüzündeki bütün canlılar arasında
sürdüreceğim antlaşmanın belirtisi budur" dedi.
Nuh'un Oğulları Yar.9: 18 Gemiden çıkan Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet
idi. Ham Kenan'ın babasıydı.
Yar.9: 19 Nuh'un üç oğlu bunlardı. Yeryüzüne yayılan bütün insanlar onlardan
üredi.
Yar.9: 20 Nuh çiftçiydi, ilk bağı o dikti.
Yar.9: 21 Şarap içip sarhoş oldu, çadırının içinde çırılçıplak uzandı.
Yar.9: 22 Kenan'ın babası olan Ham babasının çıplak olduğunu görünce dışarı
çıkıp iki kardeşine anlattı.
Yar.9: 23 Sam'la Yafet bir giysi alıp omuzlarına attılar, geri geri
yürüyerek çıplak babalarını örttüler. Babalarını çıplak görmemek için
yüzlerini öbür yana çevirdiler.
Yar.9: 24 Nuh ayılınca küçük oğlunun ne yaptığını anlayarak,
Yar.9: 25 şöyle dedi: "Kenan'a lanet olsun, Köleler kölesi olsun
kardeşlerine.
Yar.9: 26 Övgüler olsun Sam'ın Tanrısı RAB'be, Kenan Sam'a kul olsun.
Yar.9: 27 Tanrı Yafet'e*fö* bolluk versin, Sam'ın çadırlarında yaşasın,
Kenan Yafet'e kul olsun." D Not9:27 "Yafet": "Bolluk, genişlik" anlamına
gelir. Yar.9: 28 Nuh tufandan sonra üç yüz elli yıl daha yaşadı.
Yar.9: 29 Toplam dokuz yüz elli yıl yaşadıktan sonra öldü.
Nuh Oğullarının Soyu(1Ta.1:5-23)
BÖLÜM 10
Yar.10: 1 Nuh'un oğulları Sam, Ham ve Yafet'in öyküsü şudur:Tufandan sonra
bunların birçok oğlu oldu.
Yar.10: 2 Yafet'in oğulları: Gomer, Magog, Meday, Yâvan, Tuval, Meşek,Tiras.
Yar.10: 3 Gomer'in oğulları: Aşkenaz, Rifat, Togarma.
Yar.10: 4 Yâvan'ın oğulları: Elişa, Tarşiş, Kittim, Rodanim.
Yar.10: 5 Kıyılarda yaşayan insanların ataları bunlardır. Ülkelerindeçeşitli
dillere, uluslarında çeşitli boylara bölündüler.
Yar.10: 6 Ham'ın oğulları: Kûş, Misrayim, Pût, Kenan.
Yar.10: 7 Kûş'un oğulları: Seva, Havila, Savta, Raama, Savteka.Raama'nın
oğulları: Şeva, Dedan.
Yar.10: 8 Kûş'un Nemrut adında bir oğlu oldu. Yiğitliğiyle yeryüzüneün
saldı.
Yar.10: 9 RAB'bin önünde yiğit bir avcıydı. "RAB'bin önünde Nemrutgibi yiğit
avcı" sözü buradan gelir.
Yar.10: 10 İlkin Şinar topraklarında, Babil, Erek, Akat, Kalnekentlerinde
krallık yaptı.
Yar.10: 11-12 Sonra Asur'a giderek Ninova, Rehovot-İr, Kalah kentlerini ve
Ninova'yla önemli bir kent olan Kalah arasında Resen'i kurdu.
Yar.10: 13-14 Misrayim Ludlular'ın, Anamlılar'ın, Lehavlılar'ın,
Naftuhlular'ın, Patruslular'ın, Filistliler'in ataları olan Kasluhlular'ın
ve Kaftorlular'ın atasıydı.
Yar.10: 15-18 Kenan ilk oğlu olan Sidon'un*fp* babası ve Hititler'in*,Yevuslular'ın,
Amorlular'ın, Girgaşlılar'ın, Hivliler'in,Arklılar'ın, Sinliler'in,
Arvatlılar'ın, Semarlılar'ın,Hamalılar'ın atasıydı. Kenan boyları daha sonra
dağıldı.D Not 10:15-18 "Sidon": Saydalılar'ın atası.
Yar.10: 19 Kenan sınırı Sayda'dan Gerar, Gazze, Sodom, Gomora, Admave
Sevoyim'e doğru Laşa'ya kadar uzanıyordu.
Yar.10: 20 Ülkelerinde ve uluslarında çeşitli boylara ve dillerebölünen
Hamoğulları bunlardı.
Yar.10: 21 Yafet'in ağabeyi olan Sam'ın da çocukları oldu. Sam bütünEver
soyunun atasıydı.
Yar.10: 22 Sam'ın oğulları: Elam, Asur, Arpakşat, Lud, Aram.
Yar.10: 23 Aram'ın oğulları: Ûs, Hul, Geter, Maş.
Yar.10: 24 Arpakşat Şelah'ın babasıydı*fr*. Şelah'tan Ever oldu.D Not 10:24
Masoretik metin "Arpakşat Şelah'ın babasıydı", Septuaginta "Arpakşat
Kenan'ın babasıydı, Kenan Şelah'ın babasıydı."
Yar.10: 25 Ever'in iki oğlu oldu. Birinin adı Pelek'ti*fs*; çünkü
yeryüzündeki insanlar onun yaşadığı dönemde bölündü. Kardeşinin adı
Yoktan'dı.D Not 10:25 "Pelek": "Bölünme" anlamına gelir.
Yar.10: 26-29 Yoktan Almodat'ın, Şelef'in, Hasarmavet'in, Yerah'ın,
Hadoram'ın, Uzal'ın, Dikla'nın, Oval'ın, Avimael'in, Şeva'nın, Ofir'in,
Havila'nın, Yovav'ın atasıydı. Bunların hepsi Yoktan'ın soyundandı.
Yar.10: 30 Doğuda, Meşa'dan Sefar'a uzanan dağlık bölgede yaşarlardı.
Yar.10: 31 Ülkelerinde ve uluslarında çeşitli boylara ve dillere bölünen
Samoğulları bunlardı.
Yar.10: 32 Tufandan sonra kayda geçen, ulus ulus, boy boy yeryüzüneyayılan
bütün bu insanlar Nuh'un soyundan gelmedir.
Babil Kulesi
BÖLÜM 11
Yar.11: 1 Başlangıçta dünyadaki bütün insanlar aynı dili konuşur,
aynısözleri kullanırlardı.
Yar.11: 2 Doğuya göçerlerken Şinar bölgesinde bir ova bulup orayayerleştiler.
Yar.11: 3 Birbirlerine, "Gelin, tuğla yapıp iyice pişirelim" dediler.Taş
yerine tuğla, harç yerine zift kullandılar.
Yar.11: 4 Sonra, "Kendimize bir kent kuralım" dediler, "Göklereerişecek bir
kule dikip ün salalım. Böylece yeryüzüne dağılmayız."
Yar.11: 5 RAB insanların yaptığı kentle kuleyi görmek için aşağıya indi.
Yar.11: 6 "Tek bir halk olup aynı dili konuşarak bunu yapmaya başladıklarına
göre, düşündüklerini gerçekleştirecek, hiçbir engel tanımayacaklar" dedi,
Yar.11: 7 "Gelin, aşağı inip dillerini karıştıralım ki, birbirlerini
anlamasınlar."
Yar.11: 8 Böylece RAB onları yeryüzüne dağıtarak kentin yapımını durdurdu.
Yar.11: 9 Bu nedenle kente Babil*fş* adı verildi. Çünkü RAB bütün insanların
dilini orada karıştırmış ve onları yeryüzünün dört bucağına dağıtmıştı.D Not
11:9 "Babil": İbranice "Kargaşa" sözcüğünü çağrıştırır.
Sam'dan Avram'a(1Ta.1:24-27)
Yar.11: 10 Sam'ın soyunun öyküsü: Tufandan iki yıl sonra Sam 100yaşındayken
oğlu Arpakşat doğdu.
Yar.11: 11 Arpakşat'ın doğumundan sonra Sam 500 yıl daha yaşadı.
Başkaoğulları, kızları oldu.
Yar.11: 12 Arpakşat 35 yaşındayken oğlu Şelah doğdu.
Yar.11: 13 Şelah'ın doğumundan sonra Arpakşat 403 yıl daha yaşadı.Başka
oğulları, kızları oldu*ft*.D Not 11:12-13 Septuaginta "Arpakşat 35
yaşındayken oğlu Kenan doğdu. Kenan'ın doğumundan sonra Arpakşat 430 yıl
daha yaşadı. Başka oğulları, kızları oldu. Kenan 130 yaşındayken oğlu Şelah
doğdu. Şelah'ın doğumundan sonra Kenan 330 yıl daha yaşadı. Başka oğulları,
kızları oldu" (bkz. Luk.3:35-36).
Yar.11: 14 Şelah 30 yaşındayken oğlu Ever doğdu.
Yar.11: 15 Ever'in doğumundan sonra Şelah 403 yıl daha yaşadı. Başkaoğulları,
kızları oldu.
Yar.11: 16 Ever 34 yaşındayken oğlu Pelek doğdu.
Yar.11: 17 Pelek'in doğumundan sonra Ever 430 yıl daha yaşadı. Başkaoğulları,
kızları oldu.
Yar.11: 18 Pelek 30 yaşındayken oğlu Reu doğdu.
Yar.11: 19 Reu'nun doğumundan sonra Pelek 209 yıl daha yaşadı. Başkaoğulları,
kızları oldu.
Yar.11: 20 Reu 32 yaşındayken oğlu Seruk doğdu.
Yar.11: 21 Seruk'un doğumundan sonra Reu 207 yıl daha yaşadı. Başkaoğulları,
kızları oldu.
Yar.11: 22 Seruk 30 yaşındayken oğlu Nahor doğdu.
Yar.11: 23 Nahor'un doğumundan sonra Seruk 200 yıl daha yaşadı.
Başkaoğulları, kızları oldu.
Yar.11: 24 Nahor 29 yaşındayken oğlu Terah doğdu.
Yar.11: 25 Terah'ın doğumundan sonra Nahor 119 yıl daha yaşadı.
Başkaoğulları, kızları oldu.
Yar.11: 26 Yetmiş yaşından sonra Terah'ın Avram, Nahor ve Haran adlıoğulları
oldu.
Yar.11: 27 Terah soyunun öyküsü: Terah Avram, Nahor ve Haran'ınbabasıydı.
Haran'ın Lut adlı bir oğlu oldu.
Yar.11: 28 Haran, babası Terah henüz sağken, doğduğu ülkede,Kildaniler'in*
Ur Kenti'nde öldü.
Yar.11: 29 Avram'la Nahor evlendiler. Avram'ın karısının adı Saray,Nahor'unkinin
adı Milka'ydı. Milka Yiska'nın babası Haran'ın kızıydı.
Yar.11: 30 Saray kısırdı, çocuğu olmuyordu.
Yar.11: 31 Terah, oğlu Avram'ı, Haran'ın oğlu olan torunu Lut'u ve Avram'ın
karısı olan gelini Saray'ı yanına aldı. Kenan ülkesine gitmek üzere
Kildaniler'in Ur Kenti'nden ayrıldılar. Harran'a gidip oraya yerleştiler.
Yar.11: 32 Terah iki yüz beş yıl yaşadıktan sonra Harran'da öldü
Avram'a Çağrı
BÖLÜM 12
Yar.12: 1 RAB Avram'a, "Ülkeni, akrabalarını, baba evini bırak,
sanagöstereceğim ülkeye git" dedi,
Yar.12: 2 "Seni büyük bir ulus yapacağım, Seni kutsayacak, sana ün
kazandıracağım, Bereket kaynağı olacaksın.
Yar.12: 3 Seni kutsayanları kutsayacak, Seni lanetleyeni lanetleyeceğim.
Yeryüzündeki bütün halklar Senin aracılığınla kutsanacak."
Yar.12: 4 Avram RAB'bin buyurduğu gibi yola çıktı. Lut da onunlabirlikte
gitti. Avram Harran'dan ayrıldığı zaman yetmiş beş yaşındaydı.
Yar.12: 5 Karısı Saray'ı, yeğeni Lut'u, Harran'da kazandıkları malları,
edindikleri uşakları yanına alıp Kenan ülkesine doğru yola çıktı. Oraya
vardılar.
Yar.12: 6 Avram ülke boyunca Şekem'deki More meşesine kadar ilerledi.O
günlerde orada Kenanlılar yaşıyordu.
Yar.12: 7 RAB Avram'a görünerek, "Bu toprakları senin soyuna vereceğim"
dedi. Avram kendisine görünen RAB'be orada bir sunak yaptı.
Yar.12: 8 Oradan Beytel'in doğusundaki dağlık bölgeye doğru gitti.Çadırını
batıdaki Beytel'le doğudaki Ay Kenti'nin arasına kurdu.Orada RAB'be bir
sunak yapıp RAB'be yakardı.
Yar.12: 9 Sonra kona göçe Negev'e doğru ilerledi.
Avram Mısır'da
Yar.12: 10 Ülkedeki şiddetli kıtlık yüzünden Avram geçici bir süreiçin
Mısır'a gitti.
Yar.12: 11 Mısır'a yaklaştıklarında karısı Saray'a, "Güzel bir kadınolduğunu
biliyorum" dedi,
Yar.12: 12 "Olur ki Mısırlılar seni görüp, 'Bu onun karısı' diyerekbeni
öldürür, seni sağ bırakırlar.
Yar.12: 13 Lütfen, 'Onun kızkardeşiyim' de ki, senin hatırın için banaiyi
davransınlar, canıma dokunmasınlar."
Yar.12: 14 Avram Mısır'a girince, Mısırlılar karısının çok güzelolduğunu
farkettiler.
Yar.12: 15 Kadını gören firavunun adamları, güzelliğini firavunaövdüler.
Kadın saraya alındı.
Yar.12: 16 Onun hatırı için firavun Avram'a iyi davrandı. Avram davar,sığır,
erkek ve dişi eşek, erkek ve kadın köle, deve sahibi oldu.
Yar.12: 17 RAB Avram'ın karısı Saray yüzünden firavunla ev halkınınbaşına
korkunç felaketler getirdi.
Yar.12: 18 Firavun Avram'ı çağırtarak, "Nedir bana bu yaptığın?" dedi,"Neden
Saray'ın karın olduğunu söylemedin?
Yar.12: 19 Niçin 'Saray kızkardeşimdir' diyerek onunla evlenmeme izinverdin?
Al karını, git!"
Yar.12: 20 Firavun Avram için adamlarına buyruk verdi. BöyleceAvram'la
karısını sahip olduğu her şeyle birlikte gönderdiler.
Avram'la Lut'un Ayrılması
BÖLÜM 13
Yar.13: 1 Avram, karısı ve sahip olduğu her şeyle birlikte Mısır'danayrılıp
Negev'e doğru gitti. Lut da onunla birlikteydi.
Yar.13: 2 Avram çok zengindi. Sürüleri, altınları, gümüşleri vardı.
Yar.13: 3 Negev'den başlayıp bir yerden öbürüne göçerek Beytel'e kadargitti.
Beytel'le Ay Kenti arasında daha önce çadırını kurmuş olduğu yere vardı.
Yar.13: 4 Önceden yapmış olduğu sunağın bulunduğu yere gidip oradaRAB'be
yakardı.
Yar.13: 5 Avram'la birlikte göçen Lut'un da davarları, sığırları, çadırları
vardı.
Yar.13: 6 Malları öyle çoktu ki, toprak birlikte yaşamalarına elvermedi; yan
yana yaşayamadılar.
Yar.13: 7 Avram'ın çobanlarıyla Lut'un çobanları arasında kavga çıktı.-O
günlerde Kenanlılar'la Perizliler de orada yaşıyorlardı.-
Yar.13: 8 Avram Lut'a, "Biz akrabayız" dedi, "Bu yüzden aramızda
daçobanlarımız arasında da kavga çıkmasın.
Yar.13: 9 Bütün topraklar senin önünde. Gel, ayrılalım. Sen solagidersen,
ben sağa gideceğim. Sen sağa gidersen, ben sola gideceğim."
Yar.13: 10 Lut çevresine baktı. Şeria Ovası'nın tümü RAB'bin bahçesi gibi,
Soar'a doğru giderken Mısır toprakları gibiydi. Her yerde bol su vardı. RAB
Sodom ve Gomora kentlerini yok etmeden önce ova böyleydi.
Yar.13: 11 Lut kendine Şeria Ovası'nın tümünü seçerek doğuya doğrugöçtü.
Birbirlerinden ayrıldılar.
Yar.13: 12 Avram Kenan topraklarında kaldı. Lut ovadaki kentlerinarasına
yerleşti, Sodom'a yakın bir yere çadır kurdu.
Yar.13: 13 Sodom halkı çok kötüydü. RAB'be karşı büyük günah işliyordu.
Yar.13: 14 Lut Avram'dan ayrıldıktan sonra, RAB Avram'a, "Bulunduğunyerden
kuzeye, güneye, doğuya, batıya dikkatle bak" dedi,
Yar.13: 15 "Gördüğün bütün toprakları sonsuza dek sana ve soyuna vereceğim.
Yar.13: 16 Soyunu toprağın tozu kadar çoğaltacağım. Öyle ki, biri çıkıp da
toprağın tozunu sayabilirse, senin soyunu da sayabilecek.
Yar.13: 17 Kalk, sana vereceğim toprakları boydan boya dolaş."
Yar.13: 18 Avram çadırını söktü, gidip Hevron'daki Mamre meşeliğineyerleşti.
Orada RAB'be bir sunak yaptı.
Avram Lut'u Kurtarıyor
BÖLÜM 14
Yar.14: 1 Bu arada Şinar*fu* Kralı Amrafel, Ellasar Kralı Aryok, ElamKralı
Kedorlaomer ve Goyim Kralı TidalD Not 14:1 "Şinar", yani "Babil".
Yar.14: 2 Sodom Kralı Bera'ya, Gomora Kralı Birşa'ya, Adma KralıŞinav'a,
Sevoyim Kralı Şemever'e ve Bala -Soar- Kralı'na karşı savaş açtı.
Yar.14: 3 Bu son beş kral bugün Lut Gölü olan Siddim Vadisi'ndegüçlerini
birleştirmişti.
Yar.14: 4 Bu krallar on iki yıl Kedorlaomer'in egemenliği altındayaşamış, on
üçüncü yıl ona başkaldırmışlardı.
Yar.14: 5-6 On dördüncü yıl Kedorlaomer'le onu destekleyen öbürkrallar gelip
Aşterot-Karnayim'de Refalılar'ı, Ham'da Zuzlular'ı,Şave-Kiryatayim'de
Emliler'i, çöl kenarındaki El-Paran'a kadaruzanan dağlık Seir bölgesinde
Horlular'ı bozguna uğrattılar.
Yar.14: 7 Oradan geri dönüp Eyn-Mişpat'a -Kadeş'e- gittiler. Amalekliler'in
bütün topraklarını alarak Haseson-Tamar'da yaşayan Amorlular'ı bozguna
uğrattılar.
Yar.14: 8-9 Bunun üzerine Sodom, Gomora, Adma, Sevoyim, Bala -Soar-kralları
yola çıktı. Bu beş kral dört krala -Elam Kralı Kedorlaomer, Goyim Kralı
Tidal, Şinar Kralı Amrafel, Ellasar Kralı Aryok'a- karşı Siddim Vadisi'nde
savaş düzenine girdiler.
Yar.14: 10 Siddim Vadisi zift çukurlarıyla doluydu. Sodom ve Gomorakralları
kaçarken adamlarından bazıları bu çukurlara düştü. Sağ kalanlarsa dağlara
kaçtı.
Yar.14: 11 Dört kral Sodom ve Gomora'nın bütün malını ve yiyeceğinialıp
gitti.
Yar.14: 12 Avram'ın yeğeni Lut'la mallarını da götürdüler. Çünkü o
daSodom'da yaşıyordu.
Yar.14: 13 Oradan kaçıp kurtulan biri gelip İbrani Avram'a durumubildirdi.
Avram Eşkol'la Aner'in kardeşi Amorlu Mamre'ninmeşeliğinde yaşıyordu.
Bunların hepsi Avram'dan yanaydılar.
Yar.14: 14 Avram yeğeni Lut'un tutsak alındığını duyunca, evinde
doğupyetişmiş üç yüz on sekiz adamını yanına alarak dört kralı Dan'a kadar
kovaladı.
Yar.14: 15 Adamlarını gruplara ayırdı, gece saldırıp onları bozgunauğratarak
Şam'ın kuzeyindeki Hova'ya kadar kovaladı.
Yar.14: 16 Yağmalanan bütün malı, yeğeni Lut'la mallarını, kadınlarıve halkı
geri getirdi.
Melkisedek Avram'ı Kutsuyor
Yar.14: 17 Avram Kedorlaomer'le onu destekleyen kralları bozguna uğratıp
dönünce, Sodom Kralı onu karşılamak için Kral Vadisi olan Şave Vadisi'ne
gitti.
Yar.14: 18 Yüce Tanrı'nın kâhini* olan Şalem Kralı Melkisedek ekmek ve şarap
getirdi.
Yar.14: 19 Avram'ı kutsayarak şöyle dedi: "Yeri göğü yaratan yüce Tanrı
Avram'ı kutsasın,
Yar.14: 20 Düşmanlarını onun eline teslim eden yüce Tanrı'ya övgülerolsun."
Bunun üzerine Avram her şeyin ondalığını Melkisedek'e verdi.
Yar.14: 21 Sodom Kralı Avram'a, "Adamlarımı bana ver, mallar sanakalsın"
dedi.
Yar.14: 22-23 Avram Sodom Kralı'na, "Yeri göğü yaratan yüce Tanrı RAB'bin
önünde sana ait hiçbir şey, bir iplik, bir çarık bağı bile almayacağıma ant
içerim" diye karşılık verdi, "Öyle ki, 'Avram'ı zengin ettim' demeyesin.
Yar.14: 24 Yalnız, adamlarımın yedikleri bunun dışında. Bir de
benidestekleyen Aner, Eşkol ve Mamre paylarına düşeni alsınlar."
Rab'bin Avram'la Yaptığı Antlaşma
BÖLÜM 15
Yar 15:1 Bundan sonra RAB bir görümde Avram'a, "Korkma, Avram" diyeseslendi,
"Senin kalkanın benim. Ödülün çok büyük olacak."
Yar 15:2 Avram, "Ey Egemen RAB, bana ne vereceksin?" dedi, "Çocuksahibi
olamadım. Evim Şamlı Eliezer'e kalacak.
Yar.15: 3 Bana çocuk vermediğin için evimdeki bir uşak mirasçım olacak."
Yar.15: 4 RAB yine seslendi: "O mirasçın olmayacak, öz çocuğun mirasçın
olacak."
Yar.15: 5 Sonra Avram'ı dışarı çıkararak, "Göklere bak" dedi, "Yıldızları
sayabilir misin? İşte, soyun o kadar çok olacak."
Yar.15: 6 Avram RAB'be iman etti, RAB bunu ona doğruluk saydı.
Yar.15: 7 Tanrı Avram'a, "Bu toprakları sana miras olarak vermek
içinKildaniler'in* Ur Kenti'nden seni çıkaran RAB benim" dedi.
Yar.15: 8 Avram, "Ey Egemen RAB, bu toprakları miras alacağımı
nasılbileceğim?" diye sordu.
Yar.15: 9 RAB, "Bana bir düve, bir keçi, bir de koç getir" dedi,"Hepsi üçer
yaşında olsun. Bir de kumruyla güvercin yavrusu getir."
Yar.15: 10 Avram hepsini getirdi, ortadan kesip parçaları birbirinekarşı
dizdi. Yalnız kuşları kesmedi.
Yar.15: 11 Leşlerin üzerine konan yırtıcı kuşları kovdu.
Yar.15: 12 Güneş batarken Avram derin bir uykuya daldı. Üzerine dehşetverici
zifiri bir karanlık çöktü.
Yar.15: 13 RAB Avram'a şöyle dedi: "Şunu iyi bil ki, senin soyun yabancı bir
ülkede, gurbette yaşayacak. Dört yüz yıl kölelik edip baskı görecek.
Yar.15: 14 Ama soyuna kölelik yaptıran ulusu cezalandıracağım. Sonrasoyun
oradan büyük mal varlığıyla çıkacak.
Yar.15: 15 Sen de esenlik içinde atalarına kavuşacaksın. İleri yaştaölüp
gömüleceksin.
Yar.15: 16 Soyunun dördüncü kuşağı buraya geri dönecek. ÇünküAmorlular'ın
yaptığı kötülükler henüz doruğa varmadı."
Yar.15: 17 Güneş batıp karanlık çökünce, dumanlı bir mangalla alevlibir
meşale göründü ve kesilen hayvan parçalarının arasından geçti.
Yar.15: 18-21 O gün RAB Avram'la antlaşma yaparak ona şöyle dedi:"Mısır
Irmağı'ndan büyük Fırat Irmağı'na kadar uzanan butoprakları -Ken, Keniz,
Kadmon, Hitit*, Periz, Refa, Amor, Kenan,Girgaş ve Yevus topraklarını- senin
soyuna vereceğim."
Hacer ile İsmail
BÖLÜM 16
Yar.16: 1 Karısı Saray Avram'a çocuk verememişti. Saray'ın Haceradında
Mısırlı bir cariyesi vardı.
Yar.16: 2 Saray Avram'a, "RAB çocuk sahibi olmamı engelledi" dedi,"Lütfen,
cariyemle yat. Belki bu yoldan bir çocuk sahibi olabilirim." Avram Saray'ın
sözünü dinledi.
Yar.16: 3 Saray Mısırlı cariyesi Hacer'i kocası Avram'a karı olarak verdi.
Bu olay Avram Kenan'da on yıl yaşadıktan sonra oldu.
Yar.16: 4 Avram Hacer'le yattı, Hacer hamile kaldı. Hacer hamileolduğunu
anlayınca, hanımını küçük görmeye başladı.
Yar.16: 5 Saray Avram'a, "Bu haksızlık senin yüzünden başıma geldi!"dedi,
"Cariyemi koynuna soktum. Hamile olduğunu anlayınca beniküçük görmeye
başladı. İkimiz arasında RAB karar versin."
Yar.16: 6 Avram, "Cariyen senin elinde" dedi, "Neyi uygun görürsen yap."
Böylece Saray cariyesine sert davranmaya başladı. Hacer onun yanından kaçtı.
Yar.16: 7 RAB'bin meleği Hacer'i çölde bir pınarın, Şur yolundaki pınarın
başında buldu.
Yar.16: 8 Ona, "Saray'ın cariyesi Hacer, nereden gelip nereye gidiyorsun?"
diye sordu. Hacer, "Hanımım Saray'dan kaçıyorum" diye yanıtladı.
Yar.16: 9 RAB'bin meleği, "Hanımına dön ve ona boyun eğ" dedi,
Yar.16: 10 "Senin soyunu öyle çoğaltacağım ki, kimse sayamayacak.
Yar.16: 11 "İşte hamilesin, bir oğlun olacak, Adını İsmail*fü*
koyacaksın.Çünkü RAB sıkıntı içindeki yakarışını işitti.D Not 16:11
"İsmail": "Tanrı işitir" anlamına gelir.
Yar.16: 12 Oğlun yaban eşeğine benzer bir adam olacak, O herkese, herkes de
ona karşı çıkacak. Kardeşlerinin hepsiyle çekişme içinde yaşayacak*fv*."D
Not 16:12 "Kardeşlerinin hepsiyle çekişme içinde yaşayacak" ya da "Bütün
kardeşlerinin yaşadığı yerin doğusuna yerleşecek".
Yar.16: 13 Hacer, "Beni gören Tanrı'yı gerçekten gördüm mü?" diyerek
kendisiyle konuşan RAB'be "El-Roi*fy*" adını verdi.D Not 16:13 "El-Roi":
"Beni gören Tanrı" anlamına gelir.
Yar.16: 14 Bu yüzden Kadeş'le Beret arasındaki o kuyuya Beer-Lahay-Roi*fz*
adı verildi.D Not 16:14 "Beer-Lahay-Roi": "Tanrı'yı görüp sağ kalanın
kuyusu" anlamına gelir.
Yar.16: 15 Hacer Avram'a bir erkek çocuk doğurdu. Avram çocuğun adınıİsmail
koydu.
Yar.16: 16 Hacer İsmail'i doğurduğunda, Avram seksen altı yaşındaydı.
Sünnet: Antlaşma Simgesi
BÖLÜM 17
Yar.17: 1 Avram doksan dokuz yaşındayken RAB ona görünerek, "Ben HerŞeye
Gücü Yeten Tanrı'yım" dedi, "Benim yolumda yürü, kusursuz ol.
Yar.17: 2 Seninle yaptığım antlaşmayı sürdürecek, soyunu
alabildiğineçoğaltacağım."
Yar.17: 3 Avram yüzüstü yere kapandı. Tanrı,
Yar.17: 4 "Seninle yaptığım antlaşma şudur" dedi, "Birçok ulusun
babasıolacaksın.
Yar.17: 5 Artık adın Avram*fa* değil, İbrahim*fb* olacak. Çünkü senibirçok
ulusun babası yapacağım.D Not 17:5 "Avram": "Yüce Baba" anlamına gelir.17:5
"İbrahim": İbranice Avraham, "Çokların babası" anlamına gelir.
Yar.17: 6 Seni çok verimli kılacağım. Soyundan uluslar doğacak,krallar
çıkacak.
Yar.17: 7 Antlaşmamı seninle ve soyunla kuşaklar boyunca, sonsuza
deksürdüreceğim. Senin, senden sonra da soyunun Tanrısı olacağım.
Yar.17: 8 Bir yabancı olarak yaşadığın toprakları, bütün Kenan ülkesini
sonsuza dek mülkünüz olmak üzere sana ve soyuna vereceğim. Onların Tanrısı
olacağım."
Yar.17: 9 Tanrı İbrahim'e, "Sen ve soyun kuşaklar boyu antlaşmamabağlı
kalmalısınız" dedi,
Yar.17: 10 "Seninle ve soyunla yaptığım antlaşmanın koşulu şudur:Aranızdaki
erkeklerin hepsi sünnet edilecek.
Yar.17: 11 Sünnet olmalısınız. Sünnet aramızdaki antlaşmanın belirtisiolacak.
Yar.17: 12 Evinizde doğmuş ya da soyunuzdan olmayan bir yabancıdansatın
alınmış köleler dahil sekiz günlük her erkek çocuk sünnetedilecek. Gelecek
kuşaklarınız boyunca sürecek bu.
Yar.17: 13 Evinizde doğan ya da satın aldığınız her çocuk kesinliklesünnet
edilecek. Bedeninizdeki bu belirti sonsuza dek sürecekantlaşmamın simgesi
olacak.
Yar.17: 14 Sünnet edilmemiş her erkek halkının arasından atılacak,çünkü
antlaşmamı bozmuş demektir."
Yar.17: 15 Tanrı, "Karın Saray'a gelince, ona artık Saraydemeyeceksin" dedi,
"Bundan böyle onun adı Sara*fc* olacak.D Not 17:15 "Sara": "Prenses"
anlamına gelir.
Yar.17: 16 Onu kutsayacak, ondan sana bir oğul vereceğim. Onu kutsayacağım,
ulusların anası olacak. Halkların kralları onun soyundan çıkacak."
Yar.17: 17 İbrahim yüzüstü yere kapandı ve güldü. İçinden, "Yüz yaşında bir
adam çocuk sahibi olabilir mi?" dedi, "Doksan yaşındaki Sara doğurabilir
mi?"
Yar.17: 18 Sonra Tanrı'ya, "Keşke İsmail'i mirasçım kabul etseydin!" dedi.
Yar.17: 19 Tanrı, "Hayır. Ama karın Sara sana bir oğul doğuracak, adını
İshak*fç* koyacaksın" dedi, "Onunla ve soyuyla antlaşmamı sonsuza dek
sürdüreceğim.D Not 17:19 "İshak": "Güler" anlamına gelir.
Yar.17: 20 İsmail'e gelince, seni işittim. Onu kutsayacak, verimli kılacak,
soyunu alabildiğine çoğaltacağım. On iki beyin babası olacak. Soyunu büyük
bir ulus yapacağım.
Yar.17: 21 Ancak antlaşmamı gelecek yıl bu zaman Sara'nın doğuracağıoğlun
İshak'la sürdüreceğim."
Yar.17: 22 Tanrı İbrahim'le konuşmasını bitirince ondan ayrılıpyukarıya
çekildi.
Yar.17: 23 İbrahim evindeki bütün erkekleri -oğlu İsmail'i, evindedoğanların,
satın aldığı uşakların hepsini- Tanrı'nın kendisinebuyurduğu gibi o gün
sünnet ettirdi.
Yar.17: 24 İbrahim sünnet olduğunda doksan dokuz yaşındaydı.
Yar.17: 25 Oğlu İsmail on üç yaşında sünnet oldu.
Yar.17: 26 İbrahim, oğlu İsmail'le aynı gün sünnet edildi.
Yar.17: 27 İbrahim'in evindeki bütün erkekler -evinde doğanlar
veyabancılardan satın alınanlar- onunla birlikte sünnet oldu.
Üç Konuk
BÖLÜM 18
Yar.18: 1 İbrahim günün sıcak saatlerinde Mamre meşeliğindekiçadırının
önünde otururken, RAB kendisine göründü.
Yar.18: 2 İbrahim karşısında üç adamın durduğunu gördü. Onları görürgörmez
karşılamaya koştu. Yere kapanarak birine,
Yar.18: 3 "Ey efendim, eğer gözünde lütuf bulduysam, lütfen kulununyanından
ayrılma" dedi,
Yar.18: 4 "Biraz su getirteyim, ayaklarınızı yıkayın. Şu ağacınaltında
dinlenin.
Yar.18: 5 Madem kulunuza konuk geldiniz, bırakın size yiyecek birşeyler
getireyim. Biraz dinlendikten sonra yolunuza devam edersiniz."Adamlar,
"Peki, dediğin gibi olsun" dediler.
Yar.18: 6 İbrahim hemen çadıra, Sara'nın yanına gitti. Ona, "Hemen üçsea*fd*
ince un al, yoğurup pide yap" dedi.D Not 18:6 "Üç sea": Yaklaşık 13 kg.
Yar.18: 7 Ardından sığırlara koştu. Körpe ve besili bir buzağı seçipuşağına
verdi. Uşak buzağıyı hemen hazırladı.
Yar.18: 8 İbrahim hazırlanan buzağıyı yoğurt ve sütle birlikte
götürüpkonuklarının önüne koydu. Onlar yerken o da yanlarında, ağacınaltında
durdu.
Yar.18: 9 Konuklar, "Karın Sara nerede?" diye sordular.İbrahim, "Çadırda"
diye yanıtladı.
Yar.18: 10 RAB, "Gelecek yıl bu zamanda kesinlikle yanına döneceğim"dedi, "O
zaman karın Sara'nın bir oğlu olacak." Sara RAB'bin arkasında, çadırın
girişinde durmuş, dinliyordu.
Yar.18: 11 İbrahim'le Sara kocamışlardı, yaşları hayli ileriydi. Saraâdetten
kesilmişti.
Yar.18: 12 İçin için gülerek, "Bu yaştan sonra bu sevinci tadabilirmiyim?"
diye düşündü, "Üstelik efendim de yaşlı."
Yar.18: 13 RAB İbrahim'e sordu: "Sara niçin, 'Bu yaştan sonragerçekten çocuk
sahibi mi olacağım?' diyerek güldü?Yar.18: 14 RAB için olanaksız bir şey var
mı? Belirlenen vakitte,gelecek yıl bu zaman yanına döndüğümde Sara'nın bir
oğlu olacak."
Yar.18: 15 Sara korktu, "Gülmedim" diyerek yalan söyledi.RAB, "Hayır,
güldün" dedi.
İbrahim Sodom için Yalvarıyor
Yar.18: 16 Adamlar oradan ayrılırken Sodom'a doğru baktılar. İbrahimonları
yolcu etmek için yanlarında yürüyordu.
Yar.18: 17 RAB, "Yapacağım şeyi İbrahim'den mi gizleyeceğim?" dedi,
Yar.18: 18 "Kuşkusuz İbrahim'den büyük ve güçlü bir ulus
türeyecek,yeryüzündeki bütün uluslar onun aracılığıyla kutsanacak.
Yar.18: 19 Doğru ve adil olanı yaparak yolumda yürümeyi oğullarına vesoyuna
buyursun diye İbrahim'i seçtim. Öyle ki, ona verdiğim sözüyerine getireyim."
Yar.18: 20 Sonra İbrahim'e, "Sodom ve Gomora büyük suçlama altında"dedi,
"Günahları çok ağır.
Yar.18: 21 Onun için inip bakacağım. Duyduğum suçlamalar doğru mu,değil mi
göreceğim. Bunları yapıp yapmadıklarını anlayacağım."
Yar.18: 22 Adamlar oradan ayrılıp Sodom'a doğru gittiler. Ama İbrahimRAB'bin
huzurunda kaldı*fe*.D Not 18:22 "İbrahim RAB'bin huzurunda kaldı": Bazı eski
İbranidin bilginlerine göre "RAB İbrahim'in önünde kaldı."
Yar.18: 23 RAB'be yaklaşarak, "Haksızla birlikte haklıyı da mı yokedeceksin?"
diye sordu,
Yar.18: 24 "Kentte elli doğru kişi var diyelim. Orayı gerçekten yok edecek
misin? İçindeki elli doğru kişinin hatırı için kenti bağışlamayacak mısın?
Yar.18: 25 Senden uzak olsun bu. Haklıyı, haksızı aynı kefeye koyarak
haksızın yanında haklıyı da öldürmek senden uzak olsun. Bütün dünyayı
yargılayan adil olmalı."
Yar.18: 26 RAB, "Eğer Sodom'da elli doğru kişi bulursam, onlarınhatırına
bütün kenti bağışlayacağım" diye karşılık verdi.
Yar.18: 27 İbrahim, "Ben toz ve külüm, bir hiçim" dedi, "Ama seninlekonuşma
yürekliliğini göstereceğim.
Yar.18: 28 Kırk beş doğru kişi var diyelim, beş kişi için bütün kentiyok mu
edeceksin?" RAB, "Eğer kentte kırk beş doğru kişi bulursam, orayı
yoketmeyeceğim" dedi.
Yar.18: 29 İbrahim yine sordu: "Ya kırk kişi bulursan?" RAB, "O kırk kişinin
hatırı için hiçbir şey yapmayacağım" diye yanıtladı.
Yar.18: 30 İbrahim, "Ya Rab, öfkelenme ama, otuz kişi var diyelim?"dedi.
RAB, "Otuz kişi bulursam, kente dokunmayacağım" diye yanıtladı.
Yar.18: 31 İbrahim, "Ya Rab, lütfen konuşma yürekliliğimi bağışla"dedi,
"Eğer yirmi kişi bulursan?" RAB, "Yirmi kişinin hatırı için kenti yok
etmeyeceğim" diye yanıtladı.
Yar.18: 32 İbrahim, "Ya Rab, öfkelenme ama, bir kez daha konuşacağım"dedi,
"Eğer on kişi bulursan?" RAB, "On kişinin hatırı için kenti yok etmeyeceğim"
diye yanıtladı.
Yar.18: 33 RAB İbrahim'le konuşmasını bitirince oradan ayrıldı,İbrahim de
çadırına döndü.
Sodom ve Gomora'nın Yıkılışı
BÖLÜM 19
Yar.19: 1 İki melek akşamleyin Sodom'a vardılar. Lut kentin kapısında
oturuyordu. Onları görür görmez karşılamak için ayağa kalktı. Yere
kapanarak,
Yar.19: 2 "Efendilerim" dedi, "Kulunuzun evine buyurun. Ayaklarınızıyıkayın,
geceyi bizde geçirin. Sonra erkenden kalkıp yolunuza devam edersiniz."
Melekler, "Olmaz" dediler, "Geceyi kent meydanında geçireceğiz."
Yar.19: 3 Ama Lut çok diretti. Sonunda onunla birlikte evine gittiler.Lut
onlara yemek hazırladı, mayasız ekmek pişirdi. Yediler.
Yar.19: 4 Onlar yatmadan, kentin erkekleri -Sodom'un her mahallesindengenç
yaşlı bütün erkekler- evi sardı.
Yar.19: 5 Lut'a seslenerek, "Bu gece sana gelen adamlar nerede?"
diyesordular, "Getir onları da yatalım."
Yar.19: 6 Lut dışarı çıktı, arkasından kapıyı kapadı.
Yar.19: 7 "Kardeşler, lütfen bu kötülüğü yapmayın" dedi,
Yar.19: 8 "Erkek yüzü görmemiş iki kızım var. Size onları getireyim, ne
isterseniz yapın. Yeter ki, bu adamlara dokunmayın. Çünkü onlar konuğumdur,
çatımın altına geldiler."
Yar.19: 9 Adamlar, "Çekil önümüzden!" diye karşılık verdiler, "Adamburaya
dışardan geldi, şimdi yargıçlık taslıyor! Sana daha beterini yaparız." Lut'u
ite kaka kapıyı kırmaya davrandılar.
Yar.19: 10 Ama içerdeki adamlar uzanıp Lut'u evin içine, yanlarınaaldılar ve
kapıyı kapadılar.
Yar.19: 11 Kapıya dayanan adamları, büyük küçük hepsini kör ettiler.Öyle ki,
adamlar kapıyı bulamaz oldu.
Yar.19: 12 İçerdeki iki adam Lut'a, "Senin burada başka kimin var?" diye
sordular, "Oğullarını, kızlarını, damatlarını, kentte sana ait kim varsa
hepsini dışarı çıkar.
Yar.19: 13 Çünkü burayı yok edeceğiz. RAB bu halk hakkında birçok
kötüsuçlama duydu, kenti yok etmek için bizi gönderdi."
Yar.19: 14 Lut dışarı çıktı ve kızlarıyla evlenecek olan adamlara,"Hemen
buradan uzaklaşın!" dedi, "Çünkü RAB bu kenti yok etmeküzere." Ne var ki
damat adayları onun şaka yaptığını sandılar.
Yar.19: 15 Tan ağarırken melekler Lut'a, "Karınla iki kızını al,
hemenburadan uzaklaş" diye üstelediler, "Yoksa kent cezasını bulurkensen de
canından olursun."
Yar.19: 16 Lut ağır davrandı, ama RAB ona acıdı. Adamlar Lut'la karısının ve
iki kızının elinden tutup onları kentin dışına çıkardılar.
Yar.19: 17 Kent dışına çıkınca, adamlardan biri Lut'a, "Kaç, canını kurtar,
arkana bakma" dedi, "Bu ovanın hiçbir yerinde durma. Dağa kaç, yoksa ölür
gidersin."
Yar.19: 18 Lut, "Aman, efendim!" diye karşılık verdi,
Yar.19: 19 "Ben kulunuzdan hoşnut kaldınız, canımı kurtarmakla banabüyük
iyilik yaptınız. Ama dağa kaçamam. Çünkü felaket bana yetişir, ölürüm.
Yar.19: 20 İşte, şurada kaçabileceğim yakın bir kent var, küçücük birkent.
İzin verin, oraya kaçıp canımı kurtarayım. Zaten küçücük bir kent."
Yar.19: 21 Adamlardan biri, "Peki, dileğini kabul ediyorum" dedi, "Okenti
yıkmayacağım.
Yar.19: 22 Çabuk ol, hemen kaç! Çünkü sen oraya varmadan bir şeyyapamam." Bu
yüzden o kente Soar*ff* adı verildi.D Not 19:22 "Soar": "Küçük" anlamına
gelir.
Yar.19: 23 Lut Soar'a vardığında güneş doğmuştu.
Yar.19: 24 RAB Sodom ve Gomora'nın üzerine gökten ateşli kükürtyağdırdı.
Yar.19: 25 Bu kentleri, bütün ovayı, oradaki insanların hepsini vebütün
bitkileri yok etti.
Yar.19: 26 Ancak Lut'un peşisıra gelen karısı dönüp geriye bakınca
tuzkesildi.
Yar.19: 27 İbrahim sabah erkenden kalkıp önceki gün RAB'bin huzurundadurduğu
yere gitti.
Yar.19: 28 Sodom ve Gomora'ya ve bütün ovaya baktı. Yerden, tüten birocak
gibi duman yükseliyordu.
Yar.19: 29 Tanrı ovadaki kentleri yok ederken İbrahim'i anımsamış veLut'un
yaşadığı kentleri yok ederken Lut'u bu felaketin dışına çıkarmıştı.
Lut ile Kızları
Yar.19: 30 Lut Soar'da kalmaktan korkuyordu. Bu yüzden iki kızıylakentten
ayrılarak dağa yerleşti, onlarla birlikte bir mağarada yaşamaya başladı.
Yar.19: 31 Büyük kızı küçüğüne, "Babamız yaşlı" dedi, "Dünya geleneklerine
uygun biçimde burada bizimle yatabilecek bir erkek yok.
Yar.19: 32 Gel, babamıza şarap içirelim, soyumuzu yaşatmak için
onunlayatalım."
Yar.19: 33 O gece babalarına şarap içirdiler. Büyük kız gidipbabasıyla
yattı. Ancak Lut yatıp kalktığının farkında değildi.
Yar.19: 34 Ertesi gün büyük kız küçüğüne, "Dün gece babamla yattım"dedi, "Bu
gece de ona şarap içirelim. Soyumuzu yaşatmak için sende onunla yat."
Yar.19: 35 O gece de babalarına şarap içirdiler ve küçük kız babasıylayattı.
Ama Lut yatıp kalktığının farkında değildi.
Yar.19: 36 Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldılar.
Yar.19: 37 Büyük kız bir erkek çocuk doğurdu, ona Moav*fg* adınıverdi. Moav
bugünkü Moavlılar'ın atasıdır.D Not 19:37 "Moav": "Babadan" anlamına gelir.
Yar.19: 38 Küçük kızın da bir oğlu oldu, adını Ben-Ammi*fh* koydu. Oda
bugünkü Ammonlular'ın atasıdır.D Not 19:38 "Ben-Ammi": "Halkımın oğlu"
anlamına gelir.
İbrahim ile Avimelek
BÖLÜM 20
Yar.20: 1 İbrahim Mamre'den Negev'e göçerek Kadeş ve Sur kentlerininarasına
yerleşti. Sonra geçici bir süre Gerar'da kaldı.
Yar.20: 2 Karısı Sara için, "Bu kadın kızkardeşimdir" dedi. Bununüzerine
Gerar Kralı Avimelek adam gönderip Sara'yı getirtti.
Yar.20: 3 Ama Tanrı gece düşünde Avimelek'e görünerek, "Bu kadınıaldığın
için öleceksin" dedi, "Çünkü o evli bir kadın."
Yar.20: 4 Avimelek henüz Sara'ya dokunmamıştı. "Ya RAB" dedi, "Suçsuzbir
ulusu mu yok edeceksin?
Yar.20: 5 İbrahim'in kendisi bana, 'Bu kadın kızkardeşimdir' demedi mi?
Kadın da İbrahim için, 'O kardeşimdir' dedi. Ben temiz vicdanla, suçsuz
ellerimle yaptım bunu."
Yar.20: 6 Tanrı, düşünde ona, "Bunu temiz vicdanla yaptığını biliyorum" diye
yanıtladı, "Ben de seni bu yüzden bana karşı günah işlemekten alıkoydum,
kadına dokunmana izin vermedim.
Yar.20: 7 Şimdi kadını kocasına geri ver. Çünkü o bir peygamberdir.Senin
için dua eder, ölmezsin. Ama kadını geri vermezsen, sen desana ait olan
herkes de ölecek, bilesin."
Yar.20: 8 Avimelek sabah erkenden kalktı, bütün adamlarını çağırarakolup
biteni anlattı. Adamlar dehşete düştü.
Yar.20: 9 Avimelek İbrahim'i çağırtarak, "Ne yaptın bize?" dedi, "Sanane
haksızlık ettim ki, beni ve krallığımı bu büyük günaha sürükledin? Bana bu
yaptığın yapılacak iş değil."
Yar.20: 10 Sonra, "Amacın neydi, niçin yaptın bunu?" diye sordu.
Yar.20: 11 İbrahim, "Çünkü burada hiç Tanrı korkusu yok" diyeyanıtladı,
"Karım yüzünden beni öldürebilirler diye düşündüm.
Yar.20: 12 Üstelik, Sara gerçekten kızkardeşimdir. Babamız bir,annemiz
ayrıdır. Onunla evlendim.
Yar.20: 13 Tanrı beni babamın evinden gurbete gönderdiği zaman karıma,'Bana
sevgini şöyle göstereceksin: Gideceğimiz her yerde kardeşinolduğumu söyle'
dedim."
Yar.20: 14 Avimelek İbrahim'e karısı Sara'yı geri verdi. Bununyanısıra ona
davar, sığır, köleler, cariyeler de verdi.
Yar.20: 15 İbrahim'e, "İşte ülkem önünde, nereye istersen orayayerleş" dedi.
Yar.20: 16 Sara'ya da, "Kardeşine bin parça gümüş veriyorum"
dedi,"Yanındakilere karşı senin suçsuz olduğunu gösteren bir kanıttır bu.
Herkes suçsuz olduğunu bilsin."
Yar.20: 17 İbrahim Tanrı'ya dua etti ve Tanrı Avimelek'le
karısına,cariyelerine şifa verdi. Çocuk sahibi oldular.
Yar.20: 18 Çünkü İbrahim'in karısı Sara yüzünden RAB Avimelek'inevindeki
kadınların hamile kalmasını engellemişti.
İshak'ın Doğumu
BÖLÜM 21
Yar.21: 1 RAB verdiği söz uyarınca Sara'ya iyilik etti ve sözünü yerine
getirdi.
Yar.21: 2 Sara hamile kaldı; İbrahim'in yaşlılık döneminde, tamTanrı'nın
belirttiği zamanda ona bir erkek çocuk doğurdu.
Yar.21: 3 İbrahim Sara'nın doğurduğu çocuğa İshak*fı* adını verdi.D Not 21:3
"İshak": "Güler" anlamına gelir.
Yar.21: 4 Tanrı'nın kendisine buyurduğu gibi oğlu İshak'ı sekiz günlükken
sünnet etti.
Yar.21: 5 İshak doğduğunda İbrahim yüz yaşındaydı.
Yar.21: 6 Sara, "Tanrı yüzümü güldürdü" dedi, "Bunu duyan herkesbenimle
birlikte gülecek.
Yar.21: 7 Kim İbrahim'e Sara çocuk emzirecek derdi? Bu yaşında ona biroğul
doğurdum."
Hacer'le İsmail Uzaklaştırılıyor
Yar.21: 8 Çocuk büyüdü. Sütten kesildiği gün İbrahim büyük bir şölenverdi.
Yar.21: 9 Ne var ki Sara, Mısırlı Hacer'in İbrahim'den olma oğluİsmail'in
alay ettiğini görünce,
Yar.21: 10 İbrahim'e, "Bu cariyeyle oğlunu kov" dedi, "Bu cariyeninoğlu,
oğlum İshak'ın mirasına ortak olmasın."
Yar.21: 11 Bu İbrahim'i çok üzdü, çünkü İsmail de öz oğluydu.
Yar.21: 12 Ancak Tanrı İbrahim'e, "Oğlunla cariyen için üzülme" dedi,"Sara
ne derse, onu yap. Çünkü senin soyun İshak'la sürecektir.
Yar.21: 13 Cariyenin oğlundan da bir ulus yaratacağım, çünkü o dasenin
soyun."
Yar.21: 14 İbrahim sabah erkenden kalktı, biraz yiyecek, bir tulum dasu
hazırlayıp Hacer'in omuzuna attı, çocuğunu da verip onugönderdi. Hacer Beer-Şeva
Çölü'ne gitti, orada bir süre dolaştı.
Yar.21: 15 Tulumdaki su tükenince, oğlunu bir çalının altına bıraktı.
Yar.21: 16 Yaklaşık bir ok atımı uzaklaşıp, "Oğlumun ölümünügörmeyeyim"
diyerek onun karşısına oturup hıçkıra hıçkıra ağladı.
Yar.21: 17 Tanrı çocuğun sesini duydu. Tanrı'nın meleği göklerdenHacer'e,
"Nen var, Hacer?" diye seslendi, "Korkma! Çünkü Tanrıçocuğun sesini duydu.
Yar.21: 18 Kalk, oğlunu kaldır, elini tut. Onu büyük bir ulus yapacağım."
Yar.21: 19 Sonra Tanrı Hacer'in gözlerini açtı, Hacer bir kuyu gördü.Gidip
tulumunu doldurdu, oğluna içirdi.
Yar.21: 20 Çocuk büyürken Tanrı onunlaydı. Çocuk çölde yaşadı ve okçuoldu.
Yar.21: 21 Paran Çölü'nde yaşarken annesi ona Mısırlı bir kadın aldı.
İbrahim'le Avimelek Arasındaki Antlaşma
Yar.21: 22 O sırada Avimelek'le ordusunun komutanı Fikol İbrahim'e,"Yaptığın
her şeyde Tanrı seninle" dediler,
Yar.21: 23 "Onun için, Tanrı'nın önünde bana, oğluma ve soyuma
haksızdavranmayacağına ant iç. Bana ve konuk olarak yaşadığın bu ülkeye,
benim sana yaptığım gibi iyi davran."
Yar.21: 24 İbrahim, "Ant içerim" dedi.
Yar.21: 25 İbrahim Avimelek'e bir kuyuyu zorla ele geçiren adamlarından
yakındı.
Yar.21: 26 Avimelek, "Bunu kimin yaptığını bilmiyorum" diye yanıtladı,"Sen
de bana söylemedin, ilk kez duyuyorum."
Yar.21: 27 Daha sonra İbrahim Avimelek'e davar ve sığır verdi. Böyleceikisi
bir antlaşma yaptılar.
Yar.21: 28 İbrahim sürüsünden yedi dişi kuzu ayırdı.
Yar.21: 29 Avimelek, "Bunun anlamı ne, niçin bu yedi dişi kuzuyuayırdın?"
diye sordu.
Yar.21: 30 İbrahim, "Bu yedi dişi kuzuyu benim elimden almalısın"
diyeyanıtladı, "Kuyuyu benim açtığımın kanıtı olsun."
Yar.21: 31 Bu yüzden oraya Beer-Şeva*fi* adı verildi. Çünkü ikisiorada ant
içmişlerdi.D Not 21:31 "Beer-Şeva": "Ant Kuyusu" anlamına gelir.
Yar.21: 32 Beer-Şeva'da yapılan bu antlaşmadan sonra Avimelek,ordusunun
komutanı Fikol'la birlikte Filist yöresine geri döndü.
Yar.21: 33 İbrahim Beer-Şeva'da bir ılgın ağacı dikti; orada RAB'be,ölümsüz
Tanrı'ya yakardı.
Yar.21: 34 Filist yöresinde konuk olarak uzun süre yaşadı.
İbrahim'in Denenmesi
BÖLÜM 22
Yar.22: 1 Daha sonra Tanrı İbrahim'i denedi. "İbrahim!" diye
seslendi.İbrahim, "Buradayım!" dedi.
Yar.22: 2 Tanrı, "İshak'ı, sevdiğin biricik oğlunu al, Moriya bölgesine git"
dedi, "Orada sana göstereceğim bir dağda oğlunu yakmalık sunu* olarak sun."
Yar.22: 3 İbrahim sabah erkenden kalktı, eşeğine palan vurdu. Yanına
uşaklarından ikisini ve oğlu İshak'ı aldı. Yakmalık sunu için odun yardıktan
sonra, Tanrı'nın kendisine belirttiği yere doğru yola çıktı.
Yar.22: 4 Üçüncü gün gideceği yeri uzaktan gördü.
Yar.22: 5 Uşaklarına, "Siz burada, eşeğin yanında kalın" dedi, "Tapınmak
için oğlumla birlikte oraya gidip döneceğiz."
Yar.22: 6-7 Yakmalık sunu için yardığı odunları oğlu İshak'a yükledi.Ateşi
ve bıçağı kendisi aldı. Birlikte giderlerken İshak İbrahim'e, "Baba!"
dedi.İbrahim, "Evet, oğlum!" diye yanıtladı. İshak, "Ateşle odun burada, ama
yakmalık sunu kuzusu nerede?" diye sordu.
Yar.22: 8 İbrahim, "Oğlum, yakmalık sunu için kuzuyu Tanrı kendisisağlayacak"
dedi. İkisi birlikte yürümeye devam ettiler.
Yar.22: 9 Tanrı'nın kendisine belirttiği yere varınca İbrahim birsunak
yaptı, üzerine odun dizdi. Oğlu İshak'ı bağlayıp sunaktakiodunların üzerine
yatırdı.
Yar.22: 10 Onu boğazlamak için uzanıp bıçağı aldı.
Yar.22: 11 Ama RAB'bin meleği göklerden, "İbrahim, İbrahim!" diyeseslendi.
İbrahim, "İşte buradayım!" diye karşılık verdi.
Yar.22: 12 Melek, "Çocuğa dokunma" dedi, "Ona hiçbir şey yapma.
ŞimdiTanrı'dan korktuğunu anladım, biricik oğlunu benden esirgemedin."
Yar.22: 13 İbrahim çevresine bakınca, boynuzları sık çalılara takılmışbir
koç gördü. Gidip koçu getirdi. Oğlunun yerine onu yakmalıksunu olarak sundu.
Yar.22: 14 Oraya "RAB sağlar*fj*" adını verdi. "RAB'bin dağındasağlanacaktır"
sözü bu yüzden bugün de söyleniyor.D Not 22:14 "RAB sağlar": İbranice "Yahve
yire".
Yar.22: 15 RAB'bin meleği göklerden İbrahim'e ikinci kez seslendi:
Yar.22: 16 "RAB diyor ki, kendi üzerime ant içiyorum. Bunu yaptığıniçin,
biricik oğlunu esirgemediğin için
Yar.22: 17 seni fazlasıyla kutsayacağım; soyunu göklerin
yıldızları,kıyıların kumu kadar çoğaltacağım. Soyun düşmanlarının
kentlerinimülk edinecek.
Yar.22: 18 Soyunun aracılığıyla yeryüzündeki bütün uluslar kutsanacak.Çünkü
sözümü dinledin."
Yar.22: 19 Sonra İbrahim uşaklarının yanına döndü. Birlikte yola çıkıpBeer-Şeva'ya
gittiler. İbrahim Beer-Şeva'da kaldı.
Nahor'un Oğulları
Yar.22: 20 Bir süre sonra İbrahim'e, "Milka, kardeşin Nahor'a
çocuklardoğurdu" diye haber verdiler,
Yar.22: 21 "İlk oğlu Ûs, kardeşi Bûz, Kemuel -Aram'ın babası-
Yar.22: 22 Keset, Hazo, Pildaş, Yidlaf, Betuel."
Yar.22: 23 Betuel Rebeka'nın babası oldu. Bu sekiz çocuğu İbrahim'inkardeşi
Nahor'a Milka doğurdu.
Yar.22: 24 Reuma adındaki cariyesi de Nahor'a Tevah, Gaham, Tahaş veMaaka'yı
doğurdu.
Sara'nın Ölümü
BÖLÜM 23
Yar.23: 1 Sara yüz yirmi yedi yıl yaşadı. Ömrü bu kadardı.
Yar.23: 2 Kenan ülkesinde, bugün Hevron denilen Kiryat-Arba'da öldü.İbrahim
yas tutmak, ağlamak için Sara'nın ölüsünün başına gitti.
Yar.23: 3 Sonra karısının ölüsünün başından kalkıp Hititler'e*,
Yar.23: 4 "Ben aranızda konuk ve yabancıyım" dedi, "Bana mezaryapabileceğim
bir toprak satın. Ölümü kaldırıp gömeyim."
Yar.23: 5-6 Hititler, "Efendim, bizi dinle" diye yanıtladılar, "Senaramızda
güçlü bir beysin. Ölünü mezarlarımızın en iyisine göm.Ölünü gömmen için
kimse senden mezarını esirgemez."
Yar.23: 7 İbrahim, ülke halkı olan Hititler'in önünde eğilerek,
Yar.23: 8 "Eğer ölümü gömmemi istiyorsanız, benim için Sohar oğluEfron'a
ricada bulunun" dedi,
Yar.23: 9 "Tarlasının dibindeki Makpela Mağarası'nı bana satsın.Fiyatı neyse
huzurunuzda eksiksiz ödeyip orayı mezarlık yapacağım."
Yar.23: 10 Hititli Efron halkının arasında oturuyordu. Kent
kapısındatoplanan herkesin duyacağı biçimde,
Yar.23: 11 "Hayır, efendim!" diye karşılık verdi, "Beni dinle,mağarayla
birlikte tarlayı da sana veriyorum. Halkımın huzurundaonu sana veriyorum.
Ölünü göm."
Yar.23: 12 İbrahim ülke halkının önünde eğildi.
Yar.23: 13 Herkesin duyacağı biçimde Efron'a, "Lütfen beni dinle" dedi,
"Tarlanın parasını ödeyeyim. Parayı kabul et ki, ölümü oraya gömeyim."
Yar.23: 14-15 Efron, "Efendim, beni dinle" diye karşılık verdi,"Aramızda
dört yüz şekel*fk* gümüşün sözü mü olur? Ölünü göm."D Not 23:14-15 "Dört yüz
şekel": Yaklaşık 4.6 kg.
Yar.23: 16 İbrahim Efron'un önerisini kabul etti. Efron'un Hititler'inönünde
sözünü ettiği dört yüz şekel gümüşü tüccarların ağırlıkölçülerine göre
tarttı.
Yar.23: 17-18 Böylece Efron'un Mamre yakınında Makpela'daki
tarlası,çevresindeki bütün ağaçlarla ve içindeki mağarayla birlikte, kent
kapısında toplanan Hititler'in huzurunda İbrahim'in mülkü kabul edildi.
Yar.23: 19 İbrahim karısı Sara'yı Kenan ülkesinde Mamre'ye -Hevron'a-yakın
Makpela Tarlası'ndaki mağaraya gömdü.
Yar.23: 20 Hititler tarlayı içindeki mağarayla birlikte İbrahim'inmezarlık
yeri olarak onayladılar.
İshak ile Rebeka
BÖLÜM 24
Yar.24: 1 İbrahim kocamış, iyice yaşlanmıştı. RAB onu her yöndenkutsamıştı.
Yar.24: 2 İbrahim, evindeki en yaşlı ve her şeyden sorumlu uşağına,"Elini
uyluğumun altına koy*fl*" dedi,D Not 24:2 Bu davranış bir andın kesinlikle
yerine getirileceğinigösterirdi.
Yar.24: 3 "Yerin göğün Tanrısı RAB'bin adıyla ant içmeni
istiyorum.Aralarında yaşadığım Kenanlılar'dan oğluma kız almayacaksın.
Yar.24: 4 Oğlum İshak'a kız almak için benim ülkeme, akrabalarımınyanına
gideceksin."
Yar.24: 5 Uşak, "Ya kız benimle bu ülkeye gelmek istemezse?" diyesordu, "O
zaman oğlunu geldiğin ülkeye götüreyim mi?"
Yar.24: 6 İbrahim, "Sakın oğlumu oraya götürme!" dedi,
Yar.24: 7 "Beni baba ocağından, doğduğum ülkeden getiren, 'Bu toprakları
senin soyuna vereceğim' diyerek ant içen Göklerin Tanrısı RAB senin önünden
meleğini gönderecek. Böylece oradan oğluma bir kız alabileceksin.
Yar.24: 8 Eğer kız seninle gelmek istemezse, içtiğin ant seni bağlamaz.
Yalnız, oğlumu oraya götürme."
Yar.24: 9 Bunun üzerine uşak elini efendisi İbrahim'in uyluğunun
altınakoyarak bu konuda ant içti.
Yar.24: 10 Sonra efendisinden on deve alarak en iyi eşyalarla birlikteyola
çıktı; Aram-Naharayim'e, Nahor'un yaşadığı kente gitti.
Yar.24: 11 Develerini kentin dışındaki kuyunun yanına
çöktürdü.Akşamüzeriydi, kadınların su almak için dışarı çıkacakları zamandı.
Yar.24: 12 Uşak, "Ya RAB, efendim İbrahim'in Tanrısı, yalvarırım bugünbeni
başarılı kıl" diye dua etti, "Efendim İbrahim'e iyilik et.
Yar.24: 13 İşte, pınarın başında bekliyorum. Kentin kızları su
almayageliyorlar.
Yar.24: 14 Birine, 'Lütfen testini indir, biraz su içeyim' diyeceğim. O da,
'Sen iç, ben de develerine içireyim' derse, bileceğim ki o kız kulun İshak
için seçtiğin kızdır. Böylece efendime iyilik ettiğini anlayacağım."
Yar.24: 15 O duasını bitirmeden, İbrahim'in kardeşi Nahor'la karısı
Milka'nın oğlu Betuel'in kızı Rebeka, omuzunda su testisiyle dışarı çıktı.
Yar.24: 16 Çok güzel bir genç kızdı. Ona erkek eli değmemişti. Pınaragitti,
testisini doldurup geri döndü.
Yar.24: 17 Uşak onu karşılamaya koştu, "Lütfen testinden biraz su
ver,içeyim" dedi.
Yar.24: 18 Rebeka, "İç, efendim" diyerek hemen testisini indirdi,içmesi için
ona uzattı.
Yar.24: 19 Ona su verdikten sonra, "Develerin için de su çekeyim"dedi,
"Kanıncaya kadar içsinler."
Yar.24: 20 Çabucak suyu hayvanların teknesine boşalttı, yine su çekmekiçin
kuyuya koştu. Adamın bütün develeri için su çekti.
Yar.24: 21 Adam RAB'bin yolunu açıp açmadığını anlamak için sessizcegenç
kızı süzüyordu.
Yar.24: 22 Develer su içtikten sonra, adam bir beka*fm* ağırlığındaaltın bir
burun halkasıyla on şekel*fn* ağırlığında iki altın bilezik çıkardı.D Not
24:22 "Bir beka": Yaklaşık 6 gr. 24:22 "On şekel": Yaklaşık 115 gr.
Yar.24: 23 "Lütfen söyle, kimin kızısın sen?" diye sordu, "Babanınevinde
geceyi geçirebileceğimiz bir yer var mı?"
Yar.24: 24 Kız, "Milka'yla Nahor'un oğlu Betuel'in kızıyım" diyekarşılık
verdi,
Yar.24: 25 "Bizde saman ve yem bol, geceyi geçirebileceğiniz yer devar."
Yar.24: 26 Adam eğilip RAB'be tapındı.
Yar.24: 27 "Efendim İbrahim'in Tanrısı RAB'be övgüler olsun" dedi,
"Sevgisini, sadakatini efendimden esirgemedi. Efendimin akrabalarının evine
giden yolu bana gösterdi."
Yar.24: 28 Kız annesinin evine koşup olanları anlattı.
Yar.24: 29 Rebeka'nın Lavan adında bir kardeşi vardı. Lavan pınarınbaşındaki
adama doğru koştu.
Yar.24: 30 Kızkardeşinin burnundaki halkayı, kollarındaki bilezikleri
görmüştü. Rebeka adamın kendisine söylediklerini de anlatınca, Lavan adamın
yanına gitti. Adam pınarın başında, develerinin yanında duruyordu.
Yar.24: 31 Lavan, "Eve buyur, ey RAB'bin kutsadığı adam" dedi, "Niçin
dışarıda bekliyorsun? Senin için oda, develerin için yer hazırladım."
Yar.24: 32 Böylece adam eve girdi. Lavan develerin kolanlarını çözdü, onlara
saman ve yem verdi. Adamla yanındakilere ayaklarını yıkamaları için su
getirdi.
Yar.24: 33 Önüne yemek konulunca, adam, "Niçin geldiğimi anlatmadanyemek
yemeyeceğim" dedi. Lavan, "Öyleyse anlat" diye karşılık verdi.
Yar.24: 34 Adam, "Ben İbrahim'in uşağıyım" dedi,
Yar.24: 35 "RAB efendimi alabildiğine kutsadı. Onu zengin etti. Onadavar,
sığır, altın, gümüş, erkek ve kadın köleler, develer, eşekler verdi.
Yar.24: 36 Karısı Sara ileri yaşta efendime bir oğul doğurdu. Efendimsahip
olduğu her şeyi oğluna verdi.
Yar.24: 37-38 'Ülkelerinde yaşadığım Kenanlılar'dan oğluma kızalmayacaksın.
Oğluma kız almak için babamın ailesine,akrabalarımın yanına gideceksin'
diyerek bana ant içirdi.
Yar.24: 39 "Efendime, 'Ya kız benimle gelmezse?' diye sordum.
Yar.24: 40 "Efendim, 'Yolunda yürüdüğüm RAB meleğini seninlegönderecek,
yolunu açacak' dedi, 'Akrabalarımdan, babamınailesinden oğluma bir kız
getireceksin.
Yar.24: 41 İçtiğin anttan ancak akrabalarımın yanına vardığında sanakızı
vermezlerse, evet, ancak o zaman özgür olabilirsin.'
Yar.24: 42 "Bugün pınarın başına geldiğimde şöyle dua ettim: 'Ya RAB,efendim
İbrahim'in Tanrısı, yalvarırım yolumu aç.
Yar.24: 43 İşte pınarın başında bekliyorum. Su almaya gelen kızlardanbirine,
lütfen testinden bana biraz su ver, içeyim, diyeceğim.
Yar.24: 44 O da, sen iç, develerin için de su çekeyim derse,anlayacağım ki
efendimin oğlu için RAB'bin seçtiği kız odur.'
Yar.24: 45 "Ben içimden dua ederken, Rebeka omuzunda su testisiyle dışarı
çıktı. Pınar başına gidip su aldı. Ona, 'Lütfen, biraz su ver, içeyim'
dedim.
Yar.24: 46 "Rebeka hemen testisini omuzundan indirdi, 'İç efendim'dedi, 'Ben
de develerine içireyim.' Ben içtim. Develere de su verdi.
Yar.24: 47 "Ona, 'Kimin kızısın sen?' diye sordum."'Milka'yla Nahor'un oğlu
Betuel'in kızıyım' dedi."Bunun üzerine burnuna halka, kollarına bilezik
taktım.
Yar.24: 48 Eğilip RAB'be tapındım. Efendimin oğluna kardeşinintorununu almak
için bana doğru yolu gösteren efendim İbrahim'inTanrısı RAB'be övgüler
sundum.
Yar.24: 49 Şimdi efendime sevgi ve sadakat mı göstereceksiniz, yoksaolmaz mı
diyeceksiniz, bana bildirin. Öyle ki, ben de ne yapacağıma karar vereyim."
Yar.24: 50 Lavan'la Betuel, "Bu RAB'bin işi" diye karşılık verdiler,"Biz
sana ne iyi, ne kötü diyebiliriz.
Yar.24: 51 İşte Rebeka burada. Al götür. RAB'bin buyurduğu gibiefendinin
oğluna karı olsun."
Yar.24: 52 İbrahim'in uşağı bu sözleri duyunca, yere kapanarak RAB'betapındı.
Yar.24: 53 Rebeka'ya altın, gümüş takımlar, giysiler, kardeşiyleannesine de
değerli eşyalar çıkarıp verdi.
Yar.24: 54 Sonra yanındakilerle birlikte yedi, içti. Geceyi oradageçirdiler.
Sabah kalkınca İbrahim'in uşağı, "Beni yolcu edin, efendimedöneyim" dedi.
Yar.24: 55 Rebeka'nın kardeşiyle annesi, "Bırak kız on gün kadarbizimle
kalsın, sonra gidersin" diye karşılık verdiler.
Yar.24: 56 Adam, "Madem RAB yolumu açtı, beni geciktirmeyin" dedi,"İzin
verin, efendime döneyim."
Yar.24: 57 "Kızı çağırıp ona soralım" dediler.
Yar.24: 58 Rebeka'yı çağırıp, "Bu adamla gitmek istiyor musun?" diyesordular.
Rebeka, "İstiyorum" dedi.
Yar.24: 59 Böylece Rebeka'yla dadısını, İbrahim'in uşağıyla
adamlarınıuğurlamaya çıktılar.
Yar.24: 60 Rebeka'yı şöyle kutsadılar:"Ey kızkardeşimiz,Binlerce, on
binlerce kişiye analık et,Soyun düşmanlarının kentlerini mülk edinsin."
Yar.24: 61 Rebeka'yla genç hizmetçileri hazırlanıp develere
binerekİbrahim'in uşağını izlediler. Uşak Rebeka'yı alıp oradan ayrıldı.
Yar.24: 62 İshak Beer-Lahay-Roi'den gelmişti. Çünkü Negev
bölgesindeyaşıyordu.
Yar.24: 63 Akşamüzeri düşünmek için tarlaya gitti. Başını kaldırdığında
develerin yaklaştığını gördü.
Yar.24: 64 Rebeka İshak'ı görünce deveden indi,
Yar.24: 65 İbrahim'in uşağına, "Tarladan bizi karşılamaya gelen şu adam
kim?" diye sordu. Uşak, "Efendim" diye karşılık verdi. Rebeka peçesini alıp
yüzünüörttü.
Yar.24: 66 Uşak bütün yaptıklarını İshak'a anlattı.
Yar.24: 67 İshak Rebeka'yı annesi Sara'nın yaşamış olduğu çadıragötürüp
onunla evlendi. Böylece Rebeka İshak'ın karısı oldu.İshak onu sevdi.
Annesinin ölümünden sonra onunla avunç buldu.
İbrahim'in Ölümü(1Ta.1:32-33)
BÖLÜM 25
Yar.25: 1 İbrahim bir kadınla daha evlendi. Kadının adı Ketura'ydı.
Yar.25: 2 Ondan Zimran, Yokşan, Medan, Midyan, Yişbak, Şuah adlıçocukları
oldu.
Yar.25: 3 Yokşan'dan da Şeva, Dedan oldu. Dedan soyundan Aşurlular,Letuşlular,
Leumlular doğdu.
Yar.25: 4 Midyan'ın Efa, Efer, Hanok, Avida, Eldaa adlı oğulları
oldu.Bunların hepsi Ketura'nın soyundandı.
Yar.25: 5 İbrahim sahip olduğu her şeyi İshak'a bıraktı.
Yar.25: 6 Cariyelerinin oğullarına da armağanlar verdi. Kendisi sağkenbu
çocukları oğlu İshak'tan uzaklaştırıp doğuya gönderdi.
Yar.25: 7 İbrahim yüz yetmiş beş yıl yaşadı. Ömrü bu kadardı.
Yar.25: 8 Kocamış, yaşama doymuş, iyice yaşlanmış olarak son soluğunuverdi.
Ölüp atalarına kavuştu.
Yar.25: 9 Oğulları İshak'la İsmail onu Hititli* Sohar oğlu
Efron'untarlasında Mamre'ye yakın Makpela Mağarası'na gömdüler.
Yar.25: 10 İbrahim o tarlayı Hititler'den satın almıştı. Böyleceİbrahim'le
karısı Sara oraya gömüldüler.
Yar.25: 11 Tanrı İbrahim'in ölümünden sonra oğlu İshak'ı kutsadı.İshak Beer-Lahay-Roi'de
yaşıyordu.
İsmailoğulları(1Ta.1:29-31)
Yar.25: 12 Sara'nın cariyesi Mısırlı Hacer'in İbrahim'e doğurduğuİsmail'in
öyküsü:
Yar.25: 13 Doğum sırasına göre İsmail'in oğullarının adları şunlardır:İlk
oğlu Nevayot. Sonra Kedar, Adbeel, Mivsam,
Yar.25: 14 Mişma, Duma, Massa,
Yar.25: 15 Hadat, Tema, Yetur, Nafiş, Kedema gelir.
Yar.25: 16 İsmail'in oğulları olan bu on iki bey oymaklarınatalarıydı.
Köylerine, obalarına da bu adları verdiler.
Yar.25: 17 İsmail yüz otuz yedi yıl yaşadıktan sonra son soluğunuverdi. Ölüp
halkına kavuştu.
Yar.25: 18 İsmailoğulları Aşur'a doğru giderken Mısır sınırı yakınında,
Havila ile Şur arasındaki bölgeye yerleştiler. Kardeşlerinin yaşadığı yerin
doğusuna yerleşmişlerdi.
Yakup'la Esav
Yar.25: 19 İbrahim'in oğlu İshak'ın öyküsü:
Yar.25: 20 İshak Aramlı Lavan'ın kızkardeşi, Paddan-Aramlı Betuel'inkızı
Rebeka'yla evlendiğinde kırk yaşındaydı.
Yar.25: 21 İshak karısı için RAB'be yakardı, çünkü karısı kısırdı.
RABİshak'ın yakarışını yanıtladı, Rebeka hamile kaldı.
Yar.25: 22 Çocuklar karnında itişiyordu. Rebeka, "Nedir bu başımagelen?"
diyerek RAB'be danışmaya gitti.
Yar.25: 23 RAB onu şöyle yanıtladı:"Rahminde iki ulus var,Senden iki ayrı
halk doğacak,Biri öbüründen güçlü olacak,Büyüğü küçüğüne hizmet edecek."
Yar.25: 24 Doğum vakti gelince, Rebeka'nın ikiz oğulları oldu.
Yar.25: 25 İlk doğan oğlu kıpkırmızı ve tüylüydü; kırmızı bir
cüppeyiandırıyordu. Adını Esav*fo* koydular.D Not 25:25 "Esav": "Tüylü"
anlamına gelir.
Yar.25: 26 Sonra kardeşi doğdu. Eliyle Esav'ın topuğunu tutuyordu. Buyüzden
İshak ona Yakup*fö* adını verdi. Rebeka doğum yaptığındaİshak altmış
yaşındaydı.D Not 25:26 "Yakup": "Topuk tutar" ya da "Hileci" anlamına gelir.
Yar.25: 27 Çocuklar büyüdü. Esav kırları seven usta bir avcı oldu.Yakup'sa
hep çadırda oturan sakin bir adamdı.
Yar.25: 28 İshak Esav'ı daha çok severdi, çünkü onun getirdiği avetlerini
yerdi. Rebeka ise Yakup'u severdi.
Yar.25: 29 Bir gün Yakup çorba pişirirken Esav avdan geldi. Aç vebitkindi.
Yar.25: 30 Yakup'a, "Lütfen şu kızıl çorbadan biraz ver de içeyim. Açve
bitkinim" dedi. Bu nedenle ona Edom*fp* adı da verildi.D Not 25:30 "Edom":
"Kızıl" anlamına gelir.
Yar.25: 31 Yakup, "Önce sen ilk oğulluk hakkını bana ver" diyekarşılık
verdi.
Yar.25: 32 Esav, "Baksana, açlıktan ölmek üzereyim" dedi, "İlk
oğullukhakkının bana ne yararı var?"
Yar.25: 33 Yakup, "Önce ant iç" dedi. Esav ant içerek ilk oğullukhakkını
Yakup'a sattı.
Yar.25: 34 Yakup Esav'a ekmekle mercimek çorbası verdi. Esav yiyipiçtikten
sonra kalkıp gitti. Böylece Esav ilk oğulluk hakkını küçümsemiş oldu.
İshak ile Avimelek
BÖLÜM 26
Yar.26: 1 İbrahim'in yaşadığı dönemdeki kıtlıktan başka ülkede bir kıtlık
daha oldu. İshak Gerar'a, Filist Kralı Avimelek'in yanına gitti.
Yar.26: 2 RAB İshak'a görünerek, "Mısır'a gitme" dedi, "Sana söyleyeceğim
ülkeye yerleş.
Yar.26: 3 Orada bir süre kal. Ben seninle olacak, seni kutsayacağım:Bütün bu
toprakları sana ve soyuna vereceğim. Baban İbrahim'e antiçerek verdiğim sözü
yerine getireceğim.
Yar.26: 4 Soyunu gökteki yıldızlar kadar çoğaltacağım. Bu ülkelerintümünü
onlara vereceğim. Yeryüzündeki bütün uluslar senin soyunaracılığıyla
kutsanacak.
Yar.26: 5 Çünkü İbrahim sözümü dinledi. Uyarılarıma,
buyruklarıma,kurallarıma, yasalarıma bağlı kaldı."
Yar.26: 6 Böylece İshak Gerar'da kaldı.
Yar.26: 7 Yöre halkı karısıyla ilgili soru sorunca, "Kızkardeşimdir"diyordu.
Çünkü "Karımdır" demekten korkuyordu. Rebeka yüzünden yöre halkı beni
öldürebilir diye düşünüyordu. Çünkü Rebeka güzeldi.
Yar.26: 8 İshak orada uzun zaman kaldı. Bir gün Filist Kralı Avimelek,pencereden
dışarı bakarken, İshak'ın karısı Rebeka'yı okşadığını gördü.
Yar.26: 9 İshak'ı çağırtarak, "Bu kadın gerçekte senin karın!" dedi,"Neden
kızkardeşin olduğunu söyledin?" İshak, "Çünkü onun yüzünden canımdan olurum
diye düşündüm" dedi.
Yar.26: 10 Avimelek, "Nedir bize bu yaptığın?" dedi, "Az kaldıhalkımdan biri
karınla yatacaktı. Bize suç işletecektin."
Yar.26: 11 Sonra bütün halka, "Kim bu adama ya da karısına
dokunursa,kesinlikle öldürülecek" diye buyruk verdi.
Yar.26: 12 İshak o ülkede ekin ekti ve o yıl ektiğinin yüz katınıbiçti. RAB
onu kutsamıştı.
Yar.26: 13 İshak bolluğa kavuştu. Varlığı gittikçe büyüyordu. Çokzengin
oldu.
Yar.26: 14 Sürülerle davar, sığır ve birçok uşak sahibi oldu.Filistliler onu
kıskanmaya başladılar.
Yar.26: 15 Babası İbrahim yaşarken kölelerinin kazmış olduğu bütünkuyuları
toprakla doldurup kapadılar.
Yar.26: 16 Avimelek İshak'a, "Ülkemizden git" dedi, "Çünkü gücün
bizimgücümüzü aştı."
Yar.26: 17 İshak oradan ayrıldı. Gerar Vadisi'nde çadır kurup oraya
yerleşti.
Yar.26: 18 Babası İbrahim yaşarken kazılmış olan kuyuları yeniden açtırdı.
Çünkü Filistliler İbrahim'in ölümünden sonra o kuyuları kapamışlardı.
Kuyulara aynı adları, babasının vermiş olduğu adları verdi.
Yar.26: 19 İshak'ın köleleri vadide kuyu kazarken bir kaynak buldular.
Yar.26: 20 Gerar'ın çobanları, "Su bizim" diyerek İshak'ın çobanlarıyla
kavgaya tutuştular. İshak kendisiyle çekiştikleri için kuyuya Esek*fr* adını
verdi.D Not 26:20 "Esek": "Çekişme" anlamına gelir.
Yar.26: 21 İshak'ın köleleri başka bir kuyu kazdılar. Bu kuyu yüzündende
kavga çıkınca İshak kuyuya Sitna*fs* adını verdi.D Not 26:21 "Sitna":
"Düşmanlık" anlamına gelir.
Yar.26: 22 Oradan ayrılıp başka bir yerde kuyu kazdırdı. Bu kuyu yüzünden
kavga çıkmadı. Bu nedenle İshak ona Rehovot*fş* adını verdi. "RAB en sonunda
bize rahatlık verdi" dedi, "Bu ülkede verimli olacağız."D Not 26:22 "Rehovot":
"Rahatlık, genişlik" anlamına gelir.
Yar.26: 23 İshak oradan Beer-Şeva'ya gitti.
Yar.26: 24 O gece RAB kendisine görünerek, "Ben baban İbrahim'in Tanrısı'yım,
korkma" dedi, "Seninle birlikteyim. Seni kutsayacak, kulum İbrahim'in hatırı
için soyunu çoğaltacağım."
Yar.26: 25 İshak orada bir sunak yaparak RAB'be yakardı. Çadırınıoraya
kurdu. Köleleri de orada bir kuyu kazdı.
Yar.26: 26 Avimelek, danışmanı Ahuzzat ve ordusunun komutanı Fikol
ilebirlikte, Gerar'dan İshak'ın yanına gitti.
Yar.26: 27 İshak onlara, "Niçin yanıma geldiniz?" dedi, "Benden
nefretediyorsunuz. Üstelik beni ülkenizden kovdunuz."
Yar.26: 28-29 "Açıkça gördük ki, RAB seninle" diye yanıtladılar, "Onuniçin,
aramızda ant olsun: Biz nasıl sana dokunmadıksa, hep iyi davranarak seni
esenlik içinde gönderdikse, sen de bize kötülük etme. Bu konuda seninle
anlaşalım. Sen şimdi RAB'bin kutsadığı bir adamsın."
Yar.26: 30 İshak onlara bir şölen verdi, yiyip içtiler.
Yar.26: 31 Sabah erkenden kalkıp karşılıklı ant içtiler. Sonra İshakonları
yolcu etti. Esenlik içinde oradan ayrıldılar.
Yar.26: 32 Aynı gün İshak'ın köleleri gelip kazdıkları kuyu
hakkındakendisine bilgi verdiler, "Su bulduk" dediler.
Yar.26: 33 İshak kuyuya Şiva*ft* adını verdi. Bu yüzden kent bugünekadar
Beer-Şeva*fu* diye anılır.D Not 26:33 "Şiva": "Ant" anlamına gelir. 26:33 "Beer-Şeva":
"Ant Kuyusu" anlamına gelir.
Yar.26: 34 Esav kırk yaşında Hititli* Beeri'nin kızı Yudit ve HititliElon'un
kızı Basemat'la evlendi.
Yar.26: 35 Bu kadınlar İshak'la Rebeka'nın başına dert oldular.
İshak Yakup'u Kutsuyor
BÖLÜM 27
Yar.27: 1 İshak yaşlanmış, gözleri görmez olmuştu. Büyük oğlu Esav'ıçağırıp,
"Oğlum!" dedi. Esav, "Efendim!" diye yanıtladı.
Yar.27: 2 İshak, "Artık yaşlandım" dedi, "Ne zaman öleceğimi bilmiyorum.
Yar.27: 3 Silahlarını -ok kılıfını, yayını- al, kırlara çıkıp benim için bir
hayvan avla.
Yar.27: 4 Sevdiğim lezzetli bir yemek yap, bana getir yiyeyim. Ölmedenönce
seni kutsayayım."
Yar.27: 5 İshak, oğlu Esav'la konuşurken Rebeka onları dinliyordu.
Esavavlanmak için kıra çıkınca,
Yar.27: 6 Rebeka oğlu Yakup'a şöyle dedi: "Dinle, babanın ağabeyinEsav'a
söylediklerini duydum.
Yar.27: 7 Baban ona, 'Bana bir hayvan avla getir' dedi, 'Lezzetli biryemek
yap, yiyeyim. Ölmeden önce seni RAB'bin huzurunda kutsayayım.'
Yar.27: 8 Bak oğlum, sana söyleyeceklerimi iyi dinle:
Yar.27: 9 Git süründen bana iki seçme oğlak getir. Onlarla babanınsevdiği
lezzetli bir yemek yapayım.
Yar.27: 10 Yemesi için onu babana sen götüreceksin. Öyle ki, ölmedenönce
seni kutsasın."
Yar.27: 11 Yakup, "Ama kardeşim Esav'ın bedeni kıllı, benimkiysekılsız" diye
yanıtladı,
Yar.27: 12 "Ya babam bana dokunursa? O zaman kendisini aldattığımıanlar.
Kutsama yerine üzerime lanet getirmiş olurum."
Yar.27: 13 Annesi, "Sana gelecek lanet bana gelsin, oğlum" dedi, "Senbeni
dinle, git oğlakları getir."
Yar.27: 14 Yakup gidip oğlakları annesine getirdi. Annesi babasınınsevdiği
lezzetli bir yemek yaptı.
Yar.27: 15 Büyük oğlu Esav'ın en güzel giysileri o anda evdeydi.Rebeka
onları küçük oğlu Yakup'a giydirdi.
Yar.27: 16 Ellerinin üstünü, ensesinin kılsız yerini oğlak derisiyle
kapladı.
Yar.27: 17 Yaptığı güzel yemekle ekmeği Yakup'un eline verdi.
Yar.27: 18 Yakup babasının yanına varıp, "Baba!" diye seslendi.Babası,
"Evet, kimsin sen?" dedi.
Yar.27: 19 Yakup, "Ben ilk oğlun Esav'ım" diye karşılık verdi,"Söylediğini
yaptım. Lütfen kalk, otur da getirdiğim av etini ye.Öyle ki, beni
kutsayabilesin."
Yar.27: 20 İshak, "Nasıl böyle çabucak buldun, oğlum?" dedi.Yakup, "Tanrın
RAB bana yardım etti" diye yanıtladı.
Yar.27: 21 İshak, "Yaklaş, oğlum" dedi, "Sana dokunayım, gerçektenoğlum Esav
mısın, değil misin anlayayım."
Yar.27: 22 Yakup babasına yaklaştı. Babası ona dokunarak, "SesYakup'un sesi,
ama eller Esav'ın elleri" dedi.
Yar.27: 23 Onu tanıyamadı. Çünkü Yakup'un elleri ağabeyi Esav'ınelleri gibi
kıllıydı. İshak onu kutsamak üzereyken,
Yar.27: 24 bir daha sordu: "Sen gerçekten oğlum Esav mısın?"Yakup, "Evet!"
diye yanıtladı.
Yar.27: 25 İshak, "Oğlum, av etini getir yiyeyim de seni kutsayayım"dedi.
Yakup önce yemeği, sonra şarabı getirdi. İshak yedi, içti.
Yar.27: 26 "Yaklaş da beni öp, oğlum" dedi.
Yar.27: 27 Yakup yaklaşıp babasını öptü. Babası onun giysilerinikokladı ve
kendisini kutsayarak şöyle dedi: "İşte oğlumun kokusuSanki RAB'bin kutsadığı
kırların kokusu.
Yar.27: 28 Tanrı sana göklerin çiyinden Ve yerin verimli topraklarından Bol
buğday ve yeni şarap versin.
Yar.27: 29 Halklar sana kulluk etsin,Uluslar boyun eğsin. Kardeşlerine
egemen ol,Kardeşlerin sana boyun eğsin. Sana lanet edenlere lanet olsun,Seni
kutsayanlar kutsansın."
Esav Kutsanma Hakkını Yitiriyor
Yar.27: 30 İshak Yakup'u kutsadıktan ve Yakup babasının yanındanayrıldıktan
hemen sonra kardeşi Esav avdan döndü.
Yar.27: 31 Esav da lezzetli bir yemek yaparak babasına götürdü. Ona,"Baba,
kalk, getirdiğim av etini ye" dedi, "Öyle ki, beni kutsayabilesin."
Yar.27: 32 Babası, "Sen kimsin?" diye sordu.Esav, "Ben ilk oğlun Esav'ım"
diye karşılık verdi.
Yar.27: 33 İshak'ı bir titreme sardı. Tir tir titreyerek, "Öyleysedaha önce
avlanıp bana yemek getiren kimdi?" diye sordu, "Sengelmeden önce yemeğimi
yiyip onu kutsadım. Artık o kutsanmış oldu."
Yar.27: 34 Esav babasının anlattıklarını duyunca, acı acı haykırdı."Beni de
kutsa, baba, beni de!" dedi.
Yar.27: 35 İshak, "Kardeşin gelip beni kandırdı" diye karşılık verdi,"Senin
yerine o kutsandı."
Yar.27: 36 Esav, "Ona boşuna mı Yakup diyorlar?" dedi, "İki kezdir beni
aldatıyor. Önce ilk oğulluk hakkımı aldı. Şimdi de benim yerime o kutsandı."
Sonra, "Kutsamak için bana bir hak ayırmadın mı?" diye sordu.
Yar.27: 37 İshak, "Onu sana egemen kıldım" diye yanıtladı, "Bütün
kardeşlerini onun hizmetine verdim. Onu buğday ve yeni şarapla besledim.
Senin için ne yapabilirim ki, oğlum?"
Yar.27: 38 Esav, "Sen yalnız bir kişiyi mi kutsayabilirsin baba?" dedi,
"Beni de kutsa, baba, beni de!" Sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
Yar.27: 39 Babası şöyle yanıtladı:"Göklerin çiyinden,Zengin topraklardanUzak
yaşayacaksın.
Yar.27: 40 Kılıcınla yaşayacak,Kardeşine hizmet edeceksin.Ama özgür olmak
isteyince,Onun boyunduruğunu kırıp atacaksın."
Yakup Lavan'ın Yanına Kaçıyor
Yar.27: 41 Babası Yakup'u kutsadığı için Esav kardeşi Yakup'a kinbağladı.
"Nasıl olsa babamın ölümü yaklaştı" diye düşünüyordu,"O zaman kardeşim
Yakup'u öldürürüm."
Yar.27: 42 Büyük oğlu Esav'ın ne düşündüğü Rebeka'ya bildirilinceRebeka
küçük oğlu Yakup'u çağırttı. "Bak, ağabeyin Esav seniöldürmeyi düşünerek
kendini avutuyor" dedi,
Yar.27: 43 "Beni dinle, oğlum. Hemen Harran'a, kardeşim Lavan'ınyanına kaç.
Yar.27: 44-45 Ağabeyinin öfkesi dinip sana kızgınlığı geçinceye,
onayaptığını unutuncaya kadar orada kal. Birini gönderir, senigetirtirim.
Niçin bir günde ikinizden de yoksun kalayım?"
Yar.27: 46 Sonra İshak'a, "Bu Hititli* kadınlar yüzünden canımdan bezdim"
dedi, "Eğer Yakup da bu ülkenin kızlarıyla, Hitit kızlarıyla evlenirse,
nasıl yaşarım?"
BÖLÜM 28
Yar.28: 1 İshak Yakup'u çağırdı, onu kutsayarak, "Kenanlı kızlarla evlenme"
diye buyurdu,
Yar.28: 2 "Hemen Paddan-Aram'a, annenin babası Betuel'in evine git.Orada
dayın Lavan'ın kızlarından biriyle evlen.
Yar.28: 3 Her Şeye Gücü Yeten Tanrı seni kutsasın, verimli kılsın,soyunu
çoğaltsın; soyundan halklar türesin.
Yar.28: 4 İbrahim'i kutsadığı gibi seni ve soyunu da kutsasın. Öyle ki,
Tanrı'nın İbrahim'e verdiği topraklara -üzerinde yabancı olarak yaşadığın bu
topraklara- sahip olasın."
Yar.28: 5 İshak Yakup'u böyle uğurladı. Yakup Paddan-Aram'a, kendisinin ve
Esav'ın annesi Rebeka'nın kardeşi Aramlı Betuel oğlu Lavan'ın yanına gitmek
üzere yola çıktı.
Yar.28: 6-7 Esav İshak'ın Yakup'u kutsadığını, evlenmek üzerePaddan-Aram'a
gönderdiğini öğrendi. Ayrıca Yakup'u kutsarken,babasının, "Kenanlı kızlarla
evlenme" diye buyurduğunu, Yakup'unda annesiyle babasını dinleyip Paddan-Aram'a
gittiğini öğrendi.
Yar.28: 8 Böylece babasının Kenanlı kızlardan hoşlanmadığını anladı.
Yar.28: 9 İsmail'in yanına gitti. İbrahim oğlu İsmail'in kızı, Nevayot'un
kızkardeşi Mahalat'la evlenerek onu karılarının üzerine getirdi.
Yakup'un Düşü
Yar.28: 10 Yakup Beer-Şeva'dan ayrılarak Harran'a doğru yola çıktı.
Yar.28: 11 Bir yere varıp orada geceledi, çünkü güneş batmıştı.Oradaki
taşlardan birini alıp başının altına koyarak yattı.
Yar.28: 12 Düşte yeryüzüne bir merdiven dikildiğini, başının
göklereeriştiğini gördü. Tanrı'nın melekleri merdivenden çıkıp iniyorlardı.
Yar.28: 13 RAB yanıbaşında durup, "Atan İbrahim'in, İshak'ın TanrısıRAB
benim" dedi, "Üzerinde yattığın toprakları sana ve soyuna vereceğim.
Yar.28: 14 Yeryüzünün tozu kadar sayısız bir soya sahip olacaksın.Doğuya,
batıya, kuzeye, güneye doğru yayılacaksınız. Yeryüzündekibütün halklar sen
ve soyun aracılığıyla kutsanacak.
Yar.28: 15 Seninle birlikteyim. Gideceğin her yerde seni koruyacak vebu
topraklara geri getireceğim. Verdiğim sözü yerine getirinceyekadar senden
ayrılmayacağım."
Yar.28: 16 Yakup uyanınca, "RAB burada, ama ben farkına varamadım"diye
düşündü.
Yar.28: 17 Korktu ve, "Ne korkunç bir yer!" dedi, "Bu, Tanrı'nınevinden
başka bir yer olamaz. Burası göklerin kapısı."
Yar.28: 18 Ertesi sabah erkenden kalkıp başının altına koyduğu taşıanıt
olarak dikti, üzerine zeytinyağı döktü.
Yar.28: 19 Oraya Beytel*fü* adını verdi. Kentin önceki adı Luz'du.D Not
28:19 "Beytel": "Tanrı'nın Evi" anlamına gelir.
Yar.28: 20 Sonra bir adak adayarak şöyle dedi: "Tanrı benimle olur,gittiğim
yolda beni korur, bana yiyecek, giyecek sağlarsa,
Yar.28: 21 babamın evine esenlik içinde dönersem, RAB benim Tanrımolacak.
Yar.28: 22 Anıt olarak diktiğim bu taş Tanrı'nın evi olacak. Banavereceğin
her şeyin ondalığını sana vereceğim."
Yakup Paddan-Aram'a Varıyor
BÖLÜM 29
Yar.29: 1 Yakup yoluna devam ederek doğu halklarının ülkesine vardı.
Yar.29: 2 Kırda bir kuyu gördü. Kuyunun yanıbaşında üç davar sürüsüyatıyordu.
Sürülere o kuyudan su verilirdi. Kuyunun ağzında büyükbir taş vardı.
Yar.29: 3 Bütün sürüler oraya toplanınca, çobanlar kuyunun ağzındakitaşı
yuvarlar, davarlarını suvardıktan sonra taşı yine yerine,kuyunun ağzına
koyarlardı.
Yar.29: 4 Yakup çobanlara, "Kardeşler, nerelisiniz?" diye sordu.Çobanlar, "Harranlı'yız"
diye yanıtladılar.
Yar.29: 5 Yakup, "Nahor'un torunu Lavan'ı tanıyor musunuz?" diyesordu.
"Tanıyoruz" dediler.
Yar.29: 6 Yakup, "İyi midir?" diye sordu."İyidir. İşte kızı Rahel davarlarla
birlikte geliyor."
Yar.29: 7 Yakup, "Akşama daha çok var" dedi, "Sürülerin toplanma vaktideğil.
Davarlarınızı suvarın, götürüp otlatın."
Yar.29: 8 Çobanlar, "Bütün sürüler toplanmadan, kuyunun ağzındaki
taşıyuvarlamadan olmaz" dediler, "Ancak o zaman davarları suvarabiliriz."
Yar.29: 9 Yakup onlarla konuşurken Rahel babasının davarlarınıgetirdi. Rahel
çobanlık yapıyordu.
Yar.29: 10 Yakup dayısı Lavan'ın kızı Rahel'i ve davarları görünce,gidip
kuyunun ağzındaki taşı yuvarladı, dayısının davarlarını suvardı.
Yar.29: 11 Rahel'i öperek hıçkıra hıçkıra ağladı.
Yar.29: 12 Rahel'e baba tarafından akraba olduklarını, Rebeka'nın
oğluolduğunu anlattı. Rahel koşup babasına haber verdi.
Yar.29: 13 Lavan, yeğeni Yakup'un geldiğini duyunca, onu karşılamayakoştu.
Ona sarılıp öptü, evine getirdi. Yakup bütün olanları Lavan'a anlattı.
Yar.29: 14 Lavan, "Sen benim etim, kemiğimsin" dedi.
Yakup Lea ve Rahel'le Evleniyor
Yakup Lavan'ın yanında bir ay kaldıktan sonra,
Yar.29: 15 Lavan, "Akrabamsın diye benim için bedava mı çalışacaksın?"dedi,
"Söyle, ne kadar ücret istiyorsun?"
Yar.29: 16 Lavan'ın iki kızı vardı. Büyüğünün adı Lea, küçüğünün adı
Rahel'di.
Yar.29: 17 Lea'nın gözleri alımlıydı*fv*, Rahel ise boyu bosu yerinde,güzel
bir kızdı.D Not 29:17 "Alımlıydı" ya da "Zayıftı".
Yar.29: 18 Yakup Rahel'e aşıktı. Lavan'a, "Küçük kızın Rahel için sanayedi
yıl hizmet ederim" dedi.
Yar.29: 19 Lavan, "Onu sana vermek başkasına vermekten daha iyidir"dedi,
"Yanımda kal."
Yar.29: 20 Yakup Rahel için yedi yıl çalıştı. Rahel'i sevdiği için,yedi yıl
ona birkaç gün gibi geldi.
Yar.29: 21 Lavan'a, "Zaman doldu, kızını ver, evleneyim" dedi.
Yar.29: 22 Lavan bütün yöre halkını toplayıp bir şölen verdi.
Yar.29: 23 Gece kızı Lea'yı Yakup'a götürdü. Yakup onunla yattı.
Yar.29: 24 Lavan cariyesi Zilpa'yı kızı Lea'nın hizmetine verdi.
Yar.29: 25 Sabah olunca Yakup bir de baktı ki, yanındaki Lea! Lavan'a,
"Nedir bana bu yaptığın?" dedi, "Ben Rahel için yanında çalışmadım mı? Niçin
beni aldattın?"
Yar.29: 26 Lavan, "Bizim buralarda adettir. Büyük kız dururken küçükkız
evlendirilmez" dedi,
Yar.29: 27 "Bu bir haftayı tamamla, Rahel'i de sana veririz. Yalnızona
karşılık yedi yıl daha yanımda çalışacaksın."
Yar.29: 28 Yakup kabul etti. Lea'yla bir hafta geçirdi. Sonra Lavankızı
Rahel'i de ona verdi.
Yar.29: 29 Cariyesi Bilha'yı Rahel'in hizmetine verdi.
Yar.29: 30 Yakup Rahel'le de yattı. Onu Lea'dan çok sevdi. Lavan'ayedi yıl
daha hizmet etti.
Yakup'un Çocukları
Yar.29: 31 RAB Lea'nın sevilmediğini görünce, çocuk sahibi olmasınısağladı.
Oysa Rahel kısırdı.
Yar.29: 32 Lea hamile kalıp bir erkek çocuk doğurdu. Adını Ruben*fy*koydu.
"Çünkü RAB mutsuzluğumu gördü" dedi, "Kuşkusuz artık kocambeni sever."D Not
29:32 "Ruben": "Bak, erkek çocuk!" anlamına gelir.
Yar.29: 33 Yine hamile kaldı ve bir erkek çocuk daha doğurdu. "RABsevilmediğimi
duyduğu için bana bu çocuğu verdi" diyerek adınıŞimon*fz* koydu.D Not 29:33
"Şimon": "Duyar" anlamına gelir.
Yar.29: 34 Üçüncü kez hamile kalıp bir daha erkek çocuk doğurdu."Artık kocam
bana bağlanacak" dedi, "Çünkü ona üç erkek çocukdoğurdum." Onun için çocuğa
Levi*fa* adı verildi.D Not 29:34 "Levi": "Bağlılık" anlamına gelir.
Yar.29: 35 Dördüncü kez hamile kaldı ve bir erkek çocuk daha doğurdu."Bu kez
RAB'be övgüler sunacağım" dedi. Onun için çocuğaYahuda*fb* adını verdi. Bir
süre doğum yapmadı.D Not 29:35 "Yahuda": "Övgü" anlamına gelir.
BÖLÜM 30
Yar.30: 1 Rahel Yakup'a çocuk doğuramayınca, ablasını kıskanmayabaşladı.
Yakup'a, "Bana çocuk ver, yoksa öleceğim" dedi.
Yar.30: 2 Yakup Rahel'e öfkelendi. "Çocuk sahibi olmanı Tanrıengelliyor. Ben
Tanrı değilim ki!" diye karşılık verdi.
Yar.30: 3 Rahel, "İşte cariyem Bilha" dedi, "Onunla yat, benim içinçocuk
doğursun, ben de aile kurayım."
Yar.30: 4 Rahel cariyesi Bilha'yı eş olarak kocasına verdi. Yakuponunla
yattı.
Yar.30: 5 Bilha hamile kalıp Yakup'a bir erkek çocuk doğurdu.
Yar.30: 6 Rahel, "Tanrı beni haklı çıkardı" dedi, "Yakarışımı duyupbana bir
oğul verdi." Bu yüzden çocuğa Dan*fc* adını verdi.D Not 30:6 "Dan": "Haklı"
anlamına gelir.
Yar.30: 7 Rahel'in cariyesi Bilha yine hamile kaldı ve Yakup'a ikincibir
oğul doğurdu.
Yar.30: 8 Rahel, "Ablama karşı büyük savaşım verdim ve onu yendim"diyerek
çocuğa Naftali*fç* adını verdi.D Not 30:8 "Naftali": "Benim savaşım"
anlamına gelir.
Yar.30: 9 Lea artık doğum yapamadığını görünce, cariyesi Zilpa'yıYakup'a eş
olarak verdi.
Yar.30: 10 Zilpa Yakup'a bir erkek çocuk doğurdu.
Yar.30: 11 Lea, "Uğurum!" diyerek çocuğa Gad*fd* adını verdi.D Not 30:11 "Gad":
"Uğur" anlamına gelir.
Yar.30: 12 Lea'nın cariyesi Zilpa Yakup'a ikinci bir oğul doğurdu.
Yar.30: 13 Lea, "Mutluyum!" dedi, "Kadınlar bana 'Mutlu' diyecek." Veçocuğa
Aşer*fe* adını verdi.D Not 30:13 "Aşer": "Mutlu" anlamına gelir.
Yar.30: 14 Ruben hasat mevsimi tarlaya gitti. Orada adamotu*ff* bulupannesi
Lea'ya getirdi. Rahel Lea'ya, "Lütfen oğlunun getirdiğiadamotundan bana da
ver" dedi.D Not 30:14 "Adamotu": İnsanın iki bacağını andıran çatal
biçiminde köke sahip, yenildiğinde cinsel gücü artırdığına inanılan bir
bitki.
Yar.30: 15 Lea, "Kocamı aldığın yetmez mi? Bir de oğlumun adamotunumu
istiyorsun?" diye karşılık verdi. Rahel, "Öyle olsun" dedi, "Oğlunun
adamotuna karşılık kocam bu gece seninle yatsın."
Yar.30: 16 Akşamleyin Yakup tarladan dönerken Lea onu karşılamayagitti.
Yakup'a, "Benimle yatacaksın" dedi, "Oğlumun adamotunakarşılık bu gece
benimsin." Yakup o gece onunla yattı.
Yar.30: 17 Tanrı Lea'nın duasını işitti. Lea hamile kalıp Yakup'abeşinci
oğlunu doğurdu.
Yar.30: 18 "Cariyemi kocama verdiğim için Tanrı beni ödüllendirdi"diyerek
çocuğa İssakar*fg* adını verdi.D Not 30:18 "İssakar": "Ödül" anlamına gelir.
Yar.30: 19 Lea yine hamile kaldı ve Yakup'a altıncı oğlunu doğurdu.
Yar.30: 20 "Tanrı bana iyi bir armağan verdi" dedi, "Artık kocam bana değer
verir. Çünkü ona altı erkek çocuk doğurdum." Ve çocuğa Zevulun*fh* adını
verdi.D Not 30:20 "Zevulun": "Değer" anlamına gelir.
Yar.30: 21 Bir süre sonra Lea bir kız doğurdu ve adını Dina koydu.
Yar.30: 22 Tanrı Rahel'i anımsadı, onun duasını işiterek çocuk
sahibiolmasını sağladı.
Yar.30: 23-24 Rahel hamile kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu. "Tanrı utancımı
kaldırdı. RAB bana bir oğul daha versin!" diyerek çocuğa Yusuf*fı* adını
verdi.D Not 30:24 "Yusuf": "Daha çok versin" anlamına gelir.
Yakup'un Sürüleri Artıyor
Yar.30: 25 Rahel Yusuf'u doğurduktan sonra Yakup Lavan'a, "Benigönder,
evime, topraklarıma gideyim" dedi,
Yar.30: 26 "Hizmetime karşılık karılarımı, çocuklarımı ver de gideyim.Sana
nasıl hizmet ettiğimi biliyorsun."
Yar.30: 27 Lavan, "Eğer benden hoşnutsan, burada kal" dedi, "Çünküfala
bakarak anladım ki, RAB senin sayende beni kutsadı.
Yar.30: 28 Alacağın neyse söyle, ödeyeyim."
Yar.30: 29 Yakup, "Sana nasıl hizmet ettiğimi, sürülerine nasılbaktığımı
biliyorsun" diye karşılık verdi,
Yar.30: 30 "Ben gelmeden önce malın azdı. Sayemde RAB seni kutsadı,malın
gitgide arttı. Ya kendi evim için ne zaman çalışacağım?"
Yar.30: 31 Lavan, "Sana ne vereyim?" diye sordu.Yakup, "Bana bir şey verme"
diye yanıtladı, "Eğer şu önerimikabul edersen, yine sürünü güder,
hayvanlarına bakarım:
Yar.30: 32 Bugün bütün sürülerini yoklayıp noktalı veya benekli koyunları,
kara kuzuları, benekli veya noktalı keçileri ayırayım. Ücretim bu olsun.
Yar.30: 33 İleride bana verdiklerini denetlemeye geldiğinde, dürüst olup
olmadığımı kolayca anlayabilirsin. Noktalı ve benekli olmayan keçilerim,
kara olmayan kuzularım varsa, onları çalmışım demektir."
Yar.30: 34 Lavan, "Kabul, söylediğin gibi olsun" dedi.
Yar.30: 35 Ama o gün çizgili ve benekli tekeleri, noktalı ve benekli
keçileri, beyaz keçilerin hepsini, bütün kara kuzuları ayırıp oğullarına
teslim etti.
Yar.30: 36 Sonra Yakup'tan üç günlük yol kadar uzaklaştı. YakupLavan'ın
kalan sürüsünü gütmeye devam etti.
Yar.30: 37 Yakup aselbent, badem, çınar ağaçlarından taze dallarkesti.
Dalları soyarak beyaz çentikler açtı.
Yar.30: 38 Soyduğu çubukları koyunların önüne, su içtikleri yalaklarakoydu.
Koyunlar su içmeye gelince çiftleşiyorlardı.
Yar.30: 39 Çubukların önünde çiftleşince çizgili, noktalı, benekliyavrular
doğuruyorlardı.
Yar.30: 40 Yakup kuzuları ayırıp sürülerin yüzünü Lavan'ın çizgili,kara
hayvanlarına döndürüyordu. Kendi sürülerini ayrı tutuyor,Lavan'ınkilerle
karıştırmıyordu.
Yar.30: 41 Sürüdeki güçlü hayvanlar kızışınca, Yakup çubukları onlarıngözü
önüne, yalaklara koyuyordu ki, çubukların yanında çiftleşsinler.
Yar.30: 42 Sürünün zayıf hayvanlarının önüneyse çubuk koymuyordu.Böylece
zayıf hayvanları Lavan, güçlüleri Yakup aldı.
Yar.30: 43 Yakup alabildiğine zenginleşti. Çok sayıda sürü, erkek vekadın
köle, deve, eşek sahibi oldu.
Yakup Lavan'dan Kaçıyor
BÖLÜM 31
Yar.31: 1 Lavan'ın oğulları, "Yakup babamızın sahip olduğu her şeyialdı"
dediler, "Bütün varlığını babamıza ait şeylerden kazandı."Yakup bu sözleri
duyunca,
Yar.31: 2 Lavan'ın kendisine karşı tutumunun eskisi gibi olmadığını anladı.
Yar.31: 3 RAB Yakup'a, "Atalarının topraklarına, akrabalarının yanınadön"
dedi, "Seninle olacağım."
Yar.31: 4 Bunun üzerine Yakup Rahel'le Lea'yı sürüsünün bulunduğukırlara
çağırttı.
Yar.31: 5 Onlara, "Bakıyorum, babanız bana eskisi gibi davranmıyor"dedi,
"Ama babamın Tanrısı benimle birlikte.
Yar.31: 6 Var gücümle babanıza hizmet ettiğimi bilirsiniz.
Yar.31: 7 Ne yazık ki, babanız beni aldattı, ondan alacağımı on
kezdeğiştirdi. Ama Tanrı bana kötülük etmesine izin vermedi.
Yar.31: 8 Lavan, 'Ücret olarak noktalı hayvanları al' deyince, bütün sürü
noktalı doğurdu. 'Ücret olarak çizgili olanları al' deyince de bütün sürü
çizgili doğurdu.
Yar.31: 9 Tanrı babanızın hayvanlarını aldı, bana verdi.
Yar.31: 10 "Sürülerin çiftleştiği mevsimde bir düş gördüm. Çiftleşentekeler
çizgili, noktalı, kırçıldı.
Yar.31: 11 Düşümde Tanrı'nın meleği bana, 'Yakup!' diye seslendi.'Buyur'
dedim.
Yar.31: 12 Bana, 'Bak, bütün çiftleşen tekeler çizgili, noktalı vekırçıl'
dedi, 'Çünkü Lavan'ın sana yaptıklarının hepsini gördüm.
Yar.31: 13 Ben Beytel'in Tanrısı'yım. Hani orada bana anıt dikip meshetmiş*,
adak adamıştın. Kalk, bu ülkeden git, doğduğun ülkeye dön.'"
Yar.31: 14 Rahel'le Lea, "Babamızın evinde hâlâ payımız, mirasımız varmı?"
dediler,
Yar.31: 15 "Onun gözünde artık yabancı değil miyiz? Çünkü bizi sattı.Bizim
için ödenen bedelin hepsini yedi.
Yar.31: 16 Tanrı'nın babamızdan aldığı varlığın tümü bize veçocuklarımıza
aittir. Tanrı sana ne dediyse öyle yap."
Yar.31: 17 Böylece Yakup çocuklarını, karılarını develere bindirdi.
Yar.31: 18 Bütün hayvanları önüne kattı; topladığı mallarla, Paddan-Aram'da
kazandığı hayvanlarla birlikte Kenan ülkesine, babası İshak'ın yanına gitmek
üzere yola çıktı.
Yar.31: 19 Lavan koyunlarını kırkmaya gidince, Rahel babasının putlarını
çaldı.
Yar.31: 20 Yakup da kaçacağını söylemeyerek Aramlı Lavan'ı kandırdı.
Yar.31: 21 Böylece kendisine ait her şeyi alıp kaçtı. Fırat Irmağı'nıgeçip
Gilat dağlık bölgesine doğru gitti.
Lavan Yakup'un Peşine Düşüyor
Yar.31: 22 Üçüncü gün Yakup'un kaçtığını Lavan'a bildirdiler.
Yar.31: 23 Lavan yakınlarını yanına alıp Yakup'un peşine düştü. Yedigün
sonra Gilat dağlık bölgesinde ona yetişti.
Yar.31: 24 O gece Tanrı Aramlı Lavan'ın düşüne girerek ona, "Dikkatliol!"
dedi, "Yakup'a ne iyi, ne kötü bir şey söyle."
Yar.31: 25 Lavan Yakup'a yetişti. Yakup çadırını Gilat dağlık bölgesine
kurmuştu. Lavan da yakınlarıyla birlikte çadırını aynı yere kurdu.
Yar.31: 26 Yakup'a, "Nedir bu yaptığın?" dedi, "Beni aldattın.Kızlarımı alıp
savaş tutsağı gibi götürdün.
Yar.31: 27 Neden gizlice kaçtın? Neden beni aldattın? Niçin banasöylemedin?
Seni sevinçle, ezgilerle, tefle, lirle yolcu ederdim.
Yar.31: 28 Torunlarımla, kızlarımla öpüşüp vedalaşmama izin
vermedin.Aptallık ettin.
Yar.31: 29 Size kötülük yapacak güçteyim, ama babanın Tanrısı dün gecebana,
'Dikkatli ol!' dedi, 'Yakup'a ne iyi, ne kötü hiçbir şey söyleme.'
Yar.31: 30 Babanın evini çok özlediğin için bizden ayrıldın. Amailahlarımı
niçin çaldın?"
Yar.31: 31 Yakup, "Korktum" diye karşılık verdi, "Kızlarını zorlaelimden
alırsın diye düşündüm.
Yar.31: 32 İlahlarını kimde bulursan, o öldürülecektir. Yakınlarımızınönünde
kendin ara, eşyalarımın arasında sana ait ne bulursan al."Yakup ilahları
Rahel'in çaldığını bilmiyordu.
Yar.31: 33 Lavan Yakup'un, Lea'nın ve iki cariyenin çadırına baktıysada
ilahları bulamadı. Lea'nın çadırından çıkıp Rahel'in çadırına girdi.
Yar.31: 34 Rahel çaldığı putları devesinin semerine koymuş,
üzerineoturmuştu. Lavan çadırını didik didik aradıysa da putları bulamadı.
Yar.31: 35 Rahel babasına, "Efendim, huzurunda kalkamadığım için kızma, âdet
görüyorum da" dedi. Lavan her yeri aradıysa da, putları bulamadı.
Yar.31: 36 Yakup kendini tutamadı. Lavan'a çıkışarak, "Suçum ne?" diyesordu,
"Ne günah işledim ki böyle öfkeyle peşime takıldın?
Yar.31: 37 Bütün eşyalarımı aradın, kendine ait bir şey buldun mu? Varsa onu
buraya, yakınlarımızın önüne koy. Onlar ikimiz hakkında karar versinler.
Yar.31: 38 Yirmi yıl yanında kaldım. Koyunların, keçilerin hiç düşükyapmadı.
Sürülerinin içinden bir tek koç yemedim.
Yar.31: 39 Yabanıl hayvanların parçaladığını sana göstermedim, zararını ben
çektim. Gece ya da gündüz çalınan her hayvanın karşılığını benden istedin.
Yar.31: 40 Öyle bir durumdaydım ki, gündüz sıcak, gece kırağı yedibitirdi
beni. Gözüme uyku girmedi.
Yar.31: 41 Yirmi yıl evinde böyle yaşadım. İki kızın için on dört yıl, sürün
için altı yıl sana hizmet ettim. On kez alacağımı değiştirdin.
Yar.31: 42 Babamın ve İbrahim'in Tanrısı, İshak'ın taptığı*fi* Tanrıbenden
yana olmasaydı, beni eli boş gönderecektin. Tanrı çektiğimzorluğu, verdiğim
emeği gördü ve dün gece seni uyardı."D Not 31:42 "Taptığı": İbranice
"Korktuğu". Aynı ifade 31:53'te de geçer.
Yar.31: 43 Lavan, "Kadınlar benim kızlarım, çocuklar benim çocuklarım,
sürüler benim sürülerim" diye karşılık verdi, "Burada gördüğün her şey bana
ait. Kızlarıma ya da doğurdukları çocuklara bugün ne yapabilirim ki?
Yar.31: 44 Gel anlaşalım. Aramıza tanık koyalım."
Yar.31: 45 Yakup bir taş alıp onu anıt olarak dikti.
Yar.31: 46 Yakınlarına, "Taş toplayın" dedi. Adamlar topladıklarıtaşları bir
yere yığdılar. Orada, yığının yanında yemek yediler.
Yar.31: 47 Lavan taş yığınına Yegar-Sahaduta*fj*, Yakup ise Galet*fj*adını
verdi.D Not 31:47 Aramice "Yegar-Sahaduta" ve İbranice "Galet" "Tanıklık
yığını" anlamına gelir.
Yar.31: 48 Lavan, "Bu yığın bugün aramızda tanık olsun" dedi. Buyüzden
yığına Galet adı verildi.
Yar.31: 49 Mispa*fk* diye de anılır. Çünkü Lavan, "Birbirimizden
uzakolduğumuz zaman RAB aramızda gözcülük etsin" dedi,D Not 31:49 "Mispa":
"Gözcü kulesi" anlamına gelir.
Yar.31: 50 "Eğer kızlarıma kötü davranır, başka kadınlarla
evlenirsen,yanımızda kimse olmasa bile Tanrı tanık olacaktır."
Yar.31: 51 Sonra, "İşte taş yığını, işte aramıza diktiğim anıt" dedi,
Yar.31: 52 "Bu yığın ve anıt birer tanık olsun. Bu yığının ötesinegeçip sana
kötülük etmeyeceğim. Sen de bu yığını ve anıtı geçipbana kötülük
etmeyeceksin.
Yar.31: 53 İbrahim'in, Nahor'un ve babalarının Tanrısı aramızda
yargıçolsun." Yakup babası İshak'ın taptığı Tanrı'nın adıyla ant içti.
Yar.31: 54 Sonra dağda kurban kesip yakınlarını yemeğe çağırdı. Yemeğiyiyip
geceyi dağda geçirdiler.
Yar.31: 55 Lavan sabah erkenden kalktı; torunlarını, kızlarını
öpüpkutsadıktan sonra evine gitti.
BÖLÜM 32
Yar.32: 1 Yakup yoluna devam ederken, Tanrı'nın melekleriyle karşılaştı.
Yar.32: 2 Onları görünce, "Tanrı'nın ordugahı bu" diyerek oraya
Mahanayim*fl* adını verdi.D Not 32:2 "Mahanayim": "İki ordugah" anlamına
gelir.
Yakup Esav'la Karşılaşmaya Hazırlanıyor
Yar.32: 3 Yakup Edom topraklarında, Seir ülkesinde yaşayan ağabeyiEsav'a
önceden haberciler gönderdi.
Yar.32: 4 Onlara şu buyruğu verdi: "Efendim Esav'a şöyle deyin: KulunYakup
diyor ki, 'Şimdiye kadar Lavan'ın yanında konuk olarak kaldım.
Yar.32: 5 Öküzlere, eşeklere, davarlara, erkek ve kadın kölelere sahipoldum.
Efendimi hoşnut etmek için önceden haber gönderiyorum.'"
Yar.32: 6 Haberciler geri dönüp Yakup'a, "Ağabeyin Esav'ın yanınagittik"
dediler, "Dört yüz adamla seni karşılamaya geliyor."
Yar.32: 7 Yakup çok korktu, sıkıldı. Yanındaki adamları,
davarları,sığırları, develeri iki gruba ayırdı.
Yar.32: 8 "Esav gelir, bir gruba saldırırsa, hiç değilse öteki grupkurtulur"
diye düşündü.
Yar.32: 9 Sonra şöyle dua etti: "Ey atam İbrahim'in, babam İshak'ınTanrısı
RAB! Bana, 'Ülkene, akrabalarının yanına dön, senibaşarılı kılacağım' diye
söz verdin.
Yar.32: 10 Bana gösterdiğin bunca iyiliğe, güvene layık değilim.
ŞeriaIrmağı'nı geçtiğimde değneğimden başka bir şeyim yoktu. Şimdi
ikiorduyla döndüm.
Yar.32: 11 Yalvarırım, beni ağabeyim Esav'dan koru. Gelip bana,çocuklarla
annelerine saldırmasından korkuyorum.
Yar.32: 12 'Seni kesinlikle başarılı kılacağım, soyunu denizin kumugibi
sayılamayacak kadar çoğaltacağım' diye söz vermiştin bana."
Yar.32: 13-15 Yakup geceyi orada geçirdi. Birlikte getirdiğihayvanlardan
ağabeyi Esav'a armağan olarak iki yüz keçi, yirmiteke, iki yüz koyun, yirmi
koç, yavrularıyla birlikte otuz dişideve, kırk inek, on boğa, yirmi dişi, on
erkek eşek ayırdı.
Yar.32: 16 Bunları ayrı sürüler halinde kölelerine teslim ederek,"Önümden
gidin, sürüler arasında boşluk bırakın" dedi.
Yar.32: 17 Birinci köleye buyruk verdi: "Ağabeyim Esav'lakarşılaştığında,
'Sahibin kim, nereye gidiyorsun? Önündeki buhayvanlar kimin?' diye sorarsa,
Yar.32: 18 'Kulun Yakup'un' diyeceksin, 'Efendisi Esav'a armağanolarak
gönderiyor. Kendisi de arkamızdan geliyor.'"
Yar.32: 19 İkinci ve üçüncü köleye, sürülerin peşinden giden herkeseaynı
buyruğu verdi: "Esav'la karşılaştığınızda aynı şeyleri söyleyeceksiniz.
Yar.32: 20 'Kulun Yakup arkamızdan geliyor' diyeceksiniz.""Önden
göndereceğim armağanla onu yatıştırır, sonra kendisinigörürüm. Belki beni
bağışlar" diye düşünüyordu.
Yar.32: 21 Böylece armağanı önden gönderip geceyi konakladığı yerdegeçirdi.
Yakup Güreş Tutuyor
Yar.32: 22 Yakup o gece kalktı; iki karısını, iki cariyesini, on biroğlunu
yanına alıp Yabbuk Irmağı'nın sığ yerinden karşıya geçti.
Yar.32: 23 Onları geçirdikten sonra sahip olduğu her şeyi de karşıyageçirdi.
Yar.32: 24 Böylece Yakup arkada yalnız kaldı. Bir adam gün ağarıncayakadar
onunla güreşti.
Yar.32: 25 Yakup'u yenemeyeceğini anlayınca, onun uyluk kemiğininbaşına
çarptı. Öyle ki, güreşirken Yakup'un uyluk kemiği çıktı.
Yar.32: 26 Adam, "Bırak beni, gün ağarıyor" dedi.Yakup, "Beni kutsamadıkça
seni bırakmam" diye yanıtladı.
Yar.32: 27 Adam, "Adın ne?" diye sordu. "Yakup."
Yar.32: 28 Adam, "Artık sana Yakup değil, İsrail*fm* denecek" dedi,"Çünkü
Tanrı'yla, insanlarla güreşip yendin."D Not 32:28 "İsrail": "Tanrı'yla
güreşir" anlamına gelir.
Yar.32: 29 Yakup, "Lütfen adını söyler misin?" diye sordu.Ama adam, "Neden
adımı soruyorsun?" dedi. Sonra Yakup'u kutsadı.
Yar.32: 30 Yakup, "Tanrı'yla yüzyüze görüştüm, ama canım bağışlandı"diyerek
oraya Peniel*fn* adını verdi.D Not 32:30 "Peniel": "Tanrı'nın yüzü" anlamına
gelir.
Yar.32: 31 Yakup Peniel'den ayrılırken güneş doğdu. Uyluğundan
ötürüaksıyordu.
Yar.32: 32 Bu nedenle İsrailliler bugün bile uyluk kemiğinin üzerindeki
siniri yemezler. Çünkü Yakup'un uyluk kemiğinin başındaki sinire
çarpılmıştı.
Yakup Esav'la Karşılaşıyor
BÖLÜM 33
Yar.33: 1 Yakup baktı, Esav dört yüz adamıyla birlikte geliyor.Çocukları
Lea'yla Rahel'e ve iki cariyeye teslim etti.
Yar.33: 2 Cariyelerle çocuklarını öne, Lea'yla çocuklarını arkaya,Rahel'le
Yusuf'u da en arkaya dizdi.
Yar.33: 3 Kendisi hepsinin önüne geçti. Ağabeyine yaklaşırken yedi kezyere
kapandı.
Yar.33: 4 Ne var ki Esav koşarak onu karşıladı, kucaklayıp boynunasarıldı,
öptü. İkisi de ağlamaya başladı.
Yar.33: 5 Esav kadınlarla çocuklara baktı. "Kim bu yanındakiler?" diyesordu.
Yakup, "Tanrı'nın kuluna lütfettiği çocuklar" dedi.
Yar.33: 6 Cariyelerle yanlarındaki çocuklar yaklaşıp eğildiler.
Yar.33: 7 Ardından Lea çocuklarıyla birlikte yaklaşıp eğildi. En sonda
Yusuf'la Rahel yaklaşıp eğildi.
Yar.33: 8 Esav, "Karşılaştığım öbür topluluğun anlamı neydi?" diyesordu.
Yakup, "Efendimi hoşnut etmek için" diye yanıtladı.
Yar.33: 9 Esav, "Benim yeterince malım var, kardeşim" dedi, "Seninmalın sana
kalsın."
Yar.33: 10 Yakup, "Olmaz, eğer sevgini kazandımsa, lütfen armağanımıkabul
et" diye karşılık verdi, "Senin yüzünü görmek Tanrı'nınyüzünü görmek gibi.
Çünkü beni kabul ettin.
Yar.33: 11 Lütfen sana gönderdiğim armağanı al. Tanrı bana öyle iyilikyaptı
ki, her şeyim var." Armağanı kabul ettirinceye kadar diretti.
Yar.33: 12 Esav, "Haydi yolumuza devam edelim" dedi, "Ben
önünsıragideceğim."
Yar.33: 13 Yakup, "Efendim, bilirsin, çocuklar narindir" dedi,"Yanımdaki
koyunların, sığırların yavruları var. Hayvanları birgün daha yürümeye
zorlarsak hepsi ölür.
Yar.33: 14 Efendim, lütfen sen kulunun önünden git. Ben hayvanlarla
çocuklara ayak uydurarak yavaş yavaş geleceğim. Seir'de efendime yetişirim."
Yar.33: 15 Esav, "Yanımdaki adamlardan birkaçını yanına vereyim" dedi.Yakup,
"Niçin?" diye sordu, "Ben yalnızca seni hoşnut etmek istiyorum."
Yar.33: 16 Esav o gün Seir'e dönmek üzere yola koyuldu.
Yar.33: 17 Yakup'sa Sukkot'a*fo* gitti. Orada kendine ev,
hayvanlarınabarınaklar yaptı. Bu yüzden oraya Sukkot adını verdi.D Not 33:17
"Sukkot": "Barınaklar" anlamına gelir.
Yar.33: 18 Yakup güvenlik içinde Paddan-Aram'dan Kenan ülkesine,
ŞekemKenti'ne vardı. Kentin yakınında konakladı.
Yar.33: 19 Çadırını kurduğu arsayı Şekem'in babası Hamor'unoğullarından yüz
parça gümüşe*fö* aldı.D Not 33:19 "Yüz parça gümüş": İbranice "Yüz kesita".
Kesitaağırlığı ve değeri bilinmeyen bir para birimiydi.
Yar.33: 20 Orada bir sunak kurarak El-Elohe-İsrail*fp* adını verdi.D Not
33:20 "El-Elohe-İsrail": "Tanrı İsrail'in Tanrısı" anlamınagelir.
Dina ve Şekemliler
BÖLÜM 34
Yar.34: 1 Lea'yla Yakup'un kızı Dina bir gün yöre kadınlarını ziyarete
gitti.
Yar.34: 2 O bölgenin beyi Hivli Hamor'un oğlu Şekem Dina'yı görüncetutup
ırzına geçti.
Yar.34: 3 Yakup'un kızına gönlünü kaptırdı. Dina'yı sevdi ve ona
nazikdavrandı.
Yar.34: 4 Babası Hamor'a, "Bu kızı bana eş olarak al" dedi.
Yar.34: 5 Yakup kızı Dina'nın kirletildiğini duyduğunda, oğulları kırda
hayvanların başındaydı. Yakup onlar gelinceye kadar konuşmadı.
Yar.34: 6 Bu arada Şekem'in babası Hamor konuşmak için Yakup'un yanınagitti.
Yar.34: 7 Yakup'un oğulları olayı duyar duymaz kırdan döndüler.Üzüntülü ve
çok öfkeliydiler. Çünkü Şekem Yakup'un kızıylayatarak İsrail'in onurunu
kırmıştı. Böyle bir şey olmamalıydı.
Yar.34: 8 Hamor onlara, "Oğlum Şekem'in gönlü kızınızda" dedi, "Lütfenonu
oğluma eş olarak verin.
Yar.34: 9 Bizimle akraba olun. Birbirimize kız verip kız alalım.
Yar.34: 10 Bizimle birlikte yaşayın. Ülke önünüzde, nereye
istersenizyerleşin, ticaret yapın, mülk edinin."
Yar.34: 11 Şekem de Dina'nın babasıyla kardeşlerine, "Bana bu iyiliğiyapın,
ne isterseniz veririm" dedi,
Yar.34: 12 "Ne kadar başlık ve armağan isterseniz isteyin, dilediğinizher
şeyi vereceğim. Yeter ki, kızı bana eş olarak verin."
Yar.34: 13 Kızkardeşleri Dina'nın ırzına geçildiği için, Yakup'unoğulları
Şekem'le babası Hamor'a aldatıcı bir yanıt verdiler.
Yar.34: 14 "Olmaz, kızkardeşimizi sünnetsiz* bir adama veremeyiz"dediler,
"Bizim için utanç olur.
Yar.34: 15 Ancak şu koşulla kabul ederiz: Bütün erkekleriniz bizimgibi
sünnet olursa,
Yar.34: 16 birbirimize kız verip kız alabiliriz. Sizinle birlikteyaşar, bir
halk oluruz.
Yar.34: 17 Eğer kabul etmez, sünnet olmazsanız, kızımızı alır gideriz."
Yar.34: 18 Bu öneri Hamor'la oğlu Şekem'e iyi göründü.
Yar.34: 19 Ailesinde en saygın kişi olan genç Şekem öneriyi yerinegetirmekte
gecikmedi. Çünkü Yakup'un kızına aşıktı.
Yar.34: 20 Hamor'la oğlu Şekem durumu kent halkına bildirmek içinkentin
kapısına gittiler.
Yar.34: 21 "Bu adamlar bize dostluk gösteriyor" dediler,
"Ülkemizdeyaşasınlar, ticaret yapsınlar. Topraklarımız geniş, onlara
dayeter, bize de. Birbirimize kız verip kız alabiliriz.
Yar.34: 22 Yalnız, şu koşulla bizimle birleşmeyi, birlikte yaşamayı kabul
ediyorlar: Bizim erkeklerin de kendileri gibi sünnet olmasını istiyorlar.
Yar.34: 23 Böylece bütün sürüleri, malları, öbür hayvanları da bizim olur,
değil mi? Gelin onlarla anlaşalım, bizimle birlikte yaşasınlar."
Yar.34: 24 Kent kapısından geçen herkes Hamor'la oğlu Şekem'insöylediklerini
kabul etti ve kentteki bütün erkekler sünnet oldu.
Yar.34: 25 Üçüncü gün erkekler daha sünnetin acısını çekerken, Yakup'un
oğullarından ikisi -Dina'nın kardeşleri Şimon'la Levi- kılıçlarını kuşanıp
kuşku uyandırmadan kente girip bütün erkekleri kılıçtan geçirdiler.
Yar.34: 26 Hamor'la oğlu Şekem'i de öldürdüler. Dina'yı Şekem'inevinden alıp
gittiler.
Yar.34: 27 Sonra Yakup'un bütün oğulları cesetleri soyup kenti yağmaladılar.
Çünkü kızkardeşlerini kirletmişlerdi.
Yar.34: 28 Kentteki ve kırdaki davarları, sığırları, eşekleri ele
geçirdiler.
Yar.34: 29 Bütün mallarını, çocuklarını, kadınlarını aldılar, evlerindeki
her şeyi yağmaladılar.
Yar.34: 30 Yakup, Şimon'la Levi'ye, "Bu ülkede yaşayan
Kenanlılar'laPerizliler'i bana düşman ettiniz, başımı belaya soktunuz" dedi,
"Sayıca azız. Eğer birleşir, bana saldırırlarsa, ailemle birlikte yok
olurum."
Yar.34: 31 Şimon'la Levi, "Kızkardeşimize bir fahişe gibi mi davranmalıydı?"
diye karşılık verdiler.
Yakup Beytel'e Dönüyor
BÖLÜM 35
Yar.35: 1 Tanrı Yakup'a, "Git, Beytel'e yerleş" dedi, "AğabeyinEsav'dan
kaçarken sana görünen Tanrı'ya orada bir sunak yap."
Yar.35: 2 Yakup ailesine ve yanındakilere, "Yabancı ilahlarınızı atın"dedi,
"Kendinizi arındırıp giysilerinizi değiştirin.
Yar.35: 3 Beytel'e gidelim. Sıkıntı çektiğim günlerde yakarışımı duyan,
gittiğim her yerde benimle birlikte olan Tanrı'ya orada bir sunak
yapacağım."
Yar.35: 4 Böylece herkes yabancı ilahlarını, kulaklarındaki küpeleri Yakup'a
verdi. Yakup bunları Şekem yakınlarında bir yabanıl fıstık ağacının altına
gömdü.
Yar.35: 5 Sonra göçtüler. Çevre kentlerde yaşayan halk peşlerinedüşmedi,
çünkü hepsini Tanrı korkusu sarmıştı.
Yar.35: 6 Yakup adamlarıyla birlikte Kenan ülkesindeki Luz -Beytel-Kenti'ne
geldi.
Yar.35: 7 Bir sunak yaparak oraya El-Beytel*fr* adını verdi.
Çünküağabeyinden kaçarken Tanrı orada kendisine görünmüştü.D Not 35:7
"El-Beytel": "Beytel'in Tanrısı" anlamına gelir.
Yar.35: 8 Rebeka'nın dadısı Debora ölünce Beytel'in güneyindeki meşeağacının
altına gömüldü. Bu yüzden ağaca Allon-Bakut*fs* adı verildi.D Not 35:8
"Allon-Bakut": "Ağlama meşesi" anlamına gelir.
Yar.35: 9 Yakup Paddan-Aram'dan dönünce, Tanrı ona yine görünerek
onukutsadı.
Yar.35: 10 "Sana Yakup diyorlar, ama bundan böyle adın Yakup değil,İsrail
olacak" diyerek onun adını İsrail*fş* koydu.D Not 35:10 "İsrail": "Tanrı'yla
güreşir" anlamına gelir.
Yar.35: 11 "Ben Her Şeye Gücü Yeten Tanrı'yım" dedi, "Verimli ol, çoğal.
Senden bir ulus ve uluslar topluluğu doğacak. Kralların atası olacaksın.
Yar.35: 12 İbrahim'e, İshak'a verdiğim toprakları sana verecek, sendensonra
da soyuna bağışlayacağım."
Yar.35: 13 Sonra Tanrı Yakup'tan ayrılarak onunla konuştuğu yerdenyukarı
çekildi.
Yar.35: 14 Yakup Tanrı'nın kendisiyle konuştuğu yere taş bir anıtdikti.
Üzerine dökmelik sunu ve zeytinyağı döktü.
Yar.35: 15 Oraya, Tanrı'nın kendisiyle konuştuğu yere Beytel*ft* adını
verdi.D Not 35:15 "Beytel": "Tanrı'nın evi" anlamına gelir.
Rahel'le İshak'ın Ölümü
Yar.35: 16 Sonra Beytel'den göçtüler. Efrat'a varmadan Rahel doğumyaptı.
Doğum yaparken çok sancı çekti.
Yar.35: 17 O sancı çekerken, ebesi, "Korkma!" dedi, "Bir oğlun daha oluyor."
Yar.35: 18 Ama Rahel ölmek üzereydi. Can verirken oğlunun adınıBen-Oni*fu*
koydu. Babası ise çocuğa Benyamin*fü* adını verdi.D Not 35:18 "Ben-Oni":
"Kederimin oğlu" anlamına gelir. 35:18 "Benyamin": "Sağ elimin oğlu" ya da
"Güneyli oğul"anlamına gelir.
Yar.35: 19 Rahel öldü ve Efrat -Beytlehem- yolunda gömüldü.
Yar.35: 20 Yakup Rahel'in mezarına bir taş dikti. Bu mezar taşı bugünekadar
kaldı.
Yar.35: 21 İsrail yine göçtü ve Eder Kulesi'nin ötesinde konakladı.
Yar.35: 22 İsrail o bölgede yaşarken Ruben babasının cariyesiBilha'yla
yattı. İsrail bunu duyunca çok kızdı*fv*.D Not 35:22 Septuaginta "Bunu
duyunca çok kızdı", Masoretik metin"Bunu duydu".
Yar.35: 23 Yakup'un on iki oğlu vardı. Lea'nın oğulları: Ruben -Yakup'un ilk
oğlu- Şimon, Levi, Yahuda, İssakar, Zevulun.
Yar.35: 24 Rahel'in oğulları: Yusuf, Benyamin.
Yar.35: 25 Rahel'in cariyesi Bilha'nın oğulları: Dan, Naftali.
Yar.35: 26 Lea'nın cariyesi Zilpa'nın oğulları: Gad, Aşer.
Yakup'unPaddan-Aram'da doğan oğulları bunlardır.
Yar.35: 27 Yakup, İshak'la İbrahim'in de yabancı olarak kalmış olduğu bugün
Hevron denen Kiryat-Arba yakınlarındaki Mamre'ye, babası İshak'ın yanına
gitti.
Yar.35: 28 İshak yüz seksen yıl yaşadı.
Yar.35: 29 Kocamış, yaşama doymuş olarak son soluğunu verdi. Ölüphalkına
kavuştu. Oğulları Esav'la Yakup onu gömdüler.
Esav'ın Soyu(1Ta.1:35-37)
BÖLÜM 36
Yar.36: 1 Esav'ın, yani Edom'un öyküsü:
Yar.36: 2 Esav şu Kenanlı kızlarla evlendi: Hititli* Elon'un kızı Âda;Hivli
Sivon'un torunu, Âna'nın kızı Oholivama;
Yar.36: 3 Nevayot'un kızkardeşi, İsmail'in kızı Basemat.
Yar.36: 4 Âda Esav'a Elifaz'ı, Basemat Reuel'i,
Yar.36: 5 Oholivama Yeuş, Yalam ve Korah'ı doğurdu. Esav'ın Kenanülkesinde
doğan oğulları bunlardı.
Yar.36: 6 Esav karılarını, oğullarını, kızlarını, evindeki bütün adamlarını,
hayvanlarının hepsini, Kenan ülkesinde kazandığı malların tümünü alıp
kardeşi Yakup'tan ayrıldı, başka bir ülkeye gitti.
Yar.36: 7 Birlikte yaşayamayacak kadar çok malları vardı. Yabancıolarak
yaşadıkları bu topraklar davarlarına yetmiyordu.
Yar.36: 8 Esav -Edom- Seir dağlık bölgesine yerleşti.
Yar.36: 9 Seir dağlık bölgesine yerleşen Edomlular'ın atası Esav'ınsoyu:
Yar.36: 10 Esav'ın oğullarının adları şunlardır:Esav'ın karılarından Âda'nın
oğlu Elifaz, Basemat'ın oğlu Reuel.
Yar.36: 11 Elifaz'ın oğulları:Teman, Omar, Sefo, Gatam, Kenaz.
Yar.36: 12 Timna Esav'ın oğlu Elifaz'ın cariyesiydi. Elifaz'a
Amalek'idoğurdu. Bunlar Esav'ın karısı Âda'nın torunlarıdır.
Yar.36: 13 Reuel'in oğulları:Nahat, Zerah, Şamma, Mizza.Bunlar Esav'ın
karısı Basemat'ın torunlarıdır.
Yar.36: 14 Sivon'un torunu ve Âna'nın kızı olan Esav'ın karısıOholivama'nın
Esav'a doğurduğu oğullar şunlardır:Yeuş, Yalam, Korah.
Yar.36: 15 Esavoğulları'nın boy beyleri şunlardır:Esav'ın ilk oğlu Elifaz'ın
oğulları:Teman, Omar, Sefo, Kenaz,
Yar.36: 16 Korah, Gatam, Amalek. Bunlar Edom ülkesinde Elifaz'ınsoyundan
beylerdi ve Âda'nın torunlarıydı.
Yar.36: 17 Esav oğlu Reuel'in oğulları şunlardır:Nahat, Zerah, Şamma, Mizza.
Bunlar Edom ülkesinde Reuel'in soyundan gelen beylerdi ve Esav'ın karısı
Basemat'ın torunlarıydı.
Yar.36: 18 Esav'ın karısı Oholivama'nın oğulları şunlardır:Yeuş, Yalam,
Korah. Bunlar Âna'nın kızı olan Esav'ın karısı Oholivama'nın soyundan gelen
beylerdi.
Yar.36: 19 Bunların hepsi Esav'ın -Edom'un- oğullarıdır. Yukardakilerde
onların beyleridir.
Seir'in Soyu(1Ta.1:38-42)
Yar.36: 20 Ülkede yaşayan Horlu Seir'in oğulları şunlardı: Lotan,Şoval,
Sivon, Âna,
Yar.36: 21 Dişon, Eser, Dişan. Seir'in Edom'da beylik eden Horlu oğulları
bunlardı.
Yar.36: 22 Lotan'ın oğulları: Hori, Hemam. Timna Lotan'ın kızkardeşiydi.
Yar.36: 23 Şoval'ın oğulları:Alvan, Manahat, Eval, Şefo, Onam.
Yar.36: 24 Sivon'un oğulları:Aya ve Âna. Babası Sivon'un eşeklerini güderken
çölde sıcak su kaynakları bulan Âna'dır bu.
Yar.36: 25 Âna'nın çocukları şunlardı:Dişon ve Âna'nın kızı Oholivama.
Yar.36: 26 Dişon'un oğulları şunlardı:Hemdan, Eşban, Yitran, Keran.
Yar.36: 27 Eser'in oğulları şunlardı: Bilhan, Zaavan, Akan.
Yar.36: 28 Dişan'ın oğulları şunlardı:Ûs, Aran.
Yar.36: 29 Horlu boy beyleri şunlardı Lotan, Şoval, Sivon, Âna,
Yar.36: 30 Dişon, Eser, Dişan. Seir ülkesindeki Horlu boy beyleri bunlardı.
Edom Kralları(1Ta.1:43-54)
Yar.36: 31 İsrailliler'i yöneten bir kralın olmadığı dönemde, Edom'u şu
krallar yönetti:
Yar.36: 32 Beor oğlu Bala Edom Kralı oldu. Kentinin adı Dinhava'ydı.
Yar.36: 33 Bala ölünce, yerine Bosralı Zerah oğlu Yovav geçti.
Yar.36: 34 Yovav ölünce, Temanlılar ülkesinden Huşam kral oldu.
Yar.36: 35 Huşam ölünce, Midyan'ı Moav kırlarında bozguna uğratanBedat oğlu
Hadat kral oldu. Kentinin adı Avit'ti.
Yar.36: 36 Hadat ölünce, yerine Masrekalı Samla geçti.
Yar.36: 37 Samla ölünce, yerine Rehovot-Hannaharlı Şaul geçti.
Yar.36: 38 Şaul ölünce, yerine Akbor oğlu Baal-Hanan geçti.
Yar.36: 39 Akbor oğlu Baal-Hanan ölünce, yerine Hadat geçti. Kentininadı
Pau'ydu. Karısı, Me-Zahav kızı Matret'in kızı Mehetavel'di.
Yar.36: 40 Boylarına ve bölgelerine göre Esav'ın soyundan gelenbeylerin
adları şunlardı: Timna, Alva, Yetet,
Yar.36: 41 Oholivama, Ela, Pinon,
Yar.36: 42 Kenaz, Teman, Mivsar,
Yar.36: 43 Magdiel, İram. Sahip oldukları ülkede yaşadıkları yerlereadlarını
veren Edom beyleri bunlardı. Edomlular'ın atası Esav'dı.
Yusuf'un Düşleri
BÖLÜM 37
Yar.37: 1 Yakup babasının yabancı olarak kalmış olduğu Kenan
ülkesindeyaşadı.
Yar.37: 2 Yakup soyunun öyküsü: Yusuf on yedi yaşında bir gençti. Babasının
karıları Bilha ve Zilpa'dan olan üvey kardeşleriyle birlikte sürü
güdüyordu.Kardeşlerinin yaptığı kötülükleri babasına ulaştırırdı.
Yar.37: 3 İsrail Yusuf'u öbür oğullarının hepsinden çok severdi. Çünkü Yusuf
onun yaşlılığında doğmuştu. Yusuf'a uzun, renkli bir giysi yaptırmıştı.
Yar.37: 4 Yusuf'un kardeşleri babalarının onu kendilerinden çok sevdiğini
görünce, ondan nefret ettiler. Yusuf'a tatlı söz söylemez oldular.
Yar.37: 5 Yusuf bir düş gördü. Bunu kardeşlerine anlatınca, ondan dahaçok
nefret ettiler.
Yar.37: 6 Yusuf, "Lütfen gördüğüm düşü dinleyin!" dedi,
Yar.37: 7 "Tarlada demet bağlıyorduk. Ansızın benim demetim kalkıpdikildi.
Sizinkilerse, çevresine toplanıp önünde eğildiler."
Yar.37: 8 Kardeşleri, "Başımıza kral mı olacaksın? Bizi sen mi
yöneteceksin?" dediler. Düşlerinden, söylediklerinden ötürü ondan büsbütün
nefret ettiler.
Yar.37: 9 Yusuf bir düş daha görüp kardeşlerine anlattı. "Dinleyin, bir düş
daha gördüm" dedi, "Güneş, ay ve on bir yıldız önümde eğildiler."
Yar.37: 10 Yusuf babasıyla kardeşlerine bu düşü anlatınca, babası onu
azarladı: "Ne biçim düş bu?" dedi, "Ben, annen, kardeşlerin gelip önünde
yere mi eğileceğiz yani?"
Yar.37: 11 Kardeşleri Yusuf'u kıskanıyordu, ama bu olay babasının aklına
takıldı.
Kardeşleri Yusuf'u Satıyor
Yar.37: 12 Bir gün Yusuf'un kardeşleri babalarının sürüsünü gütmekiçin
Şekem'e gittiler.
Yar.37: 13 İsrail Yusuf'a, "Kardeşlerin Şekem'de sürü güdüyorlar" dedi, "Gel
seni de onların yanına göndereyim." Yusuf, "Hazırım" diye yanıtladı.
Yar.37: 14 Babası, "Git kardeşlerine ve sürüye bak" dedi, "Her şey yolunda
mı, değil mi, bana haber getir." Böylece onu Hevron Vadisi'nden gönderdi.
Yusuf Şekem'e vardı.
Yar.37: 15 Kırda dolaşırken bir adam onu görüp, "Ne arıyorsun?" diye sordu.
Yar.37: 16 Yusuf, "Kardeşlerimi arıyorum" diye yanıtladı, "Buralardasürü
güdüyorlar. Nerede olduklarını biliyor musun?"
Yar.37: 17 Adam, "Buradan ayrıldılar" dedi, "'Dotan'a gidelim' dediklerini
duydum." Böylece Yusuf kardeşlerinin peşinden gitti ve Dotan'da onları
buldu.
Yar.37: 18 Kardeşleri onu uzaktan gördüler. Yusuf yanlarına varmadan,onu
öldürmek için düzen kurdular.
Yar.37: 19 Birbirlerine, "İşte düş hastası geliyor" dediler,
Yar.37: 20 "Hadi onu öldürüp kuyulardan birine atalım. Yabanıl birhayvan
yedi deriz. Bakalım o zaman düşleri ne olacak!"
Yar.37: 21 Ruben bunu duyunca Yusuf'u kurtarmaya çalıştı: "Canınakıymayın"
dedi,
Yar.37: 22 "Kan dökmeyin. Onu şu ıssız yerdeki kuyuya atın, ama kendisine
dokunmayın." Amacı Yusuf'u kurtarıp babasına geri götürmekti.
Yar.37: 23 Yusuf yanlarına varınca, kardeşleri sırtındaki renkli uzun
giysiyi çekip çıkardılar
Yar.37: 24 ve onu susuz, boş bir kuyuya attılar.
Yar.37: 25 Yemek yemek için oturduklarında, Gilat yönünden bir İsmaili
kervanının geldiğini gördüler. Develeri kitre, pelesenk, laden yüklüydü.
Mısır'a gidiyorlardı.
Yar.37: 26 Yahuda, kardeşlerine, "Kardeşimizi öldürür, suçumuzu gizlersek ne
kazanırız?" dedi,
Yar.37: 27 "Gelin onu İsmaililer'e satalım. Böylece canına dokunmamışoluruz.
Çünkü o kardeşimizdir, aynı kanı taşıyoruz." Kardeşleri kabul etti.
Yar.37: 28 Midyanlı tüccarlar oradan geçerken, kardeşleri Yusuf'u kuyudan
çekip çıkardılar, yirmi gümüşe İsmaililer'e sattılar. İsmaililer Yusuf'u
Mısır'a götürdüler.
Yar.37: 29 Kuyuya geri dönen Ruben Yusuf'u orada göremeyince
üzüntüdengiysilerini yırttı.
Yar.37: 30 Kardeşlerinin yanına gidip, "Çocuk orada yok" dedi, "Neyapacağım
şimdi ben?"
Yar.37: 31 Bunun üzerine bir teke keserek Yusuf'un renkli uzun giysisini
kanına buladılar.
Yar.37: 32 Giysiyi babalarına götürerek, "Bunu bulduk" dediler,
"Bak,bakalım, oğlunun mu, değil mi?"
Yar.37: 33 Yakup giysiyi tanıdı, "Evet, bu oğlumun giysisi" dedi,
"Onuyabanıl bir hayvan yemiş olmalı. Yusuf'u parçalamış olsa gerek."
Yar.37: 34 Yakup üzüntüden giysilerini yırttı, beline çul sardı, oğluiçin
uzun süre yas tuttu.
Yar.37: 35 Bütün oğulları, kızları onu avutmaya çalıştılarsa da oavunmak
istemedi. "Oğlumun yanına, ölüler diyarına yas tutarakgideceğim" diyerek
oğlu için ağlamaya devam etti.
Yar.37: 36 Bu arada Midyanlılar da Yusuf'u Mısır'da firavunun
birgörevlisine, muhafız birliği komutanı Potifar'a sattılar.
Yahuda'yla Tamar
BÖLÜM 38
Yar.38: 1 O sıralarda Yahuda kardeşlerinden ayrılarak Adullamlı Hiraadında
bir adamın yanına gitti.
Yar.38: 2 Orada Kenanlı bir kızla karşılaştı. Kızın babasının adıŞua'ydı.
Yahuda kızla evlendi.
Yar.38: 3 Kadın hamile kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu. Yahuda onaEr adını
verdi.
Yar.38: 4 Kadın yine hamile kaldı, bir erkek çocuk daha doğurdu, adınıOnan
koydu.
Yar.38: 5 Yine bir erkek çocuk doğurdu, adını Şela koydu. Şela doğduğuzaman
Yahuda Keziv'deydi.
Yar.38: 6 Yahuda ilk oğlu Er için bir kadın aldı. Kadının adı Tamar'dı.
Yar.38: 7 Yahuda'nın ilk oğlu Er, RAB'bin gözünde kötüydü. Bu yüzdenRAB onu
öldürdü.
Yar.38: 8 Yahuda Onan'a, "Kardeşinin karısıyla evlen" dedi,"Kayınbiraderlik
görevini yap. Kardeşinin soyunu sürdür."
Yar.38: 9 Ama Onan doğacak çocukların kendisine ait olmayacağınıbiliyordu.
Bu yüzden ne zaman kardeşinin karısıyla yatsa,kardeşine soy yetiştirmemek
için menisini yere boşaltıyordu.
Yar.38: 10 Bu yaptığı RAB'bin gözünde kötüydü. Bu yüzden RAB onu daöldürdü.
Yar.38: 11 Bunun üzerine Yahuda, gelini Tamar'a, "Babanın evine dön" dedi,
"Oğlum Şela büyüyünceye kadar orada dul olarak yaşa." Yahuda, "Şela da
kardeşleri gibi ölebilir" diye düşünüyordu. Böylece Tamar babasının evine
döndü.
Yar.38: 12 Uzun süre sonra Şua'nın kızı olan Yahuda'nın karısı öldü.Yahuda
yası bittikten sonra arkadaşı Adullamlı Hira'yla birlikteTimna'ya, sürüsünü
kırkanların yanına gitti.
Yar.38: 13 Tamar'a, "Kayınbaban sürüsünü kırkmak için Timna'yagidiyor" diye
haber verdiler.
Yar.38: 14 Tamar üzerindeki dul giysilerini çıkardı. Peçesini örttü, sarınıp
Timna yolu üzerindeki Enayim Kapısı'nda oturdu. Çünkü Şela büyüdüğü halde
onunla evlenmesine izin verilmediğini görmüştü.
Yar.38: 15 Yahuda onu görünce fahişe sandı. Çünkü yüzü örtülüydü.
Yar.38: 16 Yolun kenarına, ona doğru seğirterek, kendi gelini
olduğunubilmeden, "Hadi gel, seninle yatmak istiyorum" dedi.Tamar, "Seninle
yatarsam, bana ne vereceksin?" diye sordu.
Yar.38: 17 Yahuda, "Sürümden sana bir oğlak göndereyim" dedi. Tamar, "Oğlağı
gönderinceye kadar rehin olarak bana bir şey verebilir misin?" dedi.
Yar.38: 18 Yahuda, "Ne vereyim?" diye sordu. Tamar, "Mührünü, kaytanını ve
elindeki değneği" diye yanıtladı. Yahuda bunları verip onunla yattı. Tamar
hamile kaldı.
Yar.38: 19 Gidip peçesini çıkardı, yine dul giysilerini giydi.
Yar.38: 20 Bu arada Yahuda rehin bıraktığı eşyaları geri almak için
Adullamlı arkadaşıyla kadına bir oğlak gönderdi. Ne var ki arkadaşı kadını
bulamadı.
Yar.38: 21 O çevrede yaşayanlara, "Enayim'de, yol kenarında bir fahişevardı,
nerede o?" diye sordu. "Burada öyle bir kadın yok" diye karşılık verdiler.
Yar.38: 22 Bunun üzerine Yahuda'nın yanına dönerek, "Kadını bulamadım"dedi,
"O çevrede yaşayanlar da 'Burada fahişe yok' dediler."
Yar.38: 23 Yahuda, "Varsın eşyalar onun olsun" dedi, "Kimseyi kendimize
güldürmeyelim. Ben oğlağı gönderdim, ama sen kadını bulamadın."
Yar.38: 24 Yaklaşık üç ay sonra Yahuda'ya, "Gelinin Tamar zina etmiş,şu anda
hamile" diye haber verdiler. Yahuda, "Onu dışarıya çıkarıp yakın" dedi.
Yar.38: 25 Tamar dışarı çıkarılınca, kayınbabasına, "Ben bu
eşyalarınsahibinden hamile kaldım" diye haber gönderdi, "Lütfen şunlarabak.
Bu mühür, kaytan, değnek kime ait?"
Yar.38: 26 Yahuda eşyaları tanıdı. "O benden daha doğru bir kişi"dedi,
"Çünkü onu oğlum Şela'ya almadım." Bir daha onunla yatmadı.
Yar.38: 27 Doğum vakti gelince Tamar'ın rahminde ikiz olduğu anlaşıldı.
Yar.38: 28 Doğum yaparken ikizlerden biri elini dışarı çıkardı. Ebe çocuğun
elini yakalayıp bileğine kırmızı bir iplik bağladı, "Bu önce doğdu" dedi.
Yar.38: 29 Ne var ki, çocuk elini içeri çekti, o sırada da kardeşi doğdu.
Ebe, "Kendine böyle mi gedik açtın?" dedi. Bu yüzden çocuğa Peres*fy* adı
kondu.D Not 38:29 "Peres": "Gedik açmak" anlamına gelir.
Yar.38: 30 Sonra bileğine kırmızı iplik bağlı kardeşi doğdu. Ona da
Zerah*fz* adı verildi.D Not 38:30 "Zerah": "Kırmızı" anlamına gelir.
Yusuf'la Potifar'ın Karısı
BÖLÜM 39
Yar.39: 1 İsmaililer Yusuf'u Mısır'a götürmüştü. Firavunun görevlisi,
muhafız birliği komutanı Mısırlı Potifar onu İsmaililer'den satın almıştı.
Yar.39: 2 RAB Yusuf'la birlikteydi ve onu başarılı kılıyordu. YusufMısırlı
efendisinin evinde kalıyordu.
Yar.39: 3 Efendisi RAB'bin Yusuf'la birlikte olduğunu, yaptığı her işte onu
başarılı kıldığını gördü.
Yar.39: 4 Yusuf'tan hoşnut kalarak onu özel hizmetine aldı. Evinin vesahip
olduğu her şeyin sorumluluğunu ona verdi.
Yar.39: 5 Yusuf'u evinin ve sahip olduğu her şeyin sorumlusu atadığıandan
itibaren RAB Yusuf sayesinde Potifar'ın evini kutsadı.Evini, tarlasını,
kendisine ait her şeyi bereketli kıldı.
Yar.39: 6 Potifar sahip olduğu her şeyin sorumluluğunu Yusuf'a verdi;yediği
yemek dışında hiçbir şeyle ilgilenmedi. Yusuf güzel yapılı, yakışıklıydı.
Yar.39: 7 Bir süre sonra efendisinin karısı ona göz koyarak, "Benimle yat"
dedi.
Yar.39: 8 Ama Yusuf reddetti. "Ben burada olduğum için efendim evdeki hiçbir
şeyle ilgilenme gereğini duymuyor" dedi, "Sahip olduğu her şeyin yönetimini
bana verdi.
Yar.39: 9 Bu evde ben de onun kadar yetkiliyim. Senin dışında hiçbir şeyi
benden esirgemedi. Sen onun karısısın. Nasıl böyle bir kötülük yapar,
Tanrı'ya karşı günah işlerim?"
Yar.39: 10 Potifar'ın karısı her gün kendisiyle yatması ya da birlikteolması
için direttiyse de, Yusuf onun isteğini kabul etmedi.
Yar.39: 11 Bir gün Yusuf olağan işlerini yapmak üzere eve gitti. İçerde ev
halkından hiç kimse yoktu.
Yar.39: 12 Potifar'ın karısı Yusuf'un giysisini tutarak, "Benimle yat"dedi.
Ama Yusuf giysisini onun elinde bırakıp evden dışarı kaçtı.
Yar.39: 13 Kadın Yusuf'un giysisini bırakıp kaçtığını görünce,
Yar.39: 14 uşaklarını çağırdı. "Bakın şuna!" dedi, "Kocamın getirdiği bu
İbrani bizi rezil etti. Yanıma geldi, benimle yatmak istedi. Ben de
bağırdım.
Yar.39: 15 Bağırdığımı duyunca giysisini yanımda bırakıp dışarı kaçtı."
Yar.39: 16 Efendisi eve gelinceye kadar Yusuf'un giysisini yanında alıkoydu.
Yar.39: 17 Ona da aynı şeyleri anlattı: "Buraya getirdiğin İbrani köleyanıma
gelip beni aşağılamak istedi.
Yar.39: 18 Ama ben bağırınca giysisini yanımda bırakıp kaçtı."
Yar.39: 19 Karısının, "Kölen bana böyle yaptı" diyerek
anlattıklarınıduyunca, Yusuf'un efendisinin öfkesi tepesine çıktı.
Yar.39: 20 Yusuf'u yakalayıp zindana, kralın tutsaklarının bağlıolduğu yere
attı. Ama Yusuf zindandayken
Yar.39: 21 RAB onunla birlikteydi. Ona iyilik etti. Zindancıbaşı Yusuf'tan
hoşnut kaldı.
Yar.39: 22 Bütün tutsakların yönetimini ona verdi. Zindanda olup bitenher
şeyden Yusuf sorumluydu.
Yar.39: 23 Zindancıbaşı Yusuf'un sorumlu olduğu işlerle hiç ilgilenmezdi.
Çünkü RAB Yusuf'la birlikteydi ve yaptığı her işte onu başarılı kılıyordu.
Yusuf Tutsakların Düşünü Yorumluyor
BÖLÜM 40
Yar.40: 1 Bir süre sonra Mısır Kralı'nın sakisiyle fırıncısı efendilerini
gücendirdiler.
Yar.40: 2 Firavun bu iki görevlisine, baş sakiyle fırıncıbaşına öfkelendi.
Yar.40: 3 Onları muhafız birliği komutanının evinde, Yusuf'un tutsakolduğu
zindanda göz altına aldı.
Yar.40: 4 Muhafız birliği komutanı Yusuf'u onların hizmetine atadı.Bir süre
zindanda kaldılar.
Yar.40: 5 Firavunun sakisiyle fırıncısı tutsak oldukları zindanda aynıgece
birer düş gördüler. Düşleri farklı anlamlar taşıyordu.
Yar.40: 6 Sabah Yusuf yanlarına gittiğinde, onları tedirgin gördü.
Yar.40: 7 Efendisinin evinde, kendisiyle birlikte zindanda kalan firavunun
görevlilerine, "Niçin suratınız asık bugün?" diye sordu.
Yar.40: 8 "Düş gördük ama yorumlayacak kimse yok" dediler. Yusuf, "Yorum
Tanrı'ya özgü değil mi?" dedi, "Lütfen düşünüzü bana anlatın."
Yar.40: 9 Baş saki düşünü Yusuf'a anlattı: "Düşümde önümde bir asma gördüm.
Yar.40: 10 Üç çubuğu vardı. Tomurcuklar açar açmaz çiçeklendi, salkımsalkım
üzüm verdi.
Yar.40: 11 Firavunun kâsesi elimdeydi. Üzümleri alıp firavununkâsesine
sıktım. Sonra kâseyi ona verdim."
Yar.40: 12 Yusuf, "Bu şu anlama gelir" dedi, "Üç çubuk üç gün demektir.
Yar.40: 13 Üç gün içinde firavun seni zindandan çıkaracak, yine eskigörevine
döneceksin. Geçmişte olduğu gibi yine ona sakilik yapacaksın.
Yar.40: 14 Ama her şey yolunda giderse, lütfen beni anımsa. Bir iyilikyap,
firavuna benden söz et. Çıkar beni bu zindandan.
Yar.40: 15 Çünkü ben İbrani ülkesinden zorla kaçırıldım. Burada dazindana
atılacak bir şey yapmadım."
Yar.40: 16 Fırıncıbaşı bu iyi yorumu duyunca, Yusuf'a, "Ben de bir
düşgördüm" dedi, "Başımın üstünde üç sepet beyaz ekmek vardı.
Yar.40: 17 En üstteki sepette firavun için pişirilmiş çeşitli pastalarvardı.
Kuşlar başımın üstündeki sepetten pastaları yiyorlardı."
Yar.40: 18 Yusuf, "Bu şu anlama gelir" dedi, "Üç sepet üç gün demektir.
Yar.40: 19 Üç gün içinde firavun seni zindandan çıkarıp ağaca asacak.Kuşlar
etini yiyecekler."
Yar.40: 20 Üç gün sonra, firavun doğum gününde bütün görevlilerine birşölen
verdi. Görevlilerinin önünde baş sakisiyle fırıncıbaşını zindandan çıkardı.
Yar.40: 21-22 Yusuf'un yaptığı yoruma uygun olarak baş sakisini eski
görevine atadı. Baş saki firavuna şarap sunmaya başladı. Ama firavun
fırıncıbaşını astırdı.
Yar.40: 23 Gelgelelim, baş saki Yusuf'u anımsamadı, unuttu gitti.
Yusuf Firavunun Düşünü Yorumluyor
BÖLÜM 41
Yar.41: 1 Tam iki yıl sonra firavun bir düş gördü: Nil Irmağı'nın kıyısında
duruyordu.
Yar.41: 2 Irmaktan güzel ve semiz yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya
başladılar.
Yar.41: 3 Sonra yedi çirkin ve cılız inek çıktı. Irmağın kıyısında öbür
ineklerin yanında durdular.
Yar.41: 4 Çirkin ve cılız inekler güzel ve semiz yedi ineği yiyince, firavun
uyandı.
Yar.41: 5 Yine uykuya daldı, bu kez başka bir düş gördü: Bir sapta yedi
güzel ve dolgun başak bitti.
Yar.41: 6 Sonra, cılız ve doğu rüzgarıyla kavrulmuş yedi başak daha bitti.
Yar.41: 7 Cılız başaklar, yedi güzel ve dolgun başağı yuttular. Firavun
uyandı, düş gördüğünü anladı.
Yar.41: 8 Sabah uyandığında kaygılıydı. Bütün Mısırlı büyücüleri, bilgeleri
çağırttı. Onlara gördüğü düşleri anlattı. Ama hiçbiri firavunun düşlerini
yorumlayamadı.
Yar.41: 9 Bu arada baş saki firavuna, "Bugün suçumu itiraf etmeliyim" dedi,
Yar.41: 10 "Kullarına -bana ve fırıncıbaşına- öfkelenince bizi zindana,
muhafız birliği komutanının evine kapattın.
Yar.41: 11 Bir gece ikimiz de düş gördük. Düşlerimiz farklı anlamlar
taşıyordu.
Yar.41: 12 Orada bizimle birlikte muhafız birliği komutanının kölesi İbrani
bir genç vardı. Gördüğümüz düşleri ona anlattık. Bize bir bir yorumladı.
Yar.41: 13 Her şey onun yorumladığı gibi çıktı: Ben görevime döndüm,
fırıncıbaşıysa asıldı."
Yar.41: 14 Firavun Yusuf'u çağırttı. Hemen onu zindandan çıkardılar.Yusuf
tıraş olup giysilerini değiştirdikten sonra firavunun huzuruna çıktı.
Yar.41: 15 Firavun Yusuf'a, "Bir düş gördüm" dedi, "Ama kimseyorumlayamadı.
Duyduğun her düşü yorumlayabildiğini işittim."
Yar.41: 16 Yusuf, "Ben yorumlayamam" dedi, "Firavuna en uygun yorumuTanrı
yapacaktır."
Yar.41: 17 Firavun Yusuf'a anlatmaya başladı: "Düşümde bir ırmak kıyısında
duruyordum.
Yar.41: 18 Irmaktan semiz ve güzel yedi inek çıktı. Sazlar arasında otlamaya
başladılar.
Yar.41: 19 Sonra arık, çirkin, cılız yedi inek daha çıktı. Mısır'da onlar
kadar çirkin inek görmedim.
Yar.41: 20 Cılız ve çirkin inekler ilk çıkan yedi semiz ineği yedi.
Yar.41: 21 Ancak kötü görünüşleri değişmedi. Sanki bir şey yememişgibi
görünüyorlardı. Sonra uyandım.
Yar.41: 22 "Bir de düşümde bir sapta dolgun ve güzel yedi başak bittiğini
gördüm.
Yar.41: 23 Sonra solgun, cılız, doğu rüzgarının kavurduğu yedi başakdaha
bitti.
Yar.41: 24 Cılız başaklar yedi güzel başağı yuttular. Büyücülere
bunuanlattım. Ama hiçbiri yorumlayamadı."
Yar.41: 25 Yusuf, "Efendim, iki düş de aynı anlamı taşıyor" dedi,"Tanrı ne
yapacağını sana bildirmiş.
Yar.41: 26 Yedi güzel inek yedi yıl demektir. Yedi güzel başak da
yediyıldır. Aynı anlama geliyor.
Yar.41: 27 Daha sonra çıkan yedi cılız, çirkin inek ve doğu
rüzgarınınkavurduğu yedi solgun başaksa yedi yıl kıtlık olacağı anlamına
gelir.
Yar.41: 28 "Söylediğim gibi, Tanrı ne yapacağını sana göstermiş.
Yar.41: 29 Mısır'da yedi yıl bolluk olacak.
Yar.41: 30 Sonra yedi yıl öyle bir kıtlık olacak ki, bolluk yıllarıhiç
anımsanmayacak. Çünkü kıtlık ülkeyi kasıp kavuracak.
Yar.41: 31 Ardından gelen kıtlık bolluğu unutturacak, çünkü çokşiddetli
olacak.
Yar.41: 32 Bu konuda iki kez düş görmenin anlamı, Tanrı'nın kesinkararını
verdiğini ve en kısa zamanda uygulayacağını gösteriyor.
Yar.41: 33 "Şimdi firavunun akıllı, bilgili bir adam bulup onuMısır'ın
başına getirmesi gerekir.
Yar.41: 34 Ülke çapında adamlar görevlendirmeli, bunlar yedi bollukyılı
boyunca ürünlerin beşte birini toplamalı.
Yar.41: 35 Gelecek verimli yılların bütün yiyeceğini toplasınlar,firavunun
yönetimi altında kentlerde depolayıp korusunlar.
Yar.41: 36 Bu yiyecek, gelecek yedi kıtlık yılı boyunca Mısır'daihtiyat
olarak kullanılacak, ülke kıtlıktan kırılmayacak."
Yusuf Mısır'ın Yöneticisi Oluyor
Yar.41: 37 Bu öneri firavunla görevlilerine iyi göründü.
Yar.41: 38 Firavun görevlilerine, "Bu adam gibi Tanrı Ruhu'na sahipbirini
bulabilir miyiz?" diye sordu.
Yar.41: 39 Sonra Yusuf'a, "Madem Tanrı bütün bunları sana açıkladı,senden
daha akıllısı, bilgilisi yoktur" dedi,
Yar.41: 40 "Sarayımın yönetimini sana vereceğim. Bütün halkımbuyruklarına
uyacak. Tahttan başka senden üstünlüğüm olmayacak.
Yar.41: 41 Seni bütün Mısır'a yönetici atıyorum."
Yar.41: 42 Sonra mührünü parmağından çıkarıp Yusuf'un parmağına taktı.Ona
ince ketenden giysi giydirdi. Boynuna altın zincir taktı.
Yar.41: 43 Onu kendi yardımcısının arabasına bindirdi. Yusuf'un önünde, "Yol
açın!" diye bağırdılar. Böylece firavun ona bütün Mısır'ın yönetimini verdi.
Yar.41: 44 Firavun Yusuf'a, "Firavun benim" dedi, "Ama Mısır'da
sendenizinsiz kimse elini ayağını oynatmayacak."
Yar.41: 45 Yusuf'un adını Safenat-Paneah koydu. On Kenti'nin*fa* kâhini
Potifera'nın kızı Asenat'ı da ona karı olarak verdi. Yusuf ülkeyi boydan
boya dolaştı.D Not 41:45 "On Kenti": Heliopolis diye de bilinir.
Yar.41: 46 Yusuf firavunun hizmetine girdiğinde otuz yaşındaydı.Firavunun
huzurundan ayrıldıktan sonra bütün Mısır'ı dolaştı.
Yar.41: 47 Yedi bolluk yılı boyunca toprak çok ürün verdi.
Yar.41: 48 Yusuf Mısır'da yedi yıl içinde yetişen bütün ürünleri toplayıp
kentlerde depoladı. Her kente o kentin çevresindeki tarlalarda yetişen
ürünleri koydu.
Yar.41: 49 Denizin kumu kadar çok buğday depoladı; öyle ki,
ölçmektenvazgeçti. Çünkü buğday ölçülemeyecek kadar çoktu.
Yar.41: 50 Kıtlık yılları başlamadan, On Kenti'nin kâhini Potifera'nınkızı
Asenat Yusuf'a iki erkek çocuk doğurdu.
Yar.41: 51 Yusuf ilk oğlunun adını Manaşşe*fb* koydu. "Tanrı banabütün
acılarımı ve babamın ailesini unutturdu" dedi.D Not 41:51 "Manaşşe":
"Unutturan" anlamına gelir.
Yar.41: 52 "Tanrı sıkıntı çektiğim ülkede beni verimli kıldı" diyerekikinci
oğlunun adını Efrayim*fc* koydu.D Not 41:52 "Efrayim": "İki kat verimli"
anlamına gelir.
Yar.41: 53 Mısır'da yedi bolluk yılı sona erdi.
Yar.41: 54 Yusuf'un söylemiş olduğu gibi yedi kıtlık yılı başgösterdi.Bütün
ülkelerde kıtlık vardı, ama Mısır'ın her yanında yiyecek bulunuyordu.
Yar.41: 55 Mısırlılar aç kalınca, yiyecek için firavuna yakardılar.Firavun,
"Yusuf'a gidin" dedi, "O size ne derse öyle yapın."
Yar.41: 56 Kıtlık bütün ülkeyi sarınca, Yusuf depoları açıp Mısırlılar'a
buğday satmaya başladı. Çünkü kıtlık Mısır'ı boydan boya kavuruyordu.
Yar.41: 57 Bütün ülkelerden insanlar da buğday satın almak için Mısır'a,
Yusuf'a geliyordu. Çünkü kıtlık bütün dünyayı sarmıştı ve şiddetliydi.
Yusuf'un Kardeşleri Mısır'a Gidiyor
BÖLÜM 42
Yar 42:1 Yakup Mısır'da buğday olduğunu öğrenince, oğullarına,
"Nedenbirbirinize bakıp duruyorsunuz?" dedi,
Yar.42: 2 "Mısır'da buğday olduğunu duydum. Gidin, satın alın ki,yaşayalım,
yoksa öleceğiz."
Yar.42: 3 Böylece Yusuf'un on kardeşi buğday almak için Mısır'a gittiler.
Yar.42: 4 Ancak Yakup Yusuf'un kardeşi Benyamin'i onlarla
birliktegöndermedi, çünkü oğlunun başına bir şey gelmesinden korkuyordu.
Yar.42: 5 Buğday satın almaya gelenler arasında İsrail'in oğulları davardı.
Çünkü Kenan ülkesinde de kıtlık hüküm sürüyordu.
Yar.42: 6 Yusuf ülkenin yöneticisiydi, herkese o buğday satıyordu.Kardeşleri
gelip onun önünde yere kapandılar.
Yar.42: 7 Yusuf kardeşlerini görünce tanıdı. Ama onlara yabancı
gibidavranarak sert konuştu: "Nereden geliyorsunuz?" "Kenan ülkesinden" diye
yanıtladılar, "Yiyecek satın almaya geldik."
Yar.42: 8 Yusuf kardeşlerini tanıdıysa da kardeşleri onu tanımadılar.
Yar.42: 9 Yusuf onlarla ilgili düşlerini anımsayarak, "Siz casussunuz"dedi,
"Ülkenin zayıf noktalarını öğrenmeye geldiniz."
Yar.42: 10 "Aman, efendim" diye karşılık verdiler, "Biz kullarınyalnızca
yiyecek satın almaya geldik.
Yar.42: 11 Hepimiz aynı babanın çocuklarıyız. Biz kulların dürüstinsanlarız,
casus değiliz."
Yar.42: 12 Yusuf, "Hayır!" dedi, "Siz ülkenin zayıf noktalarınıöğrenmeye
geldiniz."
Yar.42: 13 Kardeşleri, "Biz kulların on iki kardeşiz" dediler,"Hepimiz Kenan
ülkesinde yaşayan aynı babanın çocuklarıyız. Enküçüğümüz babamızın yanında
kaldı, biri de kayboldu."
Yar.42: 14 Yusuf, "Söylediğim gibi" dedi, "Casussunuz siz.
Yar.42: 15 Sizi sınayacağım. Firavunun başına ant içerim. Küçükkardeşiniz de
gelmedikçe, buradan ayrılamazsınız.
Yar.42: 16 Aranızdan birini gönderin, kardeşinizi getirsin. Gerikalanlarınız
göz altına alınacak. Anlattıklarınız doğru mu, değilmi, sizi sınayacağız.
Değilse, firavunun başına ant içerim ki casussunuz."
Yar.42: 17 Üç gün onları göz altında tuttu.
Yar.42: 18 Üçüncü gün, "Bir koşulla canınızı bağışlarım" dedi, "BenTanrı'dan
korkarım.
Yar.42: 19 Dürüst olduğunuzu kanıtlamak için, içinizden biri göz altında
tutulduğunuz evde kalsın, ötekiler gidip aç kalan ailenize buğday götürsün.
Yar.42: 20 Sonra küçük kardeşinizi bana getirin. Böylece anlattıklarınızın
doğru olup olmadığı ortaya çıkar, ölümden kurtulursunuz." Kabul ettiler.
Yar.42: 21 Birbirlerine, "Besbelli kardeşimize yaptığımızın
cezasınıçekiyoruz" dediler, "Bize yalvardığında nasıl sıkıntı
çektiğinigördük, ama dinlemedik. Bu sıkıntı onun için başımıza geldi."
Yar.42: 22 Ruben, "Çocuğa zarar vermeyin diye sizi uyarmadım mı?" dedi,"Ama
dinlemediniz. İşte şimdi kanının hesabı soruluyor."
Yar.42: 23 Yusuf'un konuştuklarını anladığını farketmediler, çünküonunla
çevirmen aracılığıyla konuşuyorlardı.
Yar.42: 24 Yusuf kardeşlerinden ayrılıp ağlamaya başladı. Sonra dönüponlarla
konuştu. Aralarından Şimon'u alarak ötekilerin gözleri önünde bağladı.
Yar.42: 25 Sonra torbalarına buğday doldurulmasını, paralarının torbalarına
geri konulmasını, yol için kendilerine azık verilmesini buyurdu. Bunlar
yapıldıktan sonra
Yar.42: 26 buğdayları eşeklerine yükleyip oradan ayrıldılar.
Yar.42: 27 Konakladıkları yerde içlerinden biri eşeğine yem vermekiçin
torbasını açınca parasını gördü. Para torbanın ağzına konmuştu.
Yar.42: 28 Kardeşlerine, "Paramı geri vermişler" diye seslendi,
"İştetorbamda!" Yürekleri yerinden oynadı. Titreyerek
birbirlerine,"Tanrı'nın bize bu yaptığı nedir?" dediler.
Yar.42: 29 Kenan ülkesine, babaları Yakup'un yanına varınca,
başlarınagelenleri ona anlattılar:
Yar.42: 30 "Mısır'ın yöneticisi bizimle sert konuştu. Bize casusmuşuzgibi
davrandı.
Yar.42: 31 Ona, 'Biz dürüst insanlarız' dedik, 'Casus değiliz.
Yar.42: 32 Hepimiz aynı babanın çocuklarıyız. On iki kardeşiz; birikayboldu,
en küçüğü de Kenan ülkesinde, babamızın yanında.'
Yar.42: 33 "Ülkenin yöneticisi, 'Dürüst olduğunuzu şöyleanlayabilirim' dedi,
'Kardeşlerinizden birini yanımda bırakın,buğdayı alıp aç kalan ailelerinize
götürün.
Yar.42: 34 Küçük kardeşinizi de bana getirin. O zaman casusolmadığınızı,
dürüst insanlar olduğunuzu anlar, kardeşinizi sizegeri veririm. Ülkede
ticaret yapabilirsiniz.'"
Yar.42: 35 Torbalarını boşaltınca, hepsi para kesesini torbasında buldu.
Para keselerini görünce hem kendileri hem babaları korkuya kapıldı.
Yar.42: 36 Yakup, "Beni çocuklarımdan yoksun bırakıyorsunuz" dedi,"Yusuf
yok, Şimon yok. Şimdi de Benyamin'i götürmek istiyorsunuz.Sıkıntıyı çeken
hep benim."
Yar.42: 37 Ruben babasına, "Benyamin'i geri getirmezsem, iki oğlumuöldür"
dedi, "Onu bana teslim et, ben sana geri getireceğim."
Yar.42: 38 Ama Yakup, "Oğlumu sizinle göndermeyeceğim" dedi, "Çünkükardeşi
öldü, yalnız o kaldı. Yolda ona bir zarar gelirse, buacıyla ak saçlı başımı
ölüler diyarına götürürsünüz."
Mısır'a İkinci Yolculuk
BÖLÜM 43
Yar.43: 1 Kenan ülkesinde kıtlık şiddetlenmişti.
Yar.43: 2 Mısır'dan getirilen buğday tükenince Yakup, oğullarına,"Yine
gidin, bize biraz yiyecek alın" dedi.
Yar.43: 3 Yahuda, "Adam bizi sıkı sıkı uyardı" diye karşılık
verdi,"'Kardeşiniz sizinle birlikte gelmezse, yüzümü göremezsiniz' dedi.
Yar.43: 4 Kardeşimizi bizimle gönderirsen, gider sana yiyecek alırız.
Yar.43: 5 Göndermezsen gitmeyiz. Çünkü o adam, 'Kardeşinizi
birliktegetirmezseniz, yüzümü göremezsiniz' dedi."
Yar.43: 6 İsrail, "Niçin adama bir kardeşiniz daha olduğunu söyleyerekbana
bu kötülüğü yaptınız?" dedi.
Yar.43: 7 Şöyle yanıtladılar: "Adam, 'Babanız hâlâ yaşıyor mu?
Başkakardeşiniz var mı?' diye sordu. Bizimle ve akrabalarımızla ilgiliöyle
sorular sordu ki, yanıt vermek zorunda kaldık. Kardeşinizigetirin diyeceğini
nereden bilebilirdik?"
Yar.43: 8 Yahuda, babası İsrail'e, "Çocuğu benimle gönder, gidelim"dedi,
"Sen de biz de yavrularımız da ölmez, yaşarız.
Yar.43: 9 Ona ben kefil oluyorum. Beni sorumlu say. Eğer onu gerigetirmez,
önüne çıkarmazsam, ömrümce sana karşı suçlu sayılayım.
Yar.43: 10 Çünkü gecikmeseydik, şimdiye dek iki kez gidip gelmiş olurduk."
Yar.43: 11 Bunun üzerine İsrail, "Öyleyse gidin" dedi, "Yalnız,
torbalarınıza bu ülkenin en iyi ürünlerinden biraz pelesenk, biraz bal,
kitre, laden, fıstık, badem koyun, Mısır'ın yöneticisine armağan olarak
götürün.
Yar.43: 12 Yanınıza iki kat para alın. Torbalarınızın ağzına konanparayı
geri götürün. Belki bir yanlışlık olmuştur.
Yar.43: 13 Kardeşinizi alıp gidin, o adamın yanına dönün.
Yar.43: 14 Her Şeye Gücü Yeten Tanrı, adamın yüreğine size karşımerhamet
koysun da, adam öbür kardeşinizle Benyamin'i size geriversin. Bana gelince,
çocuklarımdan yoksun kalacaksam kalayım."
Yar.43: 15 Böylece kardeşler yanlarına armağanlar, iki kat para veBenyamin'i
alarak hemen Mısır'a gidip Yusuf'un huzuruna çıktılar.
Yar.43: 16 Yusuf Benyamin'i yanlarında görünce, kâhyasına, "Buadamları eve
götür" dedi, "Bir hayvan kesip hazırla. Çünkü öğlenbenimle birlikte yemek
yiyecekler."
Yar.43: 17 Kâhya Yusuf'un buyurduğu gibi onları Yusuf'un evinegötürdü.
Yar.43: 18 Ne var ki kardeşleri Yusuf'un evine götürüldükleri içinkorktular.
"İlk gelişimizde torbalarımıza konan para yüzündengötürülüyoruz galiba!"
dediler, "Bize saldırıp egemen olmak, biziköle edip eşeklerimizi almak
istiyor."
Yar.43: 19 Yusuf'un kâhyasına yaklaşıp evin kapısında onunla konuştular:
Yar.43: 20 "Aman, efendim!" dediler, "Buraya ilk kez yiyecek satınalmaya
gelmiştik.
Yar.43: 21 Konakladığımız yerde torbalarımızı açınca, bir de baktıkki,
paramız eksiksiz olarak torbalarımızın ağzına konmuş. Onu size geri
getirdik.
Yar.43: 22 Ayrıca yeniden yiyecek almak için yanımıza başka para daaldık.
Paraları torbalarımıza kimin koyduğunu bilmiyoruz."
Yar.43: 23 Kâhya, "Merak etmeyin" dedi, "Korkmanıza gerek yok.
ParayıTanrınız, babanızın Tanrısı torbalarınıza koydurmuş. Ben
paranızıaldım." Sonra Şimon'u onlara getirdi.
Yar.43: 24 Kâhya onları Yusuf'un evine götürüp ayaklarını yıkamalarıiçin su
getirdi, eşeklerine yem verdi.
Yar.43: 25 Kardeşler öğlene, Yusuf'un geleceği saate kadar armağanlarını
hazırladılar. Çünkü orada yemek yiyeceklerini duymuşlardı.
Yar.43: 26 Yusuf eve gelince, getirdikleri armağanları kendisine sunupönünde
yere kapandılar.
Yar.43: 27 Yusuf hatırlarını sorduktan sonra, "Bana sözünü ettiğinizyaşlı
babanız iyi mi?" dedi, "Hâlâ yaşıyor mu?"
Yar.43: 28 Kardeşleri, "Babamız kulun iyi" diye yanıtladılar, "Hâlâyaşıyor."
Sonra saygıyla eğilip yere kapandılar.
Yar.43: 29 Yusuf göz gezdirirken kendisiyle aynı anneden olan
kardeşiBenyamin'i gördü. "Bana sözünü ettiğiniz küçük kardeşiniz bu
mu?"dedi, "Tanrı sana lütfetsin, oğlum."
Yar.43: 30 Sonra hemen oradan ayrıldı, çünkü kardeşini görünce
yüreğisızlamıştı. Ağlayacak bir yer aradı. Odasına girip orada ağladı.
Yar.43: 31 Yüzünü yıkadıktan sonra dışarı çıktı. Kendisinitoparlayarak,
"Yemeği getirin" dedi.
Yar.43: 32 Yusuf'a ayrı, kardeşlerine ayrı, Yusuf'la yemek yiyenMısırlılar'a
ayrı hizmet edildi. Çünkü Mısırlılar İbraniler'lebirlikte yemek yemez, bunu
iğrenç sayarlardı.
Yar.43: 33 Kardeşleri Yusuf'un önünde büyükten küçüğe doğru yaşsırasına göre
oturdular. Şaşkın şaşkın birbirlerine baktılar.
Yar.43: 34 Yusuf'un masasından onlara yemek dağıtıldı. Benyamin'inpayı
ötekilerden beş kat fazlaydı. İçtiler, birlikte hoş vakit geçirdiler.
Kaybolan Kâse
BÖLÜM 44
Yar.44: 1 Yusuf kâhyasına, "Bu adamların torbalarına taşıyabilecekleri kadar
yiyecek doldur" diye buyurdu, "Her birinin parasını torbasının ağzına koy.
Yar.44: 2 En küçüğünün torbasına benim gümüş kâsemi ve buğdayınınparasını
koy." Kâhya Yusuf'un buyruğunu yerine getirdi.
Yar.44: 3 Sabah erkenden adamlar eşekleriyle yolcu edildi.
Yar.44: 4 Onlar kentten pek uzaklaşmamıştı ki Yusuf kâhyasına, "Hemeno
adamların peşine düş" dedi, "Onlara yetişince, 'Niçin iyiliğe karşı kötülük
yaptınız?' de,
Yar.44: 5 'Efendimin şarap içmek, fala bakmak için kullandığı kâsedeğil mi
bu? Bunu yapmakla kötülük ettiniz.'"
Yar.44: 6 Kâhya onlara yetişip bu sözleri yineledi.
Yar.44: 7 Adamlar, "Efendim, neden böyle konuşuyorsun?" dediler,"Bizden uzak
olsun, biz kulların böyle şey yapmayız.
Yar.44: 8 Torbalarımızın ağzında bulduğumuz paraları Kenan ülkesindensana
geri getirdik. Nasıl efendinin evinden altın ya da gümüş çalarız?
Yar.44: 9 Kullarından birinde çıkarsa öldürülsün, geri kalanlarefendimin
kölesi olsun."
Yar.44: 10 Kâhya, "Peki, dediğiniz gibi olsun" dedi, "Kimde çıkarsakölem
olacak, geri kalanlar suçsuz sayılacak."
Yar.44: 11 Hemen torbalarını indirip açtılar.
Yar.44: 12 Kâhya büyükten küçüğe doğru hepsinin torbasını aradı.
KâseBenyamin'in torbasında çıktı.
Yar.44: 13 Kardeşleri üzüntüden giysilerini yırttılar. Sonratorbalarını
eşeklerine yükleyip kente geri döndüler.
Yar.44: 14 Yahuda'yla kardeşleri Yusuf'un evine geldiğinde, Yusuf
dahaevdeydi. Önünde yere kapandılar.
Yar.44: 15 Yusuf, "Nedir bu yaptığınız?" dedi, "Benim gibi birininfala
bakabileceği aklınıza gelmedi mi?"
Yar.44: 16 Yahuda, "Ne diyelim, efendim?" diye karşılık verdi,
"Nasılanlatalım? Kendimizi nasıl temize çıkaralım? Tanrı suçumuzuortaya
çıkardı. Hepimiz köleniz artık, efendim; hem biz hem dekendisinde kâse
bulunan kardeşimiz."
Yar.44: 17 Yusuf, "Benden uzak olsun!" dedi, "Yalnız kendisinde kâsebulunan
kölem olacak. Siz esenlikle babanızın yanına dönün."
Yahuda Benyamin için Yalvarıyor
Yar.44: 18 Yahuda yaklaşıp, "Efendim, lütfen izin ver konuşayım"
dedi,"Kuluna öfkelenme. Sen firavunla aynı yetkiye sahipsin.
Yar.44: 19 Efendim, biz kullarına sormuştun: 'Babanız ya da başkakardeşiniz
var mı?' diye.
Yar.44: 20 Biz de, 'Yaşlı bir babamız ve onun yaşlılığında doğan küçükbir
kardeşimiz var' demiştik, 'O çocuğun kardeşi öldü, kendisiannesinin tek
oğlu. Babamız onu çok sever.'
Yar.44: 21 "Sen de biz kullarına, 'O çocuğu bana getirin, gözümlegöreyim'
demiştin.
Yar.44: 22 Biz de, 'Çocuk babasından ayrılamaz, ayrılırsa babası ölür'diye
karşılık vermiştik.
Yar.44: 23 Sen de biz kullarına, 'Eğer küçük kardeşiniz sizinlegelmezse,
yüzümü bir daha göremezsiniz' demiştin.
Yar.44: 24 "Kulun babamızın yanına döndüğümüzde, söylediklerini onaanlattık.
Yar.44: 25 Babamız, 'Yine gidin, bize biraz yiyecek alın' dedi.
Yar.44: 26 Ama biz, 'Gidemeyiz' dedik, 'Ancak küçük kardeşimiz
bizimlegelirse gideriz. Küçük kardeşimiz bizimle olmazsa o adamın yüzünü
göremeyiz.'
Yar.44: 27 "Babam, biz kullarına, 'Biliyorsunuz, karım bana iki erkekçocuk
doğurdu' dedi,
Yar.44: 28 'Biri yanımdan ayrıldı. Besbelli bir hayvan parçaladı, birdaha
göremedim onu.
Yar.44: 29 Bunu da götürürseniz ve ona bir zarar gelirse, bu acıylaak saçlı
başımı ölüler diyarına götürürsünüz.'
Yar.44: 30-31 "Efendim, şimdi babam kulunun yanına döndüğümde çocukyanımızda
olmazsa, babam onu görmeyince ölür. Çünkü onu yaşamabağlayan bu çocuktur.
Biz kulların da acı içinde babamızın aksaçlı başını ölüler diyarına
indiririz.
Yar.44: 32 Ben kulun bu çocuğa kefil oldum. Babama, 'Onu sana
gerigetirmezsem, ömrümce kendimi sana karşı suçlu sayarım' dedim.
Yar.44: 33 "Lütfen şimdi çocuğun yerine beni kölen kabul et.
Çocukkardeşleriyle birlikte geri dönsün.
Yar.44: 34 O yanımda olmadan babamın yanına nasıl dönerim? Babamınbaşına
gelecek kötülüğe dayanamam."
Yusuf Kardeşlerine Kim Olduğunu Açıklıyor
BÖLÜM 45
Yar.45: 1 Yusuf adamlarının önünde kendini tutamayıp, "Herkesi
çıkarınburadan!" diye bağırdı. Kendini kardeşlerine tanıttığında
yanındakimse olmasın istiyordu.
Yar.45: 2 O kadar yüksek sesle ağladı ki, Mısırlılar ağlayışınıişitti. Bu
haber firavunun ev halkına da ulaştı.
Yar.45: 3 Yusuf kardeşlerine, "Ben Yusuf'um!" dedi, "Babam yaşıyormu?"
Kardeşleri donup kaldı, yanıt veremediler.
Yar.45: 4 Yusuf, "Lütfen bana yaklaşın" dedi. Onlar yaklaşınca Yusufşöyle
devam etti: "Mısır'a sattığınız kardeşiniz Yusuf benim.
Yar.45: 5 Beni buraya sattığınız için üzülmeyin. Kendinizi suçlamayın.Tanrı
insanlığı korumak için beni önden gönderdi.
Yar.45: 6 Çünkü iki yıldır ülkede kıtlık var, beş yıl daha sürecek.Kimse
çift süremeyecek, ekin biçemeyecek.
Yar.45: 7 Tanrı yeryüzünde soyunuzu korumak ve harika biçimde
canınızıkurtarmak için beni önünüzden gönderdi.
Yar.45: 8 Beni buraya gönderen siz değilsiniz, Tanrı'dır. Beni firavunun
başdanışmanı, sarayının efendisi, bütün Mısır ülkesinin yöneticisi yaptı.
Yar.45: 9 Hemen babamın yanına gidin, ona oğlun Yusuf şöyle diyordeyin:
'Tanrı beni Mısır ülkesine yönetici yaptı. Durma, yanıma gel.
Yar.45: 10 Goşen bölgesine yerleşirsin; çocukların, torunların, davarların,
sığırların ve sahip olduğun her şeyle birlikte yakınımda olursun.
Yar.45: 11 Orada sana bakarım, çünkü kıtlık beş yıl daha sürecek.Yoksa sen
de ailen ve sana bağlı olan herkes de perişan olursunuz.'
Yar.45: 12 "Hepiniz gözlerinizle görüyorsunuz, kardeşim Benyamin, sende
görüyorsun konuşanın gerçekten ben olduğumu.
Yar.45: 13 Mısır'da ne denli güçlü olduğumu ve bütün gördüklerinizibabama
anlatın. Babamı hemen buraya getirin."
Yar.45: 14 Sonra kardeşi Benyamin'in boynuna sarılıp ağladı. Benyaminde
ağlayarak ona sarıldı.
Yar.45: 15 Yusuf ağlayarak bütün kardeşlerini öptü. Sonra kardeşlerionunla
konuşmaya başladı.
Yar.45: 16 Yusuf'un kardeşlerinin geldiği haberi firavunun sarayınaulaşınca,
firavunla görevlileri hoşnut oldu.
Yar.45: 17 Firavun Yusuf'a şöyle dedi: "Kardeşlerine de ki,'Hayvanlarınızı
yükleyip Kenan ülkesine gidin.
Yar.45: 18 Babanızı ve ailelerinizi buraya getirin. Size Mısır'ın eniyi
topraklarını vereceğim. Ülkenin kaymağını yiyeceksiniz.'
Yar.45: 19 Onlara ayrıca şöyle demeni de buyuruyorum:
'Çocuklarınızlakarılarınız için Mısır'dan arabalar alın, babanızla birlikte
buraya gelin.
Yar.45: 20 Gözünüz arkada kalmasın, çünkü Mısır'da en iyi ne varsasizin
olacak.'"
Yar.45: 21 İsrail'in oğulları söyleneni yaptı. Firavunun buyruğuüzerine
Yusuf onlara araba ve yol için azık verdi.
Yar.45: 22 Hepsine birer kat yedek giysi, Benyamin'e ise üç yüz parçagümüşle
beş kat yedek giysi verdi.
Yar.45: 23 Böylece babasına Mısır'da en iyi ne varsa hepsiyle yüklüon eşek,
yolculuk için buğday, ekmek ve azık yüklü on dişi eşek gönderdi.
Yar.45: 24 Kardeşlerini yolcu ederken onlara, "Yolda kavga etmeyin"dedi.
Yar.45: 25 Yusuf'un kardeşleri Mısır'dan ayrılıp Kenan ülkesine,babaları
Yakup'un yanına döndüler.
Yar.45: 26 Ona, "Yusuf yaşıyor!" dediler, "Üstelik Mısır'ın
yöneticisiolmuş." Babaları donup kaldı, onlara inanmadı.
Yar.45: 27 Yusuf'un kendilerine bütün söylediklerini anlattılar.Kendisini
Mısır'a götürmek için Yusuf'un gönderdiği arabalarıgörünce, Yakup'un keyfi
yerine geldi.
Yar.45: 28 "Tamam!" dedi, "Oğlum Yusuf yaşıyor. Ölmeden önce gidip
onugöreceğim."
Yakup Mısır'a Gidiyor
BÖLÜM 46
Yar.46: 1 İsrail sahip olduğu her şeyle birlikte yola çıktı. Beer-Şeva'ya
varınca, orada babası İshak'ın Tanrısı'na kurbanlar kesti.
Yar.46: 2 O gece Tanrı bir görümde İsrail'e, "Yakup, Yakup!" diyeSeslendi.
Yakup, "Buradayım" diye yanıtladı.
Yar.46: 3 Tanrı, "Ben Tanrı'yım, babanın Tanrısı" dedi, "Mısır'agitmekten
çekinme. Soyunu orada büyük bir ulus yapacağım.
Yar.46: 4 Seninle birlikte Mısır'a gelecek, soyunu bu ülkeye
gerigetireceğim. Senin gözlerini Yusuf'un elleri kapayacak."
Yar.46: 5 Yakup Beer-Şeva'dan ayrıldı. Oğulları Yakup'u -İsrail'i-götürmek
üzere firavunun gönderdiği arabalara onu, kendiçocuklarıyla karılarını
bindirdiler.
Yar.46: 6-7 Yakup, bütün ailesini -oğullarını, kızlarını, torunlarını-
hayvanlarını ve Kenan ülkesinde kazandığı malları yanına alarak Mısır'a
gitti.
Yar.46: 8 İsrail'in Mısır'a giden oğullarının -Yakup'la oğullarının- adları
şunlardır: Yakup'un ilk oğlu Ruben.
Yar.46: 9 Ruben'in oğulları: Hanok, Pallu, Hesron, Karmi.
Yar.46: 10 Şimon'un oğulları:Yemuel, Yamin, Ohat, Yakin, Sohar ve Kenanlı
bir kadının oğlu Şaul.
Yar.46: 11 Levi'nin oğulları:Gerşon, Kehat, Merari.
Yar.46: 12 Yahuda'nın oğulları:Er, Onan, Şela, Peres, Zerah.Ancak Er'le Onan
Kenan ülkesinde ölmüştü.Peres'in oğulları:Hesron, Hamul.
Yar.46: 13 İssakar'ın oğulları:Tola, Puvva, Yov, Şimron.
Yar.46: 14 Zevulun'un oğulları:Seret, Elon, Yahleel.
Yar.46: 15 Bunlar Lea'nın Yakup'a doğurduğu oğullardır. Lea onları vekızı
Dina'yı Paddan-Aram'da doğurmuştu. Yakup'un bu oğullarıylakızları toplam
otuz üç kişiydi.
Yar.46: 16 Gad'ın oğulları:Sifyon, Hagi, Şuni, Esbon, Eri, Arodi, Areli.
Yar.46: 17 Aşer'in çocukları:Yimna, Yişva, Yişvi, Beria; kızkardeşleri
Serah.Beria'nın oğulları:Hever, Malkiel.
Yar.46: 18 Bunlar Lavan'ın kızı Lea'ya verdiği Zilpa'nın Yakup'adoğurduğu
çocuklardır. Toplam on altı kişiydiler.
Yar.46: 19 Yakup'un karısı Rahel'in oğulları:Yusuf, Benyamin.
Yar.46: 20 Yusuf'un Mısır'da On Kenti*fç* kâhini Potifera'nın kızıAsenat'tan
Manaşşe ve Efrayim adında iki oğlu oldu.D Not 46:20 "On Kenti": Heliopolis
diye de bilinir.
Yar.46: 21 Benyamin'in oğulları:Bala, Beker, Aşbel, Gera, Naaman, Ehi, Roş,
Muppim, Huppim, Ard.
Yar.46: 22 Bunlar Rahel'in Yakup'a doğurduğu çocuklardır. Toplam ondört
kişiydiler.
Yar.46: 23 Dan'ın oğlu:Huşim.
Yar.46: 24 Naftali'nin oğulları:Yahseel, Guni, Yeser, Şillem.
Yar.46: 25 Bunlar Lavan'ın, kızı Rahel'e verdiği Bilha'nın Yakup'adoğurduğu
çocuklardır. Toplam yedi kişiydiler.
Yakupoğulları Goşen'e Yerleşiyor
Yar.46: 26 Oğullarının karıları dışında Yakup'un soyundan gelen ve onunla
birlikte Mısır'a gidenler toplam altmış altı kişiydi. Bunların hepsi
Yakup'tan olmuştu.
Yar.46: 27 Yusuf'un Mısır'da doğan iki oğluyla birlikte Mısır'a göçenYakup
ailesi toplam yetmiş kişiydi.
Yar.46: 28 Yakup Goşen yolunu göstermesi için Yahuda'yı önden
Yusuf'agönderdi. Onlar Goşen'e varınca,
Yar.46: 29 Yusuf arabasını hazırlayıp babası İsrail'i karşılamak
üzereGoşen'e gitti. Babasını görür görmez boynuna sarılıp uzun uzun ağladı.
Yar.46: 30 İsrail Yusuf'a, "Yüzünü gördüm ya, artık ölsem de gamyemem" dedi,
"Yaşıyorsun!"
Yar.46: 31 Yusuf kardeşleriyle babasının ev halkına şöyle dedi:
"Gidipfiravuna haber vereyim, 'Kenan ülkesinde yaşayan kardeşlerimlebabamın
ev halkı yanıma geldi' diyeyim.
Yar.46: 32 Çoban olduğunuzu, hayvancılık yaptığınızı, bu
yüzdendavarlarınızla sığırlarınızı ve her şeyinizi birlikte getirdiğinizi
anlatayım.
Yar.46: 33 Firavun sizi çağırıp da, 'Ne iş yaparsınız?' diye sorarsa,
Yar.46: 34 'Atalarımız gibi biz de çocukluktan beri hayvancılıkyapıyoruz'
dersiniz. Öyle deyin ki, sizi Goşen bölgesineyerleştirsin. Çünkü Mısırlılar
çobanlardan iğrenir."
BÖLÜM 47
Yar.47: 1 Yusuf gidip firavuna, "Babamla kardeşlerim davarları,sığırları ve
bütün eşyalarıyla Kenan ülkesinden geldiler" diyehaber verdi, "Şu anda Goşen
bölgesindeler."
Yar.47: 2 Sonra kardeşlerinden beşini seçerek firavunun huzuruna çıkardı.
Yar.47: 3 Firavun Yusuf'un kardeşlerine, "Ne iş yapıyorsunuz?" diyesordu.
"Biz kulların atalarımız gibi çobanız" diye yanıtladılar,
Yar.47: 4 "Bu ülkeye geçici bir süre için geldik. Çünkü Kenanülkesinde
şiddetli kıtlık var. Davarlarımız için otlakbulamıyoruz. İzin ver, Goşen
bölgesine yerleşelim."
Yar.47: 5 Firavun Yusuf'a, "Babanla kardeşlerin yanına geldiler" dedi,
Yar.47: 6 "Mısır ülkesi senin sayılır. Onları ülkenin en iyi
yerineyerleştir. Goşen bölgesine yerleşsinler. Sence aralarındabecerikli
olanlar varsa, davarlarıma bakmakla görevlendir."
Yar.47: 7 Yusuf babası Yakup'u getirip firavunun huzuruna çıkardı.Yakup
firavunu kutsadı.
Yar.47: 8 Firavun, Yakup'a, "Kaç yaşındasın?" diye sordu.
Yar.47: 9 Yakup, "Gurbet yıllarım yüz otuz yılı buldu" diye yanıtladı,"Ama
yıllar çabuk ve zorlu geçti. Atalarımın gurbet yılları kadar uzun sürmedi."
Yar.47: 10 Sonra firavunu kutsayıp huzurundan ayrıldı.
Yar.47: 11 Yusuf babasıyla kardeşlerini Mısır'a yerleştirdi;
firavununbuyruğu uyarınca onlara ülkenin en iyi yerinde, Ramses bölgesinde
mülk verdi.
Yar.47: 12 Ayrıca babasıyla kardeşlerine ve babasının ev halkına,sahip
oldukları çocukların sayısına göre yiyecek sağladı.
Kıtlık Şiddetleniyor
Yar.47: 13 Kıtlık öyle şiddetlendi ki, hiçbir ülkede yiyecek bulunmazoldu.
Mısır ve Kenan ülkeleri kıtlıktan kırılıyordu.
Yar.47: 14 Yusuf sattığı buğdaya karşılık Mısır ve Kenan'daki bütünparaları
toplayıp firavunun sarayına götürdü.
Yar.47: 15 Mısır ve Kenan'da para tükenince Mısırlılar Yusuf'a giderek,
"Bize yiyecek ver" dediler, "Gözünün önünde ölelim mi? Paramız bitti."
Yar.47: 16 Yusuf, "Paranız bittiyse, davarlarınızı getirin" dedi,"Onlara
karşılık size yiyecek vereyim."
Yar.47: 17 Böylece davarlarını Yusuf'a getirdiler. Yusuf atlara, davarve
sığır sürülerine, eşeklere karşılık onlara yiyecek verdi. Biryıl boyunca
hayvanlarına karşılık onlara yiyecek sağladı.
Yar.47: 18 O yıl geçince, ikinci yıl yine geldiler. Yusuf'a,
"Efendim,gerçeği senden saklayacak değiliz" dediler, "Paramız
tükendi,davarlarımızı da sana verdik. Canımızdan ve toprağımızdan
başkaverecek bir şeyimiz kalmadı.
Yar.47: 19 Gözünün önünde ölelim mi? Toprağımız çöle mi dönsün?Canımıza ve
toprağımıza karşılık bize yiyecek sat. Toprağımızlabirlikte firavunun kölesi
olalım. Bize tohum ver ki ölmeyelim,yaşayalım; toprak da çöle dönmesin."
Yar.47: 20 Böylece Yusuf Mısır'daki bütün toprakları firavun içinsatın aldı.
Mısırlılar'ın hepsi tarlalarını sattılar, çünkükıtlık onları buna
zorluyordu. Toprakların tümü firavunun oldu.
Yar.47: 21 Yusuf Mısır'ın bir ucundan öbür ucuna kadar bütün
halkıköleleştirdi*fd*.D Not 47:21 Septuaginta, Samiriye Tevratı
"Köleleştirdi",Masoretik metin "Kentlere göçtürdü".
Yar.47: 22 Yalnız kâhinlerin toprağını satın almadı. Çünkü onlar firavundan
aylık alıyor, firavunun bağladığı aylıkla geçiniyorlardı. Bu yüzden
topraklarını satmadılar.
Yar.47: 23 Yusuf halka, "Sizi de toprağınızı da firavun için satınaldım"
dedi, "İşte size tohum, toprağı ekin.
Yar.47: 24 Ürün devşirdiğinizde, beşte birini firavuna vereceksiniz.Beşte
dördünü ise tohumluk olarak kullanacak ve ailelerinizle,çocuklarınızla
yiyeceksiniz."
Yar.47: 25 "Canımızı kurtardın" diye karşılık verdiler, "Efendimizingözünde
lütuf bulalım. Firavunun kölesi oluruz."
Yar.47: 26 Yusuf ürünün beşte birinin firavuna verilmesini Mısır'datoprak
yasası yaptı. Bu yasa bugün de yürürlüktedir. Yalnızkâhinlerin toprağı
firavuna verilmedi.
Yar.47: 27 İsrail Mısır'da Goşen bölgesine yerleşti. Orada mülk
sahibioldular, çoğalıp arttılar.
Yar.47: 28 Yakup Mısır'da on yedi yıl yaşadı. Ömrü toplam yüz kırkyedi yıl
sürdü.
Yar.47: 29 Ölümü yaklaşınca, oğlu Yusuf'u çağırıp, "Eğer benden
hoşnutkaldınsa, lütfen elini uyluğumun altına koy" dedi, "Bana sevgive
sadakat göstereceğine söz ver. Lütfen beni Mısır'da gömme.
Yar.47: 30 Atalarıma kavuştuğum zaman beni Mısır'dan çıkarıp onlarınyanına
göm." Yusuf, "Dediğin gibi yapacağım" diye karşılık verdi.
Yar.47: 31 İsrail, "Ant iç" dedi. Yusuf ant içti. İsrail yatağınınbaşı
ucunda eğilip*fe* RAB'be tapındı.D Not 47:31 "Yatağının başı ucunda eğilip"
ya da "Değneğininucuna yaslanıp".
Yakup Efrayim'le Manaşşe'yi Kutsuyor
BÖLÜM 48
Yar.48: 1 Bir süre sonra, "Baban hasta" diye Yusuf'a haber geldi.Yusuf iki
oğlu Manaşşe'yle Efrayim'i yanına alıp yola çıktı.
Yar.48: 2 Yakup'a, "Oğlun Yusuf geliyor" diye haber verdiler. İsrailkendini
toparlayıp yatağında oturdu.
Yar.48: 3 Yusuf'a, "Her Şeye Gücü Yeten Tanrı Kenan ülkesinde, Luz'dabana
görünerek beni kutsadı" dedi,
Yar.48: 4 "Bana, 'Seni verimli kılacak, çoğaltacağım' dedi, 'Soyundanbirçok
ulus doğuracağım. Senden sonra bu ülkeyi sonsuza dek mülkolarak senin soyuna
vereceğim.'
Yar.48: 5 "Ben Mısır'a gelmeden önce burada doğan iki oğlun benimsayılır.
Efrayim'le Manaşşe benim için Ruben'le Şimon gibidir.
Yar.48: 6 Onlardan sonra doğacak çocuklar senin olsun. Efrayim'leManaşşe'den
onlara miras geçecek.
Yar.48: 7 Ben Paddan'dan dönerken Rahel Kenan ülkesinde, Efrat'avarmadan
yolda yanımda öldü. Çok üzüldüm, onu orada Efrat'a-Beytlehem'e- giden yolun
kenarına gömdüm."
Yar.48: 8 İsrail, Yusuf'un oğullarını görünce, "Bunlar kim?" diye sordu.
Yar.48: 9 Yusuf, "Oğullarım" diye yanıtladı, "Tanrı onları banaMısır'da
verdi." İsrail, "Lütfen onları yanıma getir, kutsayayım" dedi.
Yar.48: 10 İsrail'in gözleri yaşlılıktan zayıflamıştı, göremiyordu. Yusuf
oğullarını onun yanına götürdü. Babası onları öpüp kucakladı.
Yar.48: 11 Sonra Yusuf'a, "Senin yüzünü göreceğimi hiç sanmıyordum"dedi,
"Ama işte Tanrı bana soyunu bile gösterdi."
Yar.48: 12 Yusuf oğullarını babasının kucağından alıp onun önünde
yerekapandı.
Yar.48: 13 Sonra Efrayim'i sağına alarak İsrail'in sol eline,Manaşşe'yi
soluna alarak İsrail'in sağ eline yaklaştırdı.
Yar.48: 14 İsrail ellerini çapraz olarak uzattı, sağ elini küçük
olanEfrayim'in, sol elini Manaşşe'nin başına koydu. Oysa ilkin Manaşşe
doğmuştu.
Yar.48: 15 Sonra Yusuf'u kutsayarak şöyle dedi: "Atalarım İbrahim'in,
İshak'ın hizmet ettiği,Bugüne dek yaşamım boyunca bana çobanlık eden Tanrı,
Yar.48: 16 Beni bütün kötülüklerden kurtaran melek bu gençlerikutsasın! Adım
ve atalarım İbrahim'le İshak'ın adları bu gençlerleyaşasın! Yeryüzünde
çoğaldıkça çoğalsınlar."
Yar.48: 17 Yusuf, babasının sağ elini Efrayim'in başına koyduğunugörünce,
bundan hoşlanmadı. Babasının elini Efrayim'in başındankaldırıp Manaşşe'nin
başına koymak istedi.
Yar.48: 18 "Baba, öyle değil" dedi, "İlkin Manaşşe doğdu. Sağ elinionun
başına koy."
Yar.48: 19 Ancak babası bunu istemedi. "Biliyorum oğlum, biliyorum"dedi,
"Manaşşe de büyük bir halk olacak. Ama küçük kardeşi dahabüyük bir halk
olacak, soyundan birçok ulus doğacak."
Yar.48: 20 O gün onları kutsayarak şöyle dedi:"İsrailliler, 'Tanrı seni
Efrayim ve Manaşşe gibi yapsın'Diyerek sizin adınızla kutsayacaklar."Böylece
Yakup Efrayim'i Manaşşe'nin önüne geçirdi.
Yar.48: 21 İsrail Yusuf'a, "Ben ölmek üzereyim" dedi, "Tanrı sizinleolacak.
Sizi atalarınızın toprağına geri götürecek.
Yar.48: 22 Sana kardeşlerinden bir pay fazla veriyorum; onuAmorlular'dan
kılıcımla, yayımla aldım."
Yakup'un Son Sözleri
BÖLÜM 49
Yar.49: 1 Yakup oğullarını çağırarak, "Yanıma toplanın" dedi,"Gelecekte size
neler olacağını anlatayım.
Yar.49: 2 "Yakupoğulları, toplanın ve dinleyin,Babanız İsrail'e kulak verin.
Yar.49: 3 "Ruben, sen benim ilk oğlum, gücümsün,Kudretimin ilk ürünüsün,
Saygı ve güç bakımından en üstünsün.
Yar.49: 4 Ama su gibi oynaksın,Üstün olmayacaksın artık.Çünkü babanın
yatağına giripOnu kirlettin.Döşeğimi rezil ettin.
Yar.49: 5 "Şimon'la Levi kardeştir,Kılıçları şiddet kusar.
Yar.49: 6 Gizli tasarılarına ortak olmam,Toplantılarına katılmam.Çünkü
öfkelenince adam öldürdüler,Canları istedikçe sığırları sakatladılar.
Yar.49: 7 Lanet olsun öfkelerine,Çünkü şiddetlidir.Lanet olsun
gazaplarına,Çünkü zalimcedir.Onları Yakup'ta bölecekVe İsrail'de
dağıtacağım.
Yar.49: 8 "Yahuda, kardeşlerin seni övecek,Düşmanlarının ensesinde olacak
elin.Kardeşlerin önünde eğilecek.
Yar.49: 9 Yahuda bir aslan yavrusudur.Oğlum benim! Avından dönüp yere
çömelir,Aslan gibi, dişi bir aslan gibi yatarsın.Kim onu uyandırmaya cesaret
edebilir?
Yar.49: 10 Sahibi*ff* gelene kadarKrallık asası Yahuda'nın elinden
çıkmayacak,Yönetim hep onun soyunda kalacak,Uluslar onun sözünü dinleyecek.D
Not 49:10 "Sahibi" ya da "Şilo" veya "Şilo'ya".
Yar.49: 11 Eşeğini bir asmaya,Sıpasını seçme bir dala bağlayacak;Giysilerini
şarapta,Kaftanını üzümün kızıl kanında yıkayacak.
Yar.49: 12 Gözleri şaraptan kızıl,Dişleri sütten beyaz olacak.
Yar.49: 13 "Zevulun deniz kıyısında yaşayacak,Liman olacak gemilere,Sınırı
Sayda'ya dek uzanacak.
Yar.49: 14 "İssakar semerler arasında yatan güçlü eşek gibidir;
Yar.49: 15 Ne zaman dinlenecek iyi bir yer,Hoşuna giden bir ülke
görse,Yüklenmek için sırtını eğer,Angaryaya katlanır.
Yar.49: 16 "Dan kendi halkını yönetecek,Bir İsrail oymağı gibi.
Yar.49: 17 Yol kenarında bir yılan,Toprak yolda bir engerek olacak;Atın
topuklarını ısırıpAtlıyı sırtüstü düşüren bir engerek.
Yar.49: 18 "Ben senin kurtarışını bekliyorum, ya RAB.
Yar.49: 19 "Gad akıncıların saldırısına uğrayacak,Ama onların topuklarına
saldıracak.
Yar.49: 20 "Zengin yemekler olacak Aşer'de,Krallara yaraşır lezzetli
yiyecekler yetiştirecek Aşer.
Yar.49: 21 "Naftali salıverilmiş geyiğe benzer,Sevimli yavrular doğurur.
Yar.49: 22 "Yusuf meyveli bir dal gibidir,Kaynak kıyısında verimli bir dal
gibi,Filizleri duvarların üzerinden aşar.
Yar.49: 23 Okçular acımadan saldırdı ona.Düşmanca savurdular oklarını
üzerine.
Yar.49: 24 Ama onun yayı sağlam,Kolları esnek çıktı;Yakup'un güçlü
Tanrısı,İsrail'in Kayası, Çobanı olan Tanrı sayesinde.
Yar.49: 25 Sana yardım eden babanın Tanrısı'dır,Her Şeye Gücü Yeten
Tanrı'dır seni kutsayan.Yukarıdaki göklerinVe aşağıdaki denizlerin
bereketiyle,Memelerin, rahimlerin bereketiyle O'dur seni kutsayan.
Yar.49: 26 Babanın kutsamaları ebedi dağların nimetlerinden,Ebedi tepelerin
bolluğundan daha yücedir;Yusuf'un başı üzerinde,Kardeşleri arasında önder
olanın üstünde olacak.
Yar.49: 27 "Benyamin aç kurda benzer;Sabah avını yer,Akşam ganimeti
paylaşır."
Yar.49: 28 İsrail'in on iki oymağı bunlardır. Babaları onlarıkutsarken
bunları söyledi. Her birini uygun biçimde kutsadı.
Yakup'un Ölümü
Yar.49: 29-30 Sonra Yakup oğullarına şu buyrukları verdi: "Ben ölmek,
halkıma kavuşmak üzereyim. Beni Kenan ülkesinde atalarımın yanına, Mamre
yakınlarında Hititli* Efron'un tarlasındaki mağaraya, Makpela Tarlası'ndaki
mağaraya gömün. İbrahim o mağarayı mezar yapmak üzere Hititli Efron'dan
tarlasıyla birlikte satın almıştı.
Yar.49: 31 İbrahim'le karısı Sara, İshak'la karısı Rebeka oraya gömüldüler.
Lea'yı da ben oraya gömdüm.
Yar.49: 32 Tarla ile içindeki mağara Hititler'den satın alındı."
Yar.49: 33 Yakup oğullarına verdiği buyrukları bitirince, ayaklarınıyatağın
içine çekti, son soluğunu vererek halkına kavuştu.
Yakup'un Gömülüşü
BÖLÜM 50
Yar.50: 1 Yusuf kendini babasının üzerine attı, ağlayarak onu öptü.
Yar.50: 2 Babasının cesedini mumyalamaları için özel hekimlerinebuyruk
verdi. Hekimler İsrail'i mumyaladılar.
Yar.50: 3 Bu iş kırk gün sürdü. Mumyalama için bu süre gerekliydi.Mısırlılar
İsrail için yetmiş gün yas tuttu.
Yar.50: 4 Yas günleri geçince, Yusuf firavunun ev halkına, "Eğerbenden
hoşnut kaldınızsa, lütfen firavunla konuşun" dedi,
Yar.50: 5 "Babam bana ant içirdi: 'Ölmek üzereyim. Beni Kenanülkesinde
kendim için kazdırdığım mezara gömeceksin' dedi. Şimdilütfen firavuna
bildirin, izin versin gideyim, babamı gömüp geleyim."
Yar.50: 6 Firavun, "Git, babanı göm, andını yerine getir" dedi.
Yar.50: 7 Böylece Yusuf babasını gömmeye gitti. Firavunun bütüngörevlileri,
sarayın ve Mısır'ın ileri gelenleri ona eşlik etti.
Yar.50: 8 Yusuf'un bütün ailesi, kardeşleri, babasının ev halkı da onunla
birlikteydi. Yalnız çocukları, davarlarla sığırları Goşen'de bıraktılar.
Yar.50: 9 Arabalarla atlılar da onları izledi. Büyük bir alay oluşturdular.
Yar.50: 10 Şeria Irmağı'nın doğusunda Atat Harmanı'na varınca, yükseksesle,
acı acı ağıt yaktılar. Yusuf babası için yedi gün yas tuttu.
Yar.50: 11 O bölgede yaşayan Kenanlılar, Atat Harmanı'ndaki yası görünce,
"Mısırlılar ne kadar hüzünlü yas tutuyor!" dediler. Bu yüzden, Şeria
Irmağı'nın doğusundaki bu yere Avel-Misrayim*fg* adı verildi.D Not 50:11
"Avel-Misrayim": "Mısırlılar'ın yası" ya da "Mısırlılar'ın çayırı" anlamına
gelir.
Yar.50: 12 Yakup'un oğulları, babalarının vermiş olduğu buyruğu tamtamına
yerine getirdiler.
Yar.50: 13 Onu Kenan ülkesine götürüp Mamre yakınlarında
MakpelaTarlası'ndaki mağaraya gömdüler. O mağarayı mezar yapmak
üzeretarlayla birlikte Hititli* Efron'dan İbrahim satın almıştı.
Yar.50: 14 Yusuf babasını gömdükten sonra, kendisi, kardeşleri veonunla
birlikte babasını gömmeye gelenlerin hepsi Mısır'a döndüler.
Yusuf Kardeşlerine Güven Veriyor
Yar.50: 15 Babalarının ölümünden sonra Yusuf'un kardeşleri, "Belki Yusuf
bize kin besliyordur" dediler, "Ya ona yaptığımız kötülüğekarşılık bizden öç
almaya kalkarsa?"
Yar.50: 16-17 Böylece Yusuf'a haber gönderdiler: "Babamız ölmeden
önceYusuf'a şöyle deyin diye buyurmuştu: 'Kardeşlerin sana kötülük yaptılar,
lütfen onların suçunu, günahını bağışla.' Ne olur şimdi günahımızı bağışla.
Biz babanın Tanrısı'nın kullarıyız." Yusuf bu haberi alınca ağladı.
Yar.50: 18 Bunun üzerine kardeşleri gidip onun önünde yere kapanarak,"Senin
köleniz" dediler.
Yar.50: 19 Yusuf, "Korkmayın" dedi, "Ben Tanrı mıyım?
Yar.50: 20 Siz bana kötülük düşündünüz, ama Tanrı bugün olduğu gibibirçok
halkın yaşamını korumak için o kötülüğü iyiliğe çevirdi.
Yar.50: 21 Korkmanıza gerek yok, size de çocuklarınıza da
bakacağım."Yüreklerine dokunacak güzel sözlerle onlara güven verdi.
Yusuf'un Ölümü
Yar.50: 22 Yusuf'la babasının ev halkı Mısır'a yerleştiler. Yusuf yüzon yıl
yaşadı.
Yar.50: 23 Efrayim'in üç göbek çocuklarını gördü. Manaşşe'nin oğluMakir'in
çocukları onun elinde doğdu.
Yar.50: 24 Yusuf yakınlarına, "Ben ölmek üzereyim" dedi, "Ama
Tanrıkesinlikle size yardım edecek; sizi İbrahim'e, İshak'a, Yakup'aant
içerek söz verdiği topraklara götürecek."
Yar.50: 25 Sonra onlara ant içirerek, "Tanrı kesinlikle size yardımedecek"
dedi, "O zaman kemiklerimi buradan götürürsünüz."
Yar.50: 26 Yusuf yüz on yaşında öldü. Onu mumyalayıp Mısır'da birtabuta
koydular.
|
|